Merkez Bankası'nın depremzedelere yönelik 30 milyar liralık bağışının nereden karşılanacağı belli oldu

TCMB'nin depremzedelere yönelik 30 milyar liralık bağışı, bankanın geçen yılki kârından karşılanacak

AA
AA
TT

Merkez Bankası'nın depremzedelere yönelik 30 milyar liralık bağışının nereden karşılanacağı belli oldu

AA
AA

Merkez Bankası'nın dün akşam TV'lerin ortak yayınında açıkladığı depremzedelere yönelik 30 milyar TL'lik bağışı bankanın 2022 bilançosu kârından karşılanacak.
Reuters'a bilgi veren MB kaynağına göre, bankanın depremzedelere yönelik 30 milyar liralık bağışı bankanın 2022 bilançosu kârından karşılanacak. Böylece banka tahminen nisan ayında Genel Kurul ile Hazine'ye aktaracağı 2022 kârının 30 milyar lirasını depremzedelere tahsis etmiş oldu.
Depreme yönelik TV'lerde dün yapılan ortak yardım yayınında 115 milyar lira üzerinde bağış toplandı. TCMB ise bu bağış kampanyasına 30 milyar TL ile en yüksek bağışı yapan kurum olmuş oldu. TCMB daha önce 1999 depreminde ve pandemi döneminde de bağış yapmıştı.
Banka her yıl genel kurul ile genellikle nisan ayında bir önceki yıla ilişkin varsa oluşan karını Hazine'ye aktarıyor.
Banka geçen yıl Hazine'ye bu kapsamda 50 milyar TL aktarmıştı. TCMB'nin 2022 kârı henüz açıklanmadı ancak ekonomistler bankanın 40-50 milyar TL civarında belki de daha yüksek tutarda kâr edebileceğini öncü verilerden hesaplıyorlar.



15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
TT

15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bugün, 15 Temmuz darbe girişimiyle suçlanan Fetullahçı Terör Örgütü'yle (FETÖ) bağlantılı oldukları gerekçesiyle 63 muvazzaf askeri personel hakkında yakalama kararı çıkardı.

Başsavcılık şüpheliler arasında ordu, deniz kuvvetleri, hava kuvvetleri ve jandarmadan dört albayın bulunduğunu açıkladı. Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre ülke genelinde sabah erken saatlerde yapılan baskınlarda 56 şüpheli gözaltına alındı.

Gözaltına alınanların, Türkiye'nin FETÖ olarak adlandırdığı yasadışı grupla bağlantılı oldukları iddia ediliyor. Örgütün lideri Fethullah Gülen, 1999 yılından bu yana sürgünde yaşadığı ABD'de geçen yıl ekim ayında öldü.

15 Temmuz 2016'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmek amacıyla Ankara ve İstanbul'da sokaklara dökülen darbeci askerler yaklaşık 290 kişiyi öldürdü. Savaş uçakları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) binasını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni bombalarken, o sırada tatilde olan Erdoğan suikasttan ya da tutuklanmaktan kıl payı kurtuldu.

Darbe girişiminin ardından ordu, polis, yargı ve diğer devlet kurumlarında yapılan tasfiye on binlerce kişinin tutuklanmasına yol açtı. FETÖ ile bağlantılı okullar, işletmeler ve medya kuruluşları kapatıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) sızmış örgüt mensuplarının tespit edildiği ve FETÖ’nün ‘anayasal düzene ve devletin bekasına yönelik en büyük tehdidi’ oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Açıklamada, başarısız darbe girişiminden bu yana 25 bin 801 askeri şüphelinin gözaltına alındığı belirtildi.

Açıklamada, şüphelilere yöneltilen suçlamaların tam olarak ne olduğu belirtilmedi.

Eski bir din adamı olan Gülen, on yıllar boyunca küresel bir hayran kitlesini harekete geçirdi ve Erdoğan'ın 2003 yılında iktidara gelmesine yardımcı oldu. İttifak, hükümetin Gülen'e ait bazı eğitim kurumlarını kapatması ve Gülen'in polis ve yargıdaki takipçilerinin Erdoğan hükümetini yolsuzluk suçlamalarıyla takip etmesinin ardından çöktü.

Gülen, başarısız darbe girişimiyle herhangi bir ilgisi olduğunu her zaman reddetti. 2024 yılının ekim ayında ölen Gülen, ABD'den defalarca iadesini talep eden Türkiye tarafından aranıyordu.