Müslüman Kardeşler içindeki gerilim yurt dışındaki liderlerini endişelendiriyor

Uzmanlar İhvan’ın geleceğiyle ilgili 'gizli' senaryolara dikkat çekti.

Mahmud Hüseyin ve Muhyiddin ez-Zait.
Mahmud Hüseyin ve Muhyiddin ez-Zait.
TT

Müslüman Kardeşler içindeki gerilim yurt dışındaki liderlerini endişelendiriyor

Mahmud Hüseyin ve Muhyiddin ez-Zait.
Mahmud Hüseyin ve Muhyiddin ez-Zait.

Mısır makamlarınca ‘terörist’ olarak sınıflandırılan Müslüman Kardeşler'in (İhvan-ı Müslimin) Londra ve İstanbul cephelerinin liderleri arasında, grubun liderliğiyle ilgili gerilimin arttı. Bu nedenle grubun geleceğine dair ‘gizli’ senaryolar ortaya atılmaya başlandı. Gözlemcilere göre bu gerilim, Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Badie ve diğer liderleri Mısır hapishanelerinde bulunan grubun bölünmesine yol açabilir. Mısırlı radikal gruplar alanında uzman isimlere göre Mısır’daki Müslüman Kardeşler üyeleri arasında devam eden gerilim, İhvan’ın Mısır dışındaki liderlerinin endişelerini artırıyor. Bunun, Müslüman Kardeşler’in liderliği için mücadele eden Londra Cephesi, İstanbul Cephesi ve Muhammed Kemal tarafından kurulan Değişim Hareketi dışında yeni grupların ya da akımların ortaya çıkacağının habercisi olabileceği ifade ediliyor.
Londra Cephesi’nden Muhyiddin ez-Zait, geçtiğimiz kasım ayının başlarında İhvan'ın eski Rehberlik Konseyi Başkan Vekili İbrahim Münir'in ölümünün ardından geçici olarak bu görevi üstlendi. Buna karşın İstanbul Cephesi, Mahmud Hüseyin'in Rehberlik Konseyi Başkan Vekili olarak atandığını duyurmakta gecikmedi.
Gözlemciler, Değişim Hareketi’nin, Londra ve İstanbul cepheleri arasında yaşanan gerilimden yararlanmaya çalıştığını ve eğer İhvan liderliğine bir düzenleme getirilmesi talepleri göz ardı edilirse Londra Cephesi’nden ayrılabilecek yeni bir grubun daha ortaya çıkabileceğini düşünüyorlar.
Mısırlı radikal hareketler uzmanı Ahmed Zağlul’a göre Müslüman Kardeşler içindeki gergin atmosferde birçok senaryo ortaya atılıyor. Zağlul, tüm bu anlaşmazlıkları çözecek bir siyasi uzlaşı ve liderlik olmadığı sürece yeni akımların ve küçük grupların ortaya çıkabileceğini söyledi. Gruptakilerin kişisel çıkarlarının da ön planda olduğuna dikkat çeken Zağlul, İhvan’ın tarihi boyunca şu an yaşadığı anlaşmazlıklara tanık olmadığından çatışan tarafların her birinin kendi kazanımlarını korumaya çalıştığını da sözlerine ekledi.
Londra Cephesi henüz yeni Rehberlik Konseyi Başkan Vekili’nin adını duyurmadı. Bu göreve Müslüman Kardeşler liderlerinden Salah Abdulhak’ın getirilmesinde uzlaşı sağlandığı söylense de henüz bununla ilgili resmi bir açıklama yapılmadı. Gözlemciler, Abdulhak’ın adının açıklanmasının tüm taraflar biat edinceye kadar ertelendiğini düşünüyorlar.
Mısırlı uzman Zağlul, Londra Cephesi'nin yeni Rehberlik Konseyi Başkan Vekilinin adını duyurmayı geciktirmesiyle ilgili olarak, bu tür grupların doğası gereği belirli bir kişiye biat etmeleri üzerine kurulu olduklarını ve bu kişinin yokluğunda, örneğin şu an Mısır hapishanelerinde bulunan Muhammed Bedii ve Müslüman Kardeşlerin diğer liderlerinin İbrahim Münir için yaptıkları gibi, doğrudan yetkilendirmeleri dışında kimsenin onun boşluğunu dolduramayabileceğini söyledi. Zağlul, İbrahim Münir'in, İhvan’a liderlik yaptığı sırada Londra Grubu’nun önde gelen isimlerinden hiçbirine İhvan sahnesinde görünme fırsatı vermediğine de dikkat çekti.
Diğer yandan İhvan’ın Londra Cephesi’ne bağlı olan ve yeni bir Rehberlik Konseyi oluşturulması, bir grubu yüceltip diğerini hor görmeyen ve İhvan’ın iç sorunlarına çözüm getiren yeni bir tüzüğün hazırlanması ve tekelleşmenin önüne geçmek için fonların resmi olarak kayıt altına alınması gibi çeşitli taleplerde bulunan gençlik kollarının son mesajının yankıları halen devam ediyor.
Zağlul, İhvan’ın en çok zarar gören kesimlerinin yurtdışındaki gençlik kolları ve özellikle de yurt dışındaki İhvan liderlerinden uzaktakiler olduğunu belirtti.
Gözlemciler, İhvan’ın yurt dışındaki gençlerinin çoğunun Değişim Hareketi’ne katılmak zorunda kaldıklarına inanıyorlar. Yine gözlemcilere göre bu gençler, Londra ve İstanbul cephelerinin liderlerinin İhvan'ın kurucusu Hasan el-Benna ve teorisyeni Seyyid Kutub'un örgüt çizgisinden saptığına inandıkları için Müslüman Kardeşler’in şu an içinde bulundukları koşullara karşı isyan etmek ve bu liderlerden uzaklaşmak zorunda kaldılar.
Londra ile İstanbul cepheleri arasında Rehberlik Konseyi Başkan Vekilliği için verilen mücadele geçtiğimiz aylarda, İbrahim Munir’in Türkiye'deki idari ofisi feshedip İstanbul’daki Rehberlik Ofisi’ne alternatif bir üst organ olarak Londra Şura Meclisi’ni kurması ve ardından İstanbul Şura Konseyi’nin altı üyesi ile Mahmud Hüseyin’in görevlerinden alınması ile birçok anlaşmazlık yaşandı.



Avustralya'da Filistinlileri desteklemek için kitlesel gösteriler düzenlendi

Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
TT

Avustralya'da Filistinlileri desteklemek için kitlesel gösteriler düzenlendi

Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)

Merkez sol hükümetin Filistin devletini tanıma niyetini açıklamasının ardından İsrail ile Avustralya arasında gergin ilişkiler yaşanırken, bugün binlerce Avustralyalı Filistinlileri desteklemek için düzenlenen mitinglere katıldı.

Filistin Eylem Grubu, Avustralya genelinde 40'tan fazla eylem düzenlendiğini ve Sidney, Brisbane ve Melbourne gibi eyalet başkentlerindeki yürüyüşlere büyük kalabalıkların katıldığını belirtti.

Söz konusu gösteriler, bu ayın başlarında Sidney Liman Köprüsü’nde on binlerce kişinin katıldığı yürüyüşün ardından gerçekleşti. Bu yürüyüş, Kanberra'nın Gazze Şeridi'ndeki savaşa ilişkin tutumunda bir dönüm noktası olarak görüldü.

fdve
Sidney'deki göstericiler (Reuters)

Filistin Eylem Grubu, Brisbane'de yaklaşık 50 bin kişi olmak üzere, toplam 350 bin kişinin yürüyüşlere katıldığını duyurdu, ancak polis buradaki sayının yaklaşık 10 bin olduğunu bildirdi. Polis, Sidney ve Melbourne'daki kalabalığın sayısına ilişkin tahminlerde bulunmadı.

ı8o9p0
Avustralya genelinde 40'tan fazla gösteri düzenlendi ve Sidney, Brisbane ve Melbourne gibi eyalet başkentlerindeki yürüyüşlere büyük kalabalıklar katıldı. (Reuters)

Sidney'de yürüyüşü düzenleyen Josh Lees, Avustralyalıların ‘Gazze Şeridi'ndeki soykırıma son verilmesini ve hükümetin İsrail'e yaptırım uygulamasını talep etmek için’ şehrin meydanlarına akın ettiğini söyledi. ‘Özgür Filistin’ sloganları atan katılımcıların birçoğu Filistin bayrakları taşıdı.

yuı8
Sidney'de düzenlenen yürüyüşte Filistin bayrağı taşıyan bir kız (EPA)

Öte yandan, ülkenin Yahudi topluluğunun çatı örgütü olan Avustralya Yahudileri Yürütme Konseyi Eş Başkanı Alex Ryvchin, Sky News'e verdiği demeçte, yürüyüşlerin ‘güvenli olmayan bir ortam yarattığını ve yapılmaması gerektiğini’ ifade etti.

 

o90p
Sidney'de Gazze'ye destek yürüyüşü sırasında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu aleyhine açılan bir poster (AFP)

Protestolar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun geçen hafta, Avustralya hükümetinin bu ay Filistin devletini tanıma niyetini açıklaması üzerine Avustralyalı mevkidaşı Anthony Albanese'ye yönelik sert söylemlerinin şiddetini artırmasının ardından patlak verdi.

dcfgthy
Yaklaşık 350 bin kişi yürüyüşlere katıldı, bunlardan 50 bini Brisbane'deydi. (AFP)

Avustralya ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkiler, İşçi Partisi liderliğindeki Albanese hükümetinin Fransa, Birleşik Krallık ve Kanada'nın benzer adımlarının ardından Filistin devletini tanıyacağını açıklaması sonrası gerginleşti.

dfgthy
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları 60 binden fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. (AFP)

Avustralya, bu tanıma kararının Filistin Yönetimi'nden aldığı taahhütlere bağlı olduğunu, bu taahhütler arasında Hamas'ın gelecekteki herhangi bir devlette yer almayacağına dair taahhüdün de bulunduğunu belirtti.

fo90p
Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında öldürülen gazetecilerin posterleri, Sidney'de düzenlenen bir yürüyüşte (AFP)

Avustralya bu kararı 11 Ağustos'ta, on binlerce kişinin Sidney Liman Köprüsü’nde Gazze Şeridi'ne yardım ve barış çağrısında bulunduğu yürüyüşün ardından açıkladı. İsrail, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırının ardından yaklaşık iki yıldır Gazze Şeridi’ne yönelik askerî harekât yürütüyor.

Filistinli yetkililer, İsrail saldırıları sonucunda Gazze Şeridi'nde 60 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor ve insani yardım kuruluşları gıda kıtlığı nedeniyle yaygın açlık tehlikesi olduğu konusunda uyarıda bulunuyor.


SDG: Halk Meclisi seçimleri ‘formalite’ niteliğinde olup Suriye halkının iradesini yansıtmamaktadır

Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
TT

SDG: Halk Meclisi seçimleri ‘formalite’ niteliğinde olup Suriye halkının iradesini yansıtmamaktadır

Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) kontrolü altındaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY) bugün yaptığı açıklamada, önümüzdeki ay yapılması planlanan Halk Meclisi seçimlerinin ‘demokratik olmadığını ve Suriye halkının iradesini yansıtmadığını’ belirterek, bu seçimleri 50 yılı aşkın süredir devam eden ‘ötekileştirme ve dışlama’ politikasının bir devamı olarak değerlendirdi.

KDSÖY tarafından yapılan açıklamada, seçimlerin şu anda yapılmasının ‘Suriye halkının yaklaşık yarısını katılımdan mahrum bıraktığı’ belirtilerek, bunun ‘seçimlerin kapsamlı bir siyasi çözümün gerekliliklerini karşılamayan formalite icabı bir adımdan ibaret olduğunun kesin kanıtı’ olduğu ifade edildi.

Suriye Yüksek Seçim Komisyonu dün, güvenlik sorunları nedeniyle Suveyda, Rakka ve Haseke'de oy kullanmanın ertelendiğini duyurdu.

KDSÖY, Suriye'nin kuzey ve doğusunu ‘5 milyondan fazla Suriyelinin haklarını reddetme politikasını meşrulaştırmak için’ güvensiz olarak nitelendirmenin tamamen anlamsız olduğunu vurgulayarak, bu bölgelerin ‘Suriye'nin diğer bölgelerine kıyasla en güvenli bölgeler’ olduğunu belirtti.

hy
Bedevi savaşçıların Suveyda'ya ilerlemesini engelleyen İç Güvenlik Güçleri’nin kontrol noktasında ellerini kaldıran Bedevi savaşçılar (Reuters)

KDSÖY, ‘tek taraflı bir zihniyetle dayatılan her türlü önlem veya kararı reddettiğini’ ve bu yaklaşımla alınan kararların ‘Suriye'nin kuzey ve doğu bölgeleri için bağlayıcı olmayacağını’ kaydetti.

KDSÖY, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler’e (BM), Suriye'deki siyasi çözümle ilgili BM'nin 2254 sayılı kararına aykırı olduğunu düşünerek bu seçimleri tanımamaları çağrısında bulundu.

BM Güvenlik Konseyi, 2015 yılında Suriye'ye ilişkin 2254 sayılı kararı yayınladı. Bu karar, mezhepçi olmayan bir hükümetin kurulması ve yeni bir anayasanın hazırlanması da dahil olmak üzere siyasi bir çözüm için bir yol haritasının oluşturulmasını içeriyor.

KDSÖY’nin askeri kanadı olan Suriye Demokratik Güçleri (SDG), 14 yıllık iç savaşın ve geçen yılın sonlarında Beşşar Esed'in devrilmesinin ardından Suriye'yi birleştirmek için yapılan çabaların bir parçası olarak, geçtiğimiz mart ayında Suriye hükümeti ile devlet kurumlarına katılmak üzere bir anlaşma imzaladı.

Söz konusu anlaşma, SDG ve KDSÖY’nin Şam hükümetiyle yeniden bütünleşmesinin önünü açmayı amaçlıyor.


Yemen hükümetinin aldığı önlemler Husi savaş ekonomisini sarsıyor

Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
TT

Yemen hükümetinin aldığı önlemler Husi savaş ekonomisini sarsıyor

Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)

Yemenli araştırmacılar ve ekonomistler, Yemen riyalinin toparlanması ve parasal dengenin yeniden sağlanmasının ardından hükümetin son dönemde aldığı tedbirlerin Husi savaş ekonomisi üzerinde somut baskı oluşturmada başarılı olduğunu vurguladı.

Şarku'l Avsat'a konuşan araştırmacılar, hükümetin ithalatı düzenleyen ve döviz spekülasyonunu yasaklayan tedbir ve kararlarının, Aden'deki Merkez Bankası'na inisiyatifi geri kazandırdığını ve hükümet kontrolündeki bölgelerle Husi kontrolündeki bölgeler arasındaki parasal uçurumun kapanmasına katkıda bulunduğunu, dolayısıyla grubun döviz kurlarını kontrol etme kabiliyetini ortadan kaldırdığını değerlendiriyor.

Uzmanlara göre, bu önlemler Husileri karşı önlemler almaya yöneltti; bunların en dikkat çekeni, kendi kontrolleri altındaki bölgelerdeki banka ve şirketlerin, hükümet kontrolünde bulunan bölgelerdeki ticari kuruluşlarla işlem yapmasını engellemek ve ek vergiler ve haraçlar koymak oldu. Grubun, mal akışını engellemek ve işletme faaliyetlerini durdurmak gibi halkın acılarını daha da artıracak popülist politikalara başvurması bekleniyor.