Mina: Dünyanın en büyük çadır kenti ve hac yolculuğunun ilk durağı

Tarihi ve dini öneme sahip dağlarla çevrili bir vadi

Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)
Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)
TT

Mina: Dünyanın en büyük çadır kenti ve hac yolculuğunun ilk durağı

Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)
Mina, tahmini yasal alanı 7,82 kilometrekare olan tarihi ve dini bir bölgedir. (SPA)

Mina, hacıların Zilhicce ayının sekizine denk gelen Terviye Günü’nü, Hz. Muhammed'in (sav) sünnetine uyarak, tevbe, istiğfar ve tekbir getirerek Yüce Allah'a yaklaşmak ve ondan mağfiret dilemek için geçirdikleri hac yolculuğunun ilk durağıdır.

Mina, Mekke ile Müzdelife arasında, Mescid-i Haram'ın 7 kilometre kuzey doğusunda yer almaktadır. Harem sınırları içinde, kuzey ve güney tarafları dağlarla çevrili bir vadidir. Mekke tarafında Cemretü'l-Akabe, Müzdelife tarafında ise Muhassir Vadisi ile sınırlandırılmış olup sadece Hac döneminde iskân edilmektedir.

gfxsdfg
Mina, Mekke ile Müzdelife arasında, Mescid-i Haram'ın 7 kilometre kuzey doğusunda yer almaktadır. (SPA)

Tarihçiler, Mina adının, hacda dökülen meşru kanlardan dolayı verildiğini, bazıları da Arapların insanların toplandığı her yer için ‘Mina’ demesi gibi insanların orada toplanmasından dolayı bu ismin verildiğini düşünmektedir.

Mina, tarihi ve dini önemi olan bir yerdir. Hz. İbrahim (as) burada şeytanı taşlamış ve Hz. İsmail'in (as) kurbanını kesmiş, ardından Hz. Muhammed (sav) Veda Haccı'nda bu eylemi doğrulamış ve tıraş olmuş. Bunun ardından Müslümanlar da Cemarat'ta şeytan taşlayarak, kurbanlarını keserek ve tıraş olarak peygamberlerinin sünnetine uymuşlardır.

Dünyanın dört bir yanından gelen hacı adayları, Meş'ar-i Haram’da Terviye Günü’nü geçirirler. Burada öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarını kılarlar ve Hz. Muhammed'in (sav) sünnetine uyarak orada gecelerler.

xscd
Hacı adaylarının çoğu, Hz. Muhammed'in (sav) sünnetine uyarak Mina'da gecelerler. (SPA)

Zilhicce’nin dokuzuncu günü Arafat'ta vakfeye durduktan ve Müzdelife'de uyuduktan sonra, onuncu günün sabahı Mina'ya dönerler. Küçük, orta ve büyük cemrede şeytan taşlamak için üç günlük teşrik günlerini Mina'da geçirirler.

Suudi Arabistan hükümeti tarafından hayata geçirilen en büyük projelerden biri olan dünyanın en büyük çadır kenti, her yaştan ve etnik kökenden 6,2 milyon hacıyı ağırlamak üzere Mina'da tahmini 5,2 milyon metrekarelik bir alanda yer almaktadır.

yhjmukö
Mina, dünyanın en büyük çadır kenti olarak kabul ediliyor. (SPA)

Mina’nın yasal yüzölçümü 7,82 kilometrekare olarak tahmin edilmektedir ve sadece 4,8 kilometrekaresi, yani yüzde 61'i fiilen kullanılmaktadır. Yüzde 39'u ise zirveleri vadi seviyesinden yaklaşık 500 metre yükselen engebeli dağlardan oluşmaktadır.

Mina, tarihi simge yapılarıyla ünlüdür. Bunlar arasında taş atılan üç sütun ve adını dağın yüksekliğinden inen ve su akışının üzerinde yükselen şeyden alan, Mina Dağı'nın güney yamacında, Hz. Muhammed (sav) namaz kıldığı ve dua ettiği küçük cemreye yakın bir yerde bulunan Hayf Mescidi bulunmaktadır. Hz. Muhammed (sav) ve ondan önceki peygamberler burada namaz kılmışlardır ve bu mescid günümüze kadar ayakta kalmıştır. Öneminden dolayı genişletilerek Hicri 1407 yılında yeniden inşa edilmiştir.

xcvdfbgrn
Hayf Mescidi, Mina'nın ünlü tarihi simgeleri arasında yer alıyor. (SPA)

Burada gerçekleşen meşhur tarihi olaylardan birisi de Akabe Biatları’dır. İlki, Hicret'in 12. yılında, ikincisi ise ertesi yıl gerçekleşmiştir. Hicri 144 yılında Abbasi Halifesi Ebu Cafer el-Mansur, Ensar'ın Rasulullah'a (sav) biat etmesinin yıldönümünü anmak için Biat Mescidi'ni (Akabe Mescidi) inşa ettirdi.

İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in hükümeti, hacıların Mina'da geçirdikleri süreyi ve yönetimin hacıların ibadetlerini yerine getirdikleri süre boyunca rahat etmelerini sağlayacak gereksinimlerin büyüklüğüne olan inancını göz önünde bulundurarak Mina'ya ilgi gösterdi.

sdfvertbgy
Hacı adayları her yıl birkaç günlüğüne Mina'da bir araya geliyor. (SPA)

 



'İnsan sağlığı' araştırmalarıyla ilgilenen bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi

Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)
Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)
TT

'İnsan sağlığı' araştırmalarıyla ilgilenen bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi

Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)
Önde gelen yenilikçiler ve bilim insanlarına Suudi vatandaşlığı verildi (SPA)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre dün kraliyet onayı ile Suudi Arabistan vatandaşlığı verilen isimler arasında "Vizyon 2030" çerçevesinde "Sağlık" ve "Araştırma, Geliştirme ve İnovasyon" sektörlerinin hedefleri doğrultusunda insan sağlığı araştırmalarıyla ilgilenen önemli bir grup yenilikçi ve bilim insanı yer alıyor.

Amerika'dan Singapur'a, Fransa'dan İngiltere'ye kadar farklı milletlere mensup çok sayıda bilim insanı, ülkenin, alanları Krallığın ekonomi, sağlık, kültür, spor ve inovasyon geliştirme çabalarına katkıda bulunan en önde gelen yetkinlikleri ve nadir uzmanlıkları çekme çabasının bir parçası olarak Suudi vatandaşlığı aldı.

Kraliyet onayı ile Suudi vatandaşlığı verilen bazı önde gelen isimler Şarku’l Avsat tarafından incelendi...

Amerikalı Mahmud Han, sağlık bilimlerini teşvik etmek için araştırmaları hibe yoluyla finanse eden ve biyoteknoloji alanında yatırımlar sağlayan ilk kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Hvolution Charitable Foundation'ın CEO'sudur.

Han, belli bir alanda uzmanlaşmış prestijli bir üniversiteden tıp doktorası almış, önde gelen ilaç şirketlerinde çalışmış ve Mayo Clinic'te Diyabet, Endokrinoloji ve Beslenme Denemeleri Birimi gibi akademik programların yürütülmesinden, PepsiCo'da Küresel Araştırma ve Geliştirme CEO'su olduğu endüstriye kadar 10 yıldan fazla iş deneyimine sahiptir.

Singapur'daki Biyomühendislik ve Nanoteknoloji Enstitüsü'nün kurucu İcra Direktörü olarak görev yapan (2003-2018) ve şu anda Nanobio Laboratuvarı'nı yöneten Amerika-Singapur doğumlu bilim insanı Jackie Yi Ru Ying, A*STAR Kıdemli Araştırma Görevlisi olup biyomedikal mühendislik ve nanoteknoloji konularında kapsamlı yayınlar yapmıştır.

Profesör Ying, Dünya Ekonomik Forumu'nda Genç Küresel Lider seçildi, Alman Ulusal Bilimler Akademisi üyesi oldu ve Dünya Kimya Mühendisleri Evi tarafından yüzüncü yıl kutlamalarında ‘Modern Çağın 100 Mühendisi’nden biri olarak seçildi.

Lübnanlı bilim insanı Nivine Khashab, ileri düzeydeki bilimsel yetkinliği ve biyomühendislik ile nanokompozitlere yaptığı açık katkılar nedeniyle Suudi vatandaşlığı verilenler arasında yer aldı. Khashab, kısa bir süre önce Veliaht Prens Muhammed bin Salman tarafından yeni araştırma stratejisi açıklanan Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin (KAUST) kurucu üyesidir.

2009'dan beri aynı üniversitede kimya bilimi ve mühendisliği doçenti olan Khashab, ilaç dağıtımı için yenilikçi akıllı hibrit malzemelerin icadına ve hücreler arası antioksidan aktivitesini izlemek için yeni bir teknolojinin geliştirilmesine yaptığı katkılardan dolayı, 2017 L'Oréal-UNESCO Bilimde Kadın Ödülü'nü kazanmıştır.

Doktorasını 1995 yılında Montpellier Üniversitesi'nden membran ayırma teknikleri alanında alan Fransız bilim insanı Noureddine Ghafour, halen Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nde (KAUST) Çevre Bilimleri Mühendisliği Profesörü olarak görev yapmaktadır. Ghafour, çok önemli bir alanda (tuzdan arındırma teknolojileri) uzmanlaşarak çevre bilimleri mühendisliği, yenilenebilir enerji ve membran ayırma konularında makale ve araştırmalar yayınlamıştır.