‘Orta Yaş Krizi’ adlı dizi Mısırlılar arasında tartışmalara neden oldu

Dizide yaşanan evlilik dışı ilişki tartışma yarattı.

Orta Yaş Krizi adlı dizide Riham Abdul-Gafur ve Kerim Fehmi rol alıyor.
Orta Yaş Krizi adlı dizide Riham Abdul-Gafur ve Kerim Fehmi rol alıyor.
TT

‘Orta Yaş Krizi’ adlı dizi Mısırlılar arasında tartışmalara neden oldu

Orta Yaş Krizi adlı dizide Riham Abdul-Gafur ve Kerim Fehmi rol alıyor.
Orta Yaş Krizi adlı dizide Riham Abdul-Gafur ve Kerim Fehmi rol alıyor.

Mısır’da Orta Yaş Krizi adlı dizinin toplam 15 bölümünden sadece yedisi yayınlanmış olsa da özellikle kahramanlarının iç içe geçmiş ve karmaşık ilişkileri tartışmalara yol açtı. Şahid platformunda her hafta perşembe ve cuma günleri yayınlanan dizide pek çok sürpriz yaşandı. Özellikle Riham Abdul-Gafur’un canlandırdığı Feyruz karakteri ile Kerim Fehmi’nin canlandırdığı Ömer karakterinin ilişkilerinin büyük bir krize girmesinden sonra olaylar karmaşıklaştı. Bunlar izleyicilerde; ileriki bölümlerde neler olacağı, iki kahramanın insanların karşısına nasıl çıkacağı ve Feyruz’un karnındaki bebeğin akıbetinin ne olacağı ile ilgili soru işaretleri ve spekülasyonlar uyandırdı.
Dizi birçok kişi tarafından eleştirildi. Kimileri dizinin ‘evlilik dışı ilişki yoluyla ihanetten bahsettiği için topluma kötü örnek olduğunu”’ savunurken kimileri de diziyi övdü. Yakışıklı ve başarılı bir diş hekimi olan Ömer karakteri, yavaş yavaş birçok sırrı ortaya çıkardı.
Dizide Ömer psikolojik krizler yaşıyor, tedavi için bir doktora gidiyor ve Selva Muhammed Ali’nin canlandırdığı annesi ile sorunlar yaşıyor. Ömer’in annesi dizide konuk oyuncu olarak yer alıyor.
Ömer, dizide Hind Abdulhalim’in canlandırdığı ilk karısından bağımlılığı ve bu nedenle karnındaki bebeği düşürdüğü için boşanıyor. Daha sonra Meryem (Rana Reis canlandırıyor) ile evleniyor ve Feyruz karakteri ile arasında duygusal bir bağ oluyor.
Mısır'da sanat eleştirmeni olan Macide Hayrullah, dizinin gündeme getirdiği tartışmayı dizinin başarısının kanıtı olarak gördüğünü belirtti. ‘İyi bir sanat eserinin tartışma başlatması gerektiğini ve bunu yapamayan eserin sanki hiç var olmamış gibi etki bırakmayacağını’ vurguladı. Macide Hayrullah, ‘bazılarının eseri çabuk yargıladığını, Türk dizilerinin hikâyesini taklit ettiğini söyleyenler (Aşk-ı Memnu gibi) olduğu gibi dizide ensest ilişkiden bahsedildiğini savunanların da bulunduğunu’ kaydetti. Eleştirmen, dizinin bu söylenenlerin hiçbirini karşılamadığını, yalnızca, bir erkek ve bir kadın arasındaki ilişkide, hırsızlıkta, cinayette ve her türlü insani zayıflıkta olduğu gibi insanın bu tür anlarda yaptığı yanlışlardan bahsettiğini aktardı. Ayrıca dizinin ihaneti savunmadığını ya da özendirmediğini ama yaşanan bir gerçeği, yani ihaneti sunduğunu belirtti.
Dizinin kahramanı, annesiyle yaşadığı ve normal bir insanın içinden çıkamayacağı çalkantılı ilişkide gözler önüne serilen, peşini bırakmayan bir geçmişe sahip.
Hayrullah, ‘dizinin sunduğu fikrin yeni olmadığını ancak burada dikkati çeken en önemli şeyin yönetmenlik düzeyi ve yönetmen Kerim el-Adl’ın kahramanlarını seçip yönetmeyi nasıl başardığı’ olduğunu söyledi. Sanat eleştirmeni, ‘yönetmenin iyiden de öte olduğunu, dizide başta Riham Abdul-Gafur olmak üzere inanılmaz oyunculuklar bulunduğunu ve genç aktrislerin açık bir titizlikle rol yaptıklarını’ kaydetti. Ayrıca İzzet karakterini canlandıran ve gösterdiği performansın gücüyle büyük bir kazanım sayılan sanatçı Rüşdi el-Şami’nin de çok iyi bir oyunculuk sergilediğini ifade etti. Hayrullah, değerlendirmesinin devamında “Çekim yerlerinin seçimi de çok iyiydi. Yönetmenin iyi bir anlatım tarzı var ve işin aile tarafından seyredilebileceğini dikkate alıyor" ifadelerini kullandı.



Hizbullah, devlet otoritesine meydan okuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
TT

Hizbullah, devlet otoritesine meydan okuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)

Hizbullah, İsrail'in ateşkes anlaşmasını ihlal etmesi nedeniyle, silahların devletin elinde toplanması için önerilen herhangi bir takvimi reddederek Lübnan devletinin otoritesine meydan okudu. Bu olay, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın başkanlık ettiği ve silahların devletin tekelinde olması konusunun görüşüldüğü Bakanlar Kurulu toplantısıyla aynı zamana denk geldi.

Bakanlar Kurulu dün bu konuyu dört saat boyunca görüştü. Lübnan ordusuna, bu yılın sonuna kadar silahların tamamen resmi güvenlik kurumlarının elinde toplanması için bir uygulama planı hazırlaması talimatı verildi ve bu planın ağustos ayı sonuna kadar Bakanlar Kurulu'na sunulması istendi. Başbakan Nevvaf Selam'ın açıklamasına göre, ‘silahların tek elden kontrolü’ konusu oturumda tam olarak tartışılmadı; yarınki (perşembe) oturumda görüşülmeye devam edecek.

Hizbullah, hükümetin takvim belirleme çabalarına iki yönlü bir tepki gösterdi. İlki, güney banliyölerinde onlarca gencin motosikletlerle yürüyüşler düzenlemesi şeklinde sokaklarda yaşandı. İkincisi ise siyasi alanda, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın Lübnan devleti ile İsrail arasında 27 Kasım'da imzalanan ateşkes anlaşması dışında herhangi bir yeni anlaşmayı kabul etmeyi reddetmesiyle ortaya çıktı. Kasım, “Silahlarımızı çekmeye niyetimiz yok” dedi ve ‘ulusal güvenlik ve savunma stratejisi hakkında ulusal bir tartışma’ çağrısında bulundu. Kasım ayrıca, İsrail'in Lübnan'a geniş çaplı bir savaş başlatması halinde füzelerle saldırı tehdidinde bulundu.

Kasım, Lübnan hükümetine şu soruyu yöneltti: “Bakanlar Kurulu bildirisinin üçüncü maddesine göre, direnişi bırakıp İsrail'e teslim olmak ve silahları teslim etmek egemenliği korumak mıdır?”

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakanlar Kurulu bildirisi saldırganları caydırmaktan bahsediyor, ama Lübnan'ı felaketten kurtaracak devlet nerede? Sınırları ve hudutları kim savunacak? Eğer bunu yapamayacağınızı söylüyorsanız, o zaman bu yeteneği koruyalım ve geliştirelim.”

Hizbullah’ın ‘üç başkanla (Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı) iş birliğini sürdürmeye kararlı olduğunu, tartışma, anlayış ve iş birliğine önem verdiklerini’ vurgulayan Kasım, “Kimsenin bize emir vermesine izin vermeyeceğiz” dedi.