Mısır hükümeti: İthal edilen gıda sevkiyatları güvenli

Mısır Kabine toplantısı (Mısır hükümeti)
Mısır Kabine toplantısı (Mısır hükümeti)
TT

Mısır hükümeti: İthal edilen gıda sevkiyatları güvenli

Mısır Kabine toplantısı (Mısır hükümeti)
Mısır Kabine toplantısı (Mısır hükümeti)

Mısır, vatandaşlarına “ithal edilen gıda sevkiyatlarının güvenliği” konusunda güvenceler verdi. Hükümet, “son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin piyasaya sürüldüğü iddiasını” yalanladı.
Mısır hükümeti yaptığı açıklamayla, bazı internet sitelerinde ve sosyal medya sayfalarında dolaşan "Mısır pazarlarında son kullanma tarihi geçmiş gıda sevkiyatlarının dolaşıma girdiğine dair haberlere" yanıt verdi.
Hükümet, küresel krizlerin vatandaş üzerindeki etkilerini azaltmak için vatandaşa temel malları adil fiyatlarla sağlamaya odaklandı. Mısır hükümeti üretim çarkının tam kapasite ile sürdürülebilirliğini sağlamak ve vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamak için geri kalan malların limanlara bırakılmasını hızlandırmak adına elinden gelenin en iyisini yapmaya devam ediyor.
Mısır Kabinesi yaptığı açıklamada "son kullanma tarihi geçmiş gıda ürünlerinin sevkiyatını piyasaya sürmenin ve pazarlarda ticaretini yapmanın doğru olmadığını" vurguladı.
Yurt dışından ithal edilen ve marketlerde ticareti yapılan tüm gıda sevkiyatlarının tamamen güvenli, tüm standartlara ve bağlayıcı teknik düzenlemelere uygun olduğunu açıklayan Mısır hükümeti, malların hepsinin Ulusal Gıda Güvenliği Kurumu tarafından inceleme ve kontrole tabi olduğunu belirtti. Kabinenin açıklamasına göre söz konusu mallardan numuneler alınıyor ve güvenlikleri için özel laboratuvarlarda analiz ediliyor. Açıklamaya göre son kullanma tarihi geçmiş veya uluslararası gerekliliklere uymayan herhangi bir numune tespit edilirse tüm sevkiyat reddediliyor.
Hükümet, vatandaşlara "güvenilir kaynaklardan bilgi alma ve bu tür yalanlara aldanmama" çağrısında bulundu.
Aynı bağlamda, Mısır Hükümeti Sözcüsü Nadir Saad, yaptığı açıklamada, hükümetin, son toplantısında, tarımsal atıkların kullanımını en üst düzeye çıkarmayı ve yem endüstrisinde kullanmayı gözden geçirdiğini bildirdi. Yılda yaklaşık 40 milyon ton olarak tahmin edilen büyük miktarlarda tarımsal kalıntının mevcut olduğunu ifade eden sözcü, “Şu anda geleneksel olmayan yem üretimi ve organik gübre üretimi de dahil olmak üzere bir dizi alanda atık kullanılmaktadır” dedi.
Rusya-Ukrayna krizinin yem sanayi girdilerini ve yüksek fiyatları etkileyen yansımalarından kaçınmak için yem tedarikine ilişkin bir dizi tedbirin ele alındı. Bu tedbirler yem, kümes hayvanları endüstrisi ve besi hayvanı yetiştirme alanında toplam üretim maliyetlerinin yaklaşık yüzde 75'ini temsil etti.
Mısır her yıl soya fasulyesi ve sarı mısır ithal ediyor. Yerli üretimin yanı sıra 4 milyon ton soya tohumu ve 13 milyon ton sarı mısır olduğu tahmin ediliyor.
Şarku’l Avsat’ın Mısır resmi haber ajansı MENA’dan aktardığı habere göre Saad, “Toplantıda, Tarım Bakanlığı'nın soya fasulyesi ve mısırın yerli üretim hacmini artırma çalışmaları çerçevesindeki çabalarına değinildi. Üretilen tüm miktarların ton başına 8 bin ile 9 bin lira arasında değişen fiyatlarla çiftçilere teslim edildiği belirtildi. Bu, çiftçiler için cesaret verici bir fiyatı temsil ediyor ve yeni sezonda büyük miktarda sarı mısır tarlaları yetiştirmek için hazırlıklar yapılıyor.”
Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, "tarımsal atıkların kullanımını en üst düzeye çıkarmak ve bu atıkları yem endüstrisinde en iyi şekilde kullanmak için çalışmanın önemine" vurgu yaptı.
Mısır, geçtiğimiz aylarda üretim gereksinimlerindeki kriz ve yem eksikliği nedeniyle kümes hayvanı ve yumurta fiyatlarında artışa tanık oldu. Mısır Lirası’nın dolar karşısında değer kaybetmesinin ardından Mısır pahalı bir krizle karşı karşıya kaldı ve ABD para birimi dün (Salı) itibarıyla 30,18'e ulaştı. Mısır'da enflasyon oranları son 5 yılın en yüksek seviyesi ile rekor kırdı.



Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
TT

Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu ve Şeba Çiftlikleri sınır bölgesi üzerindeki anlaşmazlığın çözümünün daha sonraki bir aşamaya ertelenebileceğini duyurdu.

Bir basın heyetiyle yaptığı görüşme sırasında yöneltilen bir soruya yanıt olarak şunları söyledi: “Fransa bize Suriye ile olan sınırın haritalarını verdi ve onlar karar verdiklerinde sınırı belirlemeye hazırız. Lübnan komitesi hazır. Deniz sınırının belirlenmesi için bir komite ve kara sınırının belirlenmesi için başka bir komite kurabiliriz.” Sözlerine şöyle devam etti: “Suriye ile ilişkiler yavaş ama iyileşiyor ve en iyisini umuyoruz.”

İsrail ile müzakereler konusunda ise Avn şunları söyledi: “Topraklarımızı işgal eden, her gün bizi hedef alan ve oğullarımızı esir tutan bir güç var. Bunu müzakereden başka nasıl çözebiliriz?” “Herhangi bir ordu savaşa girdiğinde ve çıkmaza girdiğinde, müzakere seçeneği değerlendirilir” ifadelerini kullandı.

Lübnan heyetine Mekanizma Komitesi başkanlığına Büyükelçi Simon Karam'ı seçtiğini açıkladı; bunun nedeninin "kendisinin daha önce Amerika Birleşik Devletleri'nde büyükelçilik yapmış ve Madrid'deki önceki müzakerelere katılmış olması" olduğunu belirtti.

Amerikan elçisi Tom Barrack'ın son açıklamalarına ilişkin olarak Avn, "bu açıklamalar tüm Lübnanlılar tarafından reddedilmektedir" dedi.

Bazı milletvekillerinin Kıbrıs ile deniz sınırlarının belirlenme yönteminden duydukları memnuniyetsizliğe ilişkin olarak, “2011 yılında Cumhurbaşkanı (Necib) Mikati hükümeti sınır belirleme kurallarını koydu ve biz de bu kuralları onayladık. Bu anlaşmanın Meclise gitmesinin gerekli olup olmadığı konusunda Yasama ve Konular Kurulu'na danıştık ve cevap hayır oldu” şeklinde açıklama yaptı.

Bir soruya cevaben, “Kutsal Baba'nın (Papa'nın) altı ay önceki seçiminden bu yana ilk ziyareti ve Güvenlik Konseyi üyelerinin ziyareti, (Mekanizma) Komitesine bir sivilin atanmasıyla eş zamanlı olarak geldi ve bunların hepsi olumlu işaretlerdir” dedi.

Hannibal Kaddafi'nin serbest bırakılmasının ardından Libya ile diplomatik ilişkilerin normalleştirilmesi hakkındaki bir soruya cevaben Cumhurbaşkanı Avn, “İmam Musa el-Sadr'ın kaybolması meselesi çözülmelidir. Bu meşru bir meseledir ve Lübnan halkı onun ve iki arkadaşının akıbetini bilme hakkına sahiptir” ifadesini kullandı.

ABD'nin Lübnan ordusuna yaptığı yardımla ilgili olarak, "birkaç yardım programı var" diyen Avn, "Önemli olan, ilk defa resmi bir kararda Lübnan ordusuna yardım etmenin gerekliliğinden bahsedilmesi ve bunun bizim için olumlu ve temel bir gelişme olmasıdır" şeklinde konuştu.

Bir soruya cevaben, Hizbullah milletvekillerinden oluşan bir grubun, cumhurbaşkanı seçilmeden önce partiye silahsızlanmadan bahsetmeyen bir savunma stratejisi konusunda söz verdiğine dair iddialarını ve medyada bu sözle ilgili olarak imzaladığı bir belgenin varlığına dair çıkan haberleri yalanlayarak, "Eğer varsa, şimdi yayınlasınlar" dedi.


Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
TT

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir askeri ekip, Yemen'in geçici başkenti Aden'e, Güney Geçiş Konseyi'ne bağlı güçlerin Hadramut ve Al-Mahra vilayetlerinden çekilmesi ve meşru yönetimi destekleyen Suudi liderliğindeki koalisyonun doğrudan gözetimi altında önceki konumlarına geri dönmeleri için yürütme mekanizmalarını kurmayı amaçlayan acil bir görevle geldi.

Ekip ayrıca, statüko öncesine dönüşü sağlamak amacıyla koordineli prosedürlere göre, bölgelerin "Vatan Kalkanı" güçlerine devredilmesi için düzenlemeler üzerinde de çalışıyor. Bu adım, Suudi Arabistan'ın Doğu Yemen'deki gerilimi sona erdirmek için yoğun çabalarının ve koalisyon liderliğinin Hadramut'taki Güney Geçiş Konseyi'nin tek taraflı eylemlerini reddetmesinin bir devamı niteliğinde. Koalisyon liderliği bu eylemleri, zorla yeni bir gerçeklik dayatma veya vilayeti barış ve istikrarı tehdit eden iç çatışmalara sürükleme girişimi olarak değerlendirmektedir.

Şarku’l Avsat'a konuşan özel kaynaklara göre askeri birliğin gelişi, Riyad'ın Yemen'deki meşru kurumlar içinde güvensizlik ortamı yaratacak veya bölünmeyi derinleştirecek adımları reddetme tutumunu güçlendiriyor.


Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

 İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
TT

Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

 İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)

İsrail’in geniş çaplı bir saldırı hazırlığında olduğu yönündeki iddiaların gölgesinde yaşayan Lübnan’da, Mısır gerilimi düşürmek ve ülkenin İsrail kaynaklı herhangi bir askeri tırmanıştan korunmasını sağlamak amacıyla diplomatik girişimlerini yoğunlaştırdı. Bu çerçevede Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli’nin gelecek hafta Beyrut’u ziyaret etmesi öngörülüyor.

Mısır’ın Beyrut Büyükelçisi Ala Musa, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Üzerinde çalıştığımız konu, gerilimin azaltılması ve Lübnan’ın saldırıların şiddetinde herhangi bir artıştan korunmasıdır. Asıl hedef budur. Sürecin, birçok engelin aşılmasında kullanılabilecek bir ivme yaratmak için adım adım ilerlemesi gerekiyor” dedi.

Öte yandan İsrail, diplomatik çabalara sahadaki gerilim ve geniş çaplı savaş tehditleriyle karşılık verdi. İsrail medyası, Lübnan hükümeti ve ordusunun yıl sonuna kadar belirlenen süre içinde Hizbullah’ın silahsızlandırılmasında başarısız olması halinde, İsrail ordusunun Lübnan genelinde Hizbullah hedeflerine yönelik kapsamlı bir saldırı planladığını yazdı.

Aynı zamanda İsrail, Lübnan’ın güneyindeki askeri gerilimi artırdı. İsrail güçleri, sivil müzakerelerin iki hafta önce başlamasından bu yana ilk kez, sınırdan yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Zahrani bölgesinin de aralarında bulunduğu Litani Nehri’nin kuzeyindeki bölgeleri hedef aldı.