Lübnan, Suudi Arabistan'ın Beyrut Büyükelçisini yeniden Lübnan'a gönderme kararından memnun

(AFP)
(AFP)
TT

Lübnan, Suudi Arabistan'ın Beyrut Büyükelçisini yeniden Lübnan'a gönderme kararından memnun

(AFP)
(AFP)

Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Suudi Arabistan'ın Beyrut Büyükelçisi Velid el-Buhari'yi yeniden Lübnan'a gönderme kararını memnuniyetle karşıladı.
Başbakan Mikati, konuya ilişkin Twitter hesabından kısa bir açıklama yaptı.
Mikati, "Suudi Arabistan'ın, Beyrut Büyükelçisini yeniden Lübnan'a gönderme kararına yönelik memnuniyetimizi dile getiriyoruz. Lübnan'ın Arap bağı ile gurur duyduğunu vurguluyoruz" ifadelerini kullandı.
Başbakan Mikati, ülkesinin, Körfez ülkeleriyle geçmişte olduğu gibi gelecekte de en iyi ilişkileri tesis etme prensibine bağlı kalacağını belirtti.
Suudi Arabistan, bugün, 5 ay önce ülkeye çağırdığı Beyrut Büyükelçisi Velid el-Buhari'yi yeniden Lübnan'a gönderme kararı aldığını duyurmuştu.

Lübnan-Körfez krizi
Eski Lübnan Enformasyon Bakanı George Kardahi'nin, 27 Ekim 2021'de yayımlanan bir televizyon programında, Yemen'deki tutumu nedeniyle Suudi Arabistan'a yönelik suçlayıcı ifadeler kullanması Lübnan ile Körfez ülkeleri arasında diplomatik krize yol açmıştı.
Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn, 30 Ekim 2021'de Beyrut yönetimi ile diplomatik ve ticari ilişkilerini kestiklerini duyurmuştu.
Bunun üzerine Kardahi, 3 Aralık 2021'de görevinden istifa etmiş ancak buna rağmen ilişkiler düzelmemişti.
Bu gerilimin ardından Beyrut'a 22-23 Ocak'ta ilk üst düzey ziyareti gerçekleştiren Kuveyt Dışişleri Bakanı Ahmed Nasır el-Muhammed es-Sabah, Lübnan ile Körfez ülkeleri arasındaki ilişkilerin yeniden tesisi için önerilerin bulunduğu bir mesajı yetkililere ilettiğini söylemiş ancak mesajın içeriğine dair detay vermemişti.
Mikati, 21 Mart'ta yaptığı yazılı açıklamada, hükümetinin Lübnan ile Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri arasındaki ilişkileri normalleştirmeye kararlı olduğunu kaydetmişti.
Lübnan Başbakanı ayrıca, Suudi Arabistan ve KİK ülkelerinin egemenliğini, güvenliğini ve istikrarını ihlal eden Lübnan kaynaklı tüm siyasi, askeri, güvenlik ve medya faaliyetlerinin durdurulması gerektiğini bildirmişti.
Bu açıklamalar üzerine Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, Lübnan Başbakanı Necib Mikati'nin ülkesi ile Körfez ülkeleri ilişkileri hakkında yaptığı açıklamadaki 'olumlu noktaları' memnuniyetle karşıladığını duyurmuştu.
Riyad yönetimiyle eş zamanlı olarak Kuveyt Dışişleri Bakanlığı da Mikati için benzer açıklamalarda bulunmuştu.
Ardından Katar'ın başkenti Doha'da Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile 26 Mart'ta görüşen Mikati, tüm Arap ülkelerinin ve Körfez'in Lübnan ile ilişkilerinde yeniden normalleşme yaşanacağını dile getirmişti.
 



Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
TT

Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, yetkililerinin son günlerde artan tutum ve tehditlerine rağmen, Hizbullah'ın silahsızlanmak için diyaloğu kabul edeceğinden emin görünüyor.

Cumhurbaşkanlığına yakın bakanlık kaynakları Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın son açıklamalarını çelişkili pozisyonlar kategorisine koyarak “hiç kimsenin güç kullanarak silahsızlanma tehdidinde bulunmadığını ve tüm meselelerin diyalog yoluyla çözüleceğini, Kasım'ın da Hizbullah'ın buna hazır olduğunu ifade ettiğini, ancak şu anda kendilerine baskı yapılmamasını istediğini” vurguladı.

Kaynaklar, “her şeye rağmen iletişimin devam edeceğini, çünkü bu aşamanın sakin geçmesinin herkesten önce Hizbullah'ın çıkarına olduğunu” belirtti.

Başbakanlık kaynakları ise Şarku’l Avsat'a hükümetin “bakanlık açıklamasını uygulamaya devam ettiğini ve kontrolünü tüm topraklara yaymak amacıyla, silahları devletle sınırlandırmak için gerekenleri yaptığını” ifade etti.