Erdoğan'ın Kahire ziyareti Mısır ile ilişkilerin geliştirilmesine nasıl katkı sağlayacak?

Türkiye Cumhurbaşkanlığı, Erdoğan’ın Sisi ile yapacağı görüşmelerin iş birliği mekanizmalarının yeniden canlandırılmasına odaklanacağını açıkladı.

Sisi ve Erdoğan, G20 Zirvesi'nin oturum aralarında bir araya geldi. (DPA)
Sisi ve Erdoğan, G20 Zirvesi'nin oturum aralarında bir araya geldi. (DPA)
TT

Erdoğan'ın Kahire ziyareti Mısır ile ilişkilerin geliştirilmesine nasıl katkı sağlayacak?

Sisi ve Erdoğan, G20 Zirvesi'nin oturum aralarında bir araya geldi. (DPA)
Sisi ve Erdoğan, G20 Zirvesi'nin oturum aralarında bir araya geldi. (DPA)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yarın (çarşamba) Kahire'ye bir günlük ziyarette bulunacak. Ziyaret sırasında Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile 11 yılı aşkın bir süredir türünün ilk örneği olan bir görüşme gerçekleştirecek. Bir süredir yaşanan gerginliklerin ardından iki ülke ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılacağı düşünülüyor.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı’na göre Kahire görüşmelerinde “Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi ve üst düzey ikili iş birliği mekanizmalarının etkinleştirilmesi çerçevesinde atılabilecek olası adımlar” ele alınacak. Ziyarette İsrail'in Gazze ve işgal altındaki Filistin topraklarına yönelik saldırıları başta olmak üzere güncel küresel ve bölgesel konular hakkında görüş alışverişinde bulunulacak.

Ankara'nın 30 Haziran devrimi sonrasında Mısır'da yasaklanan İhvan-ı Müslimin’e (Müslüman Kardeşler) verdiği destek nedeniyle yıllarca süren diplomatik kopuşun ardından iki ülke, geçtiğimiz temmuz ayında aralarındaki diplomatik ilişkileri büyükelçiler düzeyine çıkarmıştı. Geçtiğimiz iki yılda çeşitli düzeylerde görüşmeler yaşanırken, Sisi ve Erdoğan, 2022 yılı sonunda Katar'da düzenlenen Dünya Kupası'nın açılışında el sıkıştı ve geçtiğimiz Eylül ayında gerçekleşen G20 Zirvesi’nde ikili görüşmede bir araya geldi.

Mısır Dış İlişkiler Konseyi Başkanı Muhammed el-Arabi'ye göre ziyaret bölge için önemli bir zamanda gerçekleşiyor. El-Arabi, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, ziyaretin, uzun bir aradan sonra iki ülke arasındaki ilişkilerin seyrinde ‘önemli bir nokta’ olduğunu ve ortak dosyalarda herhangi bir karar veya eylemde bulunurken dikkate almak üzere her iki tarafın da pozisyonlarını ve endişelerini diğer tarafa sunmasını içereceğini belirtti.

Türk siyasi analisti Cevat Gök'e göre ziyaret bir yandan Türk-Arap ortaklığını güçlendirirken, bir yandan da bu ülkelerin iç işlerine müdahale etmeme ilkesine bağlı kalan Türk politikasında son yıllarda yaşanan köklü değişikliklerle tutarlı. Gök, Erdoğan'ın Kahire'ye yaptığı ziyaretin, muhalefet dâhil olmak üzere çeşitli siyasi akımlar ve medya tarafından desteklendiğini ve onaylandığını belirtti.

Şarku’l Avsat'a konuşan Gök, Erdoğan'ın Kahire'ye gelişinin, yaptığı olumsuz açıklamalar nedeniyle son yıllarda yoğunlaşan ‘çıkmazın kırılmasına’ yol açacağı ve iki ülke arasındaki ilişkileri çeşitli düzeylerde ilerleteceği değerlendirmesinde bulundu.

Bu görüş, el-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde Türkiye uzmanı olan Kerem Said tarafından da destekleniyor. Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte ziyaretin tartışmalı konuları aşma ve ilişkileri ‘stratejik düzeye’ taşıma yaklaşımının bir devamı olarak gerçekleştiğini söyleyen Said, “Bu ziyaret sadece Erdoğan'ın ziyaretiyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda ticari ve askeri anlaşmalar ile iki ülke arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesinin beklendiği çeşitli faaliyetleri de kapsıyor” ifadesini kullandı.

Said ayrıca Mısır'ın Türk yatırımlarını destekleyeceğini ve Ankara'nın Doğu Akdeniz'deki gaz projelerinde Mısır'ın rolünden yararlanma ya da Türk dış politikasındaki önemli dosyalardan biri olan Afrika'daki varlığını genişletme fırsatına sahip olacağını, bunun yanı sıra savunma ve askeri sanayi alanındaki iş birliğinin de iki ülkenin çıkarlarına hizmet edecek şekilde geliştirilebileceğini belirtti.

Geçtiğimiz hafta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin Mısır’a insansız hava aracı (İHA) sağlaması konusunda mutabakata vardığını duyurdu ve anlaşmanın ‘iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi çerçevesinde’ yapıldığını belirtti.

Said, Türkiye'nin Mısır'la yaptığı İHA anlaşmasının sadece askeri boyutuyla değil, aynı zamanda iki ülkeden yatırımcılar arasında kapsamlı müzakerelere sahne olan ticari boyutuyla da bağlantılı olduğuna dikkat çekerek, ekonomik boyutun görüşülecek önemli konulardan biri olduğunu vurguladı.

Yerel basında çıkan haberlere göre Mısır ve Türkiye, Mısır Merkez Bankası ve Türkiye Merkez Bankası arasında yapılan görüşmeler doğrultusunda yerel para birimleriyle ticaret yapılması üzerinde çalışıyor. Bu yılın sonuna kadar ortak ticaret hacminin yüzde 20 ila 25'inin yerel para birimleriyle gerçekleştirilmesi bekleniyor.

El-Arabi, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha kapsamlı siyasi ve ekonomik alanları kapsayacak şekilde ilerlediğini, bunun da mevcut gerilimler çerçevesinde bölgedeki istikrara güçlü bir ivme kazandıracağını ifade etti. El-Arabi ayrıca Filistin meselesinin kapsamlı bir şekilde ele alındığını ve Türkiye'nin önümüzdeki dönemde Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze halkına büyük miktarda yardım gönderme isteği doğrultusunda iki ülkenin ortak tutumları olduğunu belirtti.



15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
TT

15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı 63 askeri personele yönelik yakalama kararı çıkarıldı

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)
15 Temmuz darbe girişimi sırasında tankın tepesinde silahını doğrultan bir asker, Ankara, 16 Temmuz 2016 (Reuters)

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bugün, 15 Temmuz darbe girişimiyle suçlanan Fetullahçı Terör Örgütü'yle (FETÖ) bağlantılı oldukları gerekçesiyle 63 muvazzaf askeri personel hakkında yakalama kararı çıkardı.

Başsavcılık şüpheliler arasında ordu, deniz kuvvetleri, hava kuvvetleri ve jandarmadan dört albayın bulunduğunu açıkladı. Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre ülke genelinde sabah erken saatlerde yapılan baskınlarda 56 şüpheli gözaltına alındı.

Gözaltına alınanların, Türkiye'nin FETÖ olarak adlandırdığı yasadışı grupla bağlantılı oldukları iddia ediliyor. Örgütün lideri Fethullah Gülen, 1999 yılından bu yana sürgünde yaşadığı ABD'de geçen yıl ekim ayında öldü.

15 Temmuz 2016'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmek amacıyla Ankara ve İstanbul'da sokaklara dökülen darbeci askerler yaklaşık 290 kişiyi öldürdü. Savaş uçakları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) binasını ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni bombalarken, o sırada tatilde olan Erdoğan suikasttan ya da tutuklanmaktan kıl payı kurtuldu.

Darbe girişiminin ardından ordu, polis, yargı ve diğer devlet kurumlarında yapılan tasfiye on binlerce kişinin tutuklanmasına yol açtı. FETÖ ile bağlantılı okullar, işletmeler ve medya kuruluşları kapatıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) sızmış örgüt mensuplarının tespit edildiği ve FETÖ’nün ‘anayasal düzene ve devletin bekasına yönelik en büyük tehdidi’ oluşturmaya devam ettiği belirtildi. Açıklamada, başarısız darbe girişiminden bu yana 25 bin 801 askeri şüphelinin gözaltına alındığı belirtildi.

Açıklamada, şüphelilere yöneltilen suçlamaların tam olarak ne olduğu belirtilmedi.

Eski bir din adamı olan Gülen, on yıllar boyunca küresel bir hayran kitlesini harekete geçirdi ve Erdoğan'ın 2003 yılında iktidara gelmesine yardımcı oldu. İttifak, hükümetin Gülen'e ait bazı eğitim kurumlarını kapatması ve Gülen'in polis ve yargıdaki takipçilerinin Erdoğan hükümetini yolsuzluk suçlamalarıyla takip etmesinin ardından çöktü.

Gülen, başarısız darbe girişimiyle herhangi bir ilgisi olduğunu her zaman reddetti. 2024 yılının ekim ayında ölen Gülen, ABD'den defalarca iadesini talep eden Türkiye tarafından aranıyordu.