Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Rafiyev Şarku’l Avsat’a konuştu: Suudi Arabistan ile kapsamlı iş birliği için güçlü çabalar var

Rafiyev: Ekonomik sistemimizde yeşil enerji, yeşil ekonomi ve akıllı teknoloji alanlarındaki iş birliğini geliştirmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.

Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yalchin Rafiyev. (Şarku’l Avsat)
Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yalchin Rafiyev. (Şarku’l Avsat)
TT

Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Rafiyev Şarku’l Avsat’a konuştu: Suudi Arabistan ile kapsamlı iş birliği için güçlü çabalar var

Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yalchin Rafiyev. (Şarku’l Avsat)
Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yalchin Rafiyev. (Şarku’l Avsat)

Azerbaycan'ın Uluslararası Güvenlik ve Ekonomik İşbirliğinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Yalchin Rafiyev, Suudi Arabistan'ın Ortadoğu bölgesinde güvenlik ve istikrarın artırılmasında, Gazze'deki savaşı durdurmak için ortak eylem mekanizmalarının harekete geçirilmesine yönelik Riyad'da yapılan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi (AL) Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde alınan bir kararla kurulan Dışişleri Bakanları Komitesi’nin çalışmalarını ileriye taşımada ve aynı amaçla uluslararası desteği kazanma çabalarında önemli bir rol üstlendiğini vurguladı.

Rafiyev, Suudi Arabistan-Azerbaycan ilişkilerine dair şunları söyledi:

“İki ülke güçlü ve köklü ilişkilere sahip. Uluslararası kuruluşlar bünyesinde ve birçok girişimde birbirimize destek olduk. Örneğin, Suudi Arabistan’ın Expo 2030'a ev sahipliği yapma adaylığını ve 2034 FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapma girişimini destekledik.”

Fotoğraf Altı: Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanını kabul etti. (SPA-Arşiv)
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanını kabul etti. (SPA-Arşiv)

Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Rafiyev, Şarku'l Avsat'a verdiği röportajda, Suudi Arabistan ile ilişkilere dair şu açıklamada bulundu:

“Mevkidaşım Suudi Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid bin Abdulkerim El-Hireyci ile ikili gündemimizde yer alan çeşitli, birçok konuyu görüştüm. İş birliğimizin geleceğine ilişkin görüşleri ve beklentileri konuştuk. Başarısının farkında olduğumuz ikili ilişkilerin üzerine inşa edebileceğimiz yeni iş birliği alanlarını keşfetmeye çalışıyoruz.”

Hireyci ile çeşitli ikili, bölgesel ve küresel konularda görüş alışverişinde bulunduklarını söyleyen Rafiyev, “Eğitim alanındaki iş birliğimizi daha iyi hale getirmek ve geliştirmek için neler yapabileceğimizin yanında uluslararası kuruluşlar nezdinde birbirimize verdiğimiz desteği de tartıştık” şeklinde konuştu.

Azerbaycanlı yetkili sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bana göre iki ülke arasındaki ticaret hacmi, ilişkilerimizin düzeyini yansıtmıyor. İki ülke arasındaki ticaret hacmi yıllık 26 milyon dolar. Bu elbette istenilen bir düzey olsa da son birkaç yılda yatırım alanındaki iş birliği giderek artmaya devam ediyor.”

Fotoğraf Altı: Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ile Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov arasında Bakü'de toplantıdan düzenlendi. (Arşiv -SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ile Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov arasında Bakü'de toplantıdan düzenlendi. (Arşiv -SPA)

Suudi Arabistan merkezli Aqua Power şirketinin 2025 yılında Azerbaycan'da rüzgar enerjisi sektörüne yatırım yapacağını açıklayan Rafiyev, “Küçük enerji yatırımıyla bir santral projesi açacağız. Ayrıca aynı şirketin katılımıyla Azerbaycan'da enerji alanı ağırlıklı olmak üzere başka projelerimiz de olacak” dedi.

İki ülkenin hükümetlerinin, enerji alanında iş birliğine yönelik anlaşmalar imzaladıklarını belirten Azerbaycanlı yetkili, “Bu da bize yakın gelecekte daha fazla yatırım için umut veriyor” şeklinde konuştu. Rafiyev, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğini genişletmenin yollarını tartışmak üzere Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov’un 2014 yılı başlarında Suudi Arabistan'ı ziyaret edeceğini açıkladı.

Rafiyev, iki ülke arasındaki kurumsal ve hukuki çerçevenin şu an çok iyi bir seviyede olduğunun altını çizdi:

“İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin yanı sıra vize konularında konsolosluk ilişkileri başta olmak üzere incelediğimiz bazı önemli dosyalar var. Gelecek yılın başlarında Dışişleri Bakanımızın gerçekleştireceği Suudi Arabistan ziyareti sırasında imzalanabilmesi için bu dosyaları inceleme sürecinin hızlandırılmasıyla ilgili olarak Suudi mevkidaşımla uzlaştık. Turizm alanındaki iş birliğimiz son on aydır istikrarlı bir şekilde büyüyor. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 70 bin Suudi turisti ülkemizde ağırladık. Ülkemize gelen Suudi turist sayısı kültürlerimizin yakınlığını, benzerliklerimizi, geleneklerimizin ortaklığını ortaya koyuyor.”

Rafiyev, röportajın devamında başta ekonomi başlığı olmak üzere birçok alandaki olumlu ilişkilere dikkat çekti:

“Ekonomik sistemimizde ve tarım sistemimizde yeşil enerji, yeşil ekonomi ve akıllı teknoloji alanlarındaki iş birliğini tüm dünyanın yararına olacak şekilde geliştirmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. İnsanlara bu çalışmaların faydaları akıllı teknolojiler ve bazı robotik teknolojiler kullanılarak, daha çevreci bir yaklaşımla çok kolay anlayabilecekleri şekilde anlatıldı.”

Fotoğraf Altı: Bakü'deki Bayrak Meydanı. (Sosyal medya siteleri)
Bakü'deki Bayrak Meydanı. (Sosyal medya siteleri)

Azerbaycan'ın Gazze savaşına ilişkin tutumuna da değinen Rafiyev, şunları söyledi:

“Çok rahatsız edici. Gazze'ye ve Filistin'deki sivillere yönelik savaşın durdurulmalı. Azerbaycan'ın bu konudaki tutumu açık. Azerbaycan, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını, devam eden düşmanlıkların derhal durdurulmasını ve çatışmaya kalıcı bir çözüm bulunması için müzakerelerin yeniden başlatılmasını destekliyor. Başta çocuklar ve kadınlar olmak üzere çok sayıda sivilin içinde bulunduğu durum karşısında derin bir endişe duyuyoruz. Acilen insani yardımların ulaştırılması gerekiyor. Azerbaycan Filistinli mülteciler için birkaç yıldır insani yardımlarda bulunuyor ve bu yardımları artırarak yapmaya devam edecek.”

Karabağ

Rafiyev, Karabağ meselesindeki son gelişmelerle ilgili de şu açıklamalarda bulundu:

“Azerbaycan geçtiğimiz eylül ayında tüm toprakları üzerinde egemenliğini ve toprak bütünlüğünü yeniden kazandı. Karabağ’da 10 Kasım 2020 tarihinden bu yana yasa dışı silahlı oluşumlara karşı terörle mücadeleye yönelik birtakım tedbirler aldık. Önceliğimiz, bölgemiz için barışçıl bir gelecek inşa etmek amacıyla Ermenistan ile ilişkilerimizi normalleştirmek ve tüm bölge ülkeleri için sürdürülebilir bir gelecek için insani iletişim kanalı inşa etmek. Bununla ilgili son öneri taslağı geçtiğimiz eylül ayında sunuldu. Ermenistan tarafının dönüş yapması bekleniyor. Bu olumlu ivmenin korunacağını ve her iki taraftan da güven artırıcı yeni adımlar atılacağını umuyoruz. Azerbaycan ve Ermenistan tarafından kısa bir süre önce yayınlanan bir açıklama da iki tarafın güven konusunda yeni fırsatları araştıracağı açıkça ifade edildi. Bu doğrultuda sürdürülebilir barışın önünü açacak bazı olumlu adımların da atılmasını bekleyebiliriz.”

Rafiyev, Karabağ'daki Ermenilerin durumuna ilişkin de açıklamalarda bulundu:

 “Biz her zaman Ermeni asıllı Azerbaycan vatandaşlarını diğer Azerbaycan vatandaşlarıyla eşit haklara sahip vatandaşlar olarak görüyoruz. Ancak son nüfus sayımında bölgeyi gönüllü olarak terk ettikleri görüldü.”



ABD-Rusya-Ukrayna görüşmelerinin üçüncü turu Suudi Arabistan'da başladı

ABD ve Rus heyetleri arasında 18 Şubat'ta Riyad'daki Diriyeh Sarayı'nda gerçekleştirilen Cidde görüşmelerinden bir kare (Reuters)
ABD ve Rus heyetleri arasında 18 Şubat'ta Riyad'daki Diriyeh Sarayı'nda gerçekleştirilen Cidde görüşmelerinden bir kare (Reuters)
TT

ABD-Rusya-Ukrayna görüşmelerinin üçüncü turu Suudi Arabistan'da başladı

ABD ve Rus heyetleri arasında 18 Şubat'ta Riyad'daki Diriyeh Sarayı'nda gerçekleştirilen Cidde görüşmelerinden bir kare (Reuters)
ABD ve Rus heyetleri arasında 18 Şubat'ta Riyad'daki Diriyeh Sarayı'nda gerçekleştirilen Cidde görüşmelerinden bir kare (Reuters)

Suudi Arabistan, Pazar günü ABD-Ukrayna ve Pazartesi günü ABD-Rusya olmak üzere iki ayrı toplantıyla Ukrayna'daki ateşkes görüşmelerinin üçüncü turuna ev sahipliği yapıyor.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre üçüncü tur toplantılar teknik komiteler düzeyinde olacak ve daha sonra duyurulacak diğer toplantılara hazırlık niteliği taşıyacak. Taraflar önümüzdeki görüşmelerde ilerleme kaydetmeyi hedefliyor.

Bu gelişme, Amerikalıların Ruslar ve Ukraynalılarla daha önce Suudi Arabistan'ın ev sahipliğinde gerçekleştirdiği, Moskova ile Kiev arasında ateşkes ihtimalini arttıracak, beklenen barışı sağlayacak yeni bir başlangıç noktasına götürebilecek görüşmelere zemin hazırlayan iki ayrı toplantının ardından geldi.

ABD iyimserliği

ABD elçisi Steve Witkoff, Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan en ölümcül çatışmayı sona erdirme konusunda iyimser olduğunu ifade etti. Witkoff Fox News'e verdiği demeçte şunları söyledi: “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in barış istediğini hissediyorum... Bence yarın (Pazartesi) Suudi Arabistan'da, özellikle Karadeniz'de iki ülke arasındaki gemilerle ilgili ateşkes konusunda somut ilerleme göreceksiniz. Sonrasında ise işler doğal olarak kapsamlı bir ateşkese doğru ilerleyecektir.”

DFERGT6Y
ABD ve Ukrayna arasında 11 Mart 2025 tarihinde Suudi Arabistan'ın ev sahipliğinde Cidde'de yapılan görüşmelerden bir kare (SPA)

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, ABD'nin savaşı sona erdirmek için Rusya'ya yerleştirilen Ukraynalı çocukların geleceği de dahil olmak üzere bir dizi güven arttırıcı önlemi görüştüğünü söyledi. ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında ve Trump ile Ukraynalı mevkidaşı Volodymyr Zelensky arasında gerçekleşen bir dizi telefon görüşmesi iyimserliği arttırdı.

Karmaşık çözüm

Şarku'l Avsat'a konuşan Körfez Araştırma Merkezi Başkanı Dr. Abdülaziz bin Osman bin Sakr, üçüncü tur görüşmelerin uzlaşmaya varılabilecek bir noktaya varacağını, çünkü ABD'nin Ukrayna'ya desteğinin devam etmesinin Rusya'yı taviz vermeye ikna etme konusunda olumlu bir etkisi olacağını söyledi.

DFRGT6
ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin'i telefonda konuşurken gösteren fotoğraf (AFP)

Ancak Sakr, ABD'nin Ukrayna savaşına verdiği desteğin eski Başkan Joe Biden dönemindeki seviyesine geri döneceğine inanmıyor ve ABD yönetiminin yönü ne olursa olsun Rusya'nın galip gelmesinin Amerika için stratejik bir çıkar olmadığını belirtiyor.

Sakr sözlerini şöyle sürdürdü: “Ukrayna meselesi birden fazla taraf ve çıkarı olan karmaşık bir uluslararası çatışmadır. Bu tür bir çatışmaya hızlı bir çözüm bulmak mümkün değildir. Bu nedenle Suudi Arabistan'ın çabaları, müteakip birçok toplantı ve bir araya gelmeyi gerektirebilecek geniş bir harekete katkı niteliğindedir. Ukrayna ihtilafının iki seviyeli bir ihtilaf haline geldiğini; birincisinin Ukrayna ve Batılı müttefiklerin Rusya ile olan ihtilafı, ikincisinin ise Ukrayna ve Avrupalı müttefiklerin ABD Başkanı Donald Trump yönetimiyle olan ihtilafıdır.”