Mısır Dışişleri Bakanı, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey ile görüştü

Mısır Dışişleri Bakan Semih Şükrü, ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’i Kahire’de karşıladı (Şarku’lAvsat)
Mısır Dışişleri Bakan Semih Şükrü, ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’i Kahire’de karşıladı (Şarku’lAvsat)
TT

Mısır Dışişleri Bakanı, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey ile görüştü

Mısır Dışişleri Bakan Semih Şükrü, ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’i Kahire’de karşıladı (Şarku’lAvsat)
Mısır Dışişleri Bakan Semih Şükrü, ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’i Kahire’de karşıladı (Şarku’lAvsat)

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükrü, ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ile Suriye’deki sorunların çözülmesi ve bölgesel konularda  Arap- ABD konumunu ele aldı.
Mısır Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ahmed Hafız, “Mısır Dışişleri Bakanı Şükrü’nün Jeffrey’e ülkesinin Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana olan tutumunu açıkladığını” söyledi.
Şükrü, çatışma bölgelerinden gelen savaşçıların ülkelere girmesini engellemek için uluslararası koordinasyon ve terörist grupların finansman kaynaklarının kurutulması konusunun önemine değindi.
Mısır Dışişleri Bakanı, Suriye’deki siyasi süreci ilerletmek ve oradaki terörist yapılarla yüzleşmek aynı zamanda Suriye halkının özlemlerine paralel olarak ülkenin geleceği hakkında ufuk oluşturmak için ilgili taraflarla çabaların sürdüğünü ifade etti.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, toplantıda Suriye krizinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 2254 sayılı kararı uyarınca çözülmesi ve anayasa komisyonu kurulması konusunda duran çalışmaların yeniden başlaması ve bir an önce sonuca ulaştırılması gerektiği dile getirildi. Toplantıda ayrıca Suriye’nin kuzeybatı ve kuzey doğusundaki gelişmeler ele alındı.
Jeffrey ise ülkesinin Suriye krizindeki tutumunu açıklarken Mısır’ın bu krizin bitirilmesinde ve iki ülke arasındaki stratejik işbirliğinin terör ve aşırılığa karşı yaptığı mücadeleyi takdir ettiklerini söyledi.
Bir başka toplantıda Jeffrey, Suriye krizindeki son gelişmeleri Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt'la görüştü. Genel Sekreter sözcüsü Muhammed Afifi, Birliğin bürosunda yapılan toplantının Suriye’deki son gelişmeler ile barışçıl bir çözüm için yürütülen çabaların ele alındığını açıkladı. Gerek siyasi gerek güvenlik açısından taraflarla gerçekleştirdiği görüşmeler hakkında bilgi sunan Jeffrey,  Birliğin bu konuda yaptığı çabalar hakkında bilgi sahibi olduğunu ifade ederek, Suriye topraklarında terörist grup ve örgütlerin tüm etkinliklerinin sonlandırılması ve Suriye’de istikrarın sağlanmasının ortak değerleri olduğunu belirtti.
Suriye krizinin esaslı bir Arap krizi olduğunu belirten Ebu Gayt, göreve geldiğinden beri bu konuda Arap Birliği’nin çabalarını canlandırmaya çalıştığını ve bu konuda ABD iletişim halinde olmaktan memnuniyet duyduklarını söyledi.
Ebu Gayt, Türkiye’nin İdlib bölgesinde güvenli bölge oluşturmasının Suriye egemenliğinin ihlali anlamına geldiğini belirtirken Türkiye ve İran’ın bölgeye müdahalelerinin hassasiyetine dikkat çekti. Yine İsrail’in Suriye’nin topraklarının bir kısmında devam eden işgalini dikkate alarak Suriye’nin geleceğinde İsrail’in herhangi bir müdahalesini reddetti.
Genel Sekreter, Arap Birliği’nin özellikle Suriye’nin toprak bütünlüğü konusundaki sabitelerini yeniledi. Cenevre 1 Konferansında alınan kararlar çerçevesinde Suriye halkının geleceğini belirleme hakkına olduğunu belirtti.



"Sarı hat" Gazzeliler için bir ölüm tuzağı

Şiddetli yetersiz beslenmeden muzdarip Gazzeli kız Acvan, dün Han Yunus'taki el-Nasır Hastanesi'nde annesinden yiyecek alıyor (Reuters)
Şiddetli yetersiz beslenmeden muzdarip Gazzeli kız Acvan, dün Han Yunus'taki el-Nasır Hastanesi'nde annesinden yiyecek alıyor (Reuters)
TT

"Sarı hat" Gazzeliler için bir ölüm tuzağı

Şiddetli yetersiz beslenmeden muzdarip Gazzeli kız Acvan, dün Han Yunus'taki el-Nasır Hastanesi'nde annesinden yiyecek alıyor (Reuters)
Şiddetli yetersiz beslenmeden muzdarip Gazzeli kız Acvan, dün Han Yunus'taki el-Nasır Hastanesi'nde annesinden yiyecek alıyor (Reuters)

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme haritasında işaretlenen "sarı hat’ı", yaklaşan herkesi öldüren, ancak "ölüm tuzağı" olarak tanımlanabilecek bir yere dönüştürdü. Son 24 saat içinde, 10 Ekim'de imzalanan barış planına göre Gazze Şeridi'ni ikiye bölen "sarı hata" yaklaşık 200 metre mesafede bulunan Han Yunus'un doğusundaki Beni Suheyla kasabasında dört Filistinli öldürüldü.

Filistin kaynakları Şarku’l Avsat’a, İsrail'in "sarı hattı" fiilen "ölüm tuzağına" çevirdiğini ve orada Gazzelileri soğukkanlılıkla öldürdüğünü söylüyor.

Birleşmiş Milletler Gazze'deki kıtlığın sona erdiğini ilan etti, ancak Şeritteki nüfusun büyük çoğunluğu hala yüksek düzeyde gıda güvensizliğiyle karşı karşıya.


Suriye Cumhurbaşkanı, Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımların kaldırılması nedeniyle halkını tebrik etti ve yeniden inşa aşamasının başladığını duyurdu

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
TT

Suriye Cumhurbaşkanı, Sezar Yasası kapsamındaki yaptırımların kaldırılması nedeniyle halkını tebrik etti ve yeniden inşa aşamasının başladığını duyurdu

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (AFP)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara dün yaptığı açıklamada, ABD’nin Suriye’ye uyguladığı yaptırımları tamamen kaldırmasını memnuniyetle karşıladığını belirterek, bu adımın yıllar süren savaşın ardından ülkeye yatırımların geri dönmesinin önünü açacağını söyledi.

Şara, sosyal medya platformu X üzerinden yayımladığı ve bu platformdaki ilk paylaşımı olan görüntülü mesajında, “Bugün Allah’ın izniyle, ardından sizlerin 14 yıl süren çabası ve sabrı sayesinde Suriye yaptırımsız ilk gününe uyanıyor” ifadesini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump’a teşekkür eden Şara, “Suriye halkının çağrısına yanıt veren ABD Başkanı Donald Trump’a, Suriye halkının fedakârlıklarını takdir eden ve yaptırımların kaldırılması yönündeki talebine olumlu yaklaşan Kongre üyelerine özel teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Şara, konuşmasında, “Suriye devrimi sürecinde fedakârlık yapan ve sabreden herkese, kimyasal silahlara maruz kalanlara, ülkesini terk etmek zorunda kalanlara, denizlerde hayatını kaybedenlere ve bu toprakları kanlarıyla sulayan şehitlere teşekkür ediyorum. Bu büyük zafer, Suriye üzerindeki kısıtlamaların tamamen kaldırılmasıyla taçlandı” ifadelerine yer verdi.

Şara ayrıca, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’ye de teşekkür etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı daha önce yaptığı açıklamada, yaptırımların kaldırılmasını ‘yeniden inşa ve kalkınma sürecine giriş kapısı’ olarak nitelendirmiş, ülke içinde ve dışında yaşayan tüm Suriyelileri ulusal toparlanma çabalarına katkı sunmaya çağırmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan ve Türkiye’den gelen talepler doğrultusunda Suriye’ye yönelik yaptırımların uygulanmasını iki kez askıya almıştı. Ancak Şera, yaptırımların ABD’deki hukuki sonuçlarından çekinen yatırımcıların Suriye’den uzak durmasını önlemek amacıyla, bu yaptırımların tamamen sona erdirilmesi için çaba göstermişti.

ABD Kongresi, çarşamba günü, Beşşar Esed döneminde Sezar Yasası kapsamında uygulamaya konulan yaptırımların nihai olarak kaldırılmasını onayladı.


Rubio: Hamas silahsızlandırılmadıkça Gazze'de barış olmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
TT

Rubio: Hamas silahsızlandırılmadıkça Gazze'de barış olmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington'da düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio dün yaptığı açıklamada, Hamas'ın silahsızlandırılması gerçekleşmeden Gazze Şeridi'nde "barışın" mümkün olmayacağını belirtti.

Gazetecilere yaptığı açıklamada, “Eğer (Hamas) gelecekte İsrail'i tehdit edebilir veya ona saldırabilirse, barış olmayacak ve iki veya üç yıl içinde yeni bir savaş çıkacağına inanan kimseyi Gazze'ye yatırım yapmaya ikna etmek mümkün olmayacak… Bu nedenle, silahsızlanma son derece önemlidir” ifadelerini kullandı.

Rubio, İsrail ile Hamas arasındaki savaş nedeniyle harap olmuş Gazze Şeridi için planlanan uluslararası istikrar gücüne ülkelerin asker göndereceğine olan güvenini dile getirdi. "Bu konuda tüm taraflarca kabul edilebilir ve istikrar gücüne katılmaya hazır birçok ülke olduğuna çok eminim" dedi.

Öte yandan Washington'un Lübnan ve İsrail yetkilileri arasındaki görüşmelerin güçlü bir Lübnan hükümetinin kurulmasına ve Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına yol açacağı umudunu dile getirdi.

Rubio, "Lübnan ve İsrail yetkilileri arasındaki görüşmelerin, çatışmanın tırmanmasını önleyecek bir çerçeve ve ileriye dönük bir yol haritası oluşturmasını umuyoruz" şeklinde konuştu.