Suriye Savunma Bakanlığı, İsrail'in pazar sabahı Suriye’nin Humus ilindeki bazı mevzileri hedef aldığını açıkladı. Batılı istihbarat kaynakları ise İsrail’in Suriye’nin orta kesimlerinde İran güçlerinin konuşlandığı birkaç hava üssünü hedef aldığını bildirdiler. Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail ordusunun Suriye topraklarının son dört gün içinde üç kez yoğun şekilde bombalanmasında rol oynadığını ima etti.
Suriye, perşembe gününden bu yana üç kez yoğun şekilde bombalandı. İsrail ordusu, bu son saldırılarla ilgili herhangi bir yorum yapmaktan kaçınırken İran’ın resmi haber ajanslarında dün yer alan haberlerde, İsrail’in cuma günü Şam yakınlarında gerçekleştirdiği bir bombardımanda İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) iki üyesinin öldüğünü bildirdiler. İran’ın, İsrail saldırılarından sonra ölenlerin sayısı ve kimliği ile ilgili nadiren açıklama yaptığı biliniyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dün bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, hükümetinin İsrail'in sınırları dışında terörü destekleyen rejimlere ağır bir bedeller ödettiğini söyledi. Ancak yer yahut saldırılarla ilgili herhangi bir açıklamada bulunmadı.
Suriye’den askeri bir kaynak, resmi haber ajansına yaptığı açıklamada, saldırıların bir miktar maddi hasara ve beş askerin yaralanmasına neden olduğunu söyledi.
Reuters, konunun hassasiyeti nedeniyle kimliklerinin gizli tutulmasını isteyen Batılı istihbarat teşkilatlarından iki kaynaktan, Palmira (Tedmur) antik kentinin batısındaki T4 Askeri Hava Üssünün ve İran destekli Hizbullah üyelerinin konuşlandığı Lübnan sınırı yakınlarındaki Kusayr kenti civarında yer alan Dabaa Askeri Havaalanının füzelerle hedef alındığını aktardı.
Aynı kaynaklar, İran askerlerinin Hizbullah üyeleriyle birlikte hem askeri üsse hem de askeri havaalanına konuşlandıklarını ve Humus’taki o bölgede İran yanlısı silahlı kişilerin güçlü bir varlığa sahip olduklarını eklediler. Bölgedeki bir istihbarat kaynağı, İranlı bilim adamlarının füze ve insansız hava aracı (İHA) geliştirdiklerinden şüphelenilen bir yer altı araştırma merkezinin de hedef alındığını belirtti. Reuters bu bilgiyi başka kaynaklardan doğrulayamadı.
Ancak Tel Aviv’deki güvenlik kaynakları, son hava saldırılarının nedeninin, 13 Mart'ta Megiddo kavşağında gerçekleştirilen EYP saldırısı da dahil olmak üzere İran'ın İsrail hedeflerine yönelik eylemleri olduğunu belirttiler. Kaynaklar, doğrudan DMO ve onun yurtdışı kolu Kudüs Gücü subayları tarafından yönetilen İran bölgelerine yönelik olmasının bu saldırıların ortak özelliği olduğuna dikkati çektiler.
Haaretz gazetesinin askeri konulardaki uzmanı Amos Harel’e göre İran’ın Suriye'deki mevzilerine yönelik saldırıların artması, DMO’nun son olaylara müdahil olduğunu gösteriyor. Bu son olaylar arasında, İsrail istihbaratının, failinin Lübnan'dan sızarak gerçekleştirildiğini söylediği Megiddo kavşağındaki EYP saldırısı da yer alıyor. Saldırgan, ertesi gün Lübnan'a dönmeye çalışırken İsrail polisi ve Şin Bet bünyesindeki özel kuvvetler tarafından etkisiz hale getirilmişti.
İsrail'in son zamanlarda İran’ın kendisine yönelik silahlı faaliyetlere daha fazla müdahil olmasından endişe duyduğunu söyleyen Harel, DMO’nun, Hizbullah’ın yanı sıra Batı Şeria'daki Filistinlilere silahlı eylemlerde bulunmaya teşvik etmek amacıyla para aktardığını da sözlerine ekledi.
Filistin İslami Cihad Hareketi'nin askeri kanadı Kudüs Tugayları, 19 Mart'ta komutanlarından Ali Remzi el-Esved’in (31) İsrail tarafından Şam kırsalında uğradığı suikast sonucunda hayatını kaybettiğini açıklamıştı.
Şarku’l Avsat’ın İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı’ndan aktardığı bilgilere göre İran, pazar günü, DMO’nun askeri danışmanları Mikdad Mehkani'nin ve Milad Haydari’nin cuma sabahı Suriye'nin başkenti Şam’da İsrail'in düzenlediği hava saldırısında hayatlarını kaybettiler.
Mehr’in İran Radyo Televizyon Kurumu’ndan (IRIB) aktardığına göre Suriye'deki DMO askeri danışmanı Mikdad Mehkani'nin ‘Siyonist yapının geçtiğimiz cuma günü Şam'a düzenlediği hava saldırıları sonucunda’ öldürüldü. Mehr, Mehkani ve Milad Haydari'nin arkadaş olduklarını kaydetti.
Öte yandan İsrail Başbakanı Netanyahu'nun Bakanlar Kurulu toplantısında ‘terör mühendisleri’ ifadesini kullanması dikkati çekti. Netanyahu, toplantı sırasında yaptığı konuşmada, “Teröristlere, teröristlerin mimarlarına nerede olurlarsa olsunlar ulaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Bu ifadeler, Esved suikastının İsrail tarafından düzenlendiğinin bir iması olarak görüldü.
İsrail Başbakanı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Güçlerimiz, teröristlerle hesaplaşmak ve terörist altyapıları engellemek için gece gündüz çalışıyor. Geçtiğimiz ay onlarcası ortadan kaldırıldı, bazıları da tutuklandı.”
Diğer taraftan İsrail'in İran’ın Suriye'deki mevzilerine ve silah taşıyan konvoylarına saldırmayı tercih ettiğine dikkati çeken Harel, buna karşın Hizbullah ile doğrudan bir çatışma yaşanabileceğinden Lübnan'daki bu tür noktaları hedef almaktan halen kaçındığının altını çizdi. Netanyahu'nun geçtiğimiz pazar günü basın aracılığıyla Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın görevden alındığını açıklamasıyla ilgili olarak ise Harel, “Son hava saldırısı, İsrail Savunma Bakanı görevden alınmışken düzenlendi” dedi. Bu arada Gallant'ın görevden alınma mektubu henüz resmi gazetede yayınlanmadı.
Batılı kaynaklar: Humus'taki T4 Askeri Hava Üssüne ve Dabaa Askeri Havaalanına saldırı düzenlendi
Netanyahu, Suriye'yi hedef alan büyük çaplı hava saldırılarının İsrail tarafından düzenlendiğini ima etti

Suriye'deki Dabaa Askeri Havaalanının arşiv fotoğrafı ve küçük resimde İranlı askeri danışman Mikdad Mehkani (Tesnim Haber Ajansı)
Batılı kaynaklar: Humus'taki T4 Askeri Hava Üssüne ve Dabaa Askeri Havaalanına saldırı düzenlendi

Suriye'deki Dabaa Askeri Havaalanının arşiv fotoğrafı ve küçük resimde İranlı askeri danışman Mikdad Mehkani (Tesnim Haber Ajansı)
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة