İnsan olmayan ilk memeli çiftçi bulundu

Araştırma ekibine göre bu kemirgenler günlük kalorilerinin yüzde 20 ila 60’ını tarımdan sağlıyor

Güneydoğu cep sincabı, ABD'nin güneyindeki Alabama, Georgia ve Florida'da yaşıyor(Joseph W. Jones Ekolojik Araştırma Merkezi)
Güneydoğu cep sincabı, ABD'nin güneyindeki Alabama, Georgia ve Florida'da yaşıyor(Joseph W. Jones Ekolojik Araştırma Merkezi)
TT

İnsan olmayan ilk memeli çiftçi bulundu

Güneydoğu cep sincabı, ABD'nin güneyindeki Alabama, Georgia ve Florida'da yaşıyor(Joseph W. Jones Ekolojik Araştırma Merkezi)
Güneydoğu cep sincabı, ABD'nin güneyindeki Alabama, Georgia ve Florida'da yaşıyor(Joseph W. Jones Ekolojik Araştırma Merkezi)

ABD’li biyolog Francis Putz ve meslektaşları, insan olmayan ilk memeli çiftçiyi keşfetti.
Hakemli bilimsel dergi Current Biology’de yayımlanan yeni araştırmaya göre Latince adı Geomys pinetis olan güneydoğu cep sincapları, yeraltı tünellerinde bir çeşit tarım faaliyeti yapıyor.
Çiftçilik söz konusu olduğunda insanların memeliler arasında benzersiz olduğu düşünülüyordu. Ancak yeni araştırma insanın gıda yetiştiren tek memeli olmadığını gösteriyor.
Yaklaşık 26 santimetre boyundaki kemirgenler, çoğunlukla toprak altında bitki köklerini, gövdelerini veya yer üstündeki yabani otlarla besleniyor.
Hayatlarının çoğunu futbol sahası büyüklüğünde bir alana denk gelen uzun tüneller kazarak yalnız başlarına geçiren sincaplar, sadece ara sıra yiyecek aramak ve çiftleşmek için yer üstüne çıkıyor.
Hayvanlar, bu uzun tünelleri kazmak için çok fazla enerji harcıyor; bu da onları yırtıcılara karşı savunmasız hale getiriyor.
Florida Üniversitesi’nde görev alan Putz ve ekibi bunun nedenini öğrenmek için cep sincaplarını doğal ortamlarında gözlemlemeye karar verdi.
Tünellere hendekler kazarak kameralar yerleştiren ekip, sincapların düzenli olarak kullandıkları bölümleri fotoğrafladı.
Araştırmacılar, atıklarını belirli bölümlerde saklayan diğer sincapların aksine, G. pinetis'in tünel boyunca dışkı ve idrar bırakarak toprağı gübrelediğini tespit etti.
İncelemeler, kemirgenlerin gübreleme sayesinde tünele doğru uzayan bitki köklerini kırptığını ve bunlarla beslenirken köklerin yeniden büyümesini sağladığını ortaya koydu.
Bu sincabın çoğu zaman bitkinin tamamını tünele çekip yemediği, bazılarını köklerin yeniden büyümesi için kasıtlı olarak bıraktığı belirtildi.
Araştırma makalesinde bu sincap türünün kökleri kırpma ve gübreleme yoluyla, günlük kalorilerinin yüzde 20 ila 60’ını sağladıkları mahsulü yetiştirdikleri ifade edildi.
Putz, "Güneydoğu cep sincapları, insan olmayan ilk memeli çiftçilerdir. Tarım, karıncalar, böcekler ve termit türleri arasında bilinen bir faaliyet. Ancak diğer memelilerde görülmedi" diye konuştu:
Öte yandan tarım faaliyetinin tam olarak ne olduğu sorusu da bilim camiasının tartışmalı konularından. Örneğin, söz konusu sincapların insanın aksine bitki tohumlarını kendilerinin ekmemesi bir uzmanı şüpheye düşürdü.
Texas Üniversitesi, Austin’den evrimsel biyolog Ulrich Mueller, bu hayvanların insanlar ve mantar yetiştiren karıncalar gibi mahsullerini ekmediğini vurguladı:
"Bir şeye çiftçilik demek için bundan daha fazlasına ihtiyacımız var."
Independent Türkçe, Science.org, Science Alert, Science News



NASA'dan insanları parçalayabilecek "zombi yıldız"a yakın takip

NASA'nın Hubble Uzay Teleskobu, inanılmaz derecede güçlü bir manyetik alana sahip ölü bir yıldız olan Magnetar SGR 0501+4516'yı, Samanyolu'ndan geçerken izliyor (ESA/NASA)
NASA'nın Hubble Uzay Teleskobu, inanılmaz derecede güçlü bir manyetik alana sahip ölü bir yıldız olan Magnetar SGR 0501+4516'yı, Samanyolu'ndan geçerken izliyor (ESA/NASA)
TT

NASA'dan insanları parçalayabilecek "zombi yıldız"a yakın takip

NASA'nın Hubble Uzay Teleskobu, inanılmaz derecede güçlü bir manyetik alana sahip ölü bir yıldız olan Magnetar SGR 0501+4516'yı, Samanyolu'ndan geçerken izliyor (ESA/NASA)
NASA'nın Hubble Uzay Teleskobu, inanılmaz derecede güçlü bir manyetik alana sahip ölü bir yıldız olan Magnetar SGR 0501+4516'yı, Samanyolu'ndan geçerken izliyor (ESA/NASA)

Anthony Cuthbertson Teknoloji Editör Yardımcısı @ADCuthbertson 

NASA, saatte 177 bin kilometreden daha hızlı bir şekilde galaksimizde ilerleyen, yıkıcı etkiler yaratma potansiyeline sahip bir "zombi yıldız"ı takip ediyor.

Son derece yoğun cisim, Samanyolu'nda bilinen 30 magnetarda biri. Magnetarlar, tamamen nötronlardan oluşan ölü yıldız kalıntılarını ifade ediyor.

Sadece 20 kilometre çapa sahip Magnetar SGR 0501+4516'nın Güneş'ten daha fazla kütlesi var ve manyetik alanı, Dünya'nın manyetosferinden yaklaşık 1 trilyon kat daha güçlü.

Magnetar, Hubble Uzay Teleskobu'nu kullanan araştırmacılar tarafından keşfedildi ve NASA bu "kaçak" cismi, "çizgi roman kahramanlarının süper güçlerine sahip" diye tanımlıyor.

NASA'nın Hubble Misyonu ekibi keşfi detaylandırdıkları blog yazısında, magnetarın evrenin bilinmeyen bir bölümünden geldiğini ancak evrenin en büyük gizemlerinden bazılarına ışık tutabileceğini belirtiyor.

Ekip, "Bir kişi magnetarın 600 mil (yaklaşık bin kilometre) yakınına gelse gökcismi, vücuttaki her atomu parçalayan, bilimkurgu filmlerinin meşhur ölüm ışınına dönüşür" diye yazıyor.

Bu kaçak magnetar, Samanyolu Galaksisi'ndeki örnekler arasında, başlangıçta tahmin edildiği gibi süpernova patlamasıyla oluşmama ihtimali en yüksek magnetar adayı. O kadar tuhaf ki hızlı radyo patlamaları diye bilinen olayların ardındaki mekanizmaya dair ipuçları bile sunabilir.

Görsel kaldırıldı.Magnetar adı verilen ultra güçlü manyetik alana sahip bir nötron yıldızının radyo dalgaları (kırmızı) yaymasının, bir sanatçı tarafından tasviri. Magnetarlar, hızlı radyo patlamalarını yaratan başlıca adaylar arasında yer alıyor (Bill Saxton/NRAO/AUI/NSF)


Gökbilimciler daha önce Magnetar SGR 0501+4516'nın komşu bir süpernovanın çekirdeğinin çökmesiyle oluştuğunu düşünüyordu ancak yeni gözlemler doğum yeri hakkında şüpheler uyandırdı.

Bu keşif magnetarın ya 20 bin diye bildirilen yaşından çok daha yaşlı olduğu ya da iki nötron yıldızının birleşmesiyle oluştuğu anlamına geliyor.

Keşfi yapan ekibe liderlik eden Ashley Chrimes, "Magnetarlar, tamamen nötronlardan oluşan nötron yıldızlarıdır (yıldızların ölü kalıntıları)" diyor.

Magnetarları benzersiz kılan şey, Dünya'daki en güçlü mıknatıslardan milyarlarca kat daha güçlü olan aşırı kuvvetli manyetik alanları.

İspanya'nın Barselona kentindeki Uzay Bilimleri Enstitüsü'nden Nanda Rea ise şöyle ekliyor:

Magnetarların doğum oranları ve oluşum senaryoları, yüksek enerji astrofiziğinde en acil sorular arasında yer alıyor. Bunların, gama ışını patlamaları, son derece parlak süpernovalar ve hızlı radyo patlamaları gibi evrenin en güçlü geçici olaylarının çoğu üzerinde etkisi var.

Araştırma ekibi, magnetarın Samanyolu'ndaki güzergahını ve kökenini daha iyi anlamak için gözlemlerine devam edecek.


 Independent Türkçe, independent.co.uk/space