Irak’ta şiddetli yağışlar bir kadın ve iki çocuğunun ölümüne neden oldu

Amara şehrinde alınan görüntüler Fırat Nehri’nin sularının ne ölçüde çekildiğini gözler önüne serildi. (Reuters)
Amara şehrinde alınan görüntüler Fırat Nehri’nin sularının ne ölçüde çekildiğini gözler önüne serildi. (Reuters)
TT

Irak’ta şiddetli yağışlar bir kadın ve iki çocuğunun ölümüne neden oldu

Amara şehrinde alınan görüntüler Fırat Nehri’nin sularının ne ölçüde çekildiğini gözler önüne serildi. (Reuters)
Amara şehrinde alınan görüntüler Fırat Nehri’nin sularının ne ölçüde çekildiğini gözler önüne serildi. (Reuters)

Irak’ın kuzeyinde yağan şiddetli yağmur nedeniyle perşembe günü şafak vakti kerpiç bir ev çöktü. Kerkük Sivil Savunma Müdürü, Fransız haber ajansı AFP’ye verdiği bilgilere göre olayda bir anne ve iki çocuğu yaşamını yitirdi.
Son üç yılda kuraklığın etkili olduğu ve yağışların azaldığı ülkede, halk tarım, su rezervleri ve nehirler üzerindeki etkilerinden dolayı şiddetli yağışları olumlu karşılasa da bu durum sokakların sular altında kalmasına neden oluyor. Onlarca yıl süren savaşlar ve ihmaller nedeniyle altyapısı harap olan ülkede sık sık elektrik kesintileri yaşanıyor. 
Kerkük Sivil Savunma Başkanı Fazıl Muhammed’in bildirdiğine göre Kerkük’ün Bacvan köyünde sabah saat 05.00 sıralarında kerpiç bir evin çatısı çöktü. Olay, 26 yaşındaki bir anne ile 2 ve 4 yaşlarındaki iki çocuğunun ölümüne yol açtı. Muhammed evin şiddetli yağmurlar ve evin çamurdan yapılmış olması nedeniyle çöktüğünü aktardı.
Resmi açıklamaya göre Bağdat’ın kuzeydoğusundaki Diyala’da şiddetli yağışlar nedeniyle çalışanlara bir gün izin verildi. Diğer yandan başkentin kuzeyinde bulunan Selahaddin şehrinde de eğitim askıya aldı.
Irak Göç Bakanlığı, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile Anbar ve Ninova şehirlerinde, yağmurlardan etkilenen kamplardaki ailelere destek ve yardım sağlamak için çalıştığını belirtti.
Irak, üst üste üçüncü yıl şiddetli kuraklık ve 2022 yazında 50 dereceyi aşan yüksek sıcaklıklarla yüzleşti. Yetkililere göre su tüketimi, tahminleri aşan bir oranda arttı. Özellikle de şubat ayında ülkenin güneyindeki Dicle ve Fırat nehirlerinin seviyelerinde düşüş kaydedildi.
Birleşmiş Milletlere göre, daha az yağmur, daha yüksek sıcaklıklar ve daha fazla çölleşme ile Irak, dünyada iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı en savunmasız beş ülke arasında yer alıyor. Yaklaşık 44 milyon nüfusa sahip yarı çöl ülke için su konusu oldukça sorunlu bir konuyu teşkil ediyor.
Bağdat daha önce Türkiye ve İran’ın, özellikle iki nehir üzerine inşa ettikleri barajlar nedeniyle, topraklarına ulaşan su miktarının azalmasına neden olduğunu öne sürdü. Ancak Dünya Bankası aralık ayında, Irak’a iklim sorununun üstesinden gelmek, sulama sistemini modernize etmek ve barajların durumunu iyileştirmek için ‘daha yeşil ve daha çevre dostu’ bir kalkınma modelini benimsenme çağrısında bulundu.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.