Huawei'nin yeni telefonu, Washington'da endişe yarattı

Çip yaptırımları Çin'i teğet mi geçiyor?

Şirket, yeni akıllı telefon modelini küresel pazarlarda satışa sunmayı planlamadığını söylüyor (Huawei)
Şirket, yeni akıllı telefon modelini küresel pazarlarda satışa sunmayı planlamadığını söylüyor (Huawei)
TT

Huawei'nin yeni telefonu, Washington'da endişe yarattı

Şirket, yeni akıllı telefon modelini küresel pazarlarda satışa sunmayı planlamadığını söylüyor (Huawei)
Şirket, yeni akıllı telefon modelini küresel pazarlarda satışa sunmayı planlamadığını söylüyor (Huawei)

Huawei'nin yeni akıllı telefonu Mate 60 Pro, Washington'da Çin'in ABD yaptırımlarını atlatabildiğine dair endişeye yol açtı.

Washington Post'un haberine göre ülkenin teknolojik yeteneklerinde yeni bir rekor olarak görülen model, ABD'nin ihracat sınırlamalarına ve boykot çağrılarına rağmen son derece gelişkin bir çipe sahip.

Çin'in çip üretmesini engellemeye yönelik yaptırımlar, ilk olarak Donald Trump yönetimi tarafından uygulanmış ve Joe Biden da bu politikayı sürdürmüştü.

Medyada sıklıkla "çip savaşı" diye anılan gerilim, ABD'nin Pekin'e yapay zeka çipi ihracatında yeni yeni sınırlamalar getirmesi ve Çin'in de yarı iletken yapımında kullanılan metaller üzerindeki ihracat kontrollerini sıkılaştıracağını duyurmasıyla zirveye tırmanmıştı.

Huawei'nin tanıttığı son model, ABD'li çip üreticilerinin, yaptırımların Çin'i durdurmayacağı yönündeki uyarılarını destekler nitelikte. Zira Çin'in ABD teknolojisine alternatif oluşturma çabalarını iki katına çıkaracağı söyleniyordu.

Çin devlet medyası, Mate 60 Pro'nun ABD'nin ticaret savaşında "başarısız olduğunu" gösterdiğini ileri sürüyor.

Washington merkezli ticari danışmanlık firması Albright Stonebridge Group'un teknoloji politikası lideri Paul Triolo da yeni telefonu "Huawei'nin ABD şirketlerine büyük bir darbesi" diye nitelendirdi:

ABD teknolojisi olmadan tasarım yapmanın ve Batı'nın en son modelleri kadar iyi olmasa da yine de epey kalifiye bir ürün çıkarmanın mümkün olduğunu gösteriyor.

Öte yandan yeni çip tasarımının gerçekte ne kadar güçlü olduğu halen tam olarak cevaplanmamış bir soru.

İlginç biçimde Huawei, telefonun 5G özellikli olup olmadığına veya üretim süreçlerine dair çok az bilgi verdi. Şirketin açıklamasında, telefonun uydu iletişiminde çığır açacağı vurgulandı.

Devlet televizyonu CGTN, telefonu ABD yaptırımlarının uygulanmasından bu yana Huawei'nin "ilk üst düzey işlemcisi" diye tanımladı:

Modelde kullanılan çipin Çin'e ait Semiconductor Manufacturing International Corp. (SMIC) firması tarafından tasarlandığı ifade edildi.

Washington Post'a konuşan bir kaynak, Mate 60 Pro'nun 5G çipine sahip olduğunu söylerken, telefonu ilk satın alanların internet paylaşımları da performansının en üst düzey 5G telefonlarla benzer olduğunu gösteriyor.

Temmuz ayında Reuters, adı açıklanmayan üç teknoloji araştırma firmasına atıfta bulunarak, Huawei'nin 5G telefon pazarına yakında döneceğini bildirmişti.

Huawei, ABD'nin teknoloji ambargosu nedeniyle şimdiye dek akıllı telefonlarında 5G desteğini sağlayamıyordu.

Huawei Mate 60 Pro, 5G desteğinin yanı sıra uydu bağlantısıyla mesajlaşma ve arama özelliğini de sunuyor. Bu yönüyle de bir ilke imza atan akıllı telefon, Çin'de 6 bin 999 Yuan (yaklaşık 26 bin TL) fiyat etiketiyle satışa sunuldu.

Çin'deki en gelişmiş çip teknolojisi "7 nanometre süreci" diye bilinen bir yöntemle üretiliyor. Son modelde de bu sürecin işletildiği düşünülüyor.

Çip savaşı ve Çin'in durumu

Mikrodalga fırınlardan askeri silahlara kadar birçok teknolojide yer alan mikroçiplerin varlığı, trilyonlarca dolar değerindeki ürün ve işlemler için kilit önem taşıyor. 

Öyle ki çip endüstrisinin toplam değeri 580 milyar doları aşmış durumda.

Ancak dünyadaki çip üretiminin yüzde 90'ının Tayvan'da gerçekleşmesi ABD yönetiminde endişe yaratıyor.

10 yıl içinde Çin'in adayı ilhak edeceğini düşünen Washington yönetimi, böyle bir durumda çip tedarikinin tehlikeye düşmesinden endişeli.

Pekin ise kendi çip üretimi kapasitesini artırarak olası bir Tayvan harekatı durumunda ekonomisini dirençli hale getirmenin derdinde.

Bu bağlamda Çin'de mikroçip endüstrisinde kayıtlı olarak üretim yapan şirketlerin sayısı 2011'den 2020'ya kadar 1300'den 22 bin 800'e yükseldi. 

Geçen yıl Çin'in en büyük çip üreticisi olan SMIC, 7 nanometrelik bir çip ürettiklerini açıklamıştı. Bu durum teknolojik ilerleme bakımından Çin'in iki nesil birden atladığını gösteriyor. Ancak uzmanlar SMIC'in bu çipleri yoğun miktarda üretebileceğinden emin değil.

Pekin yönetimi 2025'e kadar mikroçip ihtiyacının yüzde 70'ini iç pazarda üretmeyi hedeflerken, ABD ise uluslararası ticaret kurallarıyla bunu engellemeye çalışıyor.

Joe Biden yönetiminin geçen yıl açıkladığı bir dizi yaptırım kararının içinde dünyanın herhangi bir yerinde ABD teknolojisiyle üretilen çiplerin Çin'e gönderiminin kısıtlanması da vardı.

Hollanda martta anlaşmaya katıldığını açıklarken, Japonya ise ileri düzey çip yapımı teknolojisinin ihracatına bazı kısıtlamalar getirmişti. 

ABD yönetiminin bu kararının ardından Çin'in 2023'ün ilk üç ayında yaptığı çip ithalatı bir önceki yılın aynı periyoduna oranla yüzde 23 oranında gerilemişti.

Indepedent Türkçe



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news