Arap Koalisyonu: Kızıldeniz’in güneyinde Husi milislere ait patlayıcı yüklü bir tekne imha edildi

Kızıldeniz’in güneyinde bulunan patlayıcı yüklü bir tekne (Şarku’l Avsat-Avşiv)
Kızıldeniz’in güneyinde bulunan patlayıcı yüklü bir tekne (Şarku’l Avsat-Avşiv)
TT

Arap Koalisyonu: Kızıldeniz’in güneyinde Husi milislere ait patlayıcı yüklü bir tekne imha edildi

Kızıldeniz’in güneyinde bulunan patlayıcı yüklü bir tekne (Şarku’l Avsat-Avşiv)
Kızıldeniz’in güneyinde bulunan patlayıcı yüklü bir tekne (Şarku’l Avsat-Avşiv)

Yemen’deki meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu, bugün Kızıldeniz’in güneyinde Husi milislere ait patlayıcı yüklü bir teknenin imha edildiğini duyurdu.
Koalisyon tarafından yapılan açıklamada, milislerin patlayıcı yüklü tekneler ile saldırı düzenlemek için Hudeyde Limanı’nı kullandığı ifade edilerek, “Husilerin limanı kullanması, seyrüsefer özgürlüğü ve küresel ticareti tehdit ediyor” denildi.
Koalisyon, bir süre önce Husi milislerin Hudeyde ve Salif limanlarını askeri amaçlarla kullandığını gözler önüne seren kanıtlar sundu.
Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg, Yemen’deki son gelişmelere ilişkin BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) yaptığı konuşmada, Hudeyde Limanı’nın Husiler tarafından askeri amaçlarla kullanımının araştırıldığını söyledi.
BM Hudeyde Anlaşmasını Destekleme Misyonu (UNMHA) Başkanı Tümgeneral Michael Beary ise bu ayın başlarında yaptığı bir açıklamada, Hudeyde’nin sivil limanlarını koruma ve Kızıldeniz’de mayınları temizleme çabalarını yoğunlaştırma gereğini vurguladı.
BM, 2018 sonlarında İsveç’in başkenti Stockholm’de Yemen hükümeti ile Husiler arasında bir anlaşmaya sponsor oldu.
Anlaşma, ana hükümlerinin bir kısmını Yemen’in batısındaki kıyı kenti Hudeyde’deki ateşkese ayırdı.
Ateşkes, şehirde ve üç limanda güvenlik güçleri ve sahil güvenliğin kurulması, milislerin şehirden çekilmesi ve yerleştirdikleri mayınların kaldırılmasını içeriyordu.
Ancak Husiler ateşkesi ihlal etmeye, mayın döşemeye, sivilleri hedef almaya devam etti ve şehir ile limanlardan çekilmeyi reddetti.
Husiler, Stockholm Anlaşması’nın yürürlüğe girmesinden bu yana Hudeyde’nin çeşitli bölgelerindeki köyleri, yerleşim yerlerini ve çiftlikleri bombalayarak kasıtlı olarak sivillere karşı suç işledi.



Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
TT

Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, yetkililerinin son günlerde artan tutum ve tehditlerine rağmen, Hizbullah'ın silahsızlanmak için diyaloğu kabul edeceğinden emin görünüyor.

Cumhurbaşkanlığına yakın bakanlık kaynakları Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın son açıklamalarını çelişkili pozisyonlar kategorisine koyarak “hiç kimsenin güç kullanarak silahsızlanma tehdidinde bulunmadığını ve tüm meselelerin diyalog yoluyla çözüleceğini, Kasım'ın da Hizbullah'ın buna hazır olduğunu ifade ettiğini, ancak şu anda kendilerine baskı yapılmamasını istediğini” vurguladı.

Kaynaklar, “her şeye rağmen iletişimin devam edeceğini, çünkü bu aşamanın sakin geçmesinin herkesten önce Hizbullah'ın çıkarına olduğunu” belirtti.

Başbakanlık kaynakları ise Şarku’l Avsat'a hükümetin “bakanlık açıklamasını uygulamaya devam ettiğini ve kontrolünü tüm topraklara yaymak amacıyla, silahları devletle sınırlandırmak için gerekenleri yaptığını” ifade etti.