Dibeybe ve Libyalı milletvekilleri arasındaki anlaşmazlık derinleşti

Salih’in güvenoyunu geri çekme tehdidi sonrasında bazı şehirlere gerginliği kontrol altına almak için müdahalede bulunuldu.

Abdulhamid Dibeybe, Denetim Bürosu Başkanı ve Merkez Bankası Başkanı ile bir araya geldi. (Hükümet)
Abdulhamid Dibeybe, Denetim Bürosu Başkanı ve Merkez Bankası Başkanı ile bir araya geldi. (Hükümet)
TT

Dibeybe ve Libyalı milletvekilleri arasındaki anlaşmazlık derinleşti

Abdulhamid Dibeybe, Denetim Bürosu Başkanı ve Merkez Bankası Başkanı ile bir araya geldi. (Hükümet)
Abdulhamid Dibeybe, Denetim Bürosu Başkanı ve Merkez Bankası Başkanı ile bir araya geldi. (Hükümet)

Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti ile Libya Temsilciler Meclisi arasındaki görüş ayrılıkları hız kazandı. tırmandı. Meclis Başkanı Akile Salih’in ‘başarısızlıkla’ suçladığı yönetimden güvenoyunu geri çekme tehdidine rağmen hükümet, meclis tarafından gelecek pazartesi günü Tobruk şehrindeki genel merkezinde yapılması planlanan hesap verebilirlik oturumuna katılınmamasının planlandığını duyurdu.  
Libyalı ve Batılı kaynaklara göre artan söz konusu gerilimsonrasında Libya’da siyasi çözümün çökmesini önlemek, iki taraf arasındaki anlaşmazlıkları kontrol altına almak ve aralarındaki söz ve medya savaşını durdurmak için son birkaç saat içerisinde çeşitli yönetim merkezleri tarafından Salih ve Dibeybe ile yoğun bölgesel ve uluslararası temaslar yürütüldü.
Salih, geçen çarşamba günü bir televizyon kanalında yayınlanan bir röportajında, Temsilciler Meclisi’nin Dibeybe hükümetinden ‘kurumları birleştirmede, bölgeleri ülke yönetimine dahil etmede, elektrik krizini çözmede ve koronavirüs ile mücadelede başarısız olması sonrasında’ güvenoyunu geri çekme yönündeki açıklamalara dikkat çekti.
Salih açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Yasa, hükümetin ‘acizlikle mücadele’ için meclise katılmasını kapsıyor. Parlamento, yeter sayının yarısından bir fazla olması şartıyla güvenini geri çekme hakkına sahiptir. Parlamento huzuruna çıkmazsa güvenoyunu geri çekeceğiz.”
Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koyma konusunda kapıyı açık tutan Salih, Temsilciler Meclisi’nin Dibeybe’ye ‘Savunma Bakanı olarak’ güven vermediğini belirterek önceki hükümetin Savunma Bakanı Salah en-Nimruş’un ülkenin batısında askeri bir yetkili olarak atanmasının ‘Türk adımları ile gerçekleştiğini’ öne sürdü.
Salih ayrıca Dibeybe’nin Türkiye’nin Libya’daki adımlarına itiraz etmemesini ve Savunma Bakanı’nın Libya’daki Türk kuvvetlerinin ‘yabancı olmadığı’ görüşünü de eleştirdi.
Söz konusu açıklamalar, Libya medyasının ‘Türkiye’nin Birlik Hükümeti güçlerine bağlı Vatiyye Hava Üssü’ne daha fazla insansız hava aracı göndererek askeri varlığını güçlendirdiği’ iddiasıyla aynı zamanda yapıldı.
Abdulhamid Dibeybe, Temsilciler Meclisi’nin hükümetten hesap sorulma oturumu düzenlemeye karar verdiği gün ülke dışında olacağını söyledi.
Dibeybe, hükümetine karşı yapılan ‘güvenoyunu geri çekme’ önerisinin oturumda çoğunluk alamayacağına dair güvence vermeye çalıştı. Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ile geçen çarşamba günü başkent Trablus’ta bir araya gelen bazı Temsilciler Meclisi üyelerine göre Menfi, hesap vermeye hazır olduğunu söyledi. Ancak hükümetin bütçeyi teslim etmeden önce hesap verecek olmasına şaşırdığını dile getirdi.
Menfi ve Dibeybe, geçen çarşamba günü yaptıkları görüşmede, ‘bütçenin onaylanmasındaki ve vatandaşların ihtiyaç duyduğu acil projeleri hayata geçirmek için gereken ciddi çalışmalardaki gecikme’ ortasında hükümetin karşılaştığı zorlukları ele aldılar.
Menfi, yaptığı açıklamada, askeri kurumu birleştirme meselesinin Başkanlık Konseyi’nin omuzlarında olduğunu vurgulayarak hükümete ve çabalarına verdiği desteği dile getirdi.
Diğer yandan Libya’daki Birleşmiş Milletler (BM) misyonu, 26 Ağustos’ta 166. Piyade Tugayı ve Tarık bin Ziyad Tugayı’ndan oluşan temas hattı taraflarından yeni bir ortak kuvvet oluşturulmasını ve ‘Yapay Nehir’in güvenliğiyle görevlendirilmesini memnuniyetle karşıladı.
Misyon, 5+5 Ortak Askeri Komite ile koordineli olarak yürütülen çabalara övgüde bulunarak adımın askeri kurum ile devleti birleştirme yolunda oldukça önemli bir adım olduğunu belirtti. Bu bağlamda BM Libya Özel Temsilcisi Jan Kubis şu açıklamada bulundu:
“Yalnızca Büyük İnsan Yapımı Nehir yolunun güvenliğini ve su kaynaklarının sürekli akışını sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda daha fazla güven artırıcı önlem alınmasının ve ateşkes anlaşmasının tam olarak uygulanmasının önünü açacak olan bu başarıyı son derece memnuniyetle karşılıyorum. Aynı şekilde bu, devlet kurumlarının yeniden birleşmesi yolunda önemli bir adımdır.”
Kubis söz konusu adımın ‘Libyalılara ve uluslararası aktörlere güçlü bir mesaj gönderdiğini’ ve ‘Libyalıların anlaşmazlıkların üstesinden gelmeye ve birleşik, istikrarlı, müreffeh ve demokratik bir devlet inşa etmek için birlikte çalışmaya kararlı olduklarını gösterdiğini’ vurguladı.
ABD de Libya Özel Temsilcisi ve Trablus Büyükelçisi Richard Norland aracılığıyla BM’nin tavrına destek verirken durumu ‘hayati öneme sahip su kaynaklarını korumak ve ulusal uzlaşıyı teşvik etmek’ için ‘önemli bir adım’ olarak nitelendirdi. Norland, söz konusu askeri iş birliğinin ‘Libya'nın egemenliğine ve bölgenin istikrarına duyulan ihtiyacın arttığı bir zamanda silahlı kuvvetlerin yeniden birleşmesi için bir model olabileceğini’ kaydetti.
Diğer yandan Ulusal Birlik Hükümeti Dışişleri Bakanı Necla el-Mankuş ve İçişleri Bakanı Halid Mazen, 26 Ağustos’ta Tunus’ta ‘sağlık protokolünün uygulanması için alınan önlemler, kara sınırlarının yeniden açılması ve iki ülke arasındaki uçuşların yeniden başlaması’ hakkında sürpriz görüşmeler gerçekleştirdi. Yapılan açıklamalar Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in de gelecek ay başkent Trablus’u ziyaret etmeyi planladığı yönünde.



Şara BM Genel Kurulu toplantıları kapsamında Trump'la görüştü

Şara BM Genel Kurulu toplantıları kapsamında Trump'la görüştü
TT

Şara BM Genel Kurulu toplantıları kapsamında Trump'la görüştü

Şara BM Genel Kurulu toplantıları kapsamında Trump'la görüştü

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara, dün New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 80. oturumu vesilesiyle ABD Başkanı Donald Trump'ın ev sahipliğinde düzenlenen resepsiyonda Trump ile bir araya geldi. Resepsiyona Melania Trump da katıldı.

xdfrgt

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), Şara'nın First Lady Melania Trump'ın da katılımıyla Trump ile el sıkıştığı fotoğrafları yayınladı, ancak daha fazla ayrıntı vermedi. Bu, Şara ile Trump'ın mayıs ayında Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ikinci görüşmeleri oldu.


Aralarında çocuklar da vardı... İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında 11 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybeden iki çocuğun cenazesini taşıyan Filistinliler (Reuters)
İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybeden iki çocuğun cenazesini taşıyan Filistinliler (Reuters)
TT

Aralarında çocuklar da vardı... İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında 11 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybeden iki çocuğun cenazesini taşıyan Filistinliler (Reuters)
İsrail'in Gazze'ye düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybeden iki çocuğun cenazesini taşıyan Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, bu sabah erken saatlerde Filistin topraklarının orta kesiminde yerinden edilmiş kişilerin yaşadığı bir evi vuran İsrail hava saldırısında 11 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, AFP'ye verdiği demeçte, “Gazze Şeridi'nin orta kesiminde, ez-Zevayide'nin kuzeyinde yerinden edilmiş kişileri misafir eden Ebu Dahruc ailesinin evine düzenlenen İsrail hava saldırısı sonucunda 11 kişi yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi de yaralandı” dedi. Basal ayrıca, hayatını kaybedenler arasında ‘birkaç çocuğun’ olduğunu bildirdi.

Geçtiğimiz hafta İsrail, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'in güney yerleşimlerine saldırmasıyla başlayan savaşın bir sonucu olarak, yıkıma uğramış Gazze şehri ve Gazze Şeridi'nin diğer bölgelerine yönelik kara harekâtını genişletti.

İsrail'in Gazze Şeridi'nin en büyük ve en kalabalık şehrine düzenlediği saldırı, uluslararası kınamalar eşliğinde şehirden büyük bir göç dalgasına neden oldu.

İsrail güvenlik kaynakları, İsrail'in Gazze şehrine yönelik kara harekâtının yüz binlerce Filistinliyi göçe zorladığını ve on binlercesinin tek bir günde şehri terk ettiğini bildirdi.

Kaynaklar, şehirdeki toplam yerinden edilmiş kişi sayısının salı günü 640 bin iken, bugün itibariyle yaklaşık 700 bine yükseldiğini belirtti. Bu rakamlar bağımsız kaynaklarca doğrulanamadı, ancak görgü tanıkları her gün çok sayıda insanın kuşatma altındaki şehri terk etmeye devam ettiğini kaydetti.

Gazze Şeridi'nin güneyine doğru gidenlerin sayısı hakkında Filistinli kaynaklardan güncel bir tahmin bulunmuyor. Saldırı başlamadan önce Gazze şehrinde yaklaşık bir milyon Filistinli yaşıyordu.

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, bölge sakinlerine Hamas ile bağlarını koparmaları çağrısında bulunarak, Hamas’ın rehineleri serbest bırakıp silahlarını teslim etmesi halinde çatışma ve acıların sona ereceğini vurguladı. Askeri kaynaklara göre Zamir, Gazze şehrindeki saldırının rehinelerin serbest bırakılması ve Hamas'ın yenilgisi için gerekli koşulları yarattığını söyledi.

İsrail'den kaçırılan rehinelerin yakınları, askeri saldırının yoğunlaşmasıyla birlikte rehinelerin güvenliği konusunda artan endişelerini dile getirdiler.


Şara: Yeni Suriye barış için bir fırsatı temsil ediyor

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün BM Genel Kurulu'nda konuşma yaptı (Reuters)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün BM Genel Kurulu'nda konuşma yaptı (Reuters)
TT

Şara: Yeni Suriye barış için bir fırsatı temsil ediyor

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün BM Genel Kurulu'nda konuşma yaptı (Reuters)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün BM Genel Kurulu'nda konuşma yaptı (Reuters)

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara dün yaptığı açıklamada, yeni Suriye'nin bölgede barış ve refah için bir fırsat sunduğunu belirterek, "Eski rejim yaklaşık bir milyon insanı öldürdü, yaklaşık iki milyon evi yıktı ve halkımıza karşı en vahşi işkence yöntemlerini kullandı" dedi.

BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında Şara, ülkesine uygulanan yaptırımların tamamen kaldırılması ve artık Suriyelileri esaret altına alma aracı olmaması çağrısında bulundu. 1967'den beri BM Genel Kurulu'na hitap eden ilk Suriye Cumhurbaşkanı olan Şara, elleri kanlı olan herkesi adalete teslim edeceğine söz vererek, Suriye'nin benzersiz başarısının bazı tarafları ülkeyi bölmek amacıyla mezhep çatışması çıkarmaya yönelttiğini belirtti.

"Suriye bugün kendini yeniden inşa eden ve hukuk devletine yakışır medeniyete sahip bir ülke" olduğunu vurgulayan Eş-Şara, Suudi Arabistan, Katar, Türkiye ve ABD'ye teşekkürlerini iletti. Suriye Devlet Başkanı, konuşmasını Gazze Şeridi'ndeki savaşın derhal sona erdirilmesi çağrısında bulunarak sonlandırdı.