Naif Üniversitesi: Arap güvenlik hizmetlerinin dronlarla mücadele etme yeteneklerini geliştirmek için çalıştay düzenlendi

Dünyanın farklı ülkelerinden 140 uzmanın katıldı.

Çalıştayda dronların çeşitli güvenlik alanlarındaki en belirgin kullanımları ele alındı (Naif Üniversitesi)
Çalıştayda dronların çeşitli güvenlik alanlarındaki en belirgin kullanımları ele alındı (Naif Üniversitesi)
TT

Naif Üniversitesi: Arap güvenlik hizmetlerinin dronlarla mücadele etme yeteneklerini geliştirmek için çalıştay düzenlendi

Çalıştayda dronların çeşitli güvenlik alanlarındaki en belirgin kullanımları ele alındı (Naif Üniversitesi)
Çalıştayda dronların çeşitli güvenlik alanlarındaki en belirgin kullanımları ele alındı (Naif Üniversitesi)

Naif Arap Güvenlik Bilimleri Üniversitesi Başkanı Dr. Abdulmecid el-Bunyan, başta üniversitenin güvenliği ve verimliliği artırmak için önemli araçlardan biri olarak gördüğü, ancak aynı zamanda suç örgütleri ve çetelerin elinde ciddi bir tehdit olan dronlar olmak üzere sürücüsüz sistemler gibi gelişen teknolojilere ilgi duyduklarını dile getirdi.

Bunyan, ‘Arap güvenlik teşkilatlarının ve çalışanlarının bu tehlike ve tehditlerle mücadele için mevzuat ve düzenlemeler yoluyla yeteneklerini’ ve ‘ilgili uluslararası kurumlarla işbirliği içinde ileri eğitim yoluyla insan kapasitesini’ geliştirilmek üzere inisiyatif almanın gerekliliği çağrısında bulundu. Ayrıca Arap bölgesinin öncelikleri doğrultusunda güvenlik sorunlarına uygun teknik çözümler bulma, ayrıca çalışmalar ve raporlar hazırlayarak karar alma sürecine destek olma çağrısı da yapan Dr. Abdulmecid el-Bunyan, Arap İçişleri Bakanları Konseyi’nin bu alanlarda Arap ve uluslararası işbirliğini güçlendirme konusundaki ilgisine dikkati çekti.

Bunyan, dün üniversitenin Riyad’daki genel merkezinde başlayan “Güvenlik Alanlarında Drone Kullanımı… Fırsatlar, Zorluklar ve Politikalar’ çalıştayının açılışında konuşma yaptı.

Çalıştay, Ürdün, Birleşik Arap Emirliği (BAE), Bahreyn, Cibuti, Suudi Arabistan, Somali, Umman, Katar, Libya, ABD, Güney Kore, Malezya, İspanya ve Interpol’den 140 uzmanın katılımıyla Kore Havacılık Teknolojisi ve Güvenliği Enstitüsü işbirliğiyle 3 günlük bir süre boyunca düzenleniyor.

Dr. Bunyan, Kore kurumlarıyla yapıcı işbirliği ve stratejik ortaklık çerçevesinde düzenlenen bu çalıştay da dahil, amaç ve hedeflerine ulaşmak için üniversitenin, çeşitli güvenlik alanlarında konsey tarafından onaylanan Arap güvenlik stratejileri ve planlarının bilimsel yönünü uygulamak için akademik, eğitim ve araştırma programları ve bilimsel faaliyetleri aracılığıyla çalıştığını açıkladı.

Geçen onlarca yıl üniversitenin, insan kapasitelerini geliştirerek ve güvenlikle ilgili karar alma süreçlerini destekleyerek ortak Arap güvenlik eylemini güçlendirmeye yönelik katkılarına dikkati çekti. Güvenlik süreçleri, merkez olarak Suudi Arabistan’ın ve Arap içişleri bakanları da dahil Suudi Arabistan İçişleri Bakanı ve üniversitesinin Yüksek Konsey Başkanı Prens Abdulaziz bin Suud bin Nayef bin Abzulaziz’in takip ve denetimiyle sağlanıyor.

Öte yandan Güney Kore Kara Altyapı ve Ulaştırma Bakanlığı Gelişmiş Havacılık Genel Müdürü Donghoon Kim, İHA’ların güvenlik alanlarında kullanılması ve İHA kullanımından kaynaklanan tehditlerle mücadele alanında uluslararası eylemin geliştirilmesi için üniversitenin Arap ülkelerinin otonom sistemler alanındaki yeteneklerini artırma çabalarını ve ortak geliştirme için uluslararası kurumlarla verimli işbirliğini övdü.

Öte yandan Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı Geliştirme Programı Yürütme Başkanı Mühendis Nebil ed-Dabel, bakanlığın, 2030 Vizyonu çerçevesinde bölgede meydana gelen gelişmelere uygun girişimler yoluyla güvenlik ve emniyeti artırmanın proaktif yönüne odaklanan kapsamlı bir stratejik plan üzerinde çalıştığını açıkladı. Teknik hususların, özellikle de yeni ortaya çıkan teknolojilerin, güvenliği artırmanın önemli bir unsuru olduğunu da belirten Dabel, bakanlığın, tüm sektörleri için bir yapay zeka stratejisi başlatmanın yanı sıra, memurları, bireyleri ve sivilleri yetkinleştirmek için kapsamlı programlar aracılığıyla insan yetenekleri üzerinde çalıştığını vurguladı.

Çalıştayın ilk gününde, Kore Polis Üniversitesi Uluslararası Terörle Mücadele Araştırma Merkezi Direktörü Profesör B. Yong Suk tarafından sunulan ve dron kullanan Güney Kore polisinin mevcut durumunu ve gelecekteki operasyon planlarını ele alan ‘Dron Fırsatları ve Zorlukları’ konulu bilimsel makaleler tartışıldı. Ayrıca Kore Ulusal Yangınla Mücadele Ajansı Yangınla Mücadele Havacılık Dairesi Başkanı Kim Sang-hyun tarafından sunulan ‘Yangınla Mücadele İçin Dron Sistemi ve gelecekteki gelişimi’ üzerine bir makale ele alındı.

İlk gün aynı zamanda tehditlerle başa çıkma ve bunlarla yüzleşme fırsatlarını keşfetme, üniversitenin dron girişimleri, Malezya Kraliyet Polisi tarafından sınır koruması konularında bilimsel makalelerin sunulması, 3D modeline dayalı olarak uzun menzilli keşif görevlerini simüle eden ve dronların otomatik navigasyonu amacıyla dahili bir GPS sistemi için geniş bir sinyal ortamı elde eden dronlar ve idaresi masaya yatırıldı.

İlerleyen günlerde de çalıştayda bilimsel makaleler, başta kalabalık yönetimi, izleme, yol ve trafik kontrolü, olay yeri incelemesi olmak üzere ülkelerin dronları etkin bir şekilde kullanma konusundaki deneyimlerinin gözden geçirilmesi, sınır devriyeleri, dronlarda yapay zeka teknolojisinin kullanımı ve suç hedeflerine ulaşmak için dronları kullanan suç unsurlarının oluşturduğu tehditlerin belirlenmesi açısından droneların yarattığı zorluklar gibi bir dizi eksen tartışılacak.

Ayrıca dronlarla ilgili iki politik eksenin yanı sıra, alçak irtifa hava sahası yönetiminin güvenliğini sağlamak için anti-dron sistemlerinin kullanımına, Arap ülkelerindeki kolluk kuvvetleri tarafından bunların kullanımını düzenleyen politika ve düzenlemelerin hazırlanmasına ilişkin deneyim alışverişine ve kolluk kuvvetlerinin insansız hava araçları alanında eğitim ihtiyaçlarının anlaşılmasına da değinilecek.

Arap kursiyerlere bu alanlarda gerekli becerileri en iyi uluslararası uygulamalara uygun olarak sağlamak amacıyla Naif Arap Güvenlik Bilimleri Üniversitesi’nin, cep telefonları ve dronlar için dijital adli deliller de dahil olmak üzere dört eğitim yolu sunan bir siber suç ve dijital delil merkezi kurduğuna dikkat çekildi.

Merkez, araştırmaları destekleyerek ve hazırlayarak, akademik programlar ve eğitim programları geliştirerek, kaliteli topluluk farkındalığı ve istişareler sağlayarak ve en belirgin dijital güvenlik zorluklarına karşı çözüm bulmaya yardımcı olan modern bir teknik ortam sağlayarak siber suçlar ve dijital delil alanlarında Arap yeterliliklerini güçlendirmede ilk Arap mercii olmayı hedefliyor.



Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, ülkesinin İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını kesin bir dille reddettiğini ve Suudi Arabistan'ın Lübnan'a ve topraklarının korunmasına verdiği desteği yineledi. Muhammed bin Selman ayrıca, ülkesinin, İsrail'in Lübnan topraklarını hedef alan askeri operasyonlarını şiddetle kınadığını ve Lübnan'ın güvenlik ve istikrarının tehdit edilmesini, toprak bütünlüğünün ihlal edilmesini ve vatandaşlarının yerlerinden edilmesini reddettiğini ifade etti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman bugün başkent Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz adına sizleri ikinci ülkeniz olan Suudi Arabistan'da ağırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu zirve, İsrail'in kardeş Filistin halkına yönelik hukuksuz saldırılarının devam etmesi ve bu saldırıların kardeş Lübnan'a karşı genişlemesi ışığında bir önceki ortak zirvenin devamı olarak düzenleniyor” ifadelerini kullandı.

Nsnnsn
 Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, ülkesinin İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği ve çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 150 binden fazla şehit, yaralı ve kayıp verilmesine neden olan soykırımı kınadığını ve kategorik olarak reddettiğini yineledi.

İsrail'in masum insanlara karşı işlediği suçları sürdürmesinin, Mescid-i Aksa'nın kutsallığını ihlal etmeye devam etmesinin ve Filistin Yönetimi'nin tüm Filistin topraklarındaki önemli rolünü baltalamasının, Filistin halkının meşru haklarının elde edilmesi ve bölgede barışın tesis edilmesine yönelik çabaları boşa çıkaracağını vurguladı.

Veliaht Prens ayrıca, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) Filistin topraklarında yardım çalışmaları yürütmesinin ve insani yardım kuruluşlarının Filistin halkına yardım sağlamasının engellenmesini de kınadı.

Nxmmxj
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'ne başkanlık ediyor. (SPA)

Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın, devam eden İsrail saldırganlığının feci insani sonuçlarının üstesinden gelmeleri için Filistin ve Lübnan'daki kardeşlerine verdiği desteği bir kez daha teyit etti. Uluslararası toplumu, İsrail'in Filistin ve Lübnan'daki insanlara yönelik saldırganlığını derhal durdurarak ve İsrail'i İran’ın egemenliğine saygı göstermeye mecbur bırakarak uluslararası barış ve güvenliği koruma sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkelerimiz, İsrail'in haksız saldırganlığını kınamak ve Filistin davasının merkeziliğini teyit etmek üzere uluslararası düzeyde ortak hareket ederek önemli adımlar atmışlardır. Daha fazla barışsever ülkeyi Filistin devletini tanımaya teşvik etmeyi başardık. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun Filistin'i BM'ye tam üye olarak kabul eden kararlarında ifade edildiği üzere Filistin halkının haklarını desteklemek ve Filistin topraklarındaki yasadışı İsrail işgaline son verilmesini talep etmek üzere uluslararası arenayı harekete geçirdik. Ayrıca Avrupa Birliği (AB) ve Norveç ile ortaklaşa İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’u başlattık ve kısa bir süre önce Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde ilk toplantısını gerçekleştirdik. Diğer ülkeleri de bu koalisyona katılmaya çağırıyoruz.”

Jsjsjj
Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'nden (SPA)

Muhammed bin Selman, “Bul perspektiften hareketle, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik ortak çabalarımızı sürdürmenin önemini ve Lübnan devletinin tüm toprakları üzerindeki egemenliğini koruma ihtiyacını teyit ediyor ve bu zirvenin hepimizin arzuladığı hedeflere ulaşılmasına katkıda bulunmasını dört gözle bekliyoruz” dedi.

50'den fazla ülkenin lider ve temsilcilerinin katılımıyla bugün Riyad'da başlayan İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi, Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkese ulaşmanın yollarını görüşmek üzere bir yıl önce Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Ortak Zirvesi’nin devamı niteliğinde.

İsrail'in Filistin toprakları ve Lübnan'a yönelik saldırılarının yanı sıra bölgedeki gelişmeleri de ele alacak olan liderlerin Sudan krizinin insani yansımaları ve Kızıldeniz'deki Husi tırmanışı gibi diğer konulara da dikkat çekmesi bekleniyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin halkının, yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump yönetimine ‘Filistin halkına adaletli davranan ve bağımsız devletlerini kurma haklarını veren ciddi bir barış sürecine girmesi için’ elini uzattığını söyledi.

Filistin’in Başbakanlık görevinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı görevini de yürüten Mustafa, dün Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi kapsamında Suudi Arabistan’a yaptığı ziyarette verdiği röportajda, Filistin devletinin tanınması ve iki devletli çözüm dosyasında Suudilerin üstlendiği önemli role övgüde bulundu. Mustafa, iki devletli çözümün ilk toplantısına 90 ülke ve BM’nin katılmasının, ‘Suudilerin Filistin halkını desteklemek için üstlendiği liderlik rolünün öneminin bir göstergesi’ olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz yıl gerçekleşen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde alınan kararla oluşturulan bakanlar komitesini, İİT-Arap Birliği zirveleri tarihindeki en başarılı komite olarak nitelendiren Filistin Başbakanı, bazı kararların alındığını ve bazı kararlardan ise vazgeçildiğini, ancak bu komitenin göreve geldiğinden beri sürekli hareket ve faaliyet içinde olduğunu, bölgesel ve uluslararası alanda olumlu etkileşim yakaladığını açıkladı.

Diğer yandan Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Dr. Fuad Hüseyin, Gazze Şeridi ve Lübnan'da devam eden savaş nedeniyle bölgedeki çatışmaların yayılma riskinin halen yüksek olduğunu belirterek, bu durumun başka bölgelerde başka savaşlara yol açabileceği, bunun da bölge ve dünyada güvenlik ve barışı tehdit ettiği uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat'a verdiği röportajda, bölgenin içinden geçtiği tehlikeli ve hassas koşullar nedeniyle zirvenin toplanmasının gerekli olduğunu belirten Hüseyin, Suudi Arabistan'a bu zirveye öncülük ettiği, yönettiği ve sponsor olduğu için teşekkür etti. Hüseyin ayrıca, İran'ın, ülkesinin topraklarını İsrail'i hedef almak için kullanmayacağını açıkça taahhüt ettiğini söyledi.