Libya’da seçim yasalarını hazırlamakla görevli komite zamanla yarışıyor

Komite, bir yandan Washington'ın baskısı diğer yandan ise siyaset sahnesinden gelen talepler arasında zamana karşı yarış veriyor.

Mareşal Halife Hafter cuma günü Bingazi'de düzenlenen bayram etkinliklerine katıldı. (Reuters)
Mareşal Halife Hafter cuma günü Bingazi'de düzenlenen bayram etkinliklerine katıldı. (Reuters)
TT

Libya’da seçim yasalarını hazırlamakla görevli komite zamanla yarışıyor

Mareşal Halife Hafter cuma günü Bingazi'de düzenlenen bayram etkinliklerine katıldı. (Reuters)
Mareşal Halife Hafter cuma günü Bingazi'de düzenlenen bayram etkinliklerine katıldı. (Reuters)

Libya’da seçim yasalarının hazırlanması amacıyla Temsilciler Meclisi (TM) ve Devlet Yüksek Konseyi (DYK) üyelerinden oluşan 6 + 6 Komitesi, çalışmalarına ilişkin ilk hazırlık toplantısında herhangi bir görüş ayrılığı yaşamazken siyasiler, Komite’nin işinin kolay olmadığı görüşündeler.
Komite’nin bazı üyeleri toplantılarının başlamasının beklenmesi çağrısında bulunurken bazıları ise TM ve DYK'nın seçim yasaları üzerinde anlaşmak için birçok fırsatı kaçırdığına dikkat çektiler. Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilcisi ve Libya Destek Misyonu (UNSMIL) Başkanı Abdullah Bathiliy’nin seçim yasalarının haziran ayı ortalarından önce hayata geçirilmesini öngören takvime uymamaları halinde alternatif planlar olduğuna dair devam eden imaları ile siyaset sahnesinden gelen baskılar çerçevesinde zor durumda olduklarının altını çizdiler.
DYK üyesi Ahmed- el-Evceli, ‘komitenin tüm üyelerinin seçim yasalarının hazırlanması mümkün olan en kısa sürede tamamlama konusunda kararlı olduklarını’ vurguladı.
6+6 Komitesi üyelerinden Evceli, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
“Komite’nin asıl işi Ramazan Bayramı'ndan sonra başlayacak. Şu andan itibaren, işimize başlamadan önce, işimizin tamamlanması için önceden bir tarih belirleyemeyiz. Ancak hepimiz tartışmaların sorunsuz ilerlemesini dört gözle bekliyoruz. O zaman, UNSMIL’in belirlediği dönem olan önümüzdeki haziran ayı öncesinde seçim yasaları üzerinde anlaşabiliriz.”
UNMIL Başkanı Bathiliy’nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) verdiği son brifingde TM ve DYK ortaklığındaki 6+6 Komitesi’nin çalışmalarını hızlandırma ve takvime bağlı programını bir an önce yayınlaması talebinin bir tür barışçıl hareket oluşturduğunu yalanlayıp bu talebin Komite üyeleri üzerinde baskı oluşturduğunu belirten Evceli sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uluslararası toplum çok yakından ilgilendiği seçim sürecini aynı ciddiyetle ele alıyoruz. Bizim için en önemli olan halkımızın da bunu talep ediyor olmasıdır. Bize verilen görevin öneminin bilincindeyiz. Dolayısıyla bu konuda yazılan ve söylenen her şeyi ciddiyetle ele alıyoruz.”
Sonunda seçim yasalarının hazırlanmasının Libya’nın iç meselesi olduğu ve UNSMIL’in rolünün lojistik destekle sınır kaldığını vurgulayan Evceli, Bathiliy’nin bu konuda kendisine destek vermeyi teklif etmesinden önce 6+6 Komitesi’ne çalışmalarını yürütmesi için teknik uzmanlık sağladığını belirtti. Evceli, Komite’nin asker kökenlilerin ve çifte vatandaşlığı olanların adaylığı gibi cumhurbaşkanlığına aday olma koşullarına ilişkin tartışmalı maddeleri henüz tartışmadığını da sözlerine ekledi. Evceli, yaklaşan seçimleri düzenleyen yasaların da TM tarafından onaylanan ve DYK tarafından onaylanan Anayasa Beyannamesi'nin 13’üncü değişikliğinde öngörülenler çerçevesinde önümüzdeki dönemde Komite aracılığıyla geliştirilip onaylanacağını vurguladı.
TM Üyesi Celal eş-Şeheveydi, Bathiliy’nin BMGK’daki son brifinginden önce TM ve DYK ile ilişkiyi germeye çalışıyormuş gibi göründüğünü söyledi. 6+6 Komitesi üyesi Şeheveydi, Şarku'l Avsat'a şu  açıklamada bulundu:
“BM Özel Temsilcisi ve müdahil olan tüm ülkeler, ülkemize hizmet etmeye herkesten daha istekli olduğumuzu anlamalılar. Ancak tarafların her birinin bu konuda kendi vizyonu var. TM ile DYK’nın seçim yasaları üzerinde uzlaşma sürecindeki yavaşlamanın performanslarının kaynağı olmadığını herkes biliyor. Karar, nihai olarak sahadaki aktif güçlerin elinde olduğundan Libya Siyasi Diyalog Forumu'nun (LSDF) bu yasaları çıkaramadığını herkes hatırlıyordur.”
Komite’den, ciddiyetinin ve güvenilirliğinin kanıtı olarak, hatta çalışmalarına başlamadan önce seçim yasalarının tamamlanması için belirli bir takvime bağlı kalmasını isteyen Şeheveydi, asker kökenlilerin ve çifte vatandaşlığı olanların cumhurbaşkanlığına aday olup olmayacağı konusunda uzlaşmanın kolay olmadığını belirttiği açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Ne yazık ki bazı Batılı ülkelerin ve UNSMIL’in, yasaların herhangi bir şekilde ve gerçek bir fikir birliği olmadan uygulanması konusundaki baskısı 2021 yılının aralık ayında yapılması planlanan seçimlerin düzenlenmesindeki başarısızlığın tekrarlanmasına yol açabilir.”
Diğer yandan Libyalı siyasi analist Ahmed el-Mehdevi, 6+6 Komitesinin seçim yasalarını bir an önce hazırlaması konusunda yerel ve uluslararası taraflardan gelen çağrıların artması, Bathiliy’nin TM ve DYK verdiği süreyi kısaltmasına neden olduğunu söyledi. Mehdevi, Şarku’l Avsat’a şu değerlendirmede bulundu:
“Bathiliy, üst düzey bir komitenin göreve başladığını duyurdu. Belki de 6+6 Komitesi görevin tamamlandığını duyurmak için inisiyatif almazsa, seçim yasalarını haziran ortasına kadar hazırlaması yetkisini bu komiteye verebilir.”
Bathiliy’nin son dönemde çeşitli taraflarla, önde gelen bazı şahsiyetlerle, gençlerle ve ülkenin doğusundaki ve batısındaki askeri yetkililerle yaptığı görüşmelerin yoğunlaştığına dikkat çeken Mehdevi, tüm bunların yanı sıra ABD'nin Libya Özel Temsilcisi ve Trablus Büyükelçisi Richard Norland'ın ülkesinin Bathiliy’nin girişimini desteklediğini defalarca kez açıklamasının da bu adımın önünü açacak açık göstergeler olduğunu vurguladı.
Mehdevi, Bathiliy ve Norland'ın, DYK ve TM’nin seçimleri müzakere etmek yahut düzenlenmesini engellemek için çok zaman kaybettiklerini, bu yüzden de daha fazla güvenilmemeleri gerektiklerini düşündüklerini söyledi.
Mehdevi, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
“Bathiliy’nin geçtiğimiz günlerde gerçekleştirmeyi başardığı genişletilmiş güvenlik toplantıları, TM ve DYK'nın müzakere kağıdını ve çıkarlarına uymayan herhangi bir karar ya da yasayı reddetmek için güvendikleri desteğin gücünü kaybetmesine neden oldu. Libya Ulusal Ordusu (LUO) temsilcileri ile batı bölgesindeki silahlı oluşumların liderleri arasındaki müzakerelerin ardından TM ve DYK için durum daha da zorlaştı. Ayrıca seçim sonrası nerede olacaklarına dair hiçbir garantileri olmadığını da hissediyorlar.”



Avustralya'da Filistinlileri desteklemek için kitlesel gösteriler düzenlendi

Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
TT

Avustralya'da Filistinlileri desteklemek için kitlesel gösteriler düzenlendi

Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)

Merkez sol hükümetin Filistin devletini tanıma niyetini açıklamasının ardından İsrail ile Avustralya arasında gergin ilişkiler yaşanırken, bugün binlerce Avustralyalı Filistinlileri desteklemek için düzenlenen mitinglere katıldı.

Filistin Eylem Grubu, Avustralya genelinde 40'tan fazla eylem düzenlendiğini ve Sidney, Brisbane ve Melbourne gibi eyalet başkentlerindeki yürüyüşlere büyük kalabalıkların katıldığını belirtti.

Söz konusu gösteriler, bu ayın başlarında Sidney Liman Köprüsü’nde on binlerce kişinin katıldığı yürüyüşün ardından gerçekleşti. Bu yürüyüş, Kanberra'nın Gazze Şeridi'ndeki savaşa ilişkin tutumunda bir dönüm noktası olarak görüldü.

fdve
Sidney'deki göstericiler (Reuters)

Filistin Eylem Grubu, Brisbane'de yaklaşık 50 bin kişi olmak üzere, toplam 350 bin kişinin yürüyüşlere katıldığını duyurdu, ancak polis buradaki sayının yaklaşık 10 bin olduğunu bildirdi. Polis, Sidney ve Melbourne'daki kalabalığın sayısına ilişkin tahminlerde bulunmadı.

ı8o9p0
Avustralya genelinde 40'tan fazla gösteri düzenlendi ve Sidney, Brisbane ve Melbourne gibi eyalet başkentlerindeki yürüyüşlere büyük kalabalıklar katıldı. (Reuters)

Sidney'de yürüyüşü düzenleyen Josh Lees, Avustralyalıların ‘Gazze Şeridi'ndeki soykırıma son verilmesini ve hükümetin İsrail'e yaptırım uygulamasını talep etmek için’ şehrin meydanlarına akın ettiğini söyledi. ‘Özgür Filistin’ sloganları atan katılımcıların birçoğu Filistin bayrakları taşıdı.

yuı8
Sidney'de düzenlenen yürüyüşte Filistin bayrağı taşıyan bir kız (EPA)

Öte yandan, ülkenin Yahudi topluluğunun çatı örgütü olan Avustralya Yahudileri Yürütme Konseyi Eş Başkanı Alex Ryvchin, Sky News'e verdiği demeçte, yürüyüşlerin ‘güvenli olmayan bir ortam yarattığını ve yapılmaması gerektiğini’ ifade etti.

 

o90p
Sidney'de Gazze'ye destek yürüyüşü sırasında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu aleyhine açılan bir poster (AFP)

Protestolar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun geçen hafta, Avustralya hükümetinin bu ay Filistin devletini tanıma niyetini açıklaması üzerine Avustralyalı mevkidaşı Anthony Albanese'ye yönelik sert söylemlerinin şiddetini artırmasının ardından patlak verdi.

dcfgthy
Yaklaşık 350 bin kişi yürüyüşlere katıldı, bunlardan 50 bini Brisbane'deydi. (AFP)

Avustralya ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkiler, İşçi Partisi liderliğindeki Albanese hükümetinin Fransa, Birleşik Krallık ve Kanada'nın benzer adımlarının ardından Filistin devletini tanıyacağını açıklaması sonrası gerginleşti.

dfgthy
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları 60 binden fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. (AFP)

Avustralya, bu tanıma kararının Filistin Yönetimi'nden aldığı taahhütlere bağlı olduğunu, bu taahhütler arasında Hamas'ın gelecekteki herhangi bir devlette yer almayacağına dair taahhüdün de bulunduğunu belirtti.

fo90p
Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında öldürülen gazetecilerin posterleri, Sidney'de düzenlenen bir yürüyüşte (AFP)

Avustralya bu kararı 11 Ağustos'ta, on binlerce kişinin Sidney Liman Köprüsü’nde Gazze Şeridi'ne yardım ve barış çağrısında bulunduğu yürüyüşün ardından açıkladı. İsrail, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırının ardından yaklaşık iki yıldır Gazze Şeridi’ne yönelik askerî harekât yürütüyor.

Filistinli yetkililer, İsrail saldırıları sonucunda Gazze Şeridi'nde 60 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor ve insani yardım kuruluşları gıda kıtlığı nedeniyle yaygın açlık tehlikesi olduğu konusunda uyarıda bulunuyor.


SDG: Halk Meclisi seçimleri ‘formalite’ niteliğinde olup Suriye halkının iradesini yansıtmamaktadır

Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
TT

SDG: Halk Meclisi seçimleri ‘formalite’ niteliğinde olup Suriye halkının iradesini yansıtmamaktadır

Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) kontrolü altındaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY) bugün yaptığı açıklamada, önümüzdeki ay yapılması planlanan Halk Meclisi seçimlerinin ‘demokratik olmadığını ve Suriye halkının iradesini yansıtmadığını’ belirterek, bu seçimleri 50 yılı aşkın süredir devam eden ‘ötekileştirme ve dışlama’ politikasının bir devamı olarak değerlendirdi.

KDSÖY tarafından yapılan açıklamada, seçimlerin şu anda yapılmasının ‘Suriye halkının yaklaşık yarısını katılımdan mahrum bıraktığı’ belirtilerek, bunun ‘seçimlerin kapsamlı bir siyasi çözümün gerekliliklerini karşılamayan formalite icabı bir adımdan ibaret olduğunun kesin kanıtı’ olduğu ifade edildi.

Suriye Yüksek Seçim Komisyonu dün, güvenlik sorunları nedeniyle Suveyda, Rakka ve Haseke'de oy kullanmanın ertelendiğini duyurdu.

KDSÖY, Suriye'nin kuzey ve doğusunu ‘5 milyondan fazla Suriyelinin haklarını reddetme politikasını meşrulaştırmak için’ güvensiz olarak nitelendirmenin tamamen anlamsız olduğunu vurgulayarak, bu bölgelerin ‘Suriye'nin diğer bölgelerine kıyasla en güvenli bölgeler’ olduğunu belirtti.

hy
Bedevi savaşçıların Suveyda'ya ilerlemesini engelleyen İç Güvenlik Güçleri’nin kontrol noktasında ellerini kaldıran Bedevi savaşçılar (Reuters)

KDSÖY, ‘tek taraflı bir zihniyetle dayatılan her türlü önlem veya kararı reddettiğini’ ve bu yaklaşımla alınan kararların ‘Suriye'nin kuzey ve doğu bölgeleri için bağlayıcı olmayacağını’ kaydetti.

KDSÖY, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler’e (BM), Suriye'deki siyasi çözümle ilgili BM'nin 2254 sayılı kararına aykırı olduğunu düşünerek bu seçimleri tanımamaları çağrısında bulundu.

BM Güvenlik Konseyi, 2015 yılında Suriye'ye ilişkin 2254 sayılı kararı yayınladı. Bu karar, mezhepçi olmayan bir hükümetin kurulması ve yeni bir anayasanın hazırlanması da dahil olmak üzere siyasi bir çözüm için bir yol haritasının oluşturulmasını içeriyor.

KDSÖY’nin askeri kanadı olan Suriye Demokratik Güçleri (SDG), 14 yıllık iç savaşın ve geçen yılın sonlarında Beşşar Esed'in devrilmesinin ardından Suriye'yi birleştirmek için yapılan çabaların bir parçası olarak, geçtiğimiz mart ayında Suriye hükümeti ile devlet kurumlarına katılmak üzere bir anlaşma imzaladı.

Söz konusu anlaşma, SDG ve KDSÖY’nin Şam hükümetiyle yeniden bütünleşmesinin önünü açmayı amaçlıyor.


Yemen hükümetinin aldığı önlemler Husi savaş ekonomisini sarsıyor

Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
TT

Yemen hükümetinin aldığı önlemler Husi savaş ekonomisini sarsıyor

Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)

Yemenli araştırmacılar ve ekonomistler, Yemen riyalinin toparlanması ve parasal dengenin yeniden sağlanmasının ardından hükümetin son dönemde aldığı tedbirlerin Husi savaş ekonomisi üzerinde somut baskı oluşturmada başarılı olduğunu vurguladı.

Şarku'l Avsat'a konuşan araştırmacılar, hükümetin ithalatı düzenleyen ve döviz spekülasyonunu yasaklayan tedbir ve kararlarının, Aden'deki Merkez Bankası'na inisiyatifi geri kazandırdığını ve hükümet kontrolündeki bölgelerle Husi kontrolündeki bölgeler arasındaki parasal uçurumun kapanmasına katkıda bulunduğunu, dolayısıyla grubun döviz kurlarını kontrol etme kabiliyetini ortadan kaldırdığını değerlendiriyor.

Uzmanlara göre, bu önlemler Husileri karşı önlemler almaya yöneltti; bunların en dikkat çekeni, kendi kontrolleri altındaki bölgelerdeki banka ve şirketlerin, hükümet kontrolünde bulunan bölgelerdeki ticari kuruluşlarla işlem yapmasını engellemek ve ek vergiler ve haraçlar koymak oldu. Grubun, mal akışını engellemek ve işletme faaliyetlerini durdurmak gibi halkın acılarını daha da artıracak popülist politikalara başvurması bekleniyor.