Katar'da düzenlenen WISE 11 Zirvesi'nde "Savaş Zamanlarında Eğitim" oturumu yapıldı

Katar'ın başkenti Doha'da yapılan Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu Dünya Eğitim İnovasyon Zirvesi'nin (WISE 11) ikinci gününde, "Her Şeyden Önce Eğitim-Savaş Zamanlarında Eğitim" oturumu gerçekleştirildi

(AA)
(AA)
TT

Katar'da düzenlenen WISE 11 Zirvesi'nde "Savaş Zamanlarında Eğitim" oturumu yapıldı

(AA)
(AA)

Katar Ulusal Kongre Merkezi'nde Katar bursu alan Randa Al-Dawoudi moderatörlüğünde yapılan oturuma, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani'nin annesi Katar Vakfı (QF) Başkanı Şeyha Moza bint Nasır ve çok sayıda kişi katıldı.

Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı Başkanı ve Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Direktörü Profesör Jeffrey Sachs, paneldeki konuşmasında, İsrail-Filistin sorununun devam etmesinin sebebinin BM tarafından alınan kararın uygulanmaması olduğuna işaret ederek, söz konusu kararın uygulanması gerektiğini vurguladı.

Sachs, Filistin'in BM'ye tam üye olabilmesinin öneminin altını çizerek, "Amerikan halkı bunu istiyor, Amerikan halkı adalet ve barış istiyor, bir başka savaşa daha bulaşmak istemiyor. Amerikan halkı daha fazlasını istemiyor, barış istiyor." ifadelerini kullandı.

Ukrayna'daki savaşın temelinin de "ABD'nin Ukrayna'yı tarafsız bir ülke olarak bırakmak yerine askeri ittifaklarını Ukrayna'ya genişletme yönündeki amansız girişiminden" kaynaklandığını belirten Sachs, "Bu savaş, siyasi bir savaştır." dedi.

(AA)
(AA)

Sachs, ABD de dahil olmak üzere tüm ülkelerin BM Şartı'na uyması gerektiğini vurguladı.

"Her birinizi eğitim hakkını savunmaya çağırıyorum"

Katar bursundan yararlanan Filistinli Athar Ahmed de Gazze'deki evinin uyarı yapılmadan bombalandığını ve burada babası ve amcasını kaybettiğini kaydederek, 2014'ün hayatının dönüm noktası olduğunu söyledi.

Tüm bu "karanlık" anıları hatırladığını ifade eden Ahmed, ancak aldığı bursun bu anıları duygusal, psikolojik ve finansal destek yoluyla iyileştirdiğini dile getirdi.

Ahmed, Gazze'de birçok üniversite ve eğitim kurumunun enkaza dönüştüğünü ve çok sayıda öğrencinin öldürüldüğünü dile getirerek, şunları kaydetti:

Gazze'de devam eden trajediye tanık olduğumuz için, her ne pahasına olursa olsun eğitimin korunmasının öneminin farkına varmalıyız. Bu sadece bir üniversite, bir sınıf veya bir diploma değil. Bu bir umut ışığı. Bu daha iyi bir geleceğe giden yoldur. Her birinizi eğitim hakkını savunmaya ve Gazze'deki gelecek neslin bu bitmek bilmeyen çatışmanın yükünü taşımamasını sağlamaya çağırıyorum.

Zihin-Beden Tıbbı Merkezi Kurucusu ve CEO'su James S. Gordon da savaşlar sırasında ve sonrasında, iklimle ilgili felaketlerde ve silahlı saldırılarda insanların yaşadıkları psikolojik travmalar konusundaki çalışma deneyimlerini paylaştı.

İnsanların, başkalarının travmalarıyla baş etmelerine yardımcı olmaları için kendi travmalarıyla ve zorluklarıyla baş etmek zorunda olduğunu kaydeden Gordon, insanların dürüstlük, şefkat ve cesaret duygusuna giden yolu bulmaları gerektiğini vurguladı.

Gordon'un konuşmasının ardından Gazze'de yaşamını yitirenler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

"Bu çılgınlığa mutlaka son vermeliyiz"

Gazzeli Ahmed Zayed de "Gazze'de yaşananların daha önceki "hiçbir savaşa benzemediğine" dikkati çekerek, bu çatışmalardan etkilenenleri eğitim yoluyla nasıl koruyabilecekleri sorusunun önemli olduğunu söyledi.

Gazze'den iki gün önce buraya gelen Gazzeli Gazeteci Ameera Harouda da 37 günün çok zor geçtiğini belirterek, birçok ailenin İsrail'in saldırılarından korunmak için okullara sığındığını ancak okulların da bombalandığını dile getirdi.

Gazze'den tahliyesini anlatan Harouda, Gazze'den çıkışının "mucize" olduğunu ifade etti.

Filistin asıllı Amerikalı stand-up komedyeni Mo Amer ise oturuma video mesaj gönderdi.

Amer, İsrail'in Gazze'de yaptıklarından sorumlu tutulması gerektiğini vurgulayarak "Bunun yeni bir şey olmadığını hatırlamak çok önemli. Bu çılgınlığa mutlaka son vermeliyiz." ifadelerini kullandı.

WISE Zirvesi

Katar Vakfı'nın girişimi olan ve bu yıl "Yaratıcı Akıcılık: Yapay Zeka Çağında İnsanın Gelişmesi" temasıyla gerçekleştirilen WISE 11, yapay zeka çağında insan yaratıcılığını ve değerlerini geliştirmeye odaklanıyor.

Zirve, kültür ve dilin eğitim sistemleri üzerindeki etkisi, yapay zeka odaklı bir dünyada gezinmek için pratik çözümler, nöro eğitim, geleceğe yönelik becerilerin geliştirilmesi, yenilikçi eğitim modellerinin uygulanması ve ölçeklendirilmesi için en iyi uygulamalar gibi çok çeşitli konuları kapsıyor.

Katar Ulusal Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve AA'nın Global İletişim Ortağı olduğu zirvede eğitim, iş ve akademik alanda dünyadan 300'den fazla konuşmacı yer alırken yerel, bölgesel ve uluslararası uzmanlar görüşlerini paylaşıyor.

Dün başlayan ve bugün son bulacak zirvede, eğitim sorunlarına çözüm bulmak için çeşitli konularda 3 tematik alanda 200'den fazla oturum yapılacak.



Suudi Arabistan yönetimi, Sabah Cabir El Sabah'ın vefatı dolayısıyla Kuveyt Emiri'ne başsağlığı diledi

Kral Selman bin Abdülaziz ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Şarku’l Avsat)
Kral Selman bin Abdülaziz ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan yönetimi, Sabah Cabir El Sabah'ın vefatı dolayısıyla Kuveyt Emiri'ne başsağlığı diledi

Kral Selman bin Abdülaziz ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Şarku’l Avsat)
Kral Selman bin Abdülaziz ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman (Şarku’l Avsat)

Kral Selman bin Abdülaziz, Kuveyt Emiri Majesteleri Şeyh Mişal el-Ahmed el-Cabir el-Sabah'a, Şeyh Sabah Cabir Fahad el-Melik el-Sabah'ın vefatı dolayısıyla bir taziye telgrafı gönderdi. 

Kral Selman telgrafta, "Şeyh Sabah Cabir Fahad el-Malik el-Sabah'ın vefatını öğrendik, Allah ona rahmet etsin. Majestelerine ve merhumun ailesine en derin taziyelerimizi ve içten başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Yüce Allah'tan kendisine bol rahmet ve mağfiret diler, onu geniş cennetine kabul etmesini ve sizi her türlü kötülükten korumasını dileriz. Biz Allah'a aidiz ve O'na döneceğiz" ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan Başbakanı, Veliaht Prens Muhammed bin Selman bin Abdülaziz de Şeyh Meşal el-Ahmed ve Veliaht Prensi Şeyh Sabah Halid el-Hamad el-Mübarek el-Sabah'a iki benzer taziye ve başsağlığı telgrafı göndererek, Kuveyt Emiri, Veliaht Prensi ve merhumun ailesine en derin başsağlığı ve samimi taziyelerini iletti. Yüce Allah'tan merhuma rahmet, mağfiret, cennet mekanı lütuf ve ihsan etmesini ve onları her türlü zarardan korumasını diledi.


NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

TT

NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

NEOM, 2027'de ilk ticari yeşil hidrojen üretimini başlatmaya hazırlanıyor

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu'nun (PIF) sahibi olduğu NEOM'daki gelişme hızı, Oxagon ve NEOM Yeşil Hidrojen projelerinin üretim ve işletmeye yaklaşmasıyla birlikte hızlanıyor. Söz konusu projeler, Suudi Arabistan’ın temiz enerji ve ileri endüstrilere geçişinde önemli bir rol oynuyor. Bu adım, karbon emisyonlarının azaltılması ve ulusal ekonominin çeşitlendirilmesini hedefleyen Vizyon 2030 çerçevesindeki çalışmalar kapsamında atılıyor. Yenilenebilir enerji ve teknolojik yenilik temelli entegre sanayi ve teknoloji ekosistemlerinin inşası yoluyla, NEOM’un sürdürülebilir sanayiler ve geleceğin teknolojileri alanında küresel bir merkez olarak konumunu güçlendirmesi amaçlanıyor.

İşletme ve bakım

NEOM Yeşil Hidrojen Şirketi CEO'su Visam el-Gamidi, şirketin 2026'da test ve devreye alma aşamalarını tamamladıktan sonra 2027'de ticari üretime başlamaya hazırlandığını duyurdu. Bu projenin, Suudi Arabistan’ın temiz enerjiye geçişinin en önemli dayanaklarından biri olduğunu ve karbonsuzlaşma ve net sıfır emisyon hedefleri olan Vizyon 2030 hedefleriyle uyumlu olduğunu açıkladı.

Şirketin ACWA Power, Air Products ve NEOM arasında bir ortak girişim olduğunu ve NEOM projesi kapsamındaki sanayi şehri Oxagon'da bulunduğunu belirtti. Proje üç ana tesisten oluşuyor: Oxagon'daki hidrojen üretim tesisi, yaklaşık 80 kilometre doğuda bulunan güneş enerjisi sahası ve yaklaşık 120 kilometre kuzeydeki rüzgâr türbini sahası.

El-Gamidi, Şarku’l Avsat ile yaptığı röportajda, projenin toplam üretim kapasitesinin 2026 yılı sonuna kadar hidrojen tesisine güç sağlamak için 4 gigawatt olacağını ve ticari üretimin ertesi yıl 2027'de başlayacağını açıkladı. Tesis, günde 600 ton hidrojen üretebilecek; bu hidrojen, yılda 1,2 milyon ton amonyağa dönüştürülecek ve projenin bir parçası olarak inşa edilen deniz rıhtımı da dahil olmak üzere tesise ait özel bir liman üzerinden sevk edilecek. El-Gamidi, şirketin yaklaşık iki yıl önce inşaat aşamasına girdiğini ve şu anda inşaat aşamasının yüzde 80'inden fazlasını tamamladığını, güneş ve rüzgâr enerjisi santrallerinin ise ileri aşamalarda olduğunu ve 2026 yılında hidrojen tesisine test ve işletme için enerji sağlamaya hazır olduğunu bildirdi.

El-Gamidi, şirketin sadece fabrikayı inşa etmekle kalmayıp, aynı zamanda kurumsal yapısını da kurduğunu, bugüne kadar yaklaşık 350 çalışanı istihdam ettiğini, operasyonlar, bakım ve tüm destek fonksiyonları için gerekli yetenekleri çektiğini açıkladı. Şirket ayrıca, bu gelecek vaat eden sektöre katılmak üzere yeni mezunları eğitmek ve nitelik kazandırmak için özel eğitim programları başlattı.

El-Gamidi, şirketin Oxagon bölgesinde bulunmasının ve limanın hidrojen tesisine yakın olmasının projenin başarısında belirleyici bir rol oynadığını belirtti. El-Gamidi’ye göre, tüm rüzgâr türbinleri Neom Limanı ve Oxagon hizmetleri üzerinden ithal edildi. Ayrıca hidrojen tesisinin ana ekipmanları ve birçok diğer ekipman da Neom Limanı ve Oxagon üzerinden getirildi.

Oxagon'un sanayi bölgesindeki yatırımcılara NEOM'da lisans ve izinler, liman hizmetleri, mühendislik ve lojistik hizmetlerini içeren entegre bir sistem sağladığını ve bunun da projenin uygulama aşamalarında önemli ilerlemeler kaydetmesini sağladığını belirtti.

El-Gamidi, bugün inşa edilenin sadece bir istasyon değil, küresel bir model haline gelecek yeni bir endüstrinin başlangıcı olduğunu vurgulayarak, büyük ölçekli bir hidrojen endüstrisi kurmanın ve onu geleceğe taşımanın mümkün olduğunu dünyaya kanıtladığını ifade etti.

Projenin ekonomik ve sosyal etkisi hakkında konuşan el-Gamidi, şirketin NEOM Yeşil Hidrojen Projesi kapsamında 300 ila 350 arasında doğrudan istihdam sağlayacağını ve bunların çoğunun halihazırda doldurulduğunu, ayrıca destekleyici sektörlerde bu sayının 6 ila 7 katı arasında dolaylı istihdam yaratacağını açıkladı.

Projenin NEOM'da yer almasının, tesisin bakımını ve uzun vadeli sürdürülebilirliğini desteklemek için sürekli endüstriyel hizmetlere ihtiyaç duyulacağı anlamına gelen, yukarı ve aşağı akış hizmetlerinin geliştirilmesine kapı açacağını belirtti. Suudi Arabistan'daki hidrojen endüstrisinin yapay zekâ, dijitalleşme ve mühendislik çözümleri gibi alanlarda uzmanlaşmış birçok şirketi çekeceğini ve Suudi ekonomisinin çeşitlendirilmesi için yeni bir dayanak noktası olacağını vurguladı.

Gelecekteki fırsatlar

Oxagon CEO'su Vishal Wanchoo ise projenin NEOM'da ileri ve temiz endüstrilere ev sahipliği yaptığını ve bölgenin ana ekonomik itici güçlerinden biri olduğunu vurguladı. Oxagon'daki çalışmaların 2021'de planın başlatılmasından bu yana önemli ilerleme kaydettiğini açıkladı. Şehrin, Neom limanı çevresindeki Kızıldeniz'de, özellikle Avrupa ve Afrika olmak üzere birçok coğrafi bölgeye mükemmel erişim sağlayan stratejik bir konumda bulunduğunu ve bu nedenle ürün ihracatı ve Suudi Arabistan'a hizmet vermek için ideal bir yer olduğunu belirtti.

Wanchoo, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Neom Limanı’nın halihazırda faaliyete geçtiğini ve endüstriyel şirketleri Oxagon'da iş kurmaya çekmek için çabaların sürdüğünü, Neom Yeşil Hidrojen Projesi’nin ise yeşil hidrojenin büyük ölçekli üretimi için ilk büyük proje olduğunu bildirdi. Ayrıca, Oxagon'un endüstriyel şehir için odaklandığı temel alanlar olan yapay zekâ veri merkezlerini genişletmenin ve genel olarak yapay zekâ sistemini geliştirmenin yanı sıra entegre bir yenilenebilir enerji sistemi kurmak için çalıştığını da doğruladı.

Wanchoo, Neom Limanı’nın şu anda Yeşil Hidrojen Projesi’ne malzeme tedarik ederek ve karmaşık sevkiyatlar gerçekleştirerek hizmet verdiğini açıkladı ve projenin gelecekteki fırsatlarına yönelik büyük heyecanı vurguladı. Ayrıca, Oxagon'un önceliklerinden birinin kapsamlı bir yenilenebilir enerji sistemi kurmak olduğunu belirterek, yeşil hidrojen alanındaki çalışmaların yaklaşık dört yıl önce başladığını ve geleneksel enerjiden temiz enerjiye geçişin devam ettiği göz önüne alındığında, Krallığa hizmet etmek ve ihracat kapasitesini artırmak için yenilenebilir enerji sisteminin tüm unsurlarının geliştirilmesinin önemini vurguladı.

Wanchoo, Oxagon’un odaklandığı ilk üç temel sütunun, rüzgâr enerjisi teknolojisinin geniş ölçekte yerli üretimi, güneş enerjisi teknolojisinin orta ve nihai aşamalarda yerli olarak üretilmesi ve yüksek üretim kapasitesine sahip bu tesislerin hem Suudi Arabistan’ın yenilenebilir enerji ihtiyacını karşılaması hem de ihracat pazarlarına hizmet etmesi olduğunu belirtti. Ayrıca, yenilenebilir enerji ekosisteminin kilit unsurlarından biri olarak batarya teknolojilerinin geliştirilmesi yönünde çalışmaların sürdüğünü ifade eden Wanchoo, bu alanda projenin önemli bir ilerleme kaydettiğini vurguladı.

Temiz ve teknik endüstrilerle ilgili olarak, Oxagon'un tüm faaliyetlerinin doğası gereği temiz enerji olan yenilenebilir enerji etrafında döndüğünü açıkladı. Hedefin yenilenebilir enerji bileşenlerinin üretimi ile sınırlı olmadığını, Oxagon'daki tüm endüstrilerin tamamen yenilenebilir enerji kullanarak çalıştırılmasına kadar uzandığını vurguladı. NEOM Yeşil Hidrojen Projesi'nin en büyük yenilenebilir enerji üretim projelerinden biri olduğunu ve tamamen temiz enerjiyle çalıştığını, bu sayede Oxagon'daki diğer endüstrilere de aynı enerjiyi sağladığını belirtti.

Wanchoo, teknik alandaki odak noktalarının yapay zekâ olduğunu belirterek, yapay zekâ ile yenilenebilir enerji arasında yakın bir bağlantı bulunduğunu vurguladı. Günümüzde yapay zekânın karşılaştığı en büyük zorluklardan birinin sürdürülebilirlik olduğunu, zira bu alanın soğutma amaçlı büyük miktarda enerji ve su tükettiğini söyledi. Bu nedenle, Oxagon, sürdürülebilir çözümler benimsemeye özen gösteriyor. Şehirde kurulacak dev yapay zekâ veri merkezi, yenilenebilir enerji ile çalışacak ve soğutma için deniz suyu kullanılacak; böylece operasyonların ve kullanılan teknolojilerin sürdürülebilirliği sağlanmış olacak.

Wanchoo ana hedefin bu görüşmeleri ilerletmek ve şirketlerin faaliyetlerine başlayabilmeleri için anlaşmaları sonuçlandırmak olduğunu vurguladı. Yenilenebilir enerji ve yapay zekâ projelerinin hızlı büyümesi göz önüne alındığında, planın 2026 yılı sonundan önce endüstriyel üretime başlamak ve 2027 yılına kadar tam üretime ulaşmak olduğunu belirtti.


Savaş hazırlığını artırmaya yönelik Suudi Arabistan- Amerika tatbikatları

Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
TT

Savaş hazırlığını artırmaya yönelik Suudi Arabistan- Amerika tatbikatları

Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)
Tatbikatın amacı operasyonel hazırlığı artırmak, deneyim alışverişinde bulunmak ve ortak operasyonların icrasını entegre etmek (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)

Suudi Arabistan ve ABD kara kuvvetleri arasındaki ortak askeri tatbikat "Quincy-1" dün Fort Irwin askeri üssünde başladı.

Tatbikat, operasyonel hazırlığı artırmayı, uzmanlık alışverişinde bulunmayı ve çeşitli muharebe ortamlarında ortak operasyonların entegrasyonunu amaçlıyor.

Resim   Ortak tatbikat manevraları “Quincy-1” Fort Irwin askeri üssünde başladı, (Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı)

Yaklaşık bin 200 mil karelik bir alanı kaplayan dev Fort Irwin askeri üssü, Kaliforniya ve Nevada eyaletleri arasında, Mojave Çölü'nün kalbinde yer almaktadır.