İletişim Başkanı Altun, kendisi ve bir bakan hakkındaki iddiaları yalanladı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun "Masa başında üretilen uydurma birçok tezvirattan biri de bugün şahsım ve bir bakanımız hakkında çıktı. Sözde 'haber' adı altında ortaya atılan bu dedikodular külliyen yalandır, asılsızdır." dedi.

AA
AA
TT

İletişim Başkanı Altun, kendisi ve bir bakan hakkındaki iddiaları yalanladı

AA
AA

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, doğru ve güvenilir haberciliğin tüm dünyada kabul görmüş temel gerekliliklerinin olduğunu belirterek, bir haberin en başta "Ne? Nerede? Ne zaman? Neden? Nasıl? Kim?" sorularına cevap veren "5N1K" kuralına uygun olması gerektiğini ifade etti.
Gazetecinin, bir haber yaparken bu soruları sorması, bu soruların cevaplarına haberinde yer vermesi ve mutlak surette habere konu kişilerden konu hakkında bilgilerini sorması gerektiğini kaydeden Altun, bunların haberciliğin, gazeteciliğin olmazsa olmazları olduğuna işaret etti.
Altun, bugün sözde "siyasal muhalefet" uğruna birçok medya kuruluşunun, habercilik yerine dedikoduculuk yaptığını, "kulis haberciliği" adı altında belirsiz ifade kalıplarıyla bezenmiş sözde haberlerle yalan, iftira ve palavralara zemin oluşturduğunu bildirdi.
Gazeteciliğin güvenilirliğini ve saygınlığını zedeleyen dedikodu ve dedikoducuların, bugün medya etiği ve basın ahlakı açısından ciddi bir sorun haline geldiğini belirten Altun, gazeteciliğin haysiyetini korumak için bu sorunun ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti.

"Sözde 'haber' adı altında ortaya atılan bu dedikodular külliyen yalandır"
Yalana, dedikoduya, çarpıtmalara tevessül edenler için meslek ilkelerinin hiçbir anlam ifade etmiyor olabileceğini dile getiren Altun, toplumun haber alma hakkının ancak ve ancak doğrulukla yapılan habercilikle eksiksiz ve sağlıklı bir şekilde karşılanabileceğini vurguladı.
Altun, şunları kaydetti:
"Masa başında üretilen, hiçbir gerçekliği olmayan, siyasi ve ideolojik operasyon amaçlı uydurma birçok tezvirattan biri de bugün şahsım ve bir bakanımız hakkında çıktı. Sözde 'haber' adı altında ortaya atılan bu dedikodular külliyen yalandır, asılsızdır. Sayın Cumhurbaşkanımız, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası yolunda tarihi adımlar atmış, ülkemizi bölgesel bir güce, küresel bir aktöre dönüştürmüştür. Bu süreçte kendisiyle beraber çalışmak, onun hizmetinde olmak bizim için büyük bir şereftir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde her platformda, hakikatin yaşaması, doğrunun yalana galip gelmesi ve dedikoduların iletişim alanını kirletmemesi için mücadeleye devam edeceğiz."



Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’a konuşan iki kaynak, Hamas’ın Gazze Şeridi'nde yeni bir ateşkes için girişimde bulunmaya çalıştığını ve ateşkes önerisini ABD Başkanı Donald Trump yönetimine iletmek için Türkiye'den destek talep ettiğini söyledi.

Kimliklerinin gizli kalması koşuluyla ayrı ayrı konuşan iki kaynak, Hamas yönetiminin, Hamas Hareketi tarafından önerilen ‘kapsamlı anlaşma’ ya da diğer adıyla ‘paket anlaşmasının’ Türkiye ile ABD arasındaki ’iyi ilişkilerden’ dolayı Türk yetkililer tarafından Trump yönetimine iletilebileceğine inandığını söyledi.

Hamas'ın önerisi, üzerinde mutabık kalınan sayıda Filistinli mahkûmun salıverilmesi karşılığında tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını, savaşın durdurulmasını ve İsrail'in Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinden çekilmesini öngörüyor.

Hamas Liderlik Konseyi Başkanı Muhammed Derviş başkanlığındaki heyet, pazar günü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştü. Derviş, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile de bir araya gelerek savaşın durdurulmasıyla ilgili görüşün yanı sıra, Filistin'in iç durumuna ve diğer konulara değindi.

Kaynaklardan biri Hamas'ın Türkiye'nin desteğini istemesiyle ilgili tutumunu, Hamas'ın tüm İsrailli rehineleri teslim etmesi halinde savaşın durmasını garanti edeceğini söyleyen ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in açıklamalarına dayandırdığını, ancak İsrail'in bu girişimi reddettiğini açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetindeki bazı bakanlar tarafından yapılan açıklamalar da bu tutumu teyit ediyor.

Kaynaklardan diğeri ise şunları söyledi:

“Türkiye'deki görüşmeler, Türk yetkililere, Hamas’ın vizyonunu Washington'a iletmek için mevcut ABD yönetimiyle olan iyi ilişkilerini kullanmaları gerektiği mesajını vermeyi amaçlıyordu.”

İki kaynak da ABD'nin bu öneriyi kabul etmesi için İsrail'e baskı yapılmasında daha büyük bir rol oynaması amacıyla, arabulucu Katar da dahil olmak üzere Donald Trump yönetimindeki yetkililere mesajın iletilmesi için şimdiye kadar başka araçların da kullanıldığı konusunda hemfikir.

Kaynakların aktardıklarına göre Hamas, Gazze'deki savaş devam ederken gerçekleşmesini istediği anlaşılan Trump'ın bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde bir anlaşmaya varılması için ABD’nin tutumuna güveniyor. Kaynaklardan biri Trump'ın İran ile nükleer programı konusunda geçici de olsa bir çözüme ulaşmayı istediğini söyledi.

Hamas’tan kaynakların birkaç gün önce Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre Hamas’ın vizyonu ‘bölgesel ve uluslararası garantilerle beş yıl sürecek uzun bir ateşkese’ hazır ve açık olmasına dayanıyor.

Hamas, herhangi bir ateşkes anlaşmasının İsrail güçlerinin Gazze'den çekilmesini ve belirli bir insani protokol uyarınca insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişini de kapsamasını istiyor. Hamas ayrıca Arap, Müslüman ve Avrupa ülkelerinin desteğini alan Mısır'ın önerisi doğrultusunda, Gazze'yi tam yetki ile yönetecek, bağımsız ve fraksiyona bağlı olmayan kişilerden oluşan bir Filistin komitesinin kurulmasını kabul ettiğini de açıkladı.