Suudi Arabistan Güvenlik Konseyi reformunun hızlandırılmasını vurguladı

Filistin devletinin kurulması ve savaşın derhal durdurulması talebini yineledi

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Prens Muhammed bin Salman, dün Riyad'daki Kabine oturumuna başkanlık etti (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Prens Muhammed bin Salman, dün Riyad'daki Kabine oturumuna başkanlık etti (SPA)
TT

Suudi Arabistan Güvenlik Konseyi reformunun hızlandırılmasını vurguladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Prens Muhammed bin Salman, dün Riyad'daki Kabine oturumuna başkanlık etti (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Prens Muhammed bin Salman, dün Riyad'daki Kabine oturumuna başkanlık etti (SPA)

Suudi Arabistan dün (Salı) yaptığı açıklamada, BM Güvenlik Konseyi'ndeki reform sürecinin hızlandırılması talebini yeniledi.

Veliaht Prens Muhammed bin Salman bin Abdülaziz'in başkanlığında düzenlenen oturumda Bakanlar Kurulu, çatışmaların ve krizlerin artması, zorlukların ve tehditlerin çoğalması ile uluslararası sisteme ve bu sistemin halkların barış ve kalkınma umutlarını gerçekleştirme kabiliyetine yönelik artan güven krizi çerçevesinde, BM Güvenlik Konseyi'nin güvenilirliğini ve cevap verebilirliğini arttırmak üzere reform sürecinin hızlandırılmasının önemini vurguladı.

Bakanlar Kurulu, Suudi Arabistan'ın Ortak Arap-İslam Bakanlar Komitesi'ndeki ortakları, Norveç ve Avrupa Birliği ile birlikte "İki Devletli Çözümü Uygulamaya Yönelik Uluslararası Koalisyon"u başlatmasını memnuniyetle karşıladı ve bu koalisyonun kurulmasına bağlılığını yineledi. Başkenti Doğu Kudüs olan 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin devleti kurmak, sürmekte olan savaşın ve uluslararası hukuka aykırı tüm ihlallerin derhal durdurulmasını talep etmek ve barış çabalarını engelleyen herkesi sorumlu tutulmasını talep etti.



Suudi Arabistan’dan Filistin'e Gazze Şeridi ve çevresine yönelik mali destek

Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Suudi Arabistan’dan Filistin'e Gazze Şeridi ve çevresine yönelik mali destek

Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz ile Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ın Filistin devleti ve halkına her türlü yardım ve desteği sağlama konusundaki istekliliklerinin devamı olarak, Gazze Şeridi ve çevresindeki insani durumun ele alınmasına yardımcı olmak üzere Filistin'e aylık mali destek sağlanacağını duyurdu.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı tarafından dün (Pazar) yapılan açıklamada, mali desteğin, uluslararası insani hukuk da dahil olmak üzere tüm uluslararası yasa ve normları alenen ihlal eden İsrail işgalinin neden olduğu acıların etkilerini hafifletmeyi amaçladığı belirtildi.

Suudi Arabistan, Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın ateşkesin durdurulması, sivillerin korunması ve Filistin halkına daha fazla insani yardım ulaştırılması amacıyla uluslararası toplum üyeleriyle iletişim kurma çabalarını yineledi. Ayrıca, Filistin meselesine adil ve kapsamlı bir çözüm bulunması, Filistin halkının tüm meşru haklarını elde etmesi ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletini kurması yönündeki isteklerini vurguladı.

Suudi Arabistan, merkezi ve öncelikli meselesi olan Filistin davasına büyük önem verdiğini vurgulayarak, krizin başlangıcından bu yana Gazze Şeridi'ndeki krizi kontrol altına almak için mümkün olan tüm çabayı gösterdiğini belirtti. Diğer yandan Arap Birliği – İslam İşbirliği Teşkilatı Bakanlar Komitesi’ne başkanlık ederek bu krize yönelik Arap ve Müslüman tutumunu birleştirebildiğini ve bunun sonucunda bir dizi dost ülkenin Filistin devletini tanıdığını ve Filistin'in Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyeliğine kabul edilmesini talep ettiğini kaydetti.

Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında ayrıca bu desteğin, Riyad'ın geçtiğimiz yıllarda Filistin'in desteklenmesine katkıda bulunmak üzere kardeş Filistin halkına sağladığı 5,3 milyon doları aşan insani ve kalkınma yardımlarının bir devamı niteliğinde olduğuna dikkat çekildi.