Hamas, Gazze'yi İsrail ordusu için "ölümcül bir labirent"e dönüştürdü

İşgalci güçler önemli kayıplar verirken, Hamas "savunan tarafın avantajlarından" yararlanıyor

(Reuters)
(Reuters)
TT

Hamas, Gazze'yi İsrail ordusu için "ölümcül bir labirent"e dönüştürdü

(Reuters)
(Reuters)

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki ölü sayısı, 2014'teki kara saldırısında uğradığı kayıplarla karşılaştırıldığında neredeyse iki katına çıktı.

Bu, Gazze Şeridi'ne yapılan saldırının ve Hamas hareketinin gerilla savaşı ve geniş silah cephaneliğini kullanma becerisinin boyutunu yansıtıyor.

Askeri işlerden sorumlu İsrailli uzmanlar, İsrailli bir komutan ve bir Hamas kaynağı, Filistin hareketinin, Gazze sokaklarını "ölümcül bir labirent"e dönüştürmek için silah stoğunu kullandığını, arazi bilgisinden ve geniş tünel ağından yararlandığını söyledi.

Hareket, el bombalarıyla donatılmış insansız hava araçları ve hızlı bir şekilde art arda iki aşamada patlayan çift patlayıcı cihazlı tanksavar silahları gibi silahlar kullanıyor.

İsrail ordusunda ölenlerin sayısı

İsrail'in resmi rakamlarına göre, ekim ayı sonlarında İsrail kara harekâtının başlamasından bu yana, tankların ve piyade askerlerinin şehirlere ve mülteci kamplarına girmesi sonucu yaklaşık 110 İsrail askeri öldürüldü.

Bu sayının yaklaşık dörtte biri tank mürettebatıydı.

Bu sayı, İsrail'in üç hafta süren sınırlı bir kara saldırısı başlattığı ancak o zamanki amacın Hamas'ı ortadan kaldırmak olmadığı 2014'teki çatışmada ölen yaklaşık 66 askerle karşılaştırılıyor.

Emekli İsrailli general ve şu anda ABD’nin Yahudi Ulusal Güvenlik Enstitüsü'nde çalışan eski ulusal güvenlik danışmanı Yaakov Amidror, şunları söyledi:

Bu savaşın kapsamı, güçlerimizin operasyonlarının Gazze'de genellikle bir kilometreyi aşmadığı 2014 yılıyla karşılaştırılamaz. Ordu, son on yılda önemli ölçüde genişleyen bir ağ olan tüneller için henüz iyi bir çözüm bulamadı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu geçen perşembe günü yaptığı açıklamada, İsrail'in "açık zafere kadar" savaşı sürdüreceğini söyledi.

İsrailli yetkililer savaşın bitmesinin aylar sürebileceğini söyledi.

Netanyahu'nun dış politika danışmanı Ofir Falk, Reuters'a yaptığı açıklamada, "İlk günden itibaren zorlu bir süreçti" diyerek, saldırının İsrail güçleri açısından "ağır bir bedeli" olduğunu ifade etti.

Falk, "İşi tamamlamak için muhtemelen ek bir bedel ödemek zorunda kalacağımızı biliyoruz" dedi.

Şiddetli dövüş

Hamas hareketi bu ay Telegram’da, kamera taşıyan savaşçıların zırhlı araçlara omuzdan atılan füzeler fırlatmak için binalar arasında hareket ettiğini gösteren görüntüleri yayımladı.

Bu görüntülerde biri, 7 Aralık'ta, her iki tarafın da şiddetli çatışmalara tanık olduğunu söylediği Gazze Şehri'nin doğusundaki Şucaiyye mahallesinde kayda geçti.

5 Aralık tarihli başka bir paylaşımda, askerlerin dinlendiği bir İsrail kampını incelemek için tünelden dürbün benzeri bir kameranın çıktığının görüldüğü ifade edildi.

Paylaşımda bu bölgenin daha sonra yer altı bombalamasına maruz kaldığı belirtildi. Reuters bu iki görüntünün gerçekliğini doğrulayamadı.

Reuters'a Gazze içinden konuşan ancak kimliğini açıklamayı reddeden bir Hamas kaynağı şunları söyledi:

Savaşçılar, 'sahadaki ve kimsenin bilmediği topraklardaki deneyimlerinden yararlanarak’ mevzi oluşturmak için mümkün olduğunca yaklaşıyorlar. Sahip olduğumuz güç imkanları ile onların cephanelikleri arasında bir uçurum var. Biz kendimize gülmüyoruz.

Hamas, savaşçıları arasındaki ölüm sayısından bahsetmedi. İsrail ordusu en az yedi bin savaşçıyı öldürdüğünü söyledi.

Hareket daha önce sivillerin de dahil olduğunu söyleyerek bu rakamı reddetmişti.

2014'te savaşan İsrailli bir askeri komutan, bu operasyonun genişlemesinin sahada daha fazla kuvvet bulunduğunu gösterdiğini ve bunun Hamas'a "savunan tarafın avantajlarını" sağladığını söyledi.

Bu nedenle kuvvetler arasında daha büyük kayıplar bekleniyordu. Komutan, bu savaşta hala yedek kuvvetler arasında yer alması nedeniyle adının açıklanmamasını istedi.

İsrail ordusu, operasyonlara katılan güçlerin sayısını veya operasyonlara ilişkin herhangi bir ayrıntıyı açıklamıyor.

İsrail Kanal 12'nin yayınladığı görüntülerde, bir yedek ordu biriminin, mühimmat deposunu bulmak için bir odaya girmek üzere bir binanın duvarına dikkatlice ateş ettiği görülüyor.

İsrail ordusu, 2014'te kullandığı yöntemleri taklit ederek, birliklerin mayın içerebilecek mevcut yollardan kaçınabilmesi için buldozerlerle yapılan yolları gösteren fotoğrafları sosyal medyada yayınlıyor.

Pek çok binanın moloz yığınına dönüştüğü Gazze'nin kuzeyindeki bazı bölgelerde şiddetli çatışmalar hâlâ sürüyor.

Birlik sayısının artması

İlgili bağlamda, şu anda Bar-Ilan Üniversitesi Begin-Sadat Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde çalışan ve İsrail güvenlik servislerinde eski üst düzey yetkili olan Eyal Benko şunları söyledi:

Hamas, 2014'ten bu yana gücünü inşa etmek için bazı önemli adımlar attı. Hamas'ın müttefiki olan İran, Rus yapımı Kornet tanksavar füzeleri gibi bazı gelişmiş silahların harekete kaçırılmasına yardımcı oldu. Hamas Gazze'de RPG-7 roketleri gibi başka silahlar yapma konusunda ustalaştı. Savaşçılar artık daha büyük bir cephane rezervine sahip.

Hareket, paylaşımlarında silahlarının, zırhı delebilecek iki patlayıcısı olan tanksavar mermileri içerdiğini belirtti. Benko da bu silahların savaşçıların cephaneliğinde bulunduğunu söyledi.

Hamas'ın yayınladığı görüntülerde genellikle zırhlı araçlar vurulduğunda meydana gelen büyük patlamalar görülüyor.

İsrailli askeri uzmanlar, patlamanın aracın yok olduğu anlamına gelmediğini, çünkü patlamanın, gelen mermileri durdurmak için patlayan savunma sistemlerinden kaynaklanmış olabileceğini söylüyorlar.

Daha önce Gazze'de çalışmış ve Filistin meseleleri konusunda uzman olan Mısırlı El-Ahram Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Eşref Ebu el-Hol, "Savaşçılar roket ve ev yapımı mermiler fırlatmaya mümkün olduğunca yaklaşıyor. İsrail insansız hava araçları ve diğer araçlar, hareketin kentsel alanlarda bile ani saldırı yeteneğini zayıflatıyor. Şehirlerde savaşmak savaşçılar için daha zor hale geldi" dedi.

İsrail ordusu bu ay, silahlı kişilerin füzelerle hedef alınmadan önce bombalanan bir binanın altındaki tünelden çıktığını gösteren bir görüntü yayımladı.

Kudüs Strateji ve Güvenlik Enstitüsü'nde çalışan eski İsrail askeri istihbarat yetkilisi Alexander Greenberg, "Hamas yeni silahlarını ve taktiklerini kullanıyor olabilir, ancak temelde gerilla tarzı bir direniş hareketi olmaya devam ediyor" dedi.

Independent Arabia - Independent Türkçe



“En büyük güvenlik ihlali” Hizbullah’a Lübnan’da ve Suriye'de darbe indirdi

Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
TT

“En büyük güvenlik ihlali” Hizbullah’a Lübnan’da ve Suriye'de darbe indirdi

Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)
Yaralıları Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne taşıyan bir ambulans (EPA)

Lübnan’daki Hizbullah Hareketi, üyelerinin kullandığı çağrı cihazlarını hedef alan ‘en büyük güvenlik ihlali’ ile karşı karşıya kaldı. Bu güvenlik ihlali, Hizbullah’ın Lübnan’daki ve Suriye'deki kaleleri olarak kabul edilen bazı bölgelerde yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralanmasına ve 9 kişinin ölümüne neden olurken yaralıların sayısı hastanelerin kapasitesini aştı.

Suriye basını Suriye'de bulunan çok sayıda Hizbullah üyesinin taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralandığını ve hastaneye kaldırıldığını bildirdi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Şam’ın kentsel ve kırsal kesimlerinde Hizbullah üyelerinin bazılarının taşıdıkları çağrı cihazlarının patlaması sonucu yaralanarak hastaneye kaldırıldığını aktardı.

Suriye’nin başkenti Şam'daki Kefer Susa Mahallesi yakınlarında seyir halindeki bir araçta bir çağrı cihazı patladı. İsrail’in Lübnan ve Suriye'deki Hizbullah üyeleri tarafından yaygın olarak kullanılan çağrı cihazlarını hedef alan eş zamanlı siber saldırısı sonucunda Lübnan'da birkaç cihaz daha patladı.

Güvenlik ihlali saat 15.30 sularında Beyrut'un güney banliyölerinde bir kişinin elindeki cep telefonunun patlamasıyla başladı. Ardından Lübnan'ın çeşitli bölgelerinde eş zamanlı olarak meydana gelen ‘patlamalar’ birbirini takip etti.

Lübnan’ın güney banliyölerinde, Nebatiye’de ve Bekaa'da yollarda kanlar içinde yatan onlarca insanın görüldüğü görüntüler düşmeye başladı. Ardından Hizbullah, çağrı cihazı taşıyan herkesten bu cihazları atmalarını isteyen bir açıklama yapıldı. İç Güvenlik Güçleri de vatandaşlardan yaralılara yardım edilmesini ve hastanelere kaldırılmalarını kolaylaştırmak için yolları açmalarını istedi. Genelkurmay Başkanlığı, vatandaşlardan, sağlık ekiplerinin olay yerlerine ulaşmalarını kolaylaştırmak amacıyla patlamaların yaşandığı bölgelerde toplanmamalarını istedi.

xy6muu7
Beyrut'un güney banliyösünde yaralıların tedavisine yardımcı olmak için kurulan çadırda kan vermek için bekleyen bağışçılar (AFP)

Reuters, Hizbullah yetkililerinin birinin çağrı cihazlarının patlatılması olayının şimdiye kadarki en büyük güvenlik ihlali olduğunu söylediğini aktardı. Reuters’ın emniyet kaynaklarından aktardığına göre Hizbullah, patlayan çağrı cihazları üyelerine daha yeni dağıtmıştı. Fransız Haber Ajansı (AFP) da Hizbullah'a yakın kaynakların ‘yeni çağrı cihazlarının lityum pillere sahip olduklarını ve aşırı ısınma sonucu patlamış gibi göründüklerini’ söylediklerini aktardı.

ABD merkezli gazete New York Times’ın (NYT) konuyla ilgili bilgi sahibi yetkililere dayandırdığı haberine göre cihazlar patlamadan önce birkaç saniye boyunca bip sesi çıkardı. Saldırıda Hizbullah üyelerine ait yüzlerce çağrı cihazı hedef alındı. Sosyal medyada dolaşan videolarda cihazların yollarda, dükkanlarda ve evlerde insanların ellerinde patladığı ve maddi hasara yol açtığı anlar görülüyor.

Hizbullah: Geniş kapsamlı inceleme başlatıldı

‘Güvenlik ihlalinden’ yaklaşık üç saat sonra Hizbullah tarafından yapılan ilk açıklamada dün öğleden sonra saat 15.30 sularında Hizbullah'ın çeşitli birimlerinde ve kurumlarında çalışanların iletişim için kullandığı çağrı cihazlarının patladığı duyuruldu. Açıklamada “Sebebi açıklanamayan patlamalar şimdiye kadar bir çocuğun ve iki kardeşin ölümüne ve birkaç kişinin de yaralanmasına neden oldu” denildi.

Açıklamada Hizbullah'ın uzman kurumlarının şu an eş zamanlı patlamaların nedenlerini belirlemek için geniş kapsamlı bir güvenlik soruşturması başlattığı belirtildi. Hizbullah tarafından yapılan ikinci açıklamada ise “Mevcut tüm gerçekleri ve verileri inceledikten sonra, bu canice saldırıdan tamamen düşmanımız İsrail'i sorumlu tutuyoruz” ifadeleri kullanıldı.

xc
Başbakan Mikati'nin Milletvekili Ali Ammar'ın oğlu için taziye ziyareti sırasında çekilen bir fotoğrafı (Başbakanlık Basın Ofisi)

Öte yandan Bakanlar Kurulu, Lübnan'ın egemenliğinin ağır bir ihlali olan ve suç teşkil eden İsrail'in bu saldırganlığını kınadı. Hükümetin ilgili ülkeler ve Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde gerekli tüm temasları derhal başlatarak bu suçla ilgili sorumluluklarını ortaya koyduğunu vurgulayan Bakanlar Kurulu, gelişmelerin takip edilebilmesi için toplantılarını kamuoyuna açık olarak yapma kararı aldı.

Bu arada Başbakan Necip Mikati, Milletvekili Ali Ammar'ı ziyaret ederek oğlu için başsağlığı diledi.