Suudi Arabistan’ın tarihi camileri restore ediliyor

Prens Muhammed bin Selman projesinin ikinci aşamasında 130 mescitten 30’u restore ediliyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman’ın tarihi mescitleri restore projesi kapsamında restore edilen mescitlerden biri (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman’ın tarihi mescitleri restore projesi kapsamında restore edilen mescitlerden biri (SPA)
TT

Suudi Arabistan’ın tarihi camileri restore ediliyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman’ın tarihi mescitleri restore projesi kapsamında restore edilen mescitlerden biri (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman’ın tarihi mescitleri restore projesi kapsamında restore edilen mescitlerden biri (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman’ın başlattığı tarihi mescitleri restore projesi, ülkenin çeşitli bölgelerindeki 30 mescit de dahil olmak üzere bir dizi tarihi mescitte hızla devam ediyor.
Projenin ikinci aşamasında restore edilmekte olan 30 mescit arasında başkent Riyad’ın Manfuhah mahallesinde Necdi tarzında doğal malzemelerle yeniden inşa edilen Kabile Mescidi de dahil olmak üzere bir dizi tarihi mescit  ibadete açıldı.

Necdi tarzındaki Kabile Mescidi
Kurucu Kral Abdulaziz bin Abdurrahman Al Suud’un 1364 yılında yeniden inşa edilmesini emretmesinden önce, hicri 1100 yılında inşa edilen Kabile Mescidi’nin yaşı 3 asırdan fazla. Kabile Mescidi, Riyad bölgesindeki Emirlik Sarayı’na en yakın mescittir. Mimarisi, kil yapım teknikleri ve doğal malzemelerin kullanıldığı Necdi tarzı ile karakterize edilir. Yerel çevre ve sıcak çöl iklimi ile başa çıkma yeteneği ile tanınan Necdi tarzı, yerel kültürün gereksinimlerinin bir yansıması olarak kabul edilir.
Proje yöneticilerine göre restorasyon öncesi Kabile Mescidi’nin alanı 642,85 metrekare olarak tahmin edilirken, restore sonrası 804,32 metrekareye ulaşacak ve kapasitesi 440’a ulaşacak.

Ümmü Zureyk Mescidi minaresi
Veliaht Prens’in, tarihi mescitleri restore projesi, ülkenin doğusundaki Hofuf şehrinin en eski mahallelerinden biri olan el-Uveymira mahallesinde yer alan Ümmü Zureyk Mescidi’nin mimari tarzında da bulunduğu coğrafyaya uygun olarak kendini gösteriyor.
100 yıldan daha eski olan mescit, Suudi Arabistan’da doğu vilayetinin mescitlerime özgü olan eşsiz silindirik minareleri, mimari süslemeleri, duvarlardaki, pencerelerdeki, kapılardaki ve kemerlerdeki iç yazıtlarıyla dikkat çekiyor.
Proje yöneticileri, mescidin imar sonrası alanının 30 metrekareden 213,96 metrekareye çıkacağını, kapasitesinin ise 94’e ulaşacağını açıkladı.

Ruveybe Mescidi
Prens Muhammed bin Selman’ın projesinin ikinci etabının hedeflediği mescitlerden biri de Kasım bölgesindeki Buraydah şehrinde bulunan 130 yıllık Ruveybe Mescidi.
Ruveybe Mescidi inşa tarihi boyunca hicri 1364 yılında bir kez restorasyon sürecinden geçti. Projedeki yetkililere göre o zamandan beri değişmeden öylece kaldı. İçinde hala ibadet ediliyor. Ayrıca Kur’an-ı Kerim öğrenmek için ayrı bir mekanda bulunuyor.
Ruveybe Mescidi yerel çevre ve sıcak çöl iklimi ile başa çıkma yeteneği ile karakterize edilen eşsiz Necdi mimari tarzında inşa edildiği için, bölgenin otantik kentsel mirasını ayrıntılarında koruyan doğal unsurlardan oluşan çatısı ile karakterize ediliyor.
Restore projesi, mescidin malzemelerini ve ona eşsiz bir tarihi karakter kazandıran mekansal özelliklerini korumayı hedefliyor.  3 doğal unsurdan oluşan çatısının özelliklerini etkilemeyen eklemeler yapılmasına izin veriliyor. Bu sayede kil, ahşap ve hurma ağacından oluşan çatısının özellikleri korunuyor.
Restorasyonun tamamlanmasının ardından 203,61 metrekare olan mescidin alanı 232,61 metrekare olacak. Kapasitesi ise 60’tan 74’e çıkacak.


Restore faaliyetlerinin tamamlanmasından sonra Ruveybe Mescidi’nin hayali bir formu (SPA)

Hızır Mescidi
Cidde’nin batısındaki el-Beled mahallesinde, 7 asırdan daha eski olan Hızır Mescidi, Prens Muhammed bin Selman’ın tarihi mescit geliştirme projesinin ikinci aşamasında yer alan en eski mescitlerden biri. Proje, mescidin taş, tuğla, alçı ve ahşap gibi otantik mimari unsurlarını koruyacak şekilde restore edilerek bir şaheser olacak.
Batı mimari tarzına uygun olan projenin tamamlanmasının ardından mescidin alanı 355.09 metrekare olacak Hızır Mescidi’nde 355 kişi ibadet edebilecek.
Batı bölgesinin mimari tarzındaki yapı, çevredeki doğal koşullarla karakterize ediliyor.  Tarihi mescitler ayrıntılı bir yapı kültürünü yansıtan mimari şaheserlerdir. Bu mescitlerde ahşap kullanımı 14. yüzyılın başlarından beri önemli bir unsur olmuştur. Mescitler, tasarımının sadeliği, ahşabın öne çıkması ve sıcaklıklardan korunması ile karakterize ediliyor.
Hızır Mescidi’nin bu isimle anılmasının nedenleri hakkında birçok rivayet var (SPA)

Projenin zorlukları
Tarihi camilerin geliştirilmesi için Prens Muhammed bin Selman projesinin organizatörleri, Necdi tarzında inşa edilen camilerle ilgili olarak caminin etrafındaki ahşabın azlığı gibi zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyor. Ancak bu zorluklara rağmen projeleri tamamlamayı başarıyorlar. Ahşap özsuyunun böceklerden zarar görmemesi için gerekli önlemleri de ihmal etmediler.
Geçtiğimiz Temmuz ayında Prens Muhammed bin Selman’ın tarihi camileri restore projesinin ikinci etabında 130 mescitten 30’unun restoresine başlandı.  Proje, Suudi Arabistan’ın 13 farklı bölgesini kapsamakta. Restore kapsamına dahil edilen mescitler, Hz. Muhammed’in, İslam halifelerinin ve Suudi Arabistan’ın tarihindeki önemine göre seçildi.
 



Dünya ülkeleriyle bilimsel ve kültürel iletişim için bir köprü olarak Ummul Kura Üniversitesi Yabancı Dil Olarak Arapça Öğretimi Enstitüsü

Dünya ülkeleriyle bilimsel ve kültürel iletişim için bir köprü olarak Ummul Kura Üniversitesi Yabancı Dil Olarak Arapça Öğretimi Enstitüsü
TT

Dünya ülkeleriyle bilimsel ve kültürel iletişim için bir köprü olarak Ummul Kura Üniversitesi Yabancı Dil Olarak Arapça Öğretimi Enstitüsü

Dünya ülkeleriyle bilimsel ve kültürel iletişim için bir köprü olarak Ummul Kura Üniversitesi Yabancı Dil Olarak Arapça Öğretimi Enstitüsü

Suudi Arabistan Kültür Ataşesi Doç. Dr. Faysal bin Abdurrahman Usra

Hadımul Haremeyn eş-Şerifeyn Efendimiz Kral Selman bin Abdulaziz Al-Suud ve Veliaht Prens ve Başbakan Majesteleri Prens Muhammed bin Selman bin Abdulaziz Al-Suud’un - Allah onları korusun ve gözetsin - önderliğinde, değerli ülkemiz, Arap diline yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde hizmet etme, farklı kültürler ve halklar arasındaki iletişim köprülerini güçlendirme noktasındaki tarihi öncü rolünü pekiştirmek için yoğun bir şekilde çalışmaktadır. Bunun için Arap diline önem vermekte, onu korumakta, desteklemekte, güçlendirmekte, yaygınlaştırmakta, bilginlerine ve öğrencilerine saygı gösterip onları onurlandırmaktadır. Bahsi geçen çabalar, bu ilgiyi vurgulayan Krallığın iddialı 2030 Vizyonu hedefleri ve temelleriyle de uyumludur. 2030 Vizyonu Suudi Arabistan ulusal kimliğinin bileşenlerinden biri olduğu ve Yüce Allah bu dili pek çok ve büyük ayırt edici özellikle donattığı için Arapça diline özen gösterilmesinin gerekliliğine de işaret etmiştir. Allah bu dili Kuran-ı Kerim’in dili kıldı, kabul görmesini takdir etti ve yeryüzünde yayılmasını kolaylaştırdı. Yüce Allah onu koruyup gözeteceğini vaat etti. Onun halkının arasından resullerin en şereflisi, Efendimiz, Şefaatçimiz, Resulümüz ve Nebimiz Hz. Muhammed’i (s.a.v.) gönderdi.

“Ummul Kura (Umm Al-Qura) Üniversitesi'nde Anadili Olmayanlara Arapça Öğretme Enstitüsü” değerli ülkemizin çabalarına ve soylu Arap ve İslam prensiplerini ve değerlerini aşılama konusundaki artan ihtimamına nitelikli ve önemli bir katkıyı temsil etmektedir. Ülkemiz bunun için Arapça dilini çeşitli alanlarda desteklemeye ve anadili Arapça olmayanlara yönelik Arapça dil öğretim programları hazırlamaya çabalamaktadır. Suudi Arabistan üniversitelerinde Arapça dilinin öğretilmesi için fakülte ve bölümler kurmak, ana dili Arapça olmayıp Arapça öğrenmek isteyenler için bir dizi yerel enstitü ve merkez açmak, dilin öğretilmesi ve bu konuda yapılacak çalışmalara ve araştırmalara zemin hazırlamak amacıyla birçok uluslararası merkez ve enstitü kurmak, birçok ülke ve devlette bu konuyla ilgilenenleri desteklemek de bu çabalara dahildir. Bu büyük, pratik ve sahada hayata geçirilen çabalar; sağgörülü liderliğimizin -Allah yardımcısı olsun- İslam ve Arap dünyasının, hatta tüm insanlığın yararına olan karşılıksız cömertliği ve fedakarlığı sürdürme, iddialı 2030 Vizyonu’nun hedeflerini pekiştirme konusundaki arzunu somutlaştırmaktadır. 2030 Vizyonu da Suudi Arabistan ulusal kimliğinin bileşenlerinin önemli bir parçası olan Arapça diline özen gösterilmesinin gerekliliğine değinerek, Krallığın Kuran diline verdiği önemin boyutunu teyit etmektedir.

Milli Eğitim Bakanı ve Üniversiteler Konseyi Başkanı Sayın Yusuf bin Abdullah el-Binyan'ın himayesinde, Ummul Kura Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Maadi bin Muhammed el-Mezheb'in doğrudan gözetimi altında ve genç üniversitemiz Ummul Kura ile üniversite bünyesindeki Anadili Olmayanlara Arapça Öğretme Enstitüsü adlı büyük yapı aracılığıyla,  değerli Krallığımız, dünyanın dört bir yanındaki Müslüman evlatlarına yıllık burslar sunmaktadır. Burs programı şunları içermektedir; ücretsiz eğitim, bekar öğrenciler için ücretsiz konaklama, evli olup eşleriyle burs alan ve birbirleriyle koordineli çalışmak isteyen öğrenciler ise kendi imkânlarıyla konaklayabilirler. Öğrenci başına aylık 850 Suudi Arabistan riyali değerinde maddi destek, derslere katılımda düzenli öğrencilere yaz tatilinde ailelerini ve yakınlarını ziyaret edebilmeleri için her yıl gidiş-dönüş ücretsiz bilet, ücretsiz eğitim kitapları, üniversiteye ait tıp merkezinde veya devlet hastanelerinde ücretsiz tedavi imkânı. Üniversite restoranında öğrencilere sembolik bir ücret karşılığında yemek imkânı sunma, ana dili Arapça olmayanlara Arapça öğretecek uzman öğretmenler sağlama, öğrencilerin dili anlamalarına yardımcı olmak için dil laboratuvarları hazırlama, eğitim araçları için bir bölüm kurma, Arapçayı Arap olmayanlara öğretmeye odaklanan bilimsel bir kütüphane sunma. Dil öğrenimini hiçbir dersten kalmadan yüksek bir başarı ile tamamlayan öğrenciler, üniversitenin fakültelerinden birinde öğrenimlerine devam ederek mevcut uzmanlık alanlarında (Arap Dili ve Edebiyatı, İslam Şeriatı, Davet ve Din Esasları) lisans derecesi alabilirler.

Böylelikle fakülte, enstitü ve merkezlerin dekanlarından ve yöneticilerinden oluşan kurmayları ile birlikte Sayın Rektörü’nün liderliğinde Ummul Kura Üniversitesi yönetimi, üniversite içindeki bu prestijli Anadili Olmayanlara Arapça Öğretme Enstitüsü’nün, ana dilimiz olan Arapça ve onu Arap olmayanlara öğretmeye yönelik büyük misyonunu yerine getirmesi için tüm insani kapasiteyi, maddi ve teknik imkânları sunmak için her türlü çabayı göstermektedir. Uzman ve nitelikli akademik kadromuz ve ileri teknolojik tekniklerle, bu büyük eğitim kurumunun kendisine verilen rolleri en mükemmel ve en güzel şekilde yerine getirmesi, Arapça öğrenmek ve ana dili Arapça olmayanlara dili öğretmek için küresel bir merkez, dünya çapında Arapça öğretiminde önemli bir dil ve kültür kaynağı olmak için gayret etmektedir. Bu çaba ve gayretlerinde Enstitü’nün “Arapça dilini ana dili olmayanlara ileri teknolojiler kullanarak öğretmek ve öğrenmek için küresel bir adres” olduğu mesajına dayanmaktadır. Değerlerimiz ise şunlardır: İslam'ın yayılmasına katkıda bulunmak, Arapça dilini öğretmek ve öğrenmekle gurur duymak, performansta ustalık ve kalite, diğer kültürlerle etkili iletişim, yenilik ve sürekli gelişim, ortak ekip çalışması. Bir dizi hedefi gerçekleştirmek isteyen Enstitü’nün hedefleri arasında şunlar da yer almaktadır: Müslümanlar arasında ana dili Arapça olmayanlara Arapça dilini ve edebiyatını öğretmek, onlara İslam'a hizmet etmek ve yaymak için yeterli İslami eğitim vermek, onlara üniversitenin bölümlerinden birine girmeye hak kazandırmak, ana dili olmayanlara Arapça öğretecek uzman öğretmenler yetiştirmek, ana dili Arapça olmayanlara Arapça öğrenme ve öğretme müfredatları ve yöntemleri geliştirmek için araştırma ve saha deneyleri yapmak, Arapça dilinin öğretimi ve İslam davetinin yaygınlaştırılması alanında İslami kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapmak, Enstitü ile alanında uzmanlaşmış bilimsel kuruluşlar arasında Arapça bilmeyenlere Arapça öğretimi alanında bilimsel uzmanlık alışverişinde bulunmak, İslam ülkelerinde Arapça bilmeyenlere yönelik Arapça öğretmenliği eğitimleri düzenlemek.

Başarı ve hidayet Allah'tandır.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Makkahnews'ten çevrilmiştir.