Şirin Ebadi’den Avrupa'ya Tahran'a karşı ‘taviz vermeme’ çağrısı

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Ebadi'nin dün Avrupalı ​​milletvekillerine yaptığı konuşmayı dinledi. (AFP)
Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Ebadi'nin dün Avrupalı ​​milletvekillerine yaptığı konuşmayı dinledi. (AFP)
TT

Şirin Ebadi’den Avrupa'ya Tahran'a karşı ‘taviz vermeme’ çağrısı

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Ebadi'nin dün Avrupalı ​​milletvekillerine yaptığı konuşmayı dinledi. (AFP)
Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Ebadi'nin dün Avrupalı ​​milletvekillerine yaptığı konuşmayı dinledi. (AFP)

İranlı avukat ve Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi dün, ülkesindeki ciddi insan hakları ihlallerini kınayarak Avrupa Birliği'ni İran rejimi karşısında ‘taviz vermemeye’ çağırdı.
AP’nin haberine göre Ebadi, Strasbourg'daki Avrupa Parlamentosu'nda toplanan Avrupa kurumlarının liderlerine hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“İranlılara yardım edin. İran'la sözleşmeler değil, uluslararası standartlara uyma şartıyla anlaşmalar imzalayın. Aksi takdirde bu para İran halkına hiçbir fayda sağlamaz.”
Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle düzenlenen bir kutlamada da söz alan Ebadi, şunları söyledi:
“Yaptırımlar başarılı! Bu rejime taviz vermeyin... Devrim Muhafızları terör örgütüdür, resmi olarak söyleyin. İran'daki yoksulluk, uluslararası toplum tarafından uygulanan ‘yaptırımların’ değil, ‘zimmete para geçirmenin ve kötü ekonomi politikalarının’ sonucudur.”
Avrupa Parlamentosu'nun özellikle binlerce kız öğrenciyi etkileyen ve ülkede öfkeye yol açan zehirlenme vakalarıyla ilgili olarak İran'la ilgili bir kararla ilgili oylamanın öncesinde konuşan Şirin Ebadi, "Demokrasi İran'ın geleceğinin anahtarıdır ve tüm bölgede barış ve istikrarın anahtarıdır ve bu sizin de çıkarınızadır. İran'a demokrasi gelirse ülkenizde daha az mülteci olacak” dedi.
Ebadi, Mahsa Amini adlı genç kadının ölümü nedeniyle İran'da protesto dalgasının patlak vermesinden bu yana en az 70'i 18 yaş altı, çocuk olmak üzere en az 500 kişinin öldürüldüğünü vurguladı. 20 binden fazla kişinin hükümet aleyhine konuşmaya cesaret ettiği için hapse atıldığını söyledi.
Ebadi, kendisini ayakta alkışlayan Avrupa kurumlarının başkanlarına ve Avrupa Parlamentosu üyelerine "İran'daki ağır temel hak ihlallerine göz yummayın" dedi.
Şarku’l Avat’ın AFP’den aktardığı habere göre aktivistler ve sivil toplum kuruluşları, 20 Mart'ta sona eren İran yılının salıyı çarşambaya bağlayan gece kutlanan Nevruz Bayramı münasebetiyle İran'da geceleri yeni rejim karşıtı gösterilerin düzenlendiğini duyurdu.
Sosyal medyada yayınlanan çok sayıda videoda, Salı akşamından itibaren kutlanan ‘Chaharshanbe Suri’ (Çarşamba Suri) festivali münasebetiyle rejim karşıtı sloganlar atan, ateşe atkılarını bırakan ve din adamlarının resimlerini yakan İranlı gruplar görülüyor.
Bu, İran'da ‘kötü örtündüğü’ iddiasıyla tutuklanan Mahsa Amini'nin 16 Eylül'de öldürülmesiyle başlayan protestoların ardından kutlanan ilk bayram olma özelliğini taşıyor.
1500 Tasvir Gözlemevi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Tahran'ın Akbatan semtinde yürüyen düzinelerce insanın ‘Geri döndük, ayaklanma devam ediyor’ sloganları attığı bir video yayınladı. IranWire haber sitesine göre göstericiler, İran Dini Lideri Ali Hamaney'in bir fotoğrafı da yakıldı.
Sitede ayrıca Hazar Denizi kıyısındaki Rast şehrinde Hamaney aleyhinde sloganlar atan bir kalabalığın fotoğraflarını da yayınlandı. Yayınlanan diğer fotoğraflarda da Tahran'da ateşin etrafında dans edenler ile peçe takan kadınların yanı sıra polis arabalarına molotof kokteyli atıldığı görüldü.
İran'da New York merkezli İnsan Hakları Merkezi'ne göre, ülkenin batısındaki Kürt bölgelerinde de protestolar patlak verdi.
Mahsa Amini'nin memleketi Sakkız'da göstericiler ‘Diktatöre ölüm’ sloganları attı. Gösteriye göz yaşartıcı gaz ile müdahale edildi. Batı Azerbaycan Eyaleti, Bukan'da göstericiler büyük ateşler yaktı, bu da trafiğin aksamasına ve güvenlik güçleriyle çatışmalara yol açtı.
Mahsa Amini'nin ölümünden altı ay sonra, rejim karşıtı gösterilerde protestocular şiddetli baskıyla mücadelesini sürdürüyor.  Gösterilerde şu ana kadar yüzlerce kişi öldü, binlerce kişi tutuklandı. Dört kişi de dam edildi.
Ancak uzmanlara göre son üç ayda 200'den fazla kız okulunda öğrencilerin esrarengiz şekilde zehirlenmesinin yeni bir kıvılcımı ateşleyebileceği belirtiliyor.
Düzenlenen son bayram kutlaması, yetkililerin uyarılarına rağmen halka açık yerlerde havai fişeklerin kullanıldığı, gençlerin buluşma noktasına dönüştü.
Ulusal Acil Tıp Kurumu Başkanı’na göre İran'da kutlamalar sırasında en az 11 kişi öldü, 3 bin 550'den fazla kişi de yaralandı.



Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
TT

Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)

Galler İşçi Partisi Lideri Vaughan Gething, Galler Bölgesel Başbakanı olarak seçilmesinin ardından dört kurucu ülkeden (İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda) oluşan Birleşik Krallık'ın (Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığ) üç ülkesi göçmen kökenli isimler tarafından yönetilmeye başlandı. Gething, Galler'in başkenti Cardiff’te hükümetin dümenine geçerken, Rishi Sunak İngiltere Başbakanı olarak Londra'da, Hamza Yusuf ise İskoçya Başbakanı olarak Edinburgh'da iktidarı ellerinde bulunduruyor.

Babası Güney Galler'den bir veteriner olan 52 yaşındaki Vaughan Gething’in annesi ise Zambiya'da bir kümes hayvanı çiftliğinde çalışıyordu. Eski Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela'nın hikayesi, Gething’i henüz 17 yaşındayken İşçi Partisi'ne katılmasında etkili oldu. Gething, 2011 yılında Cardiff'te meclis üyesi seçilerek siyasi kariyerine başladı.

Cardiff hükümetinde 2013 yılından bu yana çeşitli görevler üstlenen Gething, 2014 yılında Kalkınma Bakan Yardımcılığı, ardından Sağlık Bakan Yardımcılığı, ardından 2016-2021 yılları arasında Sağlık Bakanı olarak görev yaptı. Birkaç gün önce rakibi Jeremy Miles'ı kıl payı mağlup ederek Galler İşçi Partisi'nin lideri olan Gething, 2021 mayısında Mark Drakeford hükümetinin ekonomi bakanlığı görevini üstlenmişti.

Gething, özelde Galler’in genelde ise Avrupa’nın ilk siyahi lideri oldu. Birleşik Krallık tarihindeki bu yeni durum, ‘artık göçmenlerin çocukları ve torunları sahada ve yerel meclislerden hükümete kadar çeşitli siyasi makamlar için ülkenin yerli halkıyla rekabet ediyor’ yorumlarına neden oldu.

Galler’de bir göçmenin başbakan olarak seçilmesinden önce Hint asıllı Budist Rishi Sunak, 2022 yılında İngiltere’nin başbakanlık koltuğuna oturmuştu. Pakistan asıllı bir Müslüman olan Hamza Yusuf ise 2023 yılında İskoçya hükümetinin başına geçti. Böylece Birleşik Krallık'ı oluşturan ülkelerden üçü artık her zaman beyazların seçildiği makamlara partileri tarafından seçilen göçmenlerin getirildiğine tanık oldu.

Birleşik Krallık'ta farklı milletlerden üç ismin iktidara gelmesinin ve göçmenlerin çocuklarının ve torunlarının siyasetin tüm kademelerinde yer almasının yolu açıldı. Yerel halkla belediye ve meclis sandalyeleri için yarışan göçmenlerin çocukları ve torunları, hükümetlerde çeşitli görevler alırken bakanlık görevlerinde bulundular ve iç siyasi sahnede etkili oldular.

Birleşik Krallık'taki dördüncü ülke olan Kuzey İrlanda da liderlik konusunda bir istisnaya tanık oluyor. Kuzey İrlanda tarihinde ilk kez ‘Birleşik İrlanda’ fikrini destekleyen Katolik bir kadın siyasetçi olan Sinn Fein, 2023 yılında Belfast parlamento seçimlerinde rakibi Demokratik Birlik Partisi'nin (DUP) 1998 yılında imzalanan barış anlaşmasının temelini oluşturan güç paylaşımı hükümetine yönelik boykotunu sona erdirmeyi başararak iktidara geldi.