ChatGPT ile sınavlarda kopya... Yapay zeka dolandırıcılığı nasıl tespit eder?

Öğrencinin aniden başarı sıçraması yaşaması, öğretmenleri ve akademisyenlerini şaşırtıyor

Öğrencilerin sınavlarda kopya çekmek için ChatGPT sohbetine güvenmeleri konusunda Lübnan'daki öğretmenlerin şikayetleri artıyor / Fotoğraf: Pixels
Öğrencilerin sınavlarda kopya çekmek için ChatGPT sohbetine güvenmeleri konusunda Lübnan'daki öğretmenlerin şikayetleri artıyor / Fotoğraf: Pixels
TT

ChatGPT ile sınavlarda kopya... Yapay zeka dolandırıcılığı nasıl tespit eder?

Öğrencilerin sınavlarda kopya çekmek için ChatGPT sohbetine güvenmeleri konusunda Lübnan'daki öğretmenlerin şikayetleri artıyor / Fotoğraf: Pixels
Öğrencilerin sınavlarda kopya çekmek için ChatGPT sohbetine güvenmeleri konusunda Lübnan'daki öğretmenlerin şikayetleri artıyor / Fotoğraf: Pixels

Sanki yapay zeka uygulamaları, bazı öğrencilerin hayal gücünü ve oyunlarını gıdıklamak için bir teknoloji tepsisinde taşımadan önce, öğrencilerin ödevlerde ve sınavlarda kopya çekmelerini kolaylaştıracak modern ve yenilikçi bir yolu yoktu.

Öğretmenler ve akademisyenler, eğitim-öğretim döneminde kendilerine farklı bir performans gösteren öğrencilerin üzerine birdenbire inen "ustalık", başarı, fikirlerin düzenlenmesindeki farklılık ve dilin sağlamlığı karşısında şaşkına dönüyorlar.

Eski kuşaklar kopya çekmeyi sinsi bakışlarla, tereddütlü hareketlerle hatırlar. Cüret arttığında, öğrenci ezberlemediği bazı şeyleri, bir denklemi ya da onu doğru cevaba götüren ipucunu yazdığı bir kağıdı açmadan önce bekler.

Kopya çekme yöntemlerinin cetvellere, silgilere, masalara ve sandalyelerin altına yazmaktan, kıyafetlerin veya ayakkabıların köşelerine gizlenmiş rulo kağıt parçalarına, gömleklerin ve okul önlüklerinin içine yazmaya kadar değişik şekilleri vardı.

Ayrıca, kemerlerin iç yanlarında veya vücudun uzuvlarına veya kalem kutusunun veya hesap makinesinin kapağının içine ve bu makaleyi okuyan her okuyucunun yaşının imkanlarına göre ekleyebileceği diğer yerlere kopyalar yazılırdı.

Bu yöntemler elbette hazırlıksız kopya çekmenin dışında. Diğer öğrencilerin cevaplarını dikizleme ya da fısıltıyla veya izleme koşulları izin veriyorsa işaret diliyle cevap vermelerini isteme şeklinde de kopya çekiliyordu.

Cep telefonu sınav sınıflarına girer girmez birçok kopya vakası ilk önce kısa mesajlarla tespit edildi.

Daha sonra e-posta mesajlarının metinlerinde kayıtlı, ardından Bluetooth kulaklıklara, akıllı saatlere vb. kaydedilen basılı veya fotokopi belgeler kullanılarak da kopya çekildi.

El yordamı ile kopya çekmenin elektronik hale gelmesiyle birçok vakanın tutuklanması karşısında, birçok ülkede milli eğitim bakanlıkları sınav salonlarında çok sayıda denetim kurarak telefonların girişine engel oldu.

Sınıflara çok miktarda güvenlik kamerası yerleştirildi ve öğrenciler Mısır, Çin, Fas ve diğer ülkelerde elektronik çubuk gibi cihazlarla arandılar.

Şaşırtan zeka

Lübnanlı öğretmen Samar, meslektaşlarının, öğrencilerinin testleri gerçekten kendilerinin çözmesini sağlamaya çalışmaktan şikayet ettiğini duyduktan sonra, öğrencileri 8 yaşın altında olduğu ve yapay zeka teknolojisinin henüz onlara ulaşmadığı için şanslı olduğunu söylüyor.

Velilerin çocuklarının ödevlerini çözmek için araya girmesiyle öğrenciler yapay zeka uygulamalarına ve internet sitelerine bağımlı hale geldi.

Samar, bu sitelerden bazılarını denediğini ve öğrencilerin anlamasını sağlama konusunda yeni fikirler ve sorular bulmak için kullandığını ekliyor.

Farklı bir bağlamda, bir ortaokul öğretmeni olan Basema Harb, öğrencilerinin bazı ödevlerde yazma düzeyinde aniden ilerlediklerini fark ettiğini, ancak daha sonra kompozisyon metinlerini yazmak için birbirlerine ChatGPT kullanmayı öğrettiklerini keşfettiğini söylüyor.

Fransızca dersinin ev ödevleri yüzde 100 doğruydu, bu da onu bir grup öğrenciden şüphelenmeye sevk etti, ancak onları araştırdıktan ve kopya çektiklerini aileleriyle görüştükten sonra keşfetti.

Bundan sonra ders saatlerinde öğrencilerin telefonlarını çıkarttı.

Basma, yapay zekanın daha önce herhangi bir uygulamasını denemediğini ancak sınavlara ve derslere hazırlanmada faydalı bulduğunu ve araştırma süresini kısaltmak için öğretmene asistan olarak da kullanılabileceğini söylüyor.

Basma, meslektaşlarının dikkatini konuya çekti ve matematik öğretmeni, çoğu öğrencinin özellikle cebir, aritmetik ve matematikte yapay zeka uygulamalarını kullanarak problem çözdüğünü keşfetti.

Yarışmaları rekor bir hızla bitiren öğrencileri görünce durumun farkına vardılar.

Üniversitedeki uygulamalar

Lübnan'daki bir üniversitede akademisyen olan Maryam Kurdi, yazının insan tarafından mı yoksa makine tarafından yazıldığını gösteren bir programa bir yıl ortası projesini gönderdikten sonra bazı öğrencilerin kopya çektiğini ortaya çıkardığını ve öğrencilerin yüzde 60'ından fazlasının yapay zeka uygulamalarını kullandığını fark ettiğini söylüyor.

Bazılarının bazı cümleleri, numaralandırma ve indeksleme yöntemini değiştirdiğini, ancak sonunda yapay zeka kullanımının farklı şekillerde ortaya çıktığını belirtiyor.

Ayrıca, bu uygulamaların bilimsel olarak kullanılmasına karşı olduğunu, metinleri anlamadan ve bilgileri doğrulamadan kopyalanmaması gerektiğini anlatıyor.

Aynı zamanda yıl sonundaki sınavlarda herhangi bir elektronik ortamın kullanılmasına da engel olan Kurdi, final sınavlarında de öğrencilerin tüm cep telefonlarını, akıllı ve akıllı olmayan saatlerini masanın üzerine yerleştirdi.

Uygulamadan kurtulma

Best College tarafından geçen mart ayında bin üniversite öğrencisi üzerinde yapılan bir ankette, öğrencilerin yüzde 43'ünün yapay zeka uygulamalarını kullanma deneyimi olduğu ortaya çıktı.

Beş öğrenciden en az biri ödevlerini tamamlamak için kullanırken, her 10 öğrenciden dokuzu meraktan yapay araçlarını kişisel projeler üzerinde denedi.

Bu anket, üniversite öğrencilerinin yüzde 57'sinin onu kullanmayı düşünmediğini veya sınavları tamamlamak için ona güvenmeye devam etmediğini gösterdi.

Yine de üçte biri bunu kullanırken yüzde 11'i kullanmamayı tercih ediyor. Ankete katılan öğrencilerin yüzde 51'i işlerinde yapay zeka araçlarını kullanmayı dolandırıcılık veya intihal olarak görmesine rağmen yapay zekayı kullanıyorlar.

ChatGPT'yi tasarlayan OpenAI şirketi ise bu programın dezenformasyon için kullanılmaması gerektiğini düşünüyor.

Bu da programı, metinlerin programın kendisi tarafından makine tarafından mı yoksa insan zekası tarafından mı oluşturulduğunu bilmeye izin verecek şekilde geliştirmesini sağladı.

Bu, her alanda dolandırıcılığı önlemek ve bu teknolojiyi tarafsız bir şekilde kullanmak için tasarlandı.

Yapay zeka dolandırıcılığı nasıl tespit eder?

Öğrenciler, tam metinler oluşturarak veya soruları yanıtlayarak sınavlarda ve projelerde kopya çekmek için yapay zekayı kullanır.

Bu, belirli bir soruna takılıp kalan öğrencilere ve intihale düşmeden Google veya benzeri sitelerde elektronik arama yapmak gibi araştırma için bir asistan olarak yararlı olabilir.

Ancak hile ve transfer kullanımı, öğrenci kullanıcılara haksız bir avantaj veya not verir.

Profesörler, öğrencilerin başka kaynaklardan içerik kopyalayarak kopya çekmelerini önlemek için intihali tespit etmek için yapay zeka destekli araçları kullanabilir.

Ancak aynı zamanda öğrenciler, yakalanmadan hangi içeriği kopyalayabileceklerini belirlemek için yapay zeka destekli intihal tespit araçlarını da kullanabilirler.

Burada öğretmenler öğrencileri kopya çekmekten caydırmak için bir akademik dürüstlük kültürü aşılamalı ve bilimi geliştiren ve bilgiyi uydurma veya kopyalanmayan özgün boyutlarda artıran akademik dürüstlüğün öneminin farkına varmalarını sağlamalı.

Öğretmenler ayrıca bu belayla yüzleşmek için en son yapay zeka kopya tekniklerinden haberdar olmalı, bu nedenle, özellikle yazı kalıpları çok mükemmelse, makine yazısını insan yazısı için algılayan programlar aracılığıyla araştırma projelerini ve ödevlerini araştırmaya tabi tutarlar.

Bu uygulamaların belki de en öne çıkanları (Originality.ai, GPTZero, Copyleaks) intihali tespit eden ve içeriğin yapay zeka tarafından mı üretildiğini yoksa insan ürünü mü olduğunu tespit etmek için doğal dil işleme ve makine öğrenimi üzerinde çalışan diğer araçlar olabilir.

Independent Arabia, Independent Türkçe

 



Bilim insanlarından korkutan uyarı: "Yapay zeka Fukuşiması kaçınılmaz"

Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
TT

Bilim insanlarından korkutan uyarı: "Yapay zeka Fukuşiması kaçınılmaz"

Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)

Uzmanlar yakın gelecekte "yapay zeka Fukuşiması" yaşanacağından endişeleniyor. 

Yapay zekanın son yıllardaki hızlı gelişimi bilimsel çalışmalarda pek çok sıçramayı mümkün kılarken, bu yılın Nobel Ödülleri de bunun adeta bir kanıtı oldu.

Fizik ödülü, yapay sinir ağlarının geliştirilmesini sağlayan çalışmaları takdir ederken, kimya ödülünün sahibi, 200 milyondan fazla proteinin yapısını tahmin eden yapay zeka aracı AlphaFold'u geliştiren Google DeepMind araştırmacılarına gitti. 

Böyle bir ortamda DeepMind ve Birleşik Krallık merkezli bilimsel topluluk Royal Society, bu hafta Londra'da Bilimde Yapay Zeka Forumu düzenledi.

2024 Nobel Kimya Ödülü'nün kazananlarından, DeepMind'ın kurucusu ve CEO'su Demis Hassabis, 18 Kasım'daki toplantıda yapay zekayla ilgili "Eğer bunu doğru yaparsak, inanılmaz yeni bir keşif çağı ve yeni bir altın çağ, hatta belki de bir tür yeni rönesans yaşanacak" ifadelerini kullandı.

Ancak bazı uzmanlar kendisiyle aynı fikirde değil. Yapay zekanın eşitsizliği ve işsizliği artıracağı endişelerinin yanı sıra çok fazla enerji harcaması nedeniyle çevreye geri dönülemez zararlar vereceğinden de korkuluyor.

Ayrıca bu araçların yanlış kişilerin elinde güçlü biyolojik silahlar geliştirilmesini sağlayacağını düşünenler de var. 

ABD'deki Columbia Üniversitesi'nde kanser araştırmacısı ve Pulitzer ödüllü Siddhartha Mukherjee, 2011'de Japonya'daki deprem ve tsunaminin yol açtığı nükleer felakete gönderme yaparak şöyle diyor:

En azından benim yaşam sürem içinde, bir tür yapay zeka Fukuşiması yaşanmasının neredeyse kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum.

Tarihin en büyük nükleer faciaları arasında sayılan Fukuşima nükleer kazasında tsunami sonucu devasa dalgalar reaktörleri sular altında bırakmıştı. Santralden sızan radyasyon 150 binden fazla kişinin tahliyesine yol açarken, bölgeyi temizleme çalışmalarının 40 yıl daha süreceği tahmin ediliyor.

Özellikle iklim krizinin yapay zeka tarafından şiddetlenmesi gerçek bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. 

Örneğin Google, yapay zeka sayesinde sel, orman yangını ve sıcak hava dalgası tahminlerinde önemli gelişmelere imza atarken, bir yandan da bazı ülkelerden daha fazla enerji harcıyor. 

Hassabis toplantıda "Bence bu sistemlerin faydaları, enerji kullanımından çok daha ağır basacak" iddiasında bulundu. 

Diğer yandan ABD Enerji Bakanlığı Bilim Ofisi'nin eski direktörlerinden Asmeret Asefaw Berhe, hiçbir şeyin enerji kullanımı kadar endişe yaratmadığını söylüyor. 

Daha güçlü sürdürülebilirlik hedefleri çağrısı yapan Berhe "Bu alana giren yapay zeka şirketleri yenilenebilir enerjiye çok yatırım yapıyor ve umarım bu fosil yakıtların daha hızlı bir şekilde bırakılmasını teşvik eder. Ama bu yeterli mi?" diye sorarak ekliyor: 

Aslında dönüştürücü bir değişime yol açması gerekiyor.

Yapay zekanın tıp ve bilim çalışmalarına katkısına gelince çoğu uzman daha iyimser bir yaklaşıma sahip. Yeni ilaçların geliştirilmesinden nükleer füzyon çalışmalarına kadar yeni teknoloji epey hızlı atılımlar vaat ediyor. 

Gen düzenleme aracı CRISPR çalışmalarına katkısı nedeniyle 2020 Nobel Kimya Ödülü'nü kazanan Jennifer Doudna, yapay zekanın daha uygun fiyatlı tedavilerin ortaya çıkmasında "büyük bir rol" oynayacağını söylüyor.

Hassabis pazartesi günü düzenlenen forumda bilimsel araştırmaları hızlandırması beklenen yapay genel zekanın gelişimine dair de konuştu.

Elon Musk ve OpenAI'ın CEO'su Sam Altman, insan seviyesinde bilişsel becerilere sahip araçları ifade eden yapay genel zekanın her an kullanıma girebileceğini düşünürken Hassabis aynı fikirde değil. 

DeepMind'in CEO'su "Bence yapay genel zeka dediğimiz şeye ulaşmadan önce birkaç büyük atılıma daha ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. 

Independent Türkçe, Guardian, El País, BBC