OPEC+ üretim kesintileri uzun dönemde grubun pazar payını tehlikeye atabilir

Enerji dönüşüm faaliyeti kapsamında elektrikli araç sayısında 2050'ye kadar artışın günlük 6 milyon varil petrol üretimini piyasadan sileceği, OPEC+ grubunun üretim kesintilerine devam etmesinin grubun pazar payında azalmaya sebep olacağı bildirildi

(AA)
(AA)
TT

OPEC+ üretim kesintileri uzun dönemde grubun pazar payını tehlikeye atabilir

(AA)
(AA)

Londra merkezli enerji danışmanlık şirketi Facts Global Energy (FGE) Petrol Talep Tahmin Direktörü Cüneyt Kazokoğlu, enerji dönüşüm faaliyetleri kapsamında elektrikli araç sayısında 2050'ye kadar kaydedilecek artışın günlük yaklaşık 6 milyon varillik petrol üretimini piyasadan sileceğini belirterek OPEC+ grubunun üretim kesintilerine devam etmesinin uzun vadede grubun pazar payında çok ciddi bir azalmaya sebep olacağını söyledi.

Ankara’da düzenlenen 13. Türkiye Enerji Zirvesi'nde konuşan Kazokoğlu, piyasalarda ekonomik gidişat ve petrol talebi konusunda oluşan olumsuz algı sebebiyle petrol fiyatlarının son zamanlarda grubun petrol gelirini koruyabilmek için tercih ettiği 80 doların altında seyrettiğini ifade etti.

Suudi Arabistan liderliğindeki 13 üyeli OPEC ile Rusya önderliğindeki OPEC dışı petrol üreticisi 10 ülkenin piyasa koşullarını değerlendirmek ve üretim politikalarını gözden geçirmek üzere yarın toplanacağını anımsatan Kazokoğlu, "OPEC’in 2024 için hedeflediği üretim günlük 39 milyon varil. OPEC’in piyasayı dengelemek için üretmesi gereken miktar ise bundan 1 milyon varil daha düşük. Bu ne demek? Halihazırda devam eden bütün bu kesintiler devam etmek zorunda, aksi takdirde fiyatlar çok düşecek. Üstüne üstlük daha da fazla kesinti gelebilir. Yani OPEC kotalarının altında üretime ihtiyaç var. Dolayısıyla grubun üretimi kısması lazım çünkü OPEC’e olan ihtiyaç azalıyor. Bu da fiyatları aşağı doğru itiyor." dedi.

Piyasalarda gelecek yıl öngörülen üretim artışlarının OPEC dışı ülkelerden geleceğini belirten Kazokoğlu, "2019’da günlük 12 milyon varille zirve yapan ABD’nin petrol üretimi pandemi döneminde düştü ancak şimdi tekrar toparlandı. ABD üretimi 2022’den beri 1 milyon varil arttı ve bu artışın daha da devam etmesi bekleniyor. Bu, OPEC için kötü haber." şeklinde konuştu.

Kazokoğlu, Kanada’da da üretimin Trans Mountain petrol boru hattındaki genişletme çalışmaları sonrası artacağına işaret ederek, söz konusu boru hattının tamamlanmasıyla piyasaya günlük yaklaşık 600 bin varillik ilave petrol arzı sunulabileceğini söyledi.

Guyana ve Brezilya’da da üretim artışları gözlendiğini aktaran Kazokoğlu, talepte öngörülen artış ile OPEC dışı ülkelerden gelecek ilave üretim miktarının birbirine yakın olduğunu, söz konusu koşullarda OPEC grubunun da üretimi artırmasına gerek kalmayacağını anlattı.

Kazokoğlu, gelecek yıl fiyatları artırabilecek etkenlere değinerek, bunlar arasında İran’a uygulanan ABD yaptırımlarının daha da artırılarak ülkenin petrol üretiminin azalması, OPEC+ grubunun üretimini daha da azaltması ve Kanada’daki boru hattı projesinin teknik sebeplerle daha geç devreye alınmasının yer alabileceğini belirtti.

Çin'in başı çektiği OECD ülkelerinde petrol talebinin azalması, OPEC dışı ülkelerde üretimin artması ve Suudi Arabistan’ın pazar payını korumak için üretim kesintilerine son vermesi gibi sebeplerin kısa vadede arz üzerindeki baskıyı azaltacağının altını çizen Kazokoğlu, böyle bir senaryoda ise petrol fiyatlarının azalış trendine gireceğini dile getirdi.

Kazokoğlu, Çin’deki petrokimya yatırımlarının etkisiyle 2030’a kadar ciddi bir talep artışı beklendiğini kaydederek, bu tarihten sonra iklim hedefleri kapsamında enerji dönüşüm faaliyetlerinin bir sonucu olarak elektrikli araçların daha yaygın kullanılmasıyla petrole olan talebin azalacağını söyledi.

Çin'deki muhtemel talep artışına değinen Kazokoğlu, "2019 ve 2023 arasında Çin'deki kapasite artışı Avrupa Birliği, Güney Kore ve Japonya'nın mevcut kapasitesinin toplamına eşit. Bizim öngörümüze göre ise 2023 ve 2030 arasında ülkede kapasite bir o kadar daha artacak. Asıl soru ise 2030’a kadar olan genel enerji talep artışını karşılamak için OPEC’e ihtiyaç var mı?" ifadelerini kullandı.

Kazokoğlu, her koşulda uzun dönemde OPEC’e olan ihtiyacın azaldığını belirterek, “Üretimi kesecek çok büyük bir uluslararası kriz veya savaş ya da talebi tamamen sıfırlayacak ikinci bir pandemi vakası olmadığı sürece petrol fiyatlarında uzun vadede yukarı yönlü bir gidiş beklemek zor.” dedi.

OPEC+ grubunu uzun vadede bekleyen diğer bir riskin ise genel olarak petrole olan talebin azalması olacağını belirten Kazokoğlu, enerji dönüşüm faaliyetleri kapsamında elektrikli araç sayısında 2050'e kadar kaydedilecek artışın günlük yaklaşık 6 milyon varillik petrol üretimini piyasadan sileceğini söyledi.

Kazokoğlu, 2050'e kadar petrol talebinde beklenen söz konusu dramatik düşüşün dünyadaki araçların sadece üçte birinin elektrikli olduğu varsayılınca ortaya çıkan bir senaryo olduğuna işaret ederek, “Petrol bitmese de petrole olan talep azalacak. Bu da OPEC+ ve OPEC+ dışı ülkeler arasındaki çekişmenin daha artacağı anlamına geliyor.” dedi. ​​​​​​



Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
TT

Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)

Asya borsaları bugün keskin bir düşüş yaşadı. Wall Street'te teknoloji sektörlerinin öncülüğünde başlayan satış dalgası, yapay zekâ şirketlerinin aşırı değerlendiğine dair artan endişelerle daha da şiddetlendi.

Bu durum, yatırımcıların yapay zekâ yatırımlarının bir balon haline gelip gelmediğine dair heyecandan temkinli bir tutuma geçtiklerinin küresel bir göstergesi. Söz konusu düşüş, Wall Street yöneticilerinin zayıf piyasaların olası bir düzeltmeyle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulunduğu ABD'deki Standard & Poor's ve Nasdaq endekslerindeki düşüşün ardından geldi. Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre yöneticiler, piyasaların ‘yüzde 10 veya yüzde 20 oranında yükseliştense, düzeltmeye uğrama olasılığının daha yüksek’ olduğunu belirttiler.

Fırtınanın merkezinde Asya teknoloji endeksleri

Yapay zekâ coşkusu sayesinde bu yıl güçlü bir performans gösteren Asya piyasaları en çok etkilenenler oldu. Bu yıl en iyi performans gösteren endekslerden biri olan Güney Kore'nin KOSPI endeksi, kayıplarını hafifçe azaltmadan önce yüzde 6,2 oranında keskin bir düşüş yaşarken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi işlemlerin başlangıcında yüzde 4,3 oranında düştü. Taipei'nin Taiex endeksi yüzde 2,4, Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’in CSI 300 endeksi ise yüzde 0,7 değer kaybetti. Bu daralma bugün ABD ve Avrupa piyasalarında daha fazla düşüş beklentisine yol açtı.

Çip üretimi devlerine doğrudan darbe

ABD'nin yapay zekâ ihtiyaçlarının ana tedarikçileri olan Asyalı çip üreticileri, en çok satılan hedefler arasındaydı. Yapay zekada kullanılan yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin en büyük üreticilerinden ikisi olan SK Hynix ve Samsung Electronics'in hisseleri sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6,1 değer kaybetti. Dünyanın en büyük çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) de değerinin yüzde 3'ünü kaybetti. Analistler, bölgesel çip üreticileri ile ABD yapay zekâ start-up'ları arasında yapılan bir dizi anlaşmanın desteğiyle, Kuzey Asya'da yapay zekâ beklentilerinin son zamanlarda önemli ölçüde arttığını belirtiyor.

Borsa piyasalarındaki çalkantıya rağmen, tahvil ve döviz piyasaları bir miktar istikrar gösterdi. 10 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirileri hafifçe düştü ve dolar, bir dizi para birimi ve Japon yeni karşısında hafif değer kaybetti.


Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
TT

Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)

Yeni bir rapora göre Donald Trump'ın bu yıl göreve dönmesinden bu yana Birleşik Devletler'deki en zengin 10 kişinin serveti 700 milyar dolar artıı ve başkanın politikaları "eşitsizliği yeni zirvelere taşıdı".

Başkomutanın en önemli icraatlarından biri, kurumlar vergisi oranlarını ve milyarderlerin vergilerini düşüren Büyük, Güzel Yasa Tasarısı'nı imzalamasıydı. Öte yandan en düşük gelirli hanelerin vergilerinin artması bekleniyor.

Oxfam America, Trump'ın tartışmalı yasa tasarısının "onlarca yıldır görülen en büyük servet transferlerinden birini" kolaylaştırdığını söylüyor.

Rapora göre en üst yüzde 1 içindeki en düşük gelirli hane halkı, son bir yılda en alt yüzde 20’lik dilimdeki en yüksek gelirli hane halkından 987 kat daha fazla servet kazandı. Ayrıca Başkan Joe Biden dönemindeki bazı ayları da içeren geçen yıl içinde ABD milyarderlerinin serveti 698 milyar dolar arttı.

fty
Donald Trump döneminde milyarderlerin serveti 698 milyar dolar arttı (ABD)

En zengin Amerikalıların servetindeki bu muazzam artışa rağmen ülkenin yüzde 40'ından fazlası düşük gelirli olarak sınıflandırılıyor ve federal yoksulluk sınırının iki katından daha az gelirle yaşıyor.

Senatör Elizabeth Warren, raporun önsözünde, "Aramızdaki en zenginler neredeyse hiç vergi ödemeden hayal edilemez servetler elde edebiliyor" diye yazdı.

Partisinin başkan adaylığı için yarışırken servet vergisini destekleyen Demokrat, raporun yeni bir yol sunabileceğini de öne sürdü.

Warren, "Bu rapor, Amerika'daki eşitsizliğin şiddetini inceliyor ve ileriye dönük bir yol çiziyor" diye yazdı.

Neyin işe yaradığını biliyoruz. Sıkı rekabet için büyük şirketleri bölmek, çalışanlarımızı desteklemek, vergi mevzuatını düzeltmek ve hizmetlere yatırım yapmak sadece ailelere yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm ekonomimizi de güçlendiriyor. Halkımıza yatırım yaptığımızda, kuralları adilce uyguladığımızda, en zenginlerden kendi paylarına düşeni yapmalarını istediğimizde hepimiz daha iyi olacağız.

grthy
Elizabeth Warren, "büyük şirketleri bölmenin" ABD ekonomisini güçlendireceğini söylüyor (AP)

Oxfam America Başkanı ve CEO'su Abby Maxman da Warren'la aynı fikirde.

Yaptığı açıklamada, "Veriler, ülkemizdeki insanların içgüdüsel olarak zaten bildiği bir şeyi doğruluyor: Yeni Amerikan oligarşisi burada" dedi.

Milyarderler ve mega şirketler hızla büyürken, çalışan aileler konut, sağlık hizmeti ve market alışverişi için para bulmakta zorlanıyor.

Ancak milyarderler, Trump'ın ikinci başkanlığında kilit bir rol oynadı.

Yemin töreni sırasında sahnede Elon Musk, Mark Zuckerberg, TikTok CEO'su Shou Zi Chew ve Jeff Bezos gibi CEO'lar da vardı.

Öte yandan Palantir, OpenAI, Google ve Lockheed Martin gibi şirketler, süregelen hükümet kapanmasına rağmen Trump'ın devam eden 300 milyon dolarlık projesinin en büyük fon sağlayıcıları arasında yer alıyor.

Hatta bir haberde Trump ailesinin, iki başkanlık dönemi boyunca kripto paralardan, MAGA markalı ürünlerden ve Mar-a-Lago konutundan gelen kârlar sayesinde 3,4 milyar dolar gibi dudak uçuklatan bir kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Başkomutan, milyarder arkadaşlarının görev süresi boyunca kazandıkları parayla neşeyle övünmüştü.

Trump, sırasıyla 12,9 milyar dolar ve 5,6 milyar dolar servetleri olduğu tahmin edilen Charles Schwab ve NASCAR takımı sahibi Roger Penske'yi işaret ederek, onların hatırı sayılır servetleriyle böbürlenmişti.

Nisanda Oval Ofis'te düzenlenen bir basın toplantısında, "2,5 milyar dolar kazandı ve 900 milyon dolar kazandı! Bu hiç de fena değil!" demişti.

The Independent, yorum için Elizabeth Warren, ABD Hazine Bakanlığı ve Beyaz Saray'la iletişime geçti.

Independent Türkçe


OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
TT

OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays bugün yaptığı açıklamada, örgütün petrol talebine ilişkin olumlu işaretler görmeye devam ettiğini ve piyasada herhangi bir sürpriz beklemediğini söyledi.

El-Gays, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı (ADIPEC 2025) kapsamında düzenlenen bir oturumda, petrol ve gaz talebinin devam edeceğini ve yakın zamanda talepte bir doruk beklemediklerini vurguladı. Bu nedenle, petrol ve gazın güvenli olduğunu ve piyasada arzlarının bol bulunduğunu belirtti.

OPEC+ ittifakının aralık ayı için petrol üretiminde hafif bir artış ve gelecek yılın ilk çeyreğinde artışların geçici olarak askıya alınması konusunda anlaşmaya varmasından bir gün sonra konuşan el-Gays, “Arz ve talep arasında bir denge sağlamak istiyoruz” dedi.

OPEC+ ittifakının sekiz üyesi dün, aralık ayı için petrol üretimini günde yaklaşık 137 bin varil artırma konusunda anlaştı.

Suudi Arabistan, Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Irak, Kuveyt, Umman, Kazakistan ve Cezayir olmak üzere sekiz ülke, ‘mevcut elverişli petrol piyasası temelleri ve istikrarlı küresel ekonomik görünüm ışığında petrol piyasasını istikrara kavuşturma ve üretimlerini ayarlama taahhütlerini’ yineledi.

OPEC Sekreterliği, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ‘küresel ekonomik beklentilerin istikrarlı olması ve piyasanın mevcut olumlu temel göstergeleri, bunun da petrol stoklarının düşüşüne yansıması ışığında’, Nisan 2023’te açıklanan gönüllü ek üretim kesintileri olan günde 1,65 milyon varil içindeki 137 bin varillik bir üretim ayarlamasının sekiz katılımcı ülke tarafından uygulanmasına karar verildiğini bildirdi. Açıklamada, bu ayarlamanın Aralık 2025’te yürürlüğe gireceği belirtildi.

Açıklamada, “Aralık ayından sonra, mevsimsel faktörler göz önüne alındığında, sekiz ülke ayrıca 2026 yılının ocak, şubat ve mart aylarında aylık üretim artışlarını askıya almaya karar verdi” denildi.

Diğer yandan BP CEO'su Murray Auchincloss, OPEC+ ittifakı dışındaki ülkelerden gelen petrol arzındaki artışın nisan ayına kadar duraklayacağını söyledi.

Auchincloss, petrol yatırımının uzun vadeli bir değer taşıdığını ve sektörün talep artışına ayak uydurmak için Abu Dabi, Irak ve Libya gibi bölgelerde genişlemesi gerektiğini ifade etti.