Google'dan yeni yapay zeka aracı: Sizin yerinize toplantıya katılabilecek

Yapay zeka, kullanıcılar yerine not alabiliyor

(Reuters)
(Reuters)
TT

Google'dan yeni yapay zeka aracı: Sizin yerinize toplantıya katılabilecek

(Reuters)
(Reuters)

Google Meet artık yapay zekanın sizin yerinize toplantıya katılmasını mümkün kılacak.

Şirket, yapay zekayı görüntülü sohbet hizmeti Google Meet'e entegre eden "Duet AI"ı kullanıma sunuyor.

Bu araç bir dizi özelliği de beraberinde getiriyor: Örneğin görüntülü arama yapan kişinin görünümünü, ışıklandırmasını ve sesini otomatik olarak iyileştirebiliyor ve kişilerin de yüzünü algılayabildiği için kullanıcılar, katılımcıları uzaktan görmeye çalışmayacak. Bu araç, ne konuşulduğunu algılayıp gerçek zamanlı çeviri sunarak 18 dilde otomatik altyazı da oluşturacak.

Ancak belki de en dikkat çekicisi, toplantıları izleyip ardından özetlemek için yapay zeka kullanabilen bir sistem olması. Kullanıcıların not alma işini devredebilmesiyle toplantı bittiğinde otomatik hazırlanan bir toplantı özeti katılımcılara gönderiliyor.

Eğer biri toplantıya geç gelirse, söylenen her şeye yetişmesini sağlayacak bir "şimdiye kadarki özet" görebilecek.

Kullanıcılar toplantıya hiç katılmak istemezse de "benim yerime katıl" seçeneğini seçerek kendi adına toplantıya gönderebildiği yapay zeka, herhangi bir mesajı veya girdiyi iletip bittikten sonra bir özet gönderebiliyor.

Toplantılarda yapay zeka kullanımı son haftalarda tartışmalara yol açıyor. Zoom'un kurallarında yapılan yeni bir değişiklik, yapay zeka sistemlerini eğitmek için özel görüşmeleri kullandığına dair korkulara yol açmış ve şirket bunu reddetse de toplantıların gerçekten gizli olup olmadığıyla ilgili endişelere neden olmuştu.

Google, Duet aracını kullanırken "başka hiçbir kullanıcının verilerimizi görmeyeceğini ve Google'ın modellerini eğitmek için iznimizi almadan verilerimizi kullanmadığını" belirtiyor. Google, Duet AI'la tüm etkileşimlerin kişiye özel" olduğunu ifade ediyor.

Independent Türkçe



"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
TT

"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)

Rachel Clun 

Bilim insanları 116 milyon yıllık bir tsunaminin kanıtını bir kehribar içinde bulduklarını ve bunun muhtemelen bu doğa olayına dair en eski kayıt olduğunu düşünüyor.

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido Adası'nda derin deniz tortularını inceleyen araştırmacılar Aya Kubota, Yusuke Takeda, Keewook Yi, Shin-ichi Sano ve Yasuhiro Iba, erken Kretase dönemine ait tortularda 114 ila 116 milyon yıl öncesine tarihlenen "olağanüstü zengin kehribar konsantrasyonları" keşfetti.

Nature'ın Scientific Reports'unda yayımlanan bulgulara ilişkin raporda araştırmacılar, kehribarın bir veya daha fazla tsunami tarafından okyanusa sürüklenerek havayla çok az temas etmiş olabileceğini öne sürüyor.

Fosilleşmiş ağaç reçinesi olan kehribar, nispeten hızlı kuruyan bir madde. Araştırmacılar, kehribarın havaya maruz kaldığında genellikle bir hafta gibi kısa bir sürede katılaştığını söylüyor.

Ancak araştırmacıların incelediği tortularda, "belirgin şekilde deforme olmuş" kehribar birikintileri bulundu. Bazıları reçinenin akan su tarafından değiştirildiğini gösteren, alev yapıları denen bir şekilde deforme olmuşken, diğerleri yumuşak reçinenin "akarak deniz tabanına kıvamlı bir şekilde yayıldığına" işaret eden düz kehribar şeritlere sahipti.
 

Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)

Araştırmacılar, "Bu esrarengiz kehribarın derin deniz ortamında bulunmasının en muhtemel nedeni, büyük çaplı tsunamiler" diyor.

Bu reçine deformasyonlarının su altında meydana gelmesi, ormandan pelajik deniz tabanına doğrudan taşındıklarını ima ediyor. Karadan okyanusa bu kadar hızlı ve doğrudan bir taşıma, bir tsunamiyle tetiklenmiş olabilir.

Araştırmacılar, antik tortulardaki diğer kanıtların da bu teoriyi desteklediğini belirtiyor. Bunlar arasında, karadan gelen büyük miktarda bitki kalıntıları ve büyük dalgaların sürüklediği odun parçaları da vardı ve bunların çok az çürüme izi taşıması, açık okyanusa "hızla taşındıklarına" işaret ediyor.

Makalede, "Kiltaşındaki kütüklerin varlığı, çok sayıda odunun bulanık akıntılarla taşınmak yerine kopup sürüklenerek pelajik deniz tabanına battığını gösteriyor" ifadeleri kullanılıyor.

Bilim insanları açık okyanuslardaki diğer tortuların, büyük ölçekli eski tsunamiler veya benzer olaylar hakkında daha fazla kanıt sağlayabileceğini öne sürüyor.

Araştırmacılar, Holosen döneminden, yani yaklaşık 4 bin 200 yıl öncesinden daha eski bir tarihten kalma tsunami tortularının normalde tespit edilmediğini ve bunun da kısmen, yol açtıkları geniş çaplı yıkımdan geriye net belirtilerin kalmamasından kaynaklandığını söylüyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news