"Anarko-kapitalist" Arjantin lideri, ülkeyi yapay zeka devi yapabilecek mi?

"Bunun için gerekli her şeye sahibiz"

Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)
Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)
TT

"Anarko-kapitalist" Arjantin lideri, ülkeyi yapay zeka devi yapabilecek mi?

Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)
Milei, nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı Arjantin'de enflasyonu bitirme vaadiyle seçilmişti (Reuters)

Fransız haber ajansı AFP, Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei'nin yapay zeka alanındaki hedeflerini masaya yatırdı. 

Milei, Amerika kıtasında yapay zeka kullanımının en az olduğu ülkeler arasında yer alan Arjantin'i bu alanda "dünya lideri" konumuna getirmek istiyor. 

53 yaşındaki devlet başkanı, yoksullukla ve enflasyonla mücadele eden Arjantin'in yapay zeka alanında büyük bir güç olabileceğini savunarak şunları söylüyor:

Yapay zeka alanında bir merkez haline gelebilmek için her şeye sahibiz. İnsan kaynağımız var. Burada kaç gencin kodlamayla uğraştığını tahmin bile edemezsiniz.

Analizde, kendisini "anarko-kapitalist" diye niteleyen liderin, bunu başarmak için yabancı yatırımcıları ülkeye çekmeye çalıştığı ifade ediliyor. 

Milei, haziranda "Büyük Yatırımlar için Teşvik Düzenlemesi" (RIGI) yasasını parlamentodan geçirmişti. Yasa, ülkeye yapılacak 200 milyon doları aşan yatırımlara 30 yıl boyunca vergi, gümrük ve kambiyo kontrol avantajları sunuyor.

Diğer yandan geçen yıl aralıkta göreve geldiğinden beri Milei, ülkenin bütçe açığını azaltmak için aşevlerinden sanat ve kültür etkinliklerine kadar birçok alanda ciddi kamu fonu kesintileri yapmıştı. Bu reformlara tepki olarak binlerce kişi sokağa inmiş ve güvenlik güçleriyle eylemciler arasında şiddetli çatışmalar yaşanmıştı.

Bilgi teknolojisi alanında eğitim sağlayan yapay zeka destekli Constana platformunun kurucusu Tomas Porchetto, şu değerlendirmeyi paylaşıyor: 

Arjantin rekabet gücünü artırmak ve geride kalmamak istiyorsa yapay zekaya ihtiyacı var.

Arjantin Yapay Zeka Derneği Başkanı Alexander Ditzend, ABD'ye yaptığı ziyaretler sırasında Milei'nin Mark Zuckerberg ve Elon Musk gibi teknoloji liderleriyle bir araya geldiğini hatırlatarak, devlet başkanının potansiyel yatırımcılara Arjantin'i "neredeyse dünyadaki son gerçek liberal ülke" olarak tanıttığını söylüyor. 

Buenos Aires yönetiminden geçen ay yapılan açıklamada, "ileride işlenebilecek suçların önlenmesi için" geçmiş verilerin analizini kullanacak yapay zeka tabanlı bir sistem oluşturulacağı duyurulmuştu. 

Fakat Birleşik Krallık merkezli Af Örgütü, bu tür sistemlerin "algoritmik önyargıyla" hareket ederek belirli gruplara yönelik ayrımcılığa yol açabileceğine dikkat çekmişti. Örgütün Arjantin direktörü Mariela Belski şunları söylemişti: 

Kapsamlı gözetleme teknolojileri ifade özgürlüğünü etkiliyor. Bu sistemler yorum yaptıkları, paylaştıkları veya yayımladıkları her şeyin güvenlik güçleri tarafından izlendiğinden şüphelenen kişileri otosansüre itiyor.

Analizde, Milei'nin koyduğu hedeflere rağmen Arjantin'in "katetmesi gereken uzun bir yol olduğu" belirtiliyor. 

Hollanda merkezli insan kaynakları şirketi Randstad'ın temmuzda yayımladığı araştırmada, Arjantinlilerin sadece yüzde 13'ünün işlerinde düzenli olarak yapay zeka kullandığı ortaya konmuştu.

New York merkezli düşünce kuruluşu Conference Board'un geçen yıl yayımladığı rapordaysa Arjantin'deki her 10 şirketten sadece birinin yapay zeka kullandığı bildirilmişti.

Independent Türkçe, Guardian, AFP



Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
TT

Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in nadir toprak metalleri ve elementlerin ABD'ye ihracatına izin verdiğini söyledi. Bu adım, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki gerilimi azaltacak.

Bir gazeteci, başkanlık uçağında Trump'a Şi'nin bunu kabul edip etmediğini sorduğunda, Trump “Evet, kabul etti” diye cevap verdi.

Trump'ın bu yorumu, haftalardır bu konuda artan ticari gerilimi çözmek amacıyla Şi Cinping ile yaptığı nadir telefon görüşmesinden bir gün sonra geldi.

Trump, o dönemde görüşmelerin “oldukça olumlu sonuçlandığını” belirterek, “nadir metal ürünlerinin akışkanlığıı konusunda hiçbir şüphe olmaması gerektiğini” belirtti.

Bu konudaki gerginliğin azaldığına dair bir başka işaret olarak, Çin, konuyla ilgili iki kaynağa göre, en büyük üç Amerikan otomobil üreticisinin nadir metal tedarikçilerine geçici ihracat lisansları verdi.

ABD başkanının üst düzey yardımcıları, pazartesi günü Londra'da Çinli meslektaşlarıyla bir araya gelerek görüşmeleri sürdürecek.

Trump dün gazetecilere yaptığı açıklamada, “Çin anlaşmasında büyük ilerleme kaydettik” dedi.

İki ülke, 12 Mayıs'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde, Trump'ın ocak ayında göreve gelmesinden bu yana birbirlerine uyguladıkları gümrük vergilerinin çoğunu 90 gün süreyle kaldırmak üzere anlaşmaya vardı. Bu haberin ardından ticaretin bozulmasından endişe duyan finans piyasaları canlandı. Ancak Çin'in nisan ayında nadir toprak elementlerinin ihracatını askıya alma kararı, dünya çapında otomobil üreticileri, bilgisayar çipi üreticileri ve askeri müteahhitlerin ihtiyaç duyduğu tedarikleri kesintiye uğratmaya devam etti.

Trump, Çin'i Cenevre Anlaşması'nı ihlal etmekle suçladı ve çip tasarım programları ile Çin'e yapılan diğer sevkiyatlara kısıtlamalar getirilmesini emretti. Pekin bu iddiayı reddetti ve karşı önlemler alacağı tehdidinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre nadir metaller ve diğer temel elementler Çin için bir güç kaynağıdır ve şirketlerin metalden üretilen ürünleri üretememesi nedeniyle ekonomik büyüme yavaşlarsa Trump iç siyasi baskıya maruz kalabilir.

Trump, ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden beri ticaret ortaklarını bir dizi cezai önlem uygulamakla tehdit etti, ardından bazılarını son anda iptal etti. Bu tutarsız yaklaşım, dünya liderlerini şaşırttı ve şirket yöneticilerini endişeye sevk etti.