Katar'ın yeni Mısır Büyükelçisi Şafi, Kahire'dehttps://turkish.aawsat.com/home/article/3138716/katar%C4%B1n-yeni-m%C4%B1s%C4%B1r-b%C3%BCy%C3%BCkel%C3%A7isi-%C5%9Fafi-kahirede
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi geçtiğimiz mayıs ayında Kahire’de Katar Dışişleri Bakanı ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Kahire/Şarku’l Avsat
TT
TT
Katar'ın yeni Mısır Büyükelçisi Şafi, Kahire'de
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi geçtiğimiz mayıs ayında Kahire’de Katar Dışişleri Bakanı ile bir araya geldi. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Katar'ın yeni Mısır Büyükelçisi Salim Mübarek el-Şafi, Doha ile Arap Dörtlüsü (Mısır, Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE) arasındaki krizden dört yıl sonra dün Kahire’yi ziyaret etti. Ziyaretin hedefinde ülkeler arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesi adına bu yılın başında Suudi Arabistan’da imzalanan El-Ula Anlaşması kapsamındaki atılacak adımların görüşülmesi vardı. DPA’nın aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı Protokol işlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Büyükelçi Hatem el-Neşar, Doha’dan gelen Büyükelçi el-Şafi’yi Kahire Havaalanı’nın VIP salonunda karşıladı.
Katar'ın yeni Mısır Büyükelçisi’nin resmi olarak çalışmaya başlaması için birkaç gün içinde itimatnamesini sunması planlanıyor.
Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad es-Sani yaklaşık iki hafta önce El-Şafi’nin Mısır Büyükelçisi olarak atandığını duyurdu. El-Şafi, 2017’den bu yana Katar’ın Mısır’a gönderdiği ilk büyükelçi oldu.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah El Sisi ve Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad mayıs ve haziran ayları arasında karşılıklı ziyaretler için birbirlerine davet ilettiler. Ardından iki ülkenin dışişleri bakanları karşılıklı ziyaretlerde bulunarak üst düzey yetkililerle bir araya geldiler. İki taraf da yaptıkları açıklamalarda aralarındaki olumlu atmosferi geliştirme isteğine vurgu yaptılar.
Libya'daki ‘Rus nüfuzu’ ABD Özel Temsilcisi’nin güney ziyaretini gölgede bıraktıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5085956-libyadaki-%E2%80%98rus-n%C3%BCfuzu%E2%80%99-abd-%C3%B6zel-temsilcisi%E2%80%99nin-g%C3%BCney-ziyaretini-g%C3%B6lgede
Libya'daki ‘Rus nüfuzu’ ABD Özel Temsilcisi’nin güney ziyaretini gölgede bıraktı
ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
Libya'daki ‘Rus nüfuzu’, Libyalı analistlerin ABD Özel Temsilcisi Richard Norland'ın Libya'nın güneyine yaptığı benzeri görülmemiş ziyaretin sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerini gölgede bıraktı.
Norland'ın bu hafta başında güneydeki Sebha kentinde Mareşal Halife Hafter'in oğlu Saddam Hafter ile yaptığı görüşmelerin ayrıntıları yeterince açıklanmadı. Ancak gözlemciler Norland'ın Sebha'ya yaptığı ziyaretin ‘sembolik’ olduğunu bildirdi. Derne Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Yusuf el-Farisi, söz konusu ziyaretin ‘önceki güvensizlik dalgalarının ardından istikrarlı güvenlik koşulları ışığında bir ABD yetkilisinin güney kentine yaptığı ilk ziyaret’ olduğunu belirtti.
Johns Hopkins Üniversitesi Dış Politika Enstitüsü üyesi Hafız el-Guveyl'e göre, Libya'ya yönelik on yıllık stratejik planın ve Rus nüfuzunu sınırlama girişimlerinin gölgeleri, ABD Özel Temsilcisi’nin Güney Libya ziyaretinde de kendisini gösterdi. El-Guveyl'e göre Rusya'nın Libya'nın güneyindeki nüfuzunu arttırması, ABD'nin kırılgan bölgelere yönelik stratejisinden ve Norland'ın ziyaretinden daha uzak değil. Bu noktada, geçtiğimiz mart ayından bu yana Rus askeri kargo uçaklarının ülkenin güneyinde yer alan Brak eş-Şati Üssü’ne yönelik birden fazla hava ikmalinden söz eden sızıntıların ortaya çıktığını da belirtmek gerekir.
İki yıldan kısa bir süre önce Biden yönetimi, ‘Çatışmayı Önlemek ve İstikrarı Teşvik Etmek için ABD Stratejisi - Libya için On Yıllık Stratejik Plan’ olarak bilinen planı başlattı. Bu plan, diğer hususların yanı sıra, Libya'nın tarihsel olarak marjinalleştirilmiş güneyini ulusal yapılara entegre etmeyi, daha geniş bir birleşmeye yol açmayı ve güney sınırını güvence altına almayı amaçlıyor.
Norland, Hafter'le görüştükten sonra Libya'nın güneyinin istikrara kavuşturulması, Libya'nın egemenliğinin korunması ve bölünmelerin aşılmasında oynadığı hayati rol hakkında genel bir konuşma yapmakla yetindi. Trablus Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü olan Dr. Ahmed el-Atraş'a göre söz konusu ziyaret Moskova'nın nüfuz mücadelesi ve Rusya'nın bölgedeki genişlemesini keşfetme bağlamının ötesine geçemeyebilir.
Diğer yandan Norland’ın Libya'nın güvenlik kurumlarını birleştirme çabalarını ülkenin dört bir yanından Libyalı askeri liderlerle ilişki kurarak desteklemekten bahsetmesi de dikkat çekiyor. El-Atraş Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu ziyaretin gerçekleri gizlemek için yapıldığını belirtti. El-Atraş’a göre bu ziyaret öncelikle Moskova'yı hedef alıyor ve ülkenin batısından sorumlu İçişleri Bakanı İmad et-Trablusi ile Saddam arasında daha önce yapılan ve tek taraflı bir eylem olan görüşmeye dayanan vizyonları önemsizleştiriyor.
Öte yandan bir grup analist, Çin'in Libya'daki faaliyetlerinin genişlemesine ilişkin ABD'nin güçlü endişelerinden bahsetti. Siyasi analist İzzeddin Akil'e göre güney Libya, Çin İpek Yolu'nun kesilmesinde önemli bir istasyon olabilir ve aynı zamanda Afrika'da Çinlileri rahatsız etmek ve onlara karşı koymak için bir üs olarak kullanılabilir.
Akil, Washington yönetiminin Trablus Büyükelçisi olarak atanması planlanan Amerikalı diplomat Jennifer Gavito'nun brifinginde Çin hakkında söylenenleri esas aldı.
Gavito geçtiğimiz haziran ayında Senato Dış İlişkiler Komitesi önünde yaptığı açıklamada, Çin'le bağlantılı şirketlerin Libya'da bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe gösterdikleri derin başarılar konusunda uyarıda bulundu.
Infra Global Partners Vakfı danışmanı Jonathan Bass, Pekin'in Mareşal Halife Hafter'e verdiği desteğe işaret ederek, Çin'in daha önce eski Libya Başbakanı Fethi Başağa döneminde çok cazip koşullarla ülkenin güneyinde Libya altını çıkarma hakkını elde ettiğini söyledi.
Sahel bölgesinin son iki yılda Fransa'ya sadık bazı yerleşik rejimlerin devrilmesine tanık olması ve Rusya'nın yeni rejimlerin müttefiki olarak bölgeye müdahil olması da dikkat çekiyor.
Norland'ın Sebha'yı ziyaretinden bir gün sonra Rusya'nın Libya Büyükelçisi Aydar Aganin'in Rus askeri kamyonu Ural'ın direksiyonuna geçmesi ve Ural’ın Libya pazarına girişini kutlaması da önemli bir noktaydı.