Batı Şeria'da Abbas ile görüşecek Biden bugün Suudi Arabistan'a 3 kritik dosya ile gidecek

Biden'ın Cidde ziyareti için hazırlanan Suudi ve Amerikan bayrakları (AFP)
Biden'ın Cidde ziyareti için hazırlanan Suudi ve Amerikan bayrakları (AFP)
TT

Batı Şeria'da Abbas ile görüşecek Biden bugün Suudi Arabistan'a 3 kritik dosya ile gidecek

Biden'ın Cidde ziyareti için hazırlanan Suudi ve Amerikan bayrakları (AFP)
Biden'ın Cidde ziyareti için hazırlanan Suudi ve Amerikan bayrakları (AFP)

ABD Başkanı Joe Biden, Ortadoğu gezisinin ikinci durağı kapsamında bugün (Cuma) ziyaret edeceği Suudi Arabistan’a çantasında üç dosya ile gidecek. Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile ikili görüşmelerde bulunması beklenen Biden, Cumartesi günü Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerinin liderlerini içeren bir Körfez zirvesine katılacak.
ABD Başkanı ayrıca Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Ürdün Kralı II. Abdullah ve Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi ile de görüşecek. ABD-Körfez görüşmelerinin öncelikleri arasında İran tehditleriyle yüzleşmek, Yemen savaşını sona erdirmenin yollarını tartışmak ve enerji sorunu yer alıyor.
Biden, yönetiminin nükleer anlaşmayı canlandırma çabaları konusunda Körfez ülkelerine güvence vermek için çalışıyor. ABD Başkanı’nın Tahran'ın tehditlerine ve istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerine karşı koymak için genişletilmiş bir güvenlik ittifakının kurulduğunu duyurması bekleniyor.
ABD Başkanı ayrıca Suudi Arabistan liderliğiyle yaptığı görüşmelerde Yemen'deki kırılgan ateşkesi istikrara kavuşturmanın yollarını tartışacak. Bu konuda ilk hedef, barışın önünü açacak kalıcı bir ateşkese ulaşmak.
Biden ayrıca Körfez ülkelerini, fiyatları düşürmek için petrol üretimlerini artırmaya ikna etmeyi umuyor. ABD Başkanı, İsrail ve Batı Şeria'da yaptığı görüşmelerin sonuçlarını da gözden geçirecek.
 
İran'ın tehditlerine karşı koymak
Biden, Cidde'ye hareket etmeden önce, Doğu Kudüs'teki Zeytin Dağı'nda bulunan Batı Şeria ve Augusta Victoria Hastanesi'ni ziyaret edecek. Bu ziyaretten önce ABD Başkanı Kudüs Hastaneler Ağı'nı finanse etmek için 100 milyon dolarlık bir yardım paketi açıkladı.
Diğer yandan ABD Başkanı Biden Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile de ikili görüşmelerde bulunacak. Üst düzey bir ABD'li yetkili Çarşamba akşamı gazetecilere verdiği demeçte, Biden ve Abbas görüşmesinin hem Gazze hem de Batı Şeria'da dördüncü nesil yeteneklerin geliştirilmesi de dahil olmak üzere Filistin ekonomik fırsatlarını geliştirme yollarını ele alacağını söyledi.
İsrail Başbakanı Yair Lapid ile ikili bir görüşme gerçekleştiren Biden, İsrail ve Batı Şeria'da 48 saat geçirdi. Bu süre zarfında ABD'nin İsrail'in güvenliğini destekleme ve İran'ın nükleer bomba elde etmesini önlemenin yanı sıra bölgedeki güvenlik çabalarını güçlendirme ve iki devletli çözümü koruma yollarını tartıştı. Toplantı, iki ülke arasındaki güçlü bağları teyit eden ve ABD ile İsrail arasındaki uzun vadeli güvenlik ilişkilerini genişleten ‘Kudüs Deklarasyonu’ adı verilen yeni bir ortak bildirgenin imzalanmasına tanık oldu. İran'ın nükleer silah edinmesine asla izin vermeme ve İran'ın istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerine karşı koyma konusunda net bir taahhüt içeren deklarasyon ayrıca, gıda güvensizliğinden Ukrayna savaşına kadar küresel sorunları ele alarak İbrahim Anlaşmalarını ve İsrail'in bölgeye entegrasyonunun genişlemesini destekliyor.
Üst düzey bir ABD'li yetkili, Biden yönetiminin İsrail'e, güvenlik desteği olarak 4.8 milyar dolar verdiğini söyledi. Bu rakamın içerisinde özellikle Mayıs 2021'de Hamas'ın füze saldırılarından sonra Demir Kubbe'nin yenilenmesi için verilen 1 milyar dolarlık destek de var. Yetkili, Başkan Biden ve ekibinin İsrail hükümetinin İran'ın saldırganlığına ve faaliyetlerine karşı koyma çabalarıyla koordineli hareket ettiğini vurguladı.
ABD’li yetkili, “İran, Viyana'da müzakere edilen anlaşmayı imzalamak isterse diplomasiye kapı açık. Biz bunu yapmaya hazır olduğumuz konusunda çok netiz. İran hazır değilse, yaptırımlarımızın baskısını artırmaya ve İran'ın diplomatik izolasyonunu güçlendirmeye devam edeceğiz" dedi.
Biden'ın İran dosyası ile ilgili İsraillilerle iyi istişarelerde bulunduğunu vurgulayan Amerikalı yetkili, Suudi Arabistan'daki tartışmaların ve KİK+3 (Körfez ülkeleri ve Mısır, Ürdün, Irak) zirvesinde de İran dosyasının yer alacağını kaydetti.

İki devletli çözüm
Biden İran tehditlerini ele almanın yanı sıra ziyareti sırasında iki devletli çözümü korumanın önemini de vurguladı.
ABD Başkanı Perşembe günü İsrail Başbakanı Yair Lapid, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve eski Başbakan Binyamin Netanyahu da dahil olmak üzere çok sayıda İsrailli yetkiliyle bir araya geldi.
Biden, İsrailli ve Filistinli liderlerle yaptığı görüşmelerde iki devletli çözüme desteğinin sürdüğünü vurguladı. Bu çözümün ‘hem İsrailliler hem de Filistinliler için özgürlük, refah ve demokrasi’ sağlamanın en iyi yolu olduğunun altını çizdi. Ancak Biden aynı zamanda bunun ‘kısa vadede’ olmayacağını da belirtti.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Biden'ın bu ziyaret sırasında İsrail ve Filistin tarafları arasındaki müzakereleri sürdürmeye yönelik herhangi bir teklif sunmayacağını kaydetti.



Suudi Arabistan, Fortune Global Forum'da niteliksel atılımlarını sergiliyor... Krallık: ‘Fırsatlar Ülkesi’

Suudi Arabistan Kongre ve Fuar Genel Kurumu (SCEGA) Başkanı Fahd er-Reşid, Fortune Global Forum'un açılışında konuşma yaptı. (Fotoğraf: Turki el-Akili)
Suudi Arabistan Kongre ve Fuar Genel Kurumu (SCEGA) Başkanı Fahd er-Reşid, Fortune Global Forum'un açılışında konuşma yaptı. (Fotoğraf: Turki el-Akili)
TT

Suudi Arabistan, Fortune Global Forum'da niteliksel atılımlarını sergiliyor... Krallık: ‘Fırsatlar Ülkesi’

Suudi Arabistan Kongre ve Fuar Genel Kurumu (SCEGA) Başkanı Fahd er-Reşid, Fortune Global Forum'un açılışında konuşma yaptı. (Fotoğraf: Turki el-Akili)
Suudi Arabistan Kongre ve Fuar Genel Kurumu (SCEGA) Başkanı Fahd er-Reşid, Fortune Global Forum'un açılışında konuşma yaptı. (Fotoğraf: Turki el-Akili)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu Genel Sekreterliği Danışmanı ve Suudi Arabistan Kongre ve Fuar Genel Kurumu (SCEGA) Başkanı Fahd er-Reşid, Krallığın bugün bir fırsatlar ülkesi haline geldiğini belirterek, Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 çerçevesinde çeşitli alanlarda kaydettiği niteliksel atılımları vurguladı.

26-27 Ekim tarihlerinde ilk kez Riyad'da düzenlenen Fortune Global Forum'un açılış konuşmasında er-Reşid, kadınların işgücü piyasasına katılımının yüzde 37'ye ulaşarak 2030 için belirlenen hedefi aştığını açıkladı. Öte yandan, turizm sektörü geçen yıl 100 milyon ziyaretçi hedefi açıklanmışken, 120 milyon ziyaretçiyi ağırladı.

Er-Reşid, yaklaşık 8 milyonluk nüfusu ile dünyanın en büyük 50 şehir ekonomisi arasında yer alan Riyad şehrinin, Suudilerin hırsını ve zorlu bir ortamda inşa etme yeteneğini somutlaştırdığını belirtti. Er-Reşid, “Başarılar, Suudi halkını karakterize eden hırs, sabır ve sınırsız iyimserlik sayesinde elde edildi” ifadesini kullandı.

Er-Reşid, Vizyon 2030'un uygulanmasının tüm sektörleri kapsayan kesin performans göstergelerine dayandığını belirtti. Suudi Arabistan’ın, çeşitli bölgelerdeki erkek ve kadınların ortak çabalarıyla, küresel yetenekleri çekerek ve uluslararası ortaklıkları güçlendirerek binden fazla girişim başlattığını ve bunların yüzde 85'inin plana göre ilerlediğini kaydetti.

Suudi Arabistan’ın iş birliği ve yatırımı artırmak için dünyaya kollarını açtığını vurgulayan er-Reşid, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: “Buradayız, hazırız. Yeteneklerimizi artıracak ve bilgimizi derinleştirecek yeni ortaklıklar kurmayı sabırsızlıkla bekliyoruz.”

Fortune Global Forum, yapay zekâ alanındaki tarihi gelişmeler, jeopolitik gerilimler ve değişen ticaret politikalarının küresel pazarlar ve tedarik zincirleri üzerindeki etkisi dahil olmak üzere, küresel ekonomideki büyük değişikliklerin arkasındaki itici güçleri tartışıyor. Ayrıca, ekonomilerin stratejilerini enerji bağımlılığından finansal liderliği güçlendirmeye doğru yeniden yönlendirdiği, kamu-özel sektör ortaklıkları için yeni fırsatlar yarattığı ve iş ve yatırım alanlarında küresel iş birliğinin haritasını yeniden çizdiği Körfez bölgesindeki dönüşümleri de vurguluyor.


İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti

İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)
İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ederken Gazze şehrindeki yıkımı gösteren bir fotoğraf (AFP)

İsrail ordusu bugün Gazze şehrini ‘tehlikeli savaş bölgesi’ ilan etti. İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından yaklaşık iki yıl sonra İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin en büyük şehrini kontrol altına almaya hazırlanıyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee'nin X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Bugün saat 10:00'dan itibaren geçerli olacak askeri faaliyetler için yerel ve geçici ateşkes, tehlikeli savaş bölgesi olarak kabul edilen Gazze şehri bölgesini kapsamamaktadır” denildi.

Söz konusu ateşkes, yardım dağıtımını kolaylaştırmak için belirli bölgelerde günlük olarak uygulanan ateşkesi ifade ediyor.

İsrail ordusu geçtiğimiz temmuz sonunda, ‘Birleşmiş Milletler (BM) konvoylarının ve sivil toplum kuruluşlarının güvenli geçişini sağlamak’ amacıyla Gazze şehri ve kuşatma altında bulunan ve tahrip edilmiş Filistin topraklarının diğer bölgelerinde askeri faaliyetlerin ‘günlük olarak askıya alınacağını’ duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre İsrail ordusu bugün, ‘Gazze Şeridi'ndeki terör örgütlerine karşı kara manevraları ve saldırı faaliyetlerini sürdürürken, Gazze Şeridi'ndeki insani yardım çabalarını da desteklemeye devam edeceğini’ belirtti.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü ise bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nde 33 kişinin öldürüldüğünü bildirdi.

İsrail'e savaşı sona erdirmesi için uluslararası ve ulusal baskıların artmasına rağmen, ordu dün, güçlerinin Gazze Şeridi genelinde ‘operasyonlarına devam ettiğini’ duyurdu.

İsrail hükümetinin ağustos ayı başında Gazze şehrini kontrol altına alma planını onaylamasının ardından, Gazze şehri sakinlerinin tahliyesinin ‘kaçınılmaz’ olduğu ifade edildi.


Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
TT

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırısını kınadı ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne desteğini yineledi

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)
Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenliği ve istikrarı sağlamak ve devletin ve kurumlarının egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi. (AP)

Suudi Arabistan, İsrail'in Suriye topraklarındaki devam eden ihlallerini güçlü bir şekilde kınadığını ifade ederek, bunları Suriye'nin içişlerine ‘açık bir müdahale’ ve Suriye'nin egemenliğinin ve 1974 yılında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması da dahil olmak üzere uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak nitelendirdi.

Suudi Arabistan'ın resmi tutumu, Süveyda vilayetinde son dönemde yaşanan gelişmeler ve buna bağlı olarak İsrail'in Suriye topraklarındaki gerginliği artırması üzerine Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün yayınlanan bir açıklamada ortaya kondu.

Suudi Arabistan, Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı sağlamak, sivil barışı korumak ve devletin ve kurumlarının tüm Suriye toprakları üzerindeki egemenliğini güçlendirmek için aldığı önlemlere tam destek verdiğini yineledi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamada, Suudi Arabistan'ın Suriye'yi bölmeye yönelik her türlü ayrılıkçı çağrı veya girişimi kategorik olarak reddettiği vurgulanarak, Suriye halkının tüm bileşenlerine diyalog ve mantığa öncelik vermeleri ve birleşik ve güvenli bir Suriye inşa etmek için birlikte çalışmaları çağrısında bulunuldu.

Suudi Arabistan ayrıca, uluslararası topluma İsrail'in tekrarlanan ihlallerine karşı ciddi ve kararlı bir tutum sergilemesi ve Suriye'nin egemenliğini yeniden tesis etme ve topraklarının tamamında güvenliği sağlama çabalarına destek olması çağrısını yineledi.