Trump, sanık olarak tarihe geçti

Eski ABD Başkanı Donald Trump. (Reuters)
Eski ABD Başkanı Donald Trump. (Reuters)
TT

Trump, sanık olarak tarihe geçti

Eski ABD Başkanı Donald Trump. (Reuters)
Eski ABD Başkanı Donald Trump. (Reuters)

Dün ilk kez eski bir ABD başkanının aleyhindeki suçlamalarla yüzleşmek için yargıya teslim olmasıyla ülkede tarihi anlar yaşandı. 45. ABD Başkanı Donald Trump, New York’taki Manhattan Ceza Mahkemesi’nin huzuruna çıktı.
Ancak ülke tarihinde aleyhinde bu türden suçlamaların yöneltildiği ilk başkan olan Trump aynı zamanda Temsilciler Meclisi'nde iki kez görevden alınan da ilk başkandı. Mahkeme salonunda yaşananlar kameraya kaydedilmemesine rağmen eski Başkan’ın Florida'dan ayrılarak New York'taki Trump Tower'a gelişi, ardından ise mahkeme huzuruna çıkışı ve oradan ayrılışına dair yapılan yayınlar, Demokratların ve bazı Cumhuriyetçilerin bir süredir korktuğu şu durumu kanıtladı: Trump gazetecileri çekmeye devam ediyor.
Demokratlar New York'taki bu sahneleri endişeyle takip etti. Trump, kendisine senelerce ev sahipliği yapan, övündüğü bu şehirden şöyle bahsetmişti:
“Manhattan'da 5. Cadde'nin ortasında durup birini vursam bile hiç destekçi kaybetmem. Bu müthiş bir şey!”
Demokratlar, Trump'ın yargılanmasını istedikleri uzun yıllar boyunca bu tür bir adımın eski başkanın popülaritesini bir anda yeniden canlandıracağını, kendisine Cumhuriyetçilerin tökezlediği böyle bir dönemde ihtiyaç duyduğu seçim desteğini vereceğini beklemiyordu.
Eski Başkan, ekranlardan aylarca uzak kalması ardından şu an tüm gözlerin üzerinde olduğunu, hakkındaki haberlerin herkesçe takip edildiğini çok iyi biliyor. Bu nedenle Truth Social uygulamasında yaptığı açıklamada önce destekçilerine seslenerek “Ülkemizi geri almalı, Amerika'yı yeniden büyük yapmalıyız” vurgusunda bulundu. 2016'da adaylığını koyduğu sırada seçim kampanyasında bu sloganı (Make America Great Again) kullanan Trump, porno film oyuncusu Stormy Daniels davasında kendisine suçlamalar yöneltildiğinden bu yana siyasetçilerin kapalı kapılar ardında söylediklerini kanıtlamak için bu ifadeleri aralıksız tekrarlıyor. Şarku’l Avsat’ın gözlemlerine göre bugün, Trump'ın 2024 seçim kampanyasının başlangıcı sayılıyor.
Geçtiğimiz yıl kasım ayından başlattığı bu kampanya ile bugüne kadar gereken ivmeyi yakalayamamıştı. Trump’ın eski danışmanı Jason Miller’in ifade ettiğine göre bu davanın ortaya çıkması ardından Trump’ın seçim kampanyası için bugüne dek sekiz milyon dolardan fazla bağış toplandı. Bu yöndeki verileri Twitter hesabından düzenli olarak yayınlayan Miller şunları söyledi:
“Başkan Donald Trump bugün 1,1 milyon dolar topladı. Bu, Manhattan Başsavcısı başkanlığında cadı avının başlamasından dört gün sonra, Başkan Trump'ın sekiz milyon toplamayı başardığı anlamına geliyor.”
Manhattan Bölge Başsavcısı Alvin Bragg, Başkan Trump’ı gerçek adı Stephanie Clifford olan porno film oyuncusu Stormy Daniels'e 2016 başkanlık seçimleri sırasında 130 bin dolar değerinde sus payı vermekle suçlamıştı.
Trump’ın avukatları, ‘sirk benzeri bir atmosfere katkıda bulunacağı’ iddiasıyla mahkeme salonundan yayın yapılmamasını talep etmişti. Bu talebi kabul eden New York eyaleti Yüksek Mahkeme Yargıcı Juan Merchan’ın Trump’ın hakim karşısına çıkacağı duruşmada mahkeme salonuna televizyon kameralarının alınmasını yasaklamasının ardından medya ağları Trump'ın yargıç huzuruna çıkışını doğrudan yayınlayamadı.
Trump'ın seçim ekibi ise gerçekleri aktarmak için Florida'daki malikanesi Mar-a-Lago'yu seçti. Eski ABD Başkanı’nın New York'tan dönüşünün ardından, çarşamba sabahı burada destekçilerine seslenmesi planlanıyor.
Tüm gözler Manhattan mahkeme salonuna çevrildi. Trump'ın uzun yıllarını geçirdiği New York City sokakları, benzeri görülmemiş bir güvenlik tedbirine sahne odu. Zira destekçileri ve muhaliflerinin düzenlediği gösteriler neticesinde güvenlik sorunlarının yaşanmasından korkuldu.
New York polisinin belki de en büyük endişesi, hakkında tartışmaların yürütüldüğü Cumhuriyetçi Temsilci Marjorie Taylor Greene'in Trump ile dayanışmasını ifade etmek için orada bulunmasıydı. Greene, kendi deyimiyle ‘Trump'a yönelik siyasi zulmü’ protesto etmek için’ Başsavcı Alvin Bragg'ın evinin önünde Trump lehine düzenlenen gösterilere öncülük etti. ABD New York'un Belediye Başkanı Eric Adams ise Greene'in ismini telaffuz ederek şu uyarıda bulundu:
“Yalan ve nefret söylemi yaymakla tanınan Marjorie Taylor Greene gibi insanlara şunu söylüyorum: Şehirde bulunduğunuz sırada iyi davranışlar sergileyin. Mesajımız basit ve net: Kendinize hakim olun. New York şehri bizim evimizdir. Kontrolsüz öfkeniz için bir oyun alanı değildir.”
Bu hususta bugüne dek sessizliğini koruyan, zira siyasi müdahaleyle suçlanmak istemeyen ABD Başkanı Joe Biden ise kendisine kaostan endişe duyup duymadığı sorulduğunda “Hayır. New York polisine güveniyorum” ifadelerini kullandı.
Son verilere rakamlara bakıldığında, Trump'ın parti içindeki popülaritesinin kendisine yöneltilen suçlamalardan bu yana arttığı anlaşılıyor. Reuters, Ipsos şirketi ile iş birliği içerisinde gerçekleştirdiği en son ankette, Cumhuriyetçilerin yüzde 48’inin Trump'ın parti adaylığını almasını istediğini, Florida Valisi Ron DeSantis'e yalnızca yüzde 19 oranında destek verildiğini ortaya koydu. Mart ayında bu oranın yüzde 44’e karşılık yüzde 30 olduğu biliniyor.
Bu veriler, Trump'ı destekleme konusunda çekingen davranan, DeSantis sayesinde Trump'ın parti üzerindeki kontrolünden kurtulma fırsatı bulacaklarını uman Cumhuriyetçileri zor durumda bırakıyor. Ancak bu yöndeki umutları, Trump’ın eski Başkan Yardımcısı Mike Pence ve diğerlerinin bu davada Trump’ı savunma telaşıyla solmaya başladı. Cumhuriyetçi Partinin Senato Azınlık Lideri Mitch McConnell gibi bazı Cumhuriyetçi liderler ise son gelişmeler konusunda sessizliğini koruyor. Söz konusu isimler bu gelişmelerin Trump'ın adaylığı almasına ancak ara seçimlerde yaşananlara benzer şekilde genel başkanlık seçimlerinde Demokrat adaya yenilmesine yol açacağından korkuyor. Trump'ın adayları söz konusu ara seçimlerde partilerinin adaylığını kazanmayı başarmış ancak genel seçimleri kazanmak için gereken oyu alamamıştı.



Suudi Arabistan-ABD görüşmesinde Gazze, Sudan, Yemen ve Ukrayna'daki gelişmeler ele alındı

Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
TT

Suudi Arabistan-ABD görüşmesinde Gazze, Sudan, Yemen ve Ukrayna'daki gelişmeler ele alındı

Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ve ABD'li mevkidaşı Marco Rubio, Gazze Şeridi, Sudan, Yemen ve Rusya-Ukrayna krizindeki gelişmeleri ele alarak bu konularda ve uluslararası barış ve güvenliğin sağlanması için sarf edilen çabalar hakkında görüş alışverişinde bulundular.

Washington'da ABD Dışişleri Bakanlığı merkezindedün bir araya gelen ikili, iki ülkeyi ilgilendiren bölgesel ve uluslararası konularda koordinasyon ve ortak eylemleri yoğunlaştırmanın yollarını ele aldı.

Prens Faysal bin Ferhan ve Rubio iki ülke arasındaki stratejik ilişkileri ve bu ilişkileri çeşitli alanlarda geliştirme ve iyileştirme fırsatlarını gözden geçirdiler.

sdfrgt
Bakan Rubio, dün Washington'daki bakanlık merkezinde Prens Faysal bin Ferhan'ı kabul etti (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre toplantıya Suudi Arabistan'ın ABD Büyükelçisi Prenses Rima bint Bendar bin Sultan, Siyasi İşlerden Sorumlu Bakan Danışmanı Prens Musab bin Muhammed el-Ferhan ve Bakan Danışmanı Muhammed el-Yahya da katıldı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesini ele almak ve en önemli bölgesel ve uluslararası meselelerle ilgili gelişmeleri ve bunlar üzerinde sarf edilen çabaları görüşmek üzere resmi bir ziyaret için salı günü Washington'a geldi.

Ziyaret, ABD Başkanı Donald Trump'ın mayıs ayında Suudi Arabistan'a yapmayı planladığı ve ikinci dönemindeki ilk dış gezisi olan ziyaretin öncesinde gerçekleşiyor.