Görme engelli Suudi bir sporcu, Japon dövüş sanatı Judo'da kendini keşfetti

Sporcu, Judo müsabakalarında ülkesine iki altın madalya kazandıran ilk görme engelli kadın sporcu oldu

Sporcu, 2020’de Suudi Şampiyonası'nda ilk altın madalyasını, ardından Mısır’daki yarışmada ikinci altın madalyasını aldı / Fotoğraf: Independent Arabia
Sporcu, 2020’de Suudi Şampiyonası'nda ilk altın madalyasını, ardından Mısır’daki yarışmada ikinci altın madalyasını aldı / Fotoğraf: Independent Arabia
TT

Görme engelli Suudi bir sporcu, Japon dövüş sanatı Judo'da kendini keşfetti

Sporcu, 2020’de Suudi Şampiyonası'nda ilk altın madalyasını, ardından Mısır’daki yarışmada ikinci altın madalyasını aldı / Fotoğraf: Independent Arabia
Sporcu, 2020’de Suudi Şampiyonası'nda ilk altın madalyasını, ardından Mısır’daki yarışmada ikinci altın madalyasını aldı / Fotoğraf: Independent Arabia

Görme engelli kadın sporcu, rakibi karşısında mükemmel bir beceriyle yarışıyor ve bir sonraki hamlesini tam olarak kafasında canlandırıyor.
Sporcuyla yaptığı röportajda, tekrar tekrar 'bağımsızlık' kelimesini duyuyoruz.
Bahsettiğim kişi, Suudi Judo Federasyonu yarışmalarına katıldığı sırada iki altın madalya kazanan ilk görme engelli kadın sporcu olan el-Cuid.
Judo da dahil olmak üzere tüm Paralimpik sporcuları içeren Suudi Görme Engelliler Federasyonu, Paralimpik oyuncularının yerel ve uluslararası yarışmalara katılımına hazırlık olarak, nisan ayı başlarında açıldı.
Bu bağlamda Cuid kendini, iradesi hiçbir engelle sarsılmayan bağımsız bir kız olarak buldu.
Tıbbi olarak nadir bir genetik mutasyon olarak sınıflandırılan engeli, pigment hücrelerinin eksikliğinden kaynaklanıyor.
Ancak engeli, hayatında verdiği en önemli karara giden yolda engel olmadı. Cuid durumu hakkında "Bana beklemediğim kapılar açan bir bağımsızlık oldu" dedi. 

Normalin dışına çıkarak hırslarının peşinden gitti
Bizimle yaptığı röportajda, sporcu hukuk okumak için Abha şehrinden başkent Riyad'a taşındığını anlatıyor.
Röportajda "Biraz tereddüt etsem de çok geçmeden bunun hayatımda verdiğim en iyi karar olduğunu anladım. Bu bana hayatla irade ve tutkuyla yüzleşme potansiyelimi geliştirmek için bir güç verdi" diye konjuştu.
Cuid, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kısacası kendimi değiştirip sıfırdan başladım ve kararım, hayatımın eğrisini olumlu yönde etkiledi. Engelliliğin sadece bir unvan ve sınıflandırma olduğuna ve başka bir şey olmadığına tam bir inançla ikna oldum. Bağımsız olmaya karar verdiğimden beri, seçimlerim çok çeşitli oldu ve bunun özel hayatımdaki etkisini de gördüm, Judo alanında enerjimin patlaması da buna dahil. Bu, hedeflerimi yenilememe ve onları geliştirmeme yol açtı. "

Kendini ve eşitliği aradı 
Ancak Cuid, meselenin dışarıdan göründüğü kadar kolay olmadığını belirterek "Biraz endişelendim çünkü kısmen görme engelliyim ve yardıma ihtiyacım var. Bazı insanlar dar bir açıdan bakıyorlar" dedi. 
Cuid "Yine de zorluklarla kendim mücadele ettim ve egzersizler sırasında büyük çaba gösterdim. 2020'de Suudi Şampiyonası ile ilk altın madalyamı elde ettim. Daha sonra Mısır Arap Cumhuriyeti'nde Görme Engelliler için Judo Şampiyonası'na katılarak ikinci altın madalyamı aldım" ifadelerini sözlerine ekledi.  
Aynı bağlamda, sporcu paralimpik sporcuların ve özellikle görme engellilerin kendileri ilgili işlemlerde eşitlik beklediğini belirtirken, "Oyun ve antrenman zamanlarında bizi bütünleştirerek diğer oyuncularla eşit olarak bizimle ilgileniyor. Ayrıca, oyun farklılıklarını ortadan kaldırmak için genel olarak dahili yarışmalar ve turnuvalarda da durum böyle. Entegrasyon, müsabaka ve sporcuların çıkarına olur ve engelli olup olmadığına bakılmaksızın herkesin yeteneklerini geliştirir" dedi.
Kendi kategorisindeki oyuncular için fırsatların, müsabakalara girmek ve faaliyet göstermek için dikkate değer bir dönüşüme tanık olduğuna dikkat çekti.
Spor bloglarına göre, Judo, herhangi bir silah olmadan kendini savunmaya dayanan kelime anlamı olarak 'yumuşak, zarif' anlamına gelen bir Japon sporu.
MS 1882 civarında Japon Jigoro Kano tarafından icat edildi ve daha sonra dünya çapında en çok uygulanan dövüş sanatlarından biri haline geldi.
Ünlü oyun, erkekler için 1964'ten beri Olimpiyat Oyunlarında yer alırken 1992'ye kadar kadın sporculara yer verilmedi. Judo sporu, rakibi sabitleyerek veya yere atarak kontrol etmeye dayanıyor. 

Independent Türkçe



Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

TT

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Hamaney'e Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını iletti

Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, İran'a gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında Perşembe günü Tahran'da İran Lideri Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir araya geldi.

Suudi yönetiminin direktifleri doğrultusunda Hamaney ile görüştüğünü ve kendisine İki Kutsal Caminin Hamisi Kral Selman bin Abdülaziz'in yazılı mesajını ilettiğini belirten Suudi Savunma Bakanı, “X” platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda liderle ortak ilgi alanlarına giren konuları ele aldıklarını ve iki ülke arasındaki ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini ifade etti.

İran'ın Tasnim haber ajansı Hamaney'in görüşme sırasında “Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz her iki ülke için de faydalı ve birbirimizi tamamlayabiliriz” dediğini aktardı.

Ajans, Hamaney ile yapılan görüşmeye İranGenelkurmay Başkanı General Muhammed Bakıri'nin de katıldığını belirtti.

Dün Tahran'da General Bakıri ile bir araya gelen Prens Halid bin Selman, İran haber ajanslarının aktardığına göre Pekin Anlaşması'nın imzalanmasından bu yana Suudi Arabistan'la ilişkilerin giderek güçlendiğini ve geliştiğini söyledi. Bakıri, Tahran ve Riyad'ın bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceğini belirterek ülkesinin Suudi Arabistan'la savunma ilişkilerini geliştirmeye hazır olduğunu ifade etti. Tasnim'e göre İran, Suudi Arabistan'ın Gazze ve Filistin konusundaki tutumunu memnuniyetle karşılıyor.

sdfgrthyu
Prens Halid bin Selman Perşembe günü İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ile görüşmek üzere Tahran'a vardığında İran tarafından resmi törenle karşılandı (AP)

Ziyareti değerlendiren siyasi çevrelere göre Suudi bakanın ziyareti her iki ülkeyi de ilgilendiren bölgesel ve uluslararası gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk geliyor.

Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Prens Halid bin Selman'ın resmi bir ziyaret için geldiği ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ve ortak ilgi alanlarına giren konuların ele alınacağı bir dizi görüşme gerçekleştireceği belirtildi.

Suudi siyasi analist Abdüllatif el-Melhem, Suudi Savunma Bakanının İran ziyaretinin, Suudi yönetiminin Pekin anlaşmasına bağlılık çerçevesinde iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve geliştirme, ortak çıkarlarını gerçekleştirmek ve iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla Riyad ve Tahran arasındaki koordinasyon ve işbirliği düzeyini yükseltme isteğini yansıttığını düşünüyor.

sxcdfrgt
Prens Halid bin Salman dün (Perşembe) Tahran'da İran Cumhurbaşkanı ile bir araya geldi. (EPA)

Suudi liderliğinin bölgede barış ve refahı sağlamayı ve bölgeyi çatışmalar aşamasından istikrar ve güvenlik aşamasına taşımayı ve bölge halklarının daha iyi bir refah, zenginlik ve ekonomik entegrasyon geleceğine yönelik özlemlerini gerçekleştirmeye odaklanmayı amaçladığını belirten Melhem, Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesinin, Suudi Veliaht Prensi'nin “bölgede barış, güvenlik, istikrar ve refahı sağlama ve halklarının özlemlerini karşılama” çabalarının meyvelerinden biri olduğunu kaydetti. Melhem, ziyaretin Suudi Arabistan ile İran arasındaki ikili ilişkileri güçlendirmeye yönelik devam eden diplomatik çabaların bir parçası olduğunu belirtti.

Bir dizi toplantı

Ziyaret, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile bölgedeki gelişmeleri ele aldıkları ve ortak ilgi alanlarına giren bir dizi konuyu gözden geçirdikleri bir telefon görüşmesi gerçekleştirmesinin üzerinden iki haftadan kısa bir süre geçmesinin yanı sıra Suudi Dışişleri Bakanı'nın Pazartesi günü İranlı mevkidaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde bölgedeki gelişmeleri ve sarf edilen çabaları gözden geçirdikleri ikili istişarelerin ardından gerçekleşti.

dfgthy
Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref arasında Kasım 2024'te düzenlenecek Arap-İslam Zirvesi çerçevesinde gerçekleşen görüşme (SPA)

Suudi Savunma Bakanı'nın Tahran ziyaretinde bölgedeki son gelişmelerin ele alınması ve bölgesel ve uluslararası gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunulması bekleniyor. Resmi haber ajansı IRNA'ya göre ziyaret öncesinde, geçtiğimiz Cumartesi günü Umman'ın başkenti Muskat'ta gerçekleştirilen ABD-İran görüşmelerinin ilk turu ve 48 saat önce yine Cumartesi günü Muskat'ta yapılacak bir sonraki turun yanı sıra Suudi ve ABD taraflarının geçtiğimiz hafta beş istasyonda gerçekleştirdikleri bir dizi siyasi ve güvenlik istişaresi gibi bir dizi gelişme yaşandı.

Ziyaret, merhum Prens Sultan bin Abdülaziz'in Mayıs 1999 başında Tahran'a yaptığı ve dört gün süren ve üst düzey İranlı yetkililerle bir araya geldiği ilk ziyaretin ardından, 1979'dan bu yana bir Suudi savunma bakanının İran'a yaptığı ikinci ziyaret olması bakımından tarihi bir önem taşıyor.

Suudi Savunma Bakanı, “Pekin Anlaşması” ve 10 Mart'ta iki ülke arasındaki tarihi uzlaşı ve ilişkilerin Çin himayesinde yeniden başlatılmasının duyurulmasının ardından İran'ı ziyaret eden en önemli Suudi yetkililerden biri.

dfgt
Prens Halid bin Selman Perşembe günü Tahran'da General Bakıri ile bir araya geldi (AP)

Suudi Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Tahran'a ilk ziyaretini Haziran 2023'te gerçekleştirmiş ve bu ziyaret sırasında iki ülke arasındaki ilişkilerin normal olduğunu ve iki ülkenin İslami kardeşlik ve iyi komşuluk bağlarıyla birleşmiş, bölgenin önemli ülkeleri olduğunu vurgulayarak bağımsızlık ve egemenliğe tam ve karşılıklı saygı, içişlerine karışmama, uluslararası hukuk ilkeleri, Birleşmiş Milletler Şartı ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi açık bir temele dayandığını belirtmiştir.

Eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, dönemin Dışişleri Bakanı adayı Ali Bakıri Kani ve şimdiki Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin yanı sıra Kasım 2023'teki Ortak Arap-İslam Zirvesi'ne katılmak üzere eski İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve 2024 Ortak Arap-İslam Takip Zirvesi'ne katılmak üzere Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Muhammed Rıza Aref de dâhil olmak üzere bir dizi İranlı yetkili Pekin Anlaşması'nın ardından Suudi Arabistan'a benzer ziyaretlerde bulundu.

“Pekin Anlaşması” Taahhütleri

Pekin Anlaşmasını takip etmek üzere kurulan Suudi-Çin-İran Üçlü Ortak Komitesi, ilki Aralık 2023'te Çin'in başkenti Pekin'de, diğeri ise Kasım 2024'te Riyad'da olmak üzere iki toplantı gerçekleştirmiş ve bu toplantılarda iki ülke Pekin Anlaşmasını tüm maddeleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler Şartı, İİT Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlılık yoluyla ülkeleri arasında iyi komşuluk ilişkilerini teşvik etme çabalarını sürdürdüklerini vurgularken, Çin de Suudi Arabistan ve İran'ın Pekin Anlaşmasını geliştirme yönünde attıkları adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu açıklamıştır.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte İran ve Suudi Arabistan'ın büyüyen ve istikrarlı bir bölgede barış ve huzuru tesis etme niyetinde olduğunu, bunun da “mevcut tehditlerin üstesinden gelmeyi amaçlayan ikili ve bölgesel işbirliğinin sürdürülmesini ve geliştirilmesini” gerektirdiğini belirterek “İran-Suudi eylemlerinin kalkınma, barış, bölgesel ve uluslararası güvenlik çerçevesinde başarılı bir uluslararası ikili ve çok taraflı işbirliği modelini taçlandırdığını” ve iki tarafın tarihi bağlara dayanarak çeşitli siyasi, güvenlik, ekonomik, ticari ve konsolosluk alanlarında işbirliğini geliştirmeye devam ettiğini söyledi.