Gıyabında yargılanan eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki'ye 4 yıl hapis cezası

Eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki (Reuters)
Eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki (Reuters)
TT

Gıyabında yargılanan eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki'ye 4 yıl hapis cezası

Eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki (Reuters)
Eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki (Reuters)

Eski Tunus Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki'ye, "devletin dış güvenliğine saldırmak" suçlamasıyla gıyabında yargılandığı davada 4 yıl hapis cezası verildi.
Tunus resmi ajansı TAP'ta yer alan habere göre Merzuki'nin "devletin dış güvenliğine saldırmak" suçlamasıyla gıyabında yargılandığı davanın duruşması Tunus Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
Merzuki, yargılandığı davada 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Ne olmuştu?
Eski Tunus Cumhurbaşkanı Merzuki, ekim ayında France 24'ün Arapça kanalında yayımlanan röportajında, "Uluslararası Frankofon Zirvesi'nin Tunus'ta düzenlenmesinin darbeye destek olacağını düşündüğüm için zirvenin Tunus'ta yapılmaması için çalıştım ve bu yaptığımla gurur duyuyorum." ifadelerini kullanmıştı.
Cumhurbaşkanı Kays Said, Merzuki'nin bu açıklamasının ardından 14 Ekim'de yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında, yurt dışında Tunus'a komplo kuranların devletin iç ve dış güvenliğini hedef aldığını, bu kişilerin diplomatik pasaport taşımaya haklarının olmadığını söylemişti.
Bunun üzerine Tunus İstinaf Mahkemesi Sözcüsü Habib Tarhani, 15 Ekim'de, Adalet Bakanı'nın verdiği izne dayanarak Merzuki hakkında soruşturma başlatıldığını duyurmuştu.
Merzuki ise suçlamaları reddederek ülkesinin aleyhine çalışmadığını, Cumhurbaşkanı Said'in 25 Temmuz'da aldığı olağanüstü kararları "darbe" olarak gördüğünü ve buna karşı çıktığı için hedef alındığını dile getirmişti.
Tunus Asliye Hukuk Mahkemesi, 4 Kasım'da Merzuki için "ülkenin iç ve dış güvenliğine karşı komplo kurmak" suçlamasıyla "uluslararası tutuklama" kararı çıkarmıştı.



Gazze: İsrail bombardımanında 29 kişi öldü... Hastanelerde benzeri görülmemiş bir yakıt krizi

Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)
Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)
TT

Gazze: İsrail bombardımanında 29 kişi öldü... Hastanelerde benzeri görülmemiş bir yakıt krizi

Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)
Filistinli iki kadın, bu sabah İsrail'in bombardımanında hayatını kaybeden kurbanlar için ağlıyor (Reuters)

Filistin Televizyonu, İsrail'in bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında 29 Filistinlinin öldürüldüğünü bildirdi.

Filistin Haber Ajansı (Safa), "Bu sabah Gazze Şehri'nin güneydoğusundaki El-Zeytun Mahallesi'nin Askula bölgesindeki El-Şafii Okulu'na düzenlenen İsrail bombardımanı sonucu 5 vatandaşın şehit olduğunu, çok sayıda kişinin de yaralandığını" bildirdi. Ayrıca, "Güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus kentinin kuzeybatısındaki el-Karara kasabasının Mevasi bölgesindeki bir çadırı hedef alan İsrail saldırısı sonucu 4 vatandaşın şehit olduğunu, birçok kişinin de yaralandığını" ifade etti.

Filistinliler, Gazze'nin merkezindeki El-Bureyc kampına düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından hasarı inceliyor (AFP)Filistinliler, Gazze'nin merkezindeki El-Bureyc kampına düzenlenen İsrail hava saldırısının ardından hasarı inceliyor (AFP)

Buna karşılık, Nasır Hastanesi, "Han Yunus'un batısındaki el-Mevasi bölgesinde yerinden edilmiş kişilerin barındığı çadırlara düzenlenen İsrail saldırısında, 6 kişinin şehit olduğunu ve 10'dan fazla kişinin de yaralandığını" bildirdi.

Bu gelişme, ABD Başkanı Donald Trump'ın dün yarattığı olumlu atmosfere rağmen gerçekleşti. Trump, Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki ateşkes önerisine "olumlu" yanıt vermesinin "iyi" olduğunu ve bu hafta çatışmaların sona erdirilmesine yönelik bir anlaşmaya varılmasının muhtemel olduğunu ima etti.

Eşi görülmemiş yakıt krizi

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı bugün, hastanelerde elektrik jeneratörlerinin çalışması için gerekli yakıtın eşi görülmemiş bir kriz noktasına ulaştığı konusunda uyarıda bulundu.

Bakanlığın bugünkü açıklamasında, krizin, sağlık sisteminin ve faaliyette kalan hastanelerin aşırı yıpranmasını daha da kötüleştirdiğini belirterek, “Ağır vakalardan kaynaklanan artan baskı, hayati bölümlerin çalışması için elektrik jeneratörlerinin devrede kalmasının önemini daha da artırıyor” denildi.

Bakanlık, “İsrail işgali, hastanelerin çalışması için ek süre tanımayan yakıt miktarını kısıtlama politikası izliyor” diyerek, “Geçici ve acil çözümlerin devam etmesi, hayat kurtaran bölümlerin çalışmasının durması anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.