Türkiye genelinde konut satış sayısı martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0,1 azalarak 105 bin 394 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mart ayına ilişkin konut satış istatistiklerini açıkladı.
Buna göre, Türkiye genelinde konut satış sayısı martta geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 0,1 azalışla 105 bin 394'e geriledi.
Ocak-mart döneminde ise satışlar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 alarak 279 bin 604'e düştü.
Konut satışlarında martta İstanbul 19 bin 40 konut ve yüzde 18,1 ile en yüksek paya sahip oldu.
Bu kenti 9 bin 523 konut satışı ve yüzde 9 payla Ankara, 6 bin 413 satış ve yüzde 6,1 payla İzmir takip etti.
Konut satışının en az olduğu iller ise 23 ile Ardahan, 42 ile Bayburt ve 55 konutla Hakkari oldu.
Yabancılara konut satışı
Buna göre, martta yabancılara 1778 konut satıldı. Yabancılara konut satışı, martta yıllık bazda yüzde 47,9 azaldı. Söz konusu ayda toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 1,7 olarak belirlendi.
Yabancılara yapılan satışlarda ilk sırayı 652 konutla İstanbul aldı. Bu ili 618 konutla Antalya ve 151 konutla Mersin takip etti.
Yabancılara konut satışı ocak-mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 48 azalarak 5 bin 685 oldu.
Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya vatandaşlarına yapıldı. Martta Rusya vatandaşları Türkiye'den 411 konut satın aldı. Rusya vatandaşlarını 182 konutla İran, 129 konutla Ukrayna ve 82 konutla Irak vatandaşları izledi.
İpotekli konut satışları azaldı
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 49 azalarak 12 bin 880 olarak kayıtlara geçti. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 12,2 olarak gerçekleşti.
Ocak-mart döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 53 azalışla 27 bin 622 oldu.
Mart ayındaki ipotekli satışların 3 bin 105'i, ocak-mart dönemindeki satışların 6 bin 569'u ilk el satışları olarak belirlendi.
Diğer konut satışları martta arttı
Türkiye genelinde diğer konut satışları martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 15,3 artarak 92 bin 514 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 87,8 olarak saptandı.
Ocak-mart döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12,3 artışla 251 bin 982 olarak kayıtlara geçti.
Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, martta yıllık bazda yüzde 4,6 artarak 34 bin 399'a yükseldi. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışlarının payı yüzde 32,6 olarak tespit edildi. İlk el konut satışları ocak-mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,2 artışla 88 bin 256 olarak gerçekleşti.
Türkiye genelinde ikinci el konut satışları martta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,2 azalış göstererek 70 bin 995'e geriledi. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışlarının payı yüzde 67,4 olarak hesaplandı. İkinci el konut satışları ocak-mart döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4 azalışla 191 bin 348 olarak kaydedildi.
Piyasalar temkinli... Trump, Fed'i kontrol etmek için ‘gölge başkan’ mı kullanacak?https://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5135161-piyasalar-temkinli-trump-fedi-kontrol-etmek-i%C3%A7in-%E2%80%98g%C3%B6lge-ba%C5%9Fkan%E2%80%99-m%C4%B1-kullanacak
Piyasalar temkinli... Trump, Fed'i kontrol etmek için ‘gölge başkan’ mı kullanacak?
New York Borsası'nda bir yatırımcı (Reuters)
Yatırımcılar, ABD Başkanı Donald Trump'ın Fed Başkanı Jerome Powell'ı görevden alma girişiminin, merkez bankasının enflasyonla mücadele ve bağımsız hareket etme kabiliyetine olan piyasa güvenini zayıflatacağı için varlık fiyatlarına büyük bir darbe vurabileceğinden korkuyor.
Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre piyasalardaki bazı uzmanlar, böyle bir hareketin zaten zayıflamış olan dolara daha fazla zarar verebileceğini, hisse senetleri üzerindeki baskıyı artırabileceğini, tahvil getirilerini yükseltebileceğini ve potansiyel olarak finansal piyasalardaki gerilimi tırmandırabileceğini söyledi.
Dünyanın en güçlü merkez bankası olan Fed'in güvenilirliği tarihsel bağımsızlığına dayanıyor. Ancak bankayı faiz oranlarını istediği kadar hızlı düşürmediği için defalarca eleştiren Trump, gerektiğinde faiz oranlarını yükseltmeye daha az istekli ya da hızlı bir şekilde düşürmeye daha meyilli yeni bir başkanın enflasyonun hızını artırabileceği endişelerini dile getirdi.
CV Advisors'ın baş yatırım yetkilisi Elliot Dornbusch şunları söyledi: “Powell görevden alınırsa, piyasa bunu muhtemelen enflasyonist bir sinyal olarak yorumlayacaktır. Bu da uzun vadeli faiz oranlarını yükseltebilir ve doların küresel rezerv para birimi statüsünü zayıflatabilir.”
ABD Başkanı Donald Trump, 2 Kasım 2017 tarihinde Beyaz Saray'da Jerome Powell'ı dinliyor. (Arşiv - Reuters)
Harris Financial Group'un yönetici ortağı Jamie Cox, ‘para politikasının siyasi bir araç olmadığını’ vurgulayarak, ‘Powell'ın görevden alınması halinde piyasaların şiddetli bir tepki göreceği’ uyarısında bulundu.
Bu korkuların yansımaları varlık fiyatlarında şimdiden hissedilmeye başlandı. Dolar pazartesi günü üç yılın en düşük seviyesine geriledi, hisse senetleri düştü, Standard & Poor's 500 endeksi şubat ayındaki zirvesinden yaklaşık yüzde 16 değer kaybetti ve gösterge ABD Hazine getirileri yükseldi.
Uzun vadeli ABD tahvillerinin getirileri pazartesi günü yükseldi. Powell'ın görevden alınması, yatırımcıların uzun vadeli tahvil tutmak için talep ettikleri ödül olan ‘vade primi’ üzerinde daha fazla baskı yaratabilir. Enflasyona yönelik piyasa beklentileri ise nispeten sabit kaldı.
Beyaz Saray Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett cuma günü yaptığı açıklamada, Trump ve ekibinin Powell'ı kovma olasılığını değerlendirdiğini söylerken, Trump pazartesi günü faiz oranlarının derhal düşürülmemesi halinde ekonominin yavaşlayabileceği uyarısında bulundu. Beyaz Saray aynı gün daha fazla yorum yapmayı reddetti.
Uzak bir senaryo ama konuşulmaya başlandı
Bazı yatırımcılar, yasal engellere rağmen Powell'ı görevden alma girişimini ciddiye almaya başladıklarını söyledi. ABD Başkanı’nın, başkan tarafından atanan ve Senato tarafından onaylanan Fed Başkanı’nı görevden almaya yasal olarak yetkili olup olmadığı halen belirsizliğini koruyor.
Yüksek Mahkeme şu anda Trump'ın diğer bağımsız kurumların üyelerini görevden alma girişimleriyle ilgili bir davayı değerlendiriyor.
Analistler, özellikle Trump'ın ticaret politikalarının beklenenden daha sert olması ve piyasalarda ciddi dalgalanmalara yol açmasının ardından, daha önce olası olmayan senaryoların daha olası hale geldiğine inanıyor. Tarifelerin açıklandığı 2 Nisan'dan bu yana Standard & Poor's 500 endeksi yüzde 9 düştü.
Natixis'in ABD baş ekonomisti Christopher Hodge, Trump'ın yorumlarının ardından yaptığı açıklamada, “Daha önce Trump'ın Powell'ı kovma ihtimalinin çok düşük olduğunu düşünüyordum, ancak güvenim aşınmaya başladı” dedi.
Stratejistler böyle bir hamlenin varlık fiyatları üzerinde geniş çaplı bir baskı yaratacağına inanıyor. Jackson Square Capital'in yönetici ortağı Andrew Graham, S&P 500'ün 4.835 puanın altına düşebileceğini, bunun da kapanışına göre yaklaşık yüzde 6'lık bir düşüşe eşdeğer olduğunu tahmin ediyor.
New York'taki Nasdaq stüdyosu (EPA)
Chicago'daki Cresset Capital'in baş yatırım yetkilisi Jack Ablin, Trump'ın Fed'e sadık birini atamasının ve artan enflasyona rağmen faiz indirimlerine gitmesinin mevcut dalgalanmayı uzatabileceğini söyledi. “Hem hisse senetleri hem de dolar aşırı değerli, bu da onlara bu bağlamda düşmek için daha fazla alan sağlıyor” diyen Ablin, gösterge ABD hisse senedi endeksinin yüzde 10 ila 15 oranında aşırı değerli olduğunu düşünüyor.
Annex Wealth Management'ın baş ekonomisti Brian Jacobsen, böyle bir hareketin ‘ABD dolarına olan güveni artırmayacağını’ söylerken, World Investment Advisors'ın baş yatırım yetkilisi Nate Garrison, Powell'ın Fed'deki performansının tutarlı ve dengeli olduğunu belirtti. Garrison, “Sadece görevden alınma tehdidi bile piyasalar için çok tedirgin edici” dedi.
Powell'ın yerine kim geçebilir?
Trump'ın Powell'ı kamuoyu önünde eleştirme konusunda uzun bir geçmişi var. 2019'da onu ‘düşman’ olarak nitelendirdi, ancak son seçimi kazandıktan sonra onu değiştirmek gibi bir niyeti olmadığını söyledi.
Powell ise gelecek yıl mayıs ayında görev süresi dolmadan istifa etme niyetinde olmadığını ifade ederek, merkez bankasının faiz oranlarına ilişkin kararlar almadan önce, özellikle de gümrük tarifelerinden kaynaklanan enflasyonist baskılar ışığında, ekonomik verileri izlemeye devam edeceğini vurguladı.
Wall Street Journal'ın geçen hafta bildirdiğine göre Trump, Powell'ın yerine eski bir Fed üyesi olan Kevin Warsh'ı atamayı düşünebilir. Ancak habere göre Warsh, Powell'ın görev süresini tamamlaması gerektiğine inanıyor.
Capital Economics, potansiyel adayın Warsh kadar yetkin olması halinde piyasa tepkisinin bu kadar olumsuz olmayabileceğini, ancak bunun ‘Fed'in bağımsızlığını zayıflatmaya yönelik bir ilk adım’ olabileceğini, özellikle de diğer yönetim kurulu üyelerinin görevden alınması halinde bunun ‘daha şiddetli bir piyasa tepkisine’ yol açacağını savundu.
Bazı piyasa katılımcıları ise Trump'ın en kolay seçeneğinin Powell yerine asıl karar verici olarak görülecek bir ‘gölge Fed başkanı’ yaratmak olacağına inanıyor. Ancak bu senaryo da tepkiyle karşılanabilir.
Tanglewood Total Wealth Management'ta makroekonomik stratejist olan Tom Bruce, “Eğer yeni Fed başkanı para politikasında gevşeme sinyali veriyor gibi görünürse, bu piyasalar için felaket olur” dedi.