​Suriye, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük insani drama sahne oluyor

Suriye devriminin yıldönümünde düzenlenen gösteri (AFP)
Suriye devriminin yıldönümünde düzenlenen gösteri (AFP)
TT

​Suriye, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük insani drama sahne oluyor

Suriye devriminin yıldönümünde düzenlenen gösteri (AFP)
Suriye devriminin yıldönümünde düzenlenen gösteri (AFP)

Alman Haber Ajansı’nın verdiği bilgiye göre Suriye’deki muhalifler hakim oldukları bölgelerde Esed rejimine karşı başlattıkları devrimin yıl dönümünü kutladı.
Haberde, aralarında kadınların ve çocukların da olduğu göstericilerin İdlib ve Halep kırsalında Esed’in gitmesi talebiyle yürüyüş düzenlediği belirtildi. İdlib’de düzenlenen eylemde göstericilerin elinde “Halen özgürlük istiyoruz. Ey Beşşar defol” yazılı pankartlar vardı.
AFP’nin haberine göre Suriye’de 370 binin üzerinde insan öldürüldü, nüfusun yarısından fazlası yerinden edildi. BM, 2011'in mart ayından bu yana Suriye'de yaşananlar İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden bu yana meydana gelen en kötü insani kriz. Zira ölümlerin yanı sıra tüm yerleşim alanları da tahrip olmuş durumda.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin raporuna göre ülkede 8 yıldan bu yana ölenlerin sayısı 370 bini aştı. 21 bini çocuk, 13 bini kadın olmak üzere 112 bin 623 sivil öldü. Birleşmiş Milletler İnsani İşler Eşgüdüm Ofisine göre de 2,9 milyon insan kalıcı sakatlıklara maruz kaldı.
BM Ofisi, 2017 ve 2018 yılları arasında yaptığı çalışma doğrultusunda şu bilgileri verdi:
“Suriyeli mülteci ailelerinin yüzde 60'ından fazlasında sakatlananlar var. Lübnan ve Ürdün'deki Suriyeli mültecilerin beşte biri engelli.”
Orta Doğu'daki CARE direktörüne göre Suriye’deki çatışmalar İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan en büyük göçe neden oldu. 13 milyon civarında Suriyeli diğer ülkelere göç etmek zorunda kaldı. Suriye nüfusu 2011'den önce 23 milyondu. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne (BMMYK) göre yaklaşık 5,6 milyon Suriyeli komşu ülkelere sığınırken 6,2 milyonun üzerinde Suriyeli de daha uzak coğrafyalara göç etti.
Fransız Basın Ajansı'nın haberine göre Lübnan makamları ülkelerine gelen Suriyelilerin sayısının 1,5 milyon kişi olduğu tahmininde bulunuyor. Ancak gelenlerin sadece bir milyondan azı BMMYK'ya kayıt yaptırmış durumda. Çoğu mülteci yoksulluk içinde ve uluslararası yardımlara bağlı yaşıyor. Yetkililere göre Ürdün’deki 1,3 milyon Suriyelinin de sadece 657 bini BMMYK’ya kayıt yaptırdı. Yapılan açıklamalar Irak'ta 246 bin, Mısır'da da 130 binden fazla Suriyeli var.
Yine yüz binlerce Suriyeli de başta Almanya olmak üzere Batı’ya göç etmiş durumda.
Suriye hükümeti, çatışmaların başlamasından bu işkence, tecavüz ve toplu idam gibi insan hakkı ihlalleri yapmakla suçlanıyor. Yaklaşık 60 bin kişi işkence ve kötü hapishane koşullarından dolayı öldü. Savaşın başlamasından bu yana 500 bin kişi hapishaneye atıldı. Uluslararası Af Örgütü 2017'de yaptığı duyuruyla Suriye rejimini 2011-2015 yılları arasında Şam yakınlarındaki Sednaya Askeri Cezaevi’nde 13 bin kişiyi idam etmekle suçladı ve bu durumu "soykırım” olarak nitelendirdi. Gözlemevine göre aşırlık yanlısı muhalif örgütlerin elinde de yüzlerce kişi öldürüldü.
UNİCEF’e göre 2011 yılından bu yana 5 milyon doğdu. Bunların 500 bini mülteci olarak dünyaya geldi. 2,1 milyon çocuk eğitim hakkından mahrum. Suriye’de her üç okuldan biri yıkıldı ya da tahrip oldu. BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi'ne göre ülkedeki 13 milyondan fazla Suriyelinin gıda yardımına ihtiyacı var. Dünya Gıda Programı (WFP), Suriye'deki "genel gıda güvensizliği" tehlikesine dikkat çekerek 6,5 milyon insanın gıda ihtiyaçlarını karşılayamadığını duyurdu.
BM de Suriyelilerin büyük çoğunluğunun yoksulluk sınırının altında işsiz ve ev tipi gazdan yoksun olarak yaşadığını bildirdi. Suriye makamları 2011'den bu yana petrol ve gaz sektöründeki kaybın 74 milyar dolara ulaştığı tahmininde bulundu. Ülkede şu an ciddi bir yakıt sıkıntısı var.
BM savaşın başlamasından bu yana yerle bir olmuş evlerin maliyetinin 400 milyar dolar civarında olduğu tahmininde bulunuyor.



İsrail ve Hamas, Gazze'yi yönetecek geçiş komitesinde anlaştı

İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)
İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)
TT

İsrail ve Hamas, Gazze'yi yönetecek geçiş komitesinde anlaştı

İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)
İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)

Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bedir Abdulati, İsrail ve Hamas'ın Gazze'deki geçiş yönetimini devralacak Filistinli ekibi onayladığını duyurdu.

Abdulati, Gazze Şeridi'nde oluşturulacak geçiş komitesinde yer alacak 15 Filistinli teknokratın İsrail tarafından onaylandığını söyledi. Sözcü, pazartesi günü Şarm el Şeyh şehrinde düzenlenen barış zirvesinde komitede bulunacak kişilerin Hamas tarafından onaylandığını da açıklamıştı.

Abdulati, yönetimi geçici olarak devralacak komisyonun "Gazze halkının günlük yaşamını idare etmekle" görevlendirileceğini söyledi. Komitede yer alacak kişilerin adınıysa açıklamadı.

Diğer yandan Abdulati, Hamas'ın ABD Başkanı Donald Trump'ın planını memnuniyetle karşıladığını ve "geçiş döneminde hiçbir rol üstlenmemeyi kabul ettiklerini" savundu.

Trump'ın 20 maddelik barış planı kapsamında Hamas'ın silah bırakması ve bölgenin yönetiminde söz sahibi olmaması talep ediliyor. Bunun yerine Gazze Şeridi'nin yönetiminin Filistinlilerin yer alacağı bir teknokratlar komitesine geçici olarak devredilmesi planlanıyor. Trump'ın başkanlık edeceği ve eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair'in de yer alacağı "Barış Kurulu" da bu komitenin faaliyetlerini denetleyecek.

Ayrıca bölgeye uluslararası bir polis gücünün konuşlandırılması öngörülüyor. Sürecin sonunda İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden tamamen çekileceği savunuluyor.

Hamas'ın 10 Ekim'de devreye giren ateşkes ve rehine takası anlaşmasındaki taleplerinden biri de yıllardır hapiste tutulan El Fetih lideri Mervan Barguti'nin serbest bırakılmasıydı. Tel Aviv yönetimi bunu kabul etmemişti.

Guardian'ın aktardığına göre Barguti, geçen ay başka bir cezaevine transfer edilirken İsrailli gardiyanlar tarafından dövüldü. 66 yaşındaki Filistinli siyasetçinin oğlu Arab Barguti, olayı İsrail'in Mısır'a sınır dışı ettiği 5 Filistinli mahkumdan öğrendiğini söylüyor.

SVDFGTH
Mervan Barguti, Ganot'tan Meggido hapishanesine götürülürken İsrailli gardiyanların saldırısına uğradı (AP) 

Arab, babasının 8 İsrailli güvenlik görevlisi tarafından ağır şekilde dövüldüğünü ve bilincini kaybettiğini belirtiyor. Barguti, 7 Ekim 2023'teki Hamas saldırısından bu yana hapishanede tecritte tutuluyor.

Irkçı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ise iddiaları reddederken, Barguti'nin idam edilmesi gerektiğini öne sürdü. İsrail Hapishane Hizmeti'nden yapılan açıklamada da iddiaların gerçeği yansıtmadığı savunuldu.

Diğer yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun partisi Likud, Britanyalı radikal sağcı aktivist Tommy Robinson'ı ülkeye davet etti.

Times of Israel'in aktardığına göre Robinson, İsrail Diaspora İşleri Bakanı Amichai Chikli'nin daveti üzerine çarşamba günü ülkeye vardı.

İslam karşıtı açıklamalarıyla tanınan Robinson, İsrail'deki Dürzi topluluğunun lideri Şeyh Muvaffaki ve İsrail Parlamentosu Başkanı Amir Ohana'yla görüşecek.

Asıl adı Stephen Yaxley-Lennon olan göçmen karşıtı aktivist, Birleşik Krallık'ın tanınmış radikal sağcı gruplarından İngiliz Savunma Ligi'nin de eski başkanı.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel


Netanyahu: Gazze ve bölgede savaş henüz bitmedi

İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)
İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)
TT

Netanyahu: Gazze ve bölgede savaş henüz bitmedi

İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)
İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesi için ‘savaşın henüz bitmediğini’ belirterek, Gazze Şeridi'nde bulunan tüm rehinelerin cesetlerinin geri getirilmesini sağlayacağına söz verdi.

Netanyahu bugün Kudüs'teki Herzl Dağı Askeri Mezarlığı'nda düzenlenen resmî törende, “Savaş henüz bitmedi, ancak bir şey açık: bize karşı el kaldıran herkes bunun bedelini ağır ödeyeceğini biliyor” ifadesini kullandı. Netanyahu, İsrail'in ‘barbarlık ve medeniyet arasındaki çatışmanın ön cephesinde yer aldığını’ belirtti.

Hamas, bulabildiği tüm rehinelerin cesetlerini iade ettiğini ve kalan cesetleri kurtarmak için özel ekipmana ihtiyaç duyduğunu açıkladıktan sonra Netanyahu, “Tüm rehinelerin geri dönüşünü sağlamaya kararlıyız” dedi.

Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu bugün, Hamas'ın kalan 19 rehinenin cesetlerini teslim etmemesi halinde, İsrail hükümetine Hamas ile imzalanan anlaşmanın sonraki aşamalarının uygulanmasını ertelemesi çağrısında bulundu.

 

yj
Kfar Aza yerleşiminde düzenlenen anma töreninden (Reuters)

Forum yaptığı açıklamada, İsrail hükümetine, ‘Hamas, tüm rehinelerin ve kurbanların cesetlerinin iadesi konusundaki taahhütlerini açıkça ihlal etmeye devam ettiği sürece, anlaşmanın sonraki aşamalarının uygulanmasını derhal durdurması’ çağrısında bulundu.

ABD Başkanı Donald Trump tarafından belirlenen çerçeveye göre, anlaşmanın sonraki aşamaları, silahlarını teslim eden Hamas liderlerine af tanınması ve Gazze Şeridi'nde savaş sonrası yönetimin kurulması gibi hususları içeriyor. Öte yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün akşam, Hamas'ın Gazze'deki ateşkes şartlarına uymaması halinde çatışmaları yeniden başlatmakla tehdit etti.

Bu açıklama, Hamas'ın ulaşabildiği tüm rehinelerin cesetlerini iade ettiğini ve geri kalanları kurtarmak için özel ekipmana ihtiyaç duyduğunu açıklamasının ardından geldi. Forum tarafından yapılan açıklamada, “Hamas anlaşmaları ihlal etmeye ve 19 rehinenin cesetlerini elinde tutmaya devam ettiği sürece, İsrail tarafında tek taraflı bir ilerleme olmayacaktır” denildi.

dfg
İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)

Açıklamanın devamında, “Onların derhal geri dönmelerini garanti etmeyen herhangi bir siyasi veya askeri eylem, İsrail vatandaşlarının terk edilmesi olarak kabul edilir” ifadesi yer aldı.

Geçtiğimiz pazartesi gününden bu yana Hamas, İsrail hapishanelerinden yaklaşık 2 bin Filistinli mahkûmun serbest bırakılması karşılığında 20 canlı rehineyi İsrail'e teslim etti.

Ayrıca, esaret sırasında ölen 28 rehineden dokuzunun cesedini ve eski bir rehineye ait bir başka cesedi de iade etti.


İsrail makamları, Refah Sınır Kapısı’nın açılışının ertelendiğini duyurdu

Gazze Şeridi'ne girmek için Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında bekleyen insani yardım malzemesi yüklü tırlar (AFP)
Gazze Şeridi'ne girmek için Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında bekleyen insani yardım malzemesi yüklü tırlar (AFP)
TT

İsrail makamları, Refah Sınır Kapısı’nın açılışının ertelendiğini duyurdu

Gazze Şeridi'ne girmek için Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında bekleyen insani yardım malzemesi yüklü tırlar (AFP)
Gazze Şeridi'ne girmek için Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafında bekleyen insani yardım malzemesi yüklü tırlar (AFP)

İsrail yetkilileri bugün, Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Refah Sınır Kapısı’nın açılışının ertelendiğini açıkladı.

Refah Sınır Kapısı’nın yeniden açılması, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için hazırlanan barış planının bir parçası.

İsrail ordusuna bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktivitelerini Koordinasyon Birimi (COGAT) tarafından yapılan açıklamada, “Refah Sınır Kapısı’nın insan hareketine açılma tarihi, İsrail ve Mısır tarafları gerekli hazırlıkları tamamladıktan sonra daha sonra açıklanacak” denildi.

COGAT Sözcüsü, Refah Sınır Kapısı’nın insan hareketine açıldıktan sonra bile insani yardım taşımak için kullanılmayacağını söyledi.

Sözcü, “Bu hiçbir aşamada kararlaştırılmadı” dedi.

Gazze Şeridi'ne giriş ve çıkışlar için Refah Sınır Kapısı’nın açılması, ateşkes anlaşmasının ilk aşaması kapsamında dün açılmasının planlanmasının ardından İsrail'in çıkardığı engellerle karşı karşıya kaldı.

Reuters salı günü üç İsrailli yetkilinin “Refah Sınır Kapısı çarşamba günü kapalı kalacak ve Hamas ateşkes kapsamında elinde tuttuğu rehinelerin cesetlerini teslim etmediği için Gazze Şeridi'ne yardım akışı azalacak” dediğini aktardı.

Avrupa Birliği (AB) ise pazartesi günü, gözlem misyonunun çarşamba günü Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı’nda görevine devam edeceğini ve ‘10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkesi desteklemede önemli bir rol oynayacağını’ duyurdu.

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes, İsrail ve Hamas'ın ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'deki savaşı sona erdirmek için hazırladığı planın ilk aşamasını kabul etmesinin ardından cuma öğleden sonra yürürlüğe girdi.