Türk yetkili Şarku’l Avsat’a konuştu: Atatürk Barajı depremin artçılarından etkilenmez

Atatürk Barajı (Atatürk Barajı internet sitesi)
Atatürk Barajı (Atatürk Barajı internet sitesi)
TT

Türk yetkili Şarku’l Avsat’a konuştu: Atatürk Barajı depremin artçılarından etkilenmez

Atatürk Barajı (Atatürk Barajı internet sitesi)
Atatürk Barajı (Atatürk Barajı internet sitesi)

Uzmanlar, Pazartesi günü şafak vaktinde Türkiye’nin güneyinde ve güneydoğusundaki 10 şehri vuran Kahramanmaraş merkezli depremlerin artçılarının, Atatürk ve Keban barajları başta olmak üzere Fırat Nehri üzerindeki barajları etkilemeyeceğini düşünüyor.
Türkiye ve Irak’taki bazı kişiler sosyal medyada, Türk yetkililerin artçı sarsıntılar nedeniyle Atatürk Barajı’nın çökmesinden endişelendiğini söyleyerek, barajın sularının boşalttığını gösteren bir video yayınladı. Twitter’da yapılan bir paylaşımda “Daha önce görülmemiş bir şekilde, Türkiye, Fırat Nehri’nin 48 milyar metreküplük suyunu depolayan Atatürk Barajı’nın sismik artçı sarsıntılar nedeniyle yıkılmasından korkarak suyu tasfiye ediyor. Tutulan su, şimdi Irak’ın Duhok vilayetinin Zakho şehrine akıyor” ifadelerine yer verildi.
Başka bir paylaşımda “Türkiye’nin güneydoğusundaki Atatürk Barajı, ülkeyi vuran şiddetli depremde hasar gördü. Bu altyapı, bin 800 metreye kadar uzanan 48 milyar metreküplük rezervuarı ile dünyanın üçüncü en büyük hidroelektrik santralini teşkil ediyor” ifadeleri kullanıldı. 
Atatürk Barajı’nın artçı sarsıntılar nedeniyle çökme ihtimaline ilişkin sosyal medyadaki iddiaları değerlendiren deprem uzmanı ve Jeoloji Mühendisleri Derneği üyesi Dr. Bülent Özmen ise, ‘ülkeyi vuran iki büyük depremden sağ çıkabilen barajların artçılardan etkilenmesinin tasavvur edilemeyeceğini’ söyledi.
Özmen, barajların özel olarak tasarlanmış yapılar olduğunu açıklarken “Henüz yetkililerden, barajlarımıza karşı bir tehdit olduğuna yönelik bir mesaj gelmedi” ifadelerini kullandı. Ayrıca Atatürk ve Keban barajlarının yapısal istatistiklerinin insan yerleşimlerindeki yapılardan farklı özellikler taşıdığına dikkati çekti.
Özmen Atatürk ve Keban barajlarının Türkiye’nin en büyük barajları olduğunu, yapılarının, daha büyük depremlere maruz kalma olasılığına göre tasarlandığını belirtti. Atatürk Barajı, Adıyaman ile Şanlıurfa arasında, Keban Barajı ise Elazığ’da Fırat Nehri üzerinde inşa edildi. Diğer yandan Malatya Valiliği, depremde hasar gören Sultansuyu Barajı’nın tedbir amaçlı olarak kademeli olarak boşaltılacağını duyurdu.
Atatürk Barajı, Türkiye’nin en büyük su projelerinden ve en büyük hidroelektrik enerji üretim projelerinden biri. İnşası yaklaşık 10 yıl süren baraj, yaklaşık 2 bin 400 megavat elektrik üretiyor. Başkent Ankara’ya 600 km uzaklıkta, Şanlıurfa'nın 80 km kuzeybatısında yer alan baraj, Fırat Nehri’nin yukarı kesimlerinde, Suriye sınırına 60 km’lik uzaklıkta Anadolu platosunun yükseltileri arasında bulunuyor. Ayrıca Karakaya Barajı ile arasında 180 km mesafe bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Salı günü deprem bölgelerindeki barajlar hakkında yaptığı açıklamada “Herhangi bir sorunumuz yok. Sadece bir barajımız var; Malatya Sultansuyu. Burada da enine ve boyuna bazı çatlaklar ve açılma olduğu için tedbir amaçlı kademeli su tahliyesine başlayacağız. Vatandaşlarımız buna şahit olurlarsa bu sadece o suyun risk oluşturmasın diye boşaltılmasından ibarettir” dedi. Oktay, Türkiye’deki diğer barajlarda herhangi bir sıkıntı olmadığını vurguladı.



Trump'ın zaferi "altın vize" başvurularını uçurdu

Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)
Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)
TT

Trump'ın zaferi "altın vize" başvurularını uçurdu

Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)
Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)

ABD'deki başkanlık seçimlerini Donald Trump'ın kazanması, Amerikalılar arasında "altın vize" uygulamalarına ilgiyi artırdı. 

Amerikan medya kuruluşu CNN, 5 Kasım'da gerçekleştirilen seçimlerin ardından ABD vatandaşları arasında altın vize programlarına ilginin tavan yaptığına dikkat çekiyor. 

Yatırım karşılığı vatandaşlık satın alınan altın vize uygulamaları hakkında danışmanlık veren köklü şirketlerden Henley & Partners, programlarla ilgili site üzerinden gelen taleplerde seçim sonrası dönemde yüzde 400 artış kaydedildiğini aktarıyor. 

Şirketten Dominic Volek, bu kişilerin çoğunun kalıcı olarak yeni bir ülkeye taşınmayı planlamadığını, daha çok bir güvence ve alternatif peşinde olduğunu söylüyor. 

Diğer bir altın vize danışmanlığı şirketi olan Arton Capital da Cumhuriyetçi lider Trump'ın zaferinin ilan edilmesinin ardından tek günde 100'den fazla başvuru aldıklarını belirtiyor. Bu, firmanın günlük ortalamasının 5 katına denk geliyor. CEO Armand Arton şu ifadeleri kullanıyor: 

Bu kişilerin çok azı gerçekten başka bir ülkeye taşınıyor. Genellikle çoğu bir B planına sahip olmak istiyor. 

Henley & Partners'dan Volek, Amerikan yurttaşları arasında altın vize uygulamalarına ilginin pandemi döneminde arttığını belirtiyor. Şirketin martta yayımladığı raporda, bu artışta ABD'deki siyasi bölünme ve toplumsal gerilimin önemli rol oynadığına dikkat çekilmişti. 

Amerikalılardan gelen altın vize taleplerinin, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 2024'te yüzde 33 arttığı, özellikle Avrupa ülkelerine büyük ilgi gösterildiği belirtilmişti. 

ABD'lilerin para karşılığında en çok yurttaşlık almak istediği ülke Portekiz. İber Yarımadası'ndaki ülke, sanat ve kültürel miras alanlarına 250 bin euro yatırım yapan kişilere oturma izni veriyor. Avrupa Birliği (AB) ülkesi, 5 yılın ardından da vatandaşlık hakkı sağlıyor. Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin altın vize uygulamalarındaysa bu süre 7 ila 10 yıl. 

Şahsi serveti 50 milyon dolar ve üzeri olan süper zenginlerse genellikle Malta veya Avusturya'yı tercih ediyor.

Malta'nın altın vize programı, devlete 600 bin dolarlık ödeme yapılmasını öngörüyor. Ülkedeki gayrimenkullere önemli miktarda ek harcama yapılması, yerel hayır kurumlarına 10 bin euro bağışlanması isteniyor. Avusturya da yerel bir işletmeye yatırım gibi ekonomiye doğrudan bir katkı talep ediyor ve bu da genellikle yaklaşık 3,5 milyon eurodan başlıyor.

Independent Türkçe, CNN, Barron's