BAE Endüstri ve İleri Teknoloji Bakanı Cabir, Türkiye ile BAE ilişkilerini değerlendirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

BAE Endüstri ve İleri Teknoloji Bakanı Cabir, Türkiye ile BAE ilişkilerini değerlendirdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Endüstri ve İleri Teknoloji Bakanı Sultan el-Cabir, Türkiye ile BAE ilişkilerini değerlendirirken, "İki ülkenin de çok güçlü ortak temelleri var. Bunu geliştirebiliriz ve geliştirmeliyiz" dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Endüstri ve İleri Teknoloji Bakanı Sultan el-Cabir, "Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan'ın daveti üzerine Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın ziyareti, bu ilişkiyi yeni bir seviyeye taşıma konusunda gerçekten yeni bir döneme işaret ediyor. İki ülkenin de çok güçlü ortak temelleri var. Bunu geliştirebiliriz ve geliştirmeliyiz" dedi.
Sultan el-Cabir, Türkiye ve BAE ilişkilerini TRT Haber'e değerlendirdi.
Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın Türkiye ziyaretinin birçok açıdan büyük önem taşıdığını belirten Sultan el-Cabir, "Bu ziyaret, BAE ile Türkiye'nin bölge için daha barışçıl, istikrarlı ve müreffeh bir gelecek vizyonu üzerinde birlikte çalıştığı bir zamana denk geliyor. Bu iş birliğinin odak noktası, hoşgörü, karşılıklı yarar, ortak çıkarlar ve elbette köprüler kurmaktır" diye konuştu.
Cabir, ziyaretin temel amacının, ticareti, iş ortaklıklarını geliştirerek ve başarılı sürdürülebilir yatırımları güvence altına alarak ekonomik değer yaratılmasını desteklemek olduğunu vurgulayarak "BAE ve Türkiye, bölgedeki en dinamik iki ekonomiye ve topluma sahiptir. İkimiz de farklı kültürlere sahibiz, ikimiz de ekonomik yola odaklandık ve ekonomik sürecin sürdürülebilir bir geleceğin anahtarı olduğuna inanıyoruz" dedi.

"İki ülkenin de çok güçlü ortak temelleri var. Bunu geliştirebiliriz ve geliştirmeliyiz"
Türkiye- BAE ilişkilerinin yeni olmadığını söyleyen Cabir, iki ülkenin uzun yıllar boyunca sosyal, ekonomik ve kültürel iş birliğinde bulunduğunu dile getirdi.
Cabir, BAE'nin Türkiye'nin bölgedeki en büyük ticaret ortağı olduğuna işaret ederek "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daveti üzerine Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın ziyareti bu ilişkiyi yeni bir seviyeye taşıma konusunda gerçekten yeni bir döneme işaret ediyor. İki ülkenin de çok güçlü ortak temelleri var. Bunu geliştirebiliriz ve geliştirmeliyiz" ifadelerini kullandı.

"Daha fazla iş birliği ve daha fazla yatırım için yeni yollar belirleyerek başarılı yatırımları geliştirmeye hazırız"
İki ülke arasındaki ortaklığı kapsamlı bir şekilde ele aldıklarını anlatan Cabir, bu iş birliğinin iki ülke arasındaki mevcut temel üzerine inşa edileceğini ve ekonomik ticaret ile birden çok sektördeki sosyal bağların geliştirileceğinin altını çizdi. Cabir, şöyle devam etti:
"Elbette bu enerji, sağlık, gıda, tarım, lojistik, limanlar, ulaşım, sanayi, imalat, altyapı, finans ve sermaye piyasalarını, teknoloji, turizm, kültür ve daha fazlasını kapsıyor. Ayrıca iklim değişikliği, enerji, gıda ve su güvenliği gibi küresel sorunları ele almak için ortaklıklar kurmayı da amaçlıyoruz. Bildiğiniz gibi, BAE Türkiye'nin en büyük bölgesel ticaret ortağıdır. BAE'nin Türkiye'ye ihracatı 2019'dan 2020'ye kadar yüzde 110'dan fazla arttı ve toplam ticaret yüzde 21 artış gösterdi. BAE, son 5 yılda çoğunlukla Türkiye'nin ulaşım, yenilenebilir enerji ve turizm sektörlerine yatırım yaptı. BAE'deki Türk yatırımları da inşaat, otomotiv parçaları ve yenilenebilir enerjiye odaklandı. Şimdi bir sonraki aşamaya geçmeye ve daha fazla iş birliği ve daha fazla yatırım için yeni yollar belirleyerek bu başarılı yatırımları geliştirmeye hazırız. Bu ortaklıkları çeşitli alanlarda ve çeşitli endüstrilerde genişletmeyi dört gözle bekliyorum."

"Türkiye yakın bir bölgesel komşu olarak bizim için harika bir doğal ortak"
Aslında bunun kendilerinin ve daha geniş bir bölge için ortak çıkar, genel bağlılık ve barış, istikrar ve gerçek refah için ortak vizyonu olduğunu aktaran Cabir, "Çeşitli Türk mevkidaşlarımız ve ortaklarımızla yaptığımız görüşmelerden, çok benzer bir bakış açısına sahip olduğumuz ve ikimiz için de stratejik olarak önemli olan bir dizi konuda hemfikir olduğumuz çok açık ve net bir şekilde ortaya çıktı" dedi.
Cabir, öte yandan "ortaklık sanatının" kendi DNA'larında olduğunu belirterek, geçmiş yıllardaki başarılarının da anahtarı olduğunu vurguladı.
Bakan Cabir, BAE'nin 50. altın yıl dönümünü kutlarken ortaklıklar ve köprüler kurmanın, gelecek 50 yıllık kalkınma planlarının merkezinde olmaya devam edeceğini kaydetti.
Bölgesel ve küresel ortaklarla birlikte sürdürülebilir ekonomik büyüme ve refahı önceliklendirmeye odaklandıklarını belirten Cabir, "Bu, Türkiye gibi dünyanın dört bir yanındaki ülkelerle daha güçlü ekonomik, ticari ve kültürel bağlar kurmak anlamına gelir. Türkiye yakın bir bölgesel komşu olarak bizim için harika bir doğal ortak." diye konuştu.
Türk halkını BAE'ye davet eden Cabir, Türkiye dahil 192 ülkenin "akıllarını birleştirmek ve geleceği yaratmak için" nasıl bir araya geldiğini kendi gözleriyle görmeleri için Dubai'deki Expo 2020'yi ziyaret etme tavsiyesinde de bulundu.



Suudi Arabistan-Pakistan anlaşması ‘bölgedeki caydırıcılığı yeniden şekillendiriyor’

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman çarşamba günü Riyad'da Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif'i kabul etti. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman çarşamba günü Riyad'da Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif'i kabul etti. (SPA)
TT

Suudi Arabistan-Pakistan anlaşması ‘bölgedeki caydırıcılığı yeniden şekillendiriyor’

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman çarşamba günü Riyad'da Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif'i kabul etti. (SPA)
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman çarşamba günü Riyad'da Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif'i kabul etti. (SPA)

Şarku'l Avsat'a konuşan uzmanlar, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif tarafından çarşamba günü imzalanan ortak stratejik savunma anlaşmasının bölgedeki güç dengesini yeniden şekillendireceğine inanıyor.

Pakistan Başbakanı, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ile görüşmesinin arifesinde, ‘İslam dünyasının birliği için temel bir dayanak noktası olan stratejik bir vizyon ve ilham verici bir liderlikle’ karşılaştığını belirtti.

Naif Arap Güvenlik Bilimleri Üniversitesi Güvenlik Araştırmaları Merkezi ve Ulusal Güvenlik Programı Genel Müdürü Dr. Hişam el-Ganem, anlaşmanın Suudi Arabistan ile yaklaşık 170 nükleer savaş başlığına sahip tek Müslüman çoğunluklu ülke olan Pakistan arasında nükleer ittifakı resmileştirerek Ortadoğu'daki caydırıcılık denklemini yeniden şekillendirdiğini söyledi.

Askeri konularda uzman olan Tümgeneral Dr. Muhammed el-Kubeyban ise anlaşmanın bölgeye hizmet ettiğini ve herhangi bir taraf için tehdit olmaktan ziyade, caydırıcı bir unsur olarak işlev göreceğini düşünüyor. Anlaşmanın iki tarafının da amaçlanan hedefe ulaşmada birbirini tamamlayıcı nitelikte olduğunu ifade eden el-Kubeyban şu değerlendirmede bulundu: “Suudi Arabistan, ileri teknolojiye, konvansiyonel silah cephaneliğine ve gelişmiş altyapıya sahip olmasıyla önemli ülkeler arasında yer alırken, Pakistan ise çarpıcı askeri gücü, altyapısı ve önemli insan kaynaklarıyla nükleer bir devlettir.”


Gazze Şeridi'ndeki savaşta ölenlerin sayısı 65 bini aştı

Yerinden edilmiş Filistinliler, sahil yolunu kullanarak güneye doğru Gazze Şeridi'nin kuzeyinden kaçıyor (AP)
Yerinden edilmiş Filistinliler, sahil yolunu kullanarak güneye doğru Gazze Şeridi'nin kuzeyinden kaçıyor (AP)
TT

Gazze Şeridi'ndeki savaşta ölenlerin sayısı 65 bini aştı

Yerinden edilmiş Filistinliler, sahil yolunu kullanarak güneye doğru Gazze Şeridi'nin kuzeyinden kaçıyor (AP)
Yerinden edilmiş Filistinliler, sahil yolunu kullanarak güneye doğru Gazze Şeridi'nin kuzeyinden kaçıyor (AP)

İsrail'in Gazze'ye yönelik amansız hava saldırıları devam ederken, Gazze Şeridi'ndeki savaşta ölenlerin sayısı, savaşın yaklaşık iki yıl önce başlamasından bu yana 65 bin kişiyi aştı.

BM'nin İsrail'in Gazze'deki Filistinlilere karşı "soykırım" eylemleri gerçekleştirdiği yönündeki suçlamasına rağmen, bombalamanın şiddeti azalmadı. İsrail işgal ordusu dün Gazze Şehri'ne yönelik saldırılarını yoğunlaştırarak, sakinleri merkeze ve güneye doğru kaçmaya zorladı ve on binlerce kişinin Reşid Caddesi'ne akın ederek trafiği durma noktasına getirmesinin ardından, Filistinlilerin yerlerinden edilmesi için geçici bir yol açtı. İsrail ordusu, salı/çarşamba gecesi Gazze Şehri'nde yaklaşık 50 hedefi vurduğunu duyurdu.

Suudi Arabistan, İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını ve Filistin halkına karşı suç işlemeye devam etmesini, uluslararası toplumun uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukukun ihlaline dayanan bu suç niteliğindeki yaklaşıma son vermek için etkili önlemler almaması nedeniyle en sert şekilde kınadı.

Bu arada Avrupa Komisyonu, AB-İsrail ticaret ortaklığı anlaşmasının bazı hükümlerini askıya almayı ve şimdiye kadar gümrük vergilerinden muaf tutulan Yahudi devletinden ithal edilen mallara gümrük vergisi uygulamayı önerdi. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, önerilen yaptırımlara tepki göstererek, Tel Aviv'in yaptırımlar uygulanması halinde "uygun bir yanıt" vereceğini söyledi.


Suudi Arabistan ve Pakistan arasında ortak savunma ve caydırıcılık ittifakı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Pakistan Başbakanı dün Riyad'da resmi görüşmelerde bulundu (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Pakistan Başbakanı dün Riyad'da resmi görüşmelerde bulundu (SPA)
TT

Suudi Arabistan ve Pakistan arasında ortak savunma ve caydırıcılık ittifakı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Pakistan Başbakanı dün Riyad'da resmi görüşmelerde bulundu (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Pakistan Başbakanı dün Riyad'da resmi görüşmelerde bulundu (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ile Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif dün Riyad'da ortak bir stratejik savunma anlaşması imzaladı. Her iki ülkenin de güvenliğini güçlendirme ve bölgede ve dünyada güvenliği ve barışı sağlama çabalarının bir parçası olarak imzalanan anlaşmaya göre bir ülkeye yapılan saldırı, her iki ülkeye de yapılmış sayılacak.

Anlaşma, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ile Pakistan Başbakanı arasında yapılan bir toplantının ardından gerçekleşti. İki taraf arasındaki görüşmelerde, çeşitli alanlarda iki ülke arasındaki stratejik ortaklıkların güçlendirilmesi ve bölgesel ve uluslararası gelişmeler ele alındı.

Anlaşma, iki ülke arasındaki uzun süreli güvenlik ve askeri iş birliğinin bir sonucuydu. Bu iş birliği, ortak güvenlik kaderi ilkesine dayanan savunma ortaklığında yeni bir döneme doğru ilerliyor.

İki tarafın ortak açıklamasın göre anlaşma ‘iki ülke arasındaki savunma iş birliğinin çeşitli yönlerini geliştirmek ve herhangi bir saldırıya karşı ortak caydırıcılığı güçlendirmek amacını taşıyor.

Pakistan Başbakanı dün sabah saatlerinde Riyad'a resmi ziyaret için geldi ve resmi karşılama töreni düzenlendi. Suudi Arabistan Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait F-15 savaş uçakları, Şerif’in uçağı Suudi Arabistan hava sahasına girdikten ona eşlik etti.

Pakistan’ın Riyad Büyükelçiliği'nden bir kaynak dün yaptığı açıklamada, ziyaretin ‘iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ve iş birliğini güçlendirmek ve karşılıklı çıkarlar konusunda iki ülkenin kararlı tutumlarını teyit etmek amacıyla gerçekleştirildiğini’ söyledi.

Suudi Arabistan'ın eski İslamabad Büyükelçisi Ali Avad Asiri, iki ülke arasındaki savunma ilişkilerinin askeri uzmanlık ve gücün yanı sıra Suudi Arabistan’ın mali imkanları ve stratejik konumu ile birleştiğine inanıyor. Bunun iki ülke ve liderleri arasındaki güçlü güven ile taçlandırıldığını ifade eden Asiri’ye göre iki ülkenin liderleri ne kadar değişirse değişsin, ilişkiler her yeni liderlikle daha da güçlenip derinleşiyor. Şarku’l Avsat’a konuşan Asiri, bu ayırt edici iş birliğinin, iki ülkenin güvenliğini zayıflatmak isteyen herkese güçlü bir mesaj gönderdiğini söyledi.