İlerici Sosyalist Partisi: Canbolat boyun eğdirme girişimlerine direniyor  

İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat (soldan ikinci) seçmenlerine seslendi. (Lübnan haber ajansı)  
İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat (soldan ikinci) seçmenlerine seslendi. (Lübnan haber ajansı)  
TT

İlerici Sosyalist Partisi: Canbolat boyun eğdirme girişimlerine direniyor  

İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat (soldan ikinci) seçmenlerine seslendi. (Lübnan haber ajansı)  
İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat (soldan ikinci) seçmenlerine seslendi. (Lübnan haber ajansı)  

Lübnan’daki İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat isim vermeden Hizbullah’ı hedef aldı. Beyrut’un Cebel (Dağ) Bölgesindeki Semkaniye’de Dürzi din adamlarının katıldığı bir toplantıda seçmenlere seslenen Canbolat, ‘’Siz beyaz sarıklılara konuşuyorum (Dürzi din adamlarının sembolü) hikmet ve tevhid, akıl ve iman sembolü olan sarıkları saranlara sesleniyorum, gelin Arap Dağı’nda olduğu gibi hep birlikte seçimler aracılığıyla yapılan bu saldırıları sandıklarda püskürtelim. Boyun eğmeyeceğimizi ve kimsenin nüfuzu altına girmeyeceğimizi gösterelim’’ dedi.  
Hizbullah’ın liderliğindeki Direniş Ekseni’ne göndermede bulunan Velid Canbolat şunları kaydetti:  
"Cebel’de, güneyde, Beyrut’ta ve Beka’da bizim savaşçılarımız İsrail’e karşı savaşırken şehit oldu. Lübnan’ın bağımsızlığına olan katkılarımızı hatırlatmama gerek var mı, Kemal Canbolat halk ordusuyla birlikte Bahmudun’da vekalet ordusuna, Suriye ordusuna ve muhaberatına tek başına karşı koymadı mı? Daha sonra ona suikast düzenlediler. Lübnan’ın bağımsızlığını Direniş Ekseni, Sahtekarlık Ekseni adı altında gasp etmeye çalışanlar başarılı olamayacak. Bizler Lübnan’ın Arap kimliğini korumak için içeride ve dışarıda çaba gösterdik. Suudi Arabistan, Kuveyt ve Sovyetler Birliği Lübnan’daki Arap milliyetçilerinin yanında durdu. Şehit Refik Hariri’nin Lübnan’ın Arap kimliğinin korunmasındaki siyasi ve sosyal rolünü de unutmamalıyız.’’  
İlerici Sosyalist Partisi kaynakları, Velid Canbolat’ın konuşmasında İran güdümlü Hizbullah ve Suriye rejimini hedef aldığını ve boyun eğdirme girişimine direndiğini aktard. Şarku’l Avsat’a değerlendirmede bulunan kaynaklar, “Hizbullah Hristiyan ve Sünni çevrelerde ‘gedik açmayı başardı’ ancak Cebel (Dürzilerin yoğunluklu yaşadığı Lübnan Dağı) bölgesinde henüz etkinlik elde edemedi. 1976 yılında Suriye rejimi Kemal Canbolat’ı öldürerek direnişi kırmaya ve Dürzileri kendi safına çekmeye çalışmıştı, şimdi aynı strateji İran’ın güdümündeki Hizbullah tarafından uygulanmaya çalışılıyor’’ dedi. Canbolat’ın ve Muvahhid Dürzilerin Hizbullah’ın egemenliğini kabul etmediğine işaret eden kaynaklar, ‘’Hizbullah’ı destekleyen ciddi bir Hristiyan kitle var, Müstakbel Hareketi lideri Saad Hariri’nin seçimleri boykot kararı almasının ardından Hizbullah ciddi sayıda Sünni milletvekili de çıkaracaktır, geriye Dürziler kalıyor, ancak Velid Canbolat boyun eğmiyor’’ değerlendirmesinde bulundu.



Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
TT

Hizbullah'ın tehditleri silahsızlanma taleplerini engellemiyor

Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)
Hizbullah destekçileri güney Lübnan'ın Taybeh kasabasındaki savaşçıların cenazesine katıldı, 6 Nisan (AFP)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, yetkililerinin son günlerde artan tutum ve tehditlerine rağmen, Hizbullah'ın silahsızlanmak için diyaloğu kabul edeceğinden emin görünüyor.

Cumhurbaşkanlığına yakın bakanlık kaynakları Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın son açıklamalarını çelişkili pozisyonlar kategorisine koyarak “hiç kimsenin güç kullanarak silahsızlanma tehdidinde bulunmadığını ve tüm meselelerin diyalog yoluyla çözüleceğini, Kasım'ın da Hizbullah'ın buna hazır olduğunu ifade ettiğini, ancak şu anda kendilerine baskı yapılmamasını istediğini” vurguladı.

Kaynaklar, “her şeye rağmen iletişimin devam edeceğini, çünkü bu aşamanın sakin geçmesinin herkesten önce Hizbullah'ın çıkarına olduğunu” belirtti.

Başbakanlık kaynakları ise Şarku’l Avsat'a hükümetin “bakanlık açıklamasını uygulamaya devam ettiğini ve kontrolünü tüm topraklara yaymak amacıyla, silahları devletle sınırlandırmak için gerekenleri yaptığını” ifade etti.