İsrail Gazze'de "son aşamaya" geçiyor: Tüm bölgeyi ele geçirme planı açıklandı

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)
TT

İsrail Gazze'de "son aşamaya" geçiyor: Tüm bölgeyi ele geçirme planı açıklandı

İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı 52 bini geçti (Reuters)

İsrail, genişletilmiş askeri operasyonuyla tüm Gazze Şeridi'ni ele geçirmeyi hedefliyor.

Başbakan Binyamin Netanyahu, pazartesi günü yaptığı açıklamada, Hamas’a saldırıların yoğunlaştırılacağını duyurmuştu. Netanyahu, bu adımı Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in tavsiyesiyle attığını söylemişti.

İsrail Güvenlik Kabinesi, Gazze Şeridi’ne saldırıların genişletilmesini pazar günü onaylamıştı. Plan kapsamında Gazze’deki "tampon bölgelerin" genişletileceği, askerlerin de kara harekatlarıyla ele geçirilen bölgelerden geri çekilmeyip işgali sürdüreceği aktarılmıştı.

Tel Aviv yönetimi 3 Mayıs itibarıyla binlerce yedek askerini göreve çağırmaya başladığını da duyurmuştu.

Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonuyla başlayan savaşta İsrail birlikleri halihazırda Gazze'nin yaklaşık üçte birini işgal etti.

Adının paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan İsrailli bir yetkili, yeni saldırı stratejisi kapsamında Gazze Şeridi’nin tamamının ele geçirilmesinin planlandığını belirtiyor. Filistinlilerin, Gazze’nin güneyine “transfer” edileceğini, insani yardımlara uygulanan ambargonun da sürdürüleceğini ifade ediyor.

Kaynak, genişletilmiş harekatın başlamasıyla Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası örgütlerin gönderdiği yardımların dağıtımının özel şirketlere devredileceğini, buradan da güneydeki Refah'a yerleştirilen Filistinlilere verileceğini söylüyor. Yetkili, İsrail ve Hamas arasında ateşkes sağlanamazsa operasyonun “amacına ulaşana dek sonlandırılmayacağını” belirtiyor.

Kimliğinin gizli tutulmasını isteyen başka bir İsrailli güvenlik yetkilisi de planın ABD Başkanı Donald Trump’ın gelecek hafta yapacağı Ortadoğu ziyareti sonrasında devreye konacağını belirtiyor.

ABD Başkanı, 13-16 Mayıs’ta Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) ziyaret edecek. Amerikan basınında Cumhuriyetçi liderin tura Türkiye’yi de eklemeyi düşündüğü haberleri yayımlanmıştı. Trump, Truth Social hesabından dün yaptığı paylaşımda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini Türkiye’ye davet ettiğini belirtmişti. Aynı şekilde Erdoğan’ı da Washington DC’ye çağırdığını bildirmişti.

Axios’a konuşan İsrailli bir yetkili, ordu tarafından belirlenen “insani bölgelerde” kalmayı reddeden Filistinlilerin, “Trump’ın Gazze vizyonu” doğrultusunda başka ülkelere gitmek zorunda kalacağını söylüyor. Haberde, birçok İsrailli güvenlik yetkilisinin genişletilmiş Gazze operasyonunu “son seçenek” olarak gördüğü ve gelecek haftalarda ateşkesin sağlanmasını istediği yazılıyor.

Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi, emlak yatırımcısı Steve Witkoff, Trump’ın Ortadoğu turundan önce ya da ziyaret sırasında ateşkes anlaşması sağlanmasını beklediklerini söylüyor.

Ancak Hamas yetkilisi Mahmud Merdavi, İsrail’in “baskı ve şantajına” boyun eğmeyeceklerini belirtiyor:

İsrail’in Gazze'den tamamen çekilmesini, bölgenin yeniden inşasını ve esirlerin karşılıklı serbest bırakılmasını içeren kapsamlı bir anlaşma dışında hiçbir anlaşma yapılmayacak.

AFP’ye konuşan Hamas yetkilisi Basem Naim de İsrail’in ambargolarıyla Gazze’de “açlık ve imha savaşı” yürüttüğünü belirterek, böyle bir durumda ateşkes müzakerelerinin “anlamını kaybettiğini” ifade ediyor.

Mısır ve Katar arabuluculuğunda yürütülen ateşkes müzakerelerinden haftalardır sonuç çıkmadı. Hamas kalıcı bir ateşkes ve İsrail askerlerinin Gazze'den tamamen çekilmesini isterken İsrail de örgütün "makul teklifleri" reddettiğini savunuyor.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel, Axios



ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
TT

ABD, göçmenleri askeri uçaklarla Libya'ya göndermeyi planlıyor

Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)
Libyalılar 28 Nisan 2025'te Trablus'un Şehitler Meydanı'nda yürüyor. Trump yönetimi bölünmüş ülkeye göçmen göndermeyi planlıyor (AFP)

Reuters'ın haberine göre Trump yönetimi, göçmenleri askeri uçakla Libya'daki gözaltı merkezlerine göndermeyi planlıyor.

The New York Times'a konuşan yetkililer, uçağın çarşamba günü kadar erken kalkabileceğini söyledi. Uçuşta yer alacak kişilerin uyrukları henüz belli değil.

Libya'da şiddetli çatışmalar var ve insan hakları grupları, ülkedeki göçmen gözaltı merkezlerini "korkunç" ve "içler acısı" diye niteliyor.

Bu girişim, Trump yönetiminin göçmenleri ABD'ye girmekten caydırmaya ve ülkede yasadışı olarak bulunanlara, zor koşullara sahip ülkelere gönderilebilecekleri mesajını vermeye çalıştığı dönemde geldi.

Yine de uçuş, yasal, lojistik ya da diplomatik kısıtlamalar nedeniyle gerçekleşmeyebilir. Yönetim daha önce de bir grup Venezuelalıyı El Salvador'a gönderdiği için sert tepkiyle karşılaşmıştı. Bu kişiler teröristlere ayrılmış bir hapishanede tutuluyor.

Dışişleri Bakanlığı, "suç, terörizm, patlamamış kara mayınları, iç karışıklık, insan kaçırma ve silahlı çatışmalar" nedeniyle Amerikan halkına Libya'ya gitmemeyi tavsiye ediyor.

Ülke, uzun yıllar diktatörlük yapan Muammer Kaddafi'nin 2011'de devrilmesinden bu yana yıllardır süren iç savaşla karşı karşıya ve hâlâ bölünmüş durumda. Birleşmiş Milletler'in tanıdığı hükümet Libya'nın batısını Trablus'tan yönetiyor. Aynı zamanda doğu, ülkenin petrol sahalarının çoğunu kontrol eden savaş lordu Halife Hafter liderliğindeki hükümet tarafından yönetiliyor.

ABD'nin Trablus'taki hükümetle sadece resmi ilişkisi var ama bu Hafter'in oğlu Saddam'ın geçen hafta Washington'ı ziyaret etmesini ve birkaç Trump yetkilisiyle görüşmesini engellemedi. Trump'ın Beyaz Saray'daki ilk döneminde Hafter'le dostane bir ilişkisi vardı.

Libya, Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenler için merkez niteliğinde. Ülkede mülteciler ve göçmenler için çok sayıda gözaltı tesisi var. Uluslararası Af Örgütü, 2021 tarihli raporunda bu tesislerin "erkeklere, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddet" kanıtlarıyla "korkunç" bir "cehennem manzarası" oluşturduğunu belirtmişti.

Öte yandan Küresel Gözaltı Projesi, Libya'da tutulan göçmenlerin "fiziksel kötü muamele ve işkencenin" yanı sıra zorla çalıştırma ve köleliğe maruz kalabileceğini açıklamıştı.

Dışişleri Bakanlığı geçen sene yıllık raporunda ülkedeki gözaltı merkezlerindeki "sert ve hayati tehlike oluşturan" koşullara işaret etmişti. Raporda göçmenlerin "göçmenlik mahkemelerine ya da yasal süreçlere erişimlerinin olmadığı" belirtilmişti.

Carnegie Endowment for International Peace'de Libya uzmanı olan Frederic Wehrey, The Times'a şunları söyledi:

Bu göçmen hapishanelerinde bulundum ve burası göçmenler için uygun bir yer değil. Savunmasız birini atmak için korkunç bir yer.

Independent Türkçe