Eski Lübnan Cumhurbaşkanı Avn Hizbullah heyetini kabul etti

Hizbullah’tan bir heyet, ‘anlayışı’ canlandırmak amacıyla Avn’ı ziyaret etti

Eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 2 Şubat’ta Hizbullah heyetini kabul etti (NNA)
Eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 2 Şubat’ta Hizbullah heyetini kabul etti (NNA)
TT

Eski Lübnan Cumhurbaşkanı Avn Hizbullah heyetini kabul etti

Eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 2 Şubat’ta Hizbullah heyetini kabul etti (NNA)
Eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn, 2 Şubat’ta Hizbullah heyetini kabul etti (NNA)

Lübnan’da (Şii) Hizbullah’tan bir heyet, (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) Genel Başkanı Cibran Basil ile siyasi gerilimin yaşandığı bir dönemde eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn’a ziyarette bulundu. İki taraf arasındaki uzlaşı, cumhurbaşkanlığı pozisyonuna yönelik bir isim konusunda tökezlemiş durumda.
Avn, Rabiye’deki evinde Hizbullah’ın Meclis’teki kolu olan Direnişe Vefa Bloğu’nun Başkanı Milletvekili Muhammed Raad ve milletvekilleri Hüseyin el-Hac Hasan, Emin Şirri, Ali Ammar ve Hasan Fadlallah’ın oluşturduğu heyeti kabul etti. Görüşmede eski Cumhurbaşkanı Avn, “ulusal ortaklığın, devlet inşası projesini tamamlamanın, yolsuzlukla mücadelenin ve vatandaşların haklarını korumanın önemini” ele aldı.
Milletvekili Raad, görüşmeyi ‘son derece dostça’ olarak nitelendirirken, “Görüşmede, ulusal ortaklığı güçlendiren ve sivil barışı koruyan, aramızdaki istikrarlı ve dengeli ilişkiden duyduğumuz büyük takdiri bir kez daha dile getirdik. Bu ilişki, Lübnan’ı serkeş terörist tekfirci işgalin tehlikelerinden uzaklaştıran ve Siyonist saldırıların ve ihlallerin tehlikelerinin bedelini de ödeyen ordu, halk ve direniş denklemine bağlılığın sağladığı ciddi ve gerçek caydırıcılık yoluyla ulusal egemenliği güçlendirdi” ifadelerini kullandı.
“Bu ortak ilişki, Ulusal Mutabakat Belgesi’nde öngörüldüğü gibi devlet projesinin inşası için elverişli bir ortam sağladı” diyen Milletvekili Muhammed Raad, “Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın kurulmasına katkıda bulunduğu temellere göre Özgür Yurtsever Hareket ile gürültü ve bağırıştan uzak, ciddi diyalog, vatanseverlik ve karşılıklı anlayış ruhu içinde farklı olana yaklaşmada dürüstlük, netlik ve cesareti esas alan önemli ortak ilişkiyi sürdürmeye kararlı ve istekliyiz” açıklamasında bulundu.
Raad, “Karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar temelinde mevcut krizden kurtulmak ve açık, özgür, egemen, bağımsız bir ülke için ulus inşa sürecini yeniden başlatmak amacıyla bugün, ülkemizin bu temeller üzerinde herkesin ortak emeğine ihtiyacı var” dedi. Hizbullah heyetinin Avn ziyareti, Milletvekili Cibran Basil’in Hizbullah’ı cumhurbaşkanlığı meselesi temelinde eleştirmesi üzerine gerçekleşti. Öyle ki Basil, Hizbullah’ın cumhurbaşkanlığı için desteklediği eski Milletvekili Süleyman Franciyye’yi desteklemeyi kabul etmiyor. Aynı şekilde Basil, Genelkurmay Başkanı Joseph Avn’un uzlaşılmış bir aday olarak cumhurbaşkanlığı seçimine katılmasını da reddediyor. Joseph Avn, (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP) Genel Başkanı Velid Canbolad’ın daha önce Hizbullah ile ortaya koyduğu bir isim. 7
Meclis’teki Demokratik Buluşma Bloğu’nun bir üyesi olan Milletvekili Vail Ebu Faur, ‘en sık tartışılan ismin Genelkurmay Başkanı adı olduğunu ve bu ismin, gündemdeki tek isim olmadığını’ dile getirdi. Ebu Faur ayrıca, bugünkü sorunun ‘Ordu komutanı cumhurbaşkanı olur mu, olmaz mı?’ olduğunu belirtti.
Ebu Faur, bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada ‘uzlaşıya dayalı isimler kategorisinde ordu komutanının adının sunulduğunu, Süleyman Franciyye’nin adının ise bir ekip adayı olarak sunulduğunu’ dile getirdi. Milletvekili, “Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’nin Franciyye’den yana olduğu ve cumhurbaşkanlığına katılımını desteklediği açık” dedi.
Vail Ebu Faur, “Canbolad’ın yaptığı şeyde özel bir siyasi amacı yoktur. Canbolad’ı yapmakta olduğu şeyi yapmaya iten tek amaç, ekonomik krizi ve Lübnan vatandaşlarının çektiği acıların boyutunu, siyasi bir çözümün gerekliliğini hissetmesi ve nihayetinde her şeyin siyasi bir uzlaşma ile biteceğine olan inancıdır. Bu nedenle zaman kaybetmemek ve Lübnan vatandaşlarına ek yükler yüklemekten kaçınmak gerekiyor” ifadelerini kullandı. Ebu Faur ayrıca, “İşler kolay değil ve Canbolad durumun kolay olduğu yanılsamasına kapılmıyor. Bir dizi yerel olan ve olmayan karışıklık ve cumhurbaşkanlığı mücadelesi var. Tüm taraflar, siyasi konumlarını beyan etmiyor” diyerek, Canbolad’ın tüm siyasi partilerle birlikte çaba sarf ettiğine, ancak şu ana kadar işlerin kısa vadede pek de umut verici olmadığına dikkat çekti.
Farklı siyasi güçler, adaylıkları pazarlanabilecek ve temsilcilerden en fazla oyu alabilecek adayları bulmaya çalışıyor. Bu çerçevede Ketaib Bloğu üyesi olan Milletvekili Salim es-Saye, “Cumhurbaşkanı adayı Milletvekili Mişel Muavvad ile bir çıkmaza girilmesi durumunda alternatif bir aday arıyoruz. Ancak henüz Muavvad’ın yanında mücadeleye devam ediyorlar” dedi. “Ketaib Partisi’nin Başkanı Milletvekili Sami Cemayel, Genelkurmay Başkanı Joseph Avn’ı ziyaret etti. Avn, liderliğin avantajlarından yararlanıyor ve liderliği devralma konusunda nitelikli. Ancak başka isimlerden oluşan bir sepet daha var” diyen Saye, “Ordu komutanı, cumhurbaşkanlığına aday olma arzusunu açıkça ifade etmelidir. Kendisi, Ketaib’in takip edebileceği isimler sepetinden biridir” şeklinde konuştu. 
 



Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
TT

Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail ve Lübnan’dan iki sivil temsilcinin katıldığı ateşkesi izleme komitesindeki görüşmelerin henüz “barış müzakeresi” aşamasına gelmediğini belirtti.

Selam, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Ateşkesi İzleme Komitesi, saldırıların durdurulması ilanının uygulanması için bir forumdur. Henüz barış müzakeresi aşamasına gelmedik” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, sivil temsilcinin gönderilmesini, “İsrail ve Lübnan arasında ekonomik iş birliğinin temeli için ilk girişim” olarak nitelendirmişti.

Selam, ekonomik görüşmelerin İsrail ile normalleşme sürecinin bir parçası olacağını ve bunun ancak bir barış anlaşmasını takip etmesi durumunda mümkün olacağını vurguladı. Ayrıca, iki ülke 2002 Arap Barış Planı’na uyarsa “normalleşmenin ardından barış geleceğini” söyledi, ancak bunun şu an için uzak bir hedef olduğunu kaydetti.

Lübnan Başbakanı, ülkesinin Ateşkesi İzleme Komitesi’nin güney Lübnan’daki Hizbullah’ın silahsızlandırılmasını denetlemesine açık olduğunu da ifade etti. Selam, “Komiteye, herhangi bir endişe veya şüphe durumunda sahada doğrulama yapmaya hazır olduğumuzu ilettik. Denetlemeye açığız” dedi.


Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)

İsrail ordusu, bugün  (Çarşamba) yaptığı açıklamada, Gazze’nin güney  doğusundaki Refah’ta bir tünelden çıkan militanlarla yaşanan çatışmada dört İsrail askerinin yaralandığını duyurdu. Ordudan yapılan açıklamada, yaralılardan birinin durumunun ciddi, üçünün ise orta derecede olduğu belirtildi. Olay sırasında Golani Tugayı’na bağlı bir keşif birimine militanlar tarafından tünelden ateş açıldığı bildirildi. Yaralı askerler tedavi için tahliye edilirken, ailelerine bilgi verildi.

Yerel medyaya göre en az bir militan öldürüldü ve diğerleri için arama çalışmaları sürüyor. Çatışma, İsrail’in Gazze’nin kuzeyinde Kızılhaç aracılığıyla bir rehinenin kalıntılarını teslim almasının birkaç saat sonrasında gerçekleşti.

Gazze’deki kaynaklar, Refah’ta topçu ateşi ve silahlı çatışmaların devam ettiğini bildirerek, bölgedeki güvenlik durumunun istikrarsız olduğunu ortaya koydu.

Başbakan Binyamin Netanyahu, Hamas’ı ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, İsrail’in askerlerine yönelik herhangi bir saldırıya uygun şekilde karşılık vereceğini vurguladı. Netanyahu, “Hamas ateşkes anlaşmasını ihlal ediyor ve ordumuza yönelik terör faaliyetlerine devam ediyor. İsrail, askerlerimize yönelik herhangi bir saldırıya müsamaha göstermeyecek ve buna göre yanıt verecek” dedi.


Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
TT

Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)

Çocukluğumdan beri kışı hep çok sevmişimdir. Kara bulutlar gökyüzünü kapladığında ve yağmur damlaları yere düştüğünde, ailem büyükannem ve büyükbabamın evinde toplanırdı. Dedem ateşi yakarken yanına otururdum, babaannem de çaydanlığı ateşe koyardı. Bizim için kış, bir rahatlık mevsimiydi. Hiç üşümezdik.

Gündüzleri kuzenlerimle birlikte sokaklara yayılan su birikintilerinde yalınayak koşar, yağmur bizi tepeden tırnağa ıslatırken duvarların ve ağaçların ardında gizlenerek ghommemeh (saklambaç) oynardık. Annemin hastalanmadan önce içeri girmemiz için bize bağırdığını hatırlıyorum. Geceleri büyükbabam bize 1960'lardaki seyahatlerinde geçen hikayeleri anlatırdı.

Yaşım ilerledikçe kışları arkadaşlarımla daha fazla zaman geçirmeye ve mezun olduktan sonra peşinden gitmeyi umduğumuz hedeflerimiz ve geleceğe dair hayallerimiz hakkında konuşmaya başladım. Bazen Halid, Mahmud ve ben, Muhammed Hamo'nun evinde buluşurduk, artık o bir ölü; huzur içinde yatsın. Bir ateş yakıp en sevdiğimiz içeceği, yani çayı yanan odunların üzerine koyup kağıt oynardık ya da filmler ve TV dizileri izlerdik.

Evdeyken yağmur damlalarının sesi havayı doldurduğunda veya derslerimden bunaldığımda, yağmuru izlemek ve soğuk rüzgarın tadını çıkarmak için yatak odamın balkonuna çıkardım. O balkondan günbatımını izlemek gibi bir alışkanlığım vardı. Kışın manzarayı daha da harika yapan şey, sahil boyunca dönen göçmen kuşların gökyüzünde kısa süreliğine, güzel desenler çizmesiydi.

İsrail'in Gazze'yi istilası, kışla ilgili tüm güzel duygularımı yok etti. Ailem 13 Ekim 2023'te yataklarına örtecek bir şey ya da kışlık kıyafetlerini yanına almaksızın tahliye edildi. Sonrasında birkaç battaniye satın alabildik. Her birinin bize maliyeti yaklaşık 35 dolar oldu. Küçük biraderim ve ben, tek bir battaniyenin altında örtünmek zorundaydık. Birkaç hafta sonra bir okulun arka bahçesinde uyuyorduk. Kışın rüzgarı acımasızca üzerimizden geçti. Soğuktan titreyerek uyanınca sadece hafif yağmurlar yüzünden battaniyemin sırılsıklam olduğunu gördüm. O günden beri kıştan nefret ediyorum.

Binlerce aile bizimkine benzeyen deneyimler yaşadı. Birbirine dikilmiş battaniyelerden oluşan derme çatma küçük bir çadırda 14 kişilik ailesiyle birlikte yaşayan 19 yaşındaki İsmail Abed, birkaç kez sırılsıklam halde uyandı. Aile, hava koşullarından biraz uzaklaşıp soluk almak için komşularının çadırına giderdi.

Bana "UNRWA'dan çadır alana kadar ne zaman yağmur yağsa boğuluyorduk" diyen İsmail, bu çadırı da barınağı olmayan başka bir aile grubuyla paylaşmış:

Bu yeni çadır bizi yağmurdan korudu ama rüzgarın getirdiği keskin soğuk, üzerimizi örtmeye yetecek kadar battaniyemizin olmamasıyla birleşince durum gerçekten dayanılmazdı.

Kendi çadırımızda o kadar kalabalıktık ki ısınmak için ateş yakacak yerimiz yoktu. Kışın yemek pişirmek bile daha zordu. İsrail işgali, Gazze Şeridi'ne girmesini engellediği için yemek pişirecek gazımız yoktu. Yemek pişirmek için ateş yaktığımız yerin üstü örtülü değildi, bu yüzden ne zaman yağmur yağsa ateş sönerdi.

Bir çadırda yaşamak, yiyecekleri sıçanlardan ve hamamböceklerinden saklayabileceğimiz bir buzdolabına veya başka bir güvenli yere sahip olmadığımız için her gün yiyecek alışverişine çıkmamız gerektiği anlamına geliyordu. Pazardaki un veya pirinç gibi temel yiyecekleri eve getirmek için bazen yağmurda iki saate yakın yürümek zorunda kalıyorduk.

Gazze'nin kuzeyindeki dostlarımdan Muhammed Ebu el-Mehza, kış boyunca defalarca yerinden edildi. Aralık 2023'te Muhammed'in ailesi, Gazze'nin batısındaki eş-Şati kampından zorunlu bir şekilde tahliye edilince yağmurda yürüyerek Şeyh Rıdvan mahallesine gitti.

Bana "Ben de dahil tüm ailem ertesi gün hastaydı" dedi:

İlaç o kadar az ki iyileşmemiz için 10 günden fazla süre geçmesi gerekti.

23 yaşındaki Usame Adas, eylülde ailesiyle birlikte Gazze'nin kuzeyinden güneyine tahliye edildi. Güneyde kimseyi tanımıyorlardı, bu yüzden denizden yaklaşık 20 metre uzakta bir çadır kurdular. Sahilden gelen rüzgarlar geceleri iliklere işleyen bir soğuktu, bu yüzden aile kuzeye dönebilecekleri günü bekledi.

Ateşkes ilan edildiğinde Usame evine döndü ve dört katlı binalarının tamamen yıkıldığını gördü. Ailesinin dönüşüne hazırlanmak yerine, hemen güneye yürümek zorunda kaldı ve babasından çadırı kurmak için daha iyi bir yer aramasını istedi. Aile hâlâ güvenli bir sığınağa sahip olamadan, yerinden edilmiş bir halde bekliyor. Deyr el-Balah'ın doğusundaki el-Maşala bölgesindeki yeni çadırları onları yağmurdan daha iyi koruyabilse de rüzgar boşluklardan içeri sızıyor. Usame bana "Bu kış nasıl hayatta kalacağımı bilmiyorum" dedi:

Şiddetli yağmurlar henüz başlamadı ama yine de yağmur şimdiden çadırın içine giriyor.

İlk damlanın düşmesinden beri bu mevsimin bitmesi için dua ediyorum. Kış eskiden sıcaklığın, kahkahanın ve geçici güzelliklerin mevsimiydi ancak artık Gazze'de bir korku, mücadele ve tahammül zamanı haline geldi. Kış artık bir direnç hikayesi anlatıyor: Kökünden koparılan hayatları, her şeye rağmen hayatta kalmayı ve bir gün bu mevsimin eski rahatlığını beraberinde getirip Gazze'nin çocuklarının yağmurda tekrar korkmadan yalınayak koşacağı umudunu...

Independent Türkçe