James Webb Teleskobu'nun uzaylıları bulma yeteneği sınandı: Menzilde 4 bin gezegen var

Teleskop, Dünya'daki yaşamı 40 ışık yılı uzaklıktan bulmayı başardı

Yaklaşık 15 ülkenin işlettiği 10 milyar dolarlık teleskobun aynası 6,5 metre çapa ve 25,4 metrekare yüzey alanına sahip (NASA)
Yaklaşık 15 ülkenin işlettiği 10 milyar dolarlık teleskobun aynası 6,5 metre çapa ve 25,4 metrekare yüzey alanına sahip (NASA)
TT

James Webb Teleskobu'nun uzaylıları bulma yeteneği sınandı: Menzilde 4 bin gezegen var

Yaklaşık 15 ülkenin işlettiği 10 milyar dolarlık teleskobun aynası 6,5 metre çapa ve 25,4 metrekare yüzey alanına sahip (NASA)
Yaklaşık 15 ülkenin işlettiği 10 milyar dolarlık teleskobun aynası 6,5 metre çapa ve 25,4 metrekare yüzey alanına sahip (NASA)

NASA'nın öncülüğünde işletilen yenilikçi James Webb Uzay Teleskobu, Samanyolu Galaksisi'ndeki başka bir yıldız sisteminden bakarak Dünya'daki insan uygarlığını tespit edebilecek seviyeye geldi.

Bu da son teknolojiye sahip uzay aracının galaksideki uzak gezegenleri gözlemlerken olası uzaylı uygarlıklarını bulabileceği yönündeki umutları artırıyor.

Gelmiş geçmiş en güçlü uzay teleskobu diye bilinen cihaz, 2021'in sonlarında fırlatıldığından beri evrenin nasıl oluştuğunu bulmak için eski galaksi ve yıldızları tarıyor.

Ancak teleskobun ikincil hedeflerinden biri, yakındaki ötegezegenlerin atmosferlerini analiz ederek biyolojik imza diye anılan yaşam belirtilerini aramak.

Bu imzalar genellikle canlılar tarafından üretilmiş olabilecek gazları veya yapay moleküller gibi teknolojik izleri kapsıyor.

Yine de James Webb Teleskobu'nun olası zeki uygarlıkların işaretlerini ne kadar iyi tespit edebileceği belirsizdi. Bu soruyu yanıtlamak isteyen araştırmacılar da teleskobu insanlar üzerinde denemeye karar verdi.

Böylece teleskop, halihazırda yaşama ev sahipliği yaptığı bilinen tek gezegen olan Dünya'ya çevrildi.

28 Ağustos'ta bilimsel makale arşivi arXiv'e yüklenen ve henüz hakem değerlendirmesinden geçmeyen yeni araştırmada bilim insanları, Dünya atmosferinin spektrumunu çıkardı. Bunun onlarca ışık yılı uzaklıktaki bir gözlemciye nasıl görüneceğini düşünerek verilerin kalitesini kasten düşürdü.

Teleskobun sensörlerinin yeteneklerini taklit eden bir bilgisayar modeli üreten araştırma ekibi, uzay aracının yaşama işaret eden metan, oksijen, azot dioksit ve kloroflorokarbonlar gibi biyolojik ve teknolojik imzaları saptayıp saptayamadığını kontrol etti.

Sonuçlar, James Webb'in Dünya atmosferindeki biyolojik ve teknolojik tüm önemli işaretleri tespit edebileceğini gösterdi.

Araştırmacılar, değiştirilen veri kümesinin kalitesinin, Dünya'dan yaklaşık 40 ışık yılı uzaklıktaki bir kırmızı cüce yıldızın yörüngesinde dönen 7 gezegeni içeren TRAPPIST-1 sisteminin gözlemlerine denk olduğunu belirtiyor.

Bu da teleskobun Dünya'dan yaklaşık 40 ila 50 ışık yılı uzaklıktaki ötegezegenlerde olası yaşamın işaretlerini yakalayabileceği anlamına geliyor.

Öte yandan Dünya'dan 50 ışık yılı uzaklıkta yalnızca 20 ötegezegen resmen keşfedilebildi. Ancak uzayın bu bölgelerinde varlığı henüz doğrulanamamış yıldız adaylarının sayısı çok fazla.

Bu yüzden bilim insanları, James Webb'in menzilinde aslında 4 bin kadar ötegezegen olabileceğini düşünüyor.

Independent Türkçe



Gizemli 5. temel kuvvet, asteroitlerde saklı olabilir

Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)
Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)
TT

Gizemli 5. temel kuvvet, asteroitlerde saklı olabilir

Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)
Bennu gibi Dünya'ya yakın asteroitler yakından takip edildiği için verilerindeki sapmalar mevcut modellerdeki eksikliklere işaret edebilir (NASA)

Bilim insanları evrendeki gizemli 5. temel kuvvetin, asteroitlerin hareketlerinde saklanıyor olabileceğini öne sürdü. 

Evrende güçlü, zayıf, elektromanyetik kuvvet ve kütleçekim kuvveti olmak üzere 4 temel kuvvet var. 

Bilim dünyası bunların dışında bir kuvvet daha olabileceğini uzun süredir düşünse de yapılan araştırmalar varlığını veya yokluğunu henüz kanıtlayamadı. 

Communications Physics adlı hakemli dergide yayımlanan bir makaleye göre, Bennu gibi asteroitlerin yörüngesindeki sapmalar 5. temel kuvveti ele verebilir.

5. temel kuvvet çok zayıf olduğu için henüz saptanamamış olabilir, bu yüzden evrendeki küçük belirtiler önem kazanıyor.

Araştırmacılar, Neptün'ün keşfinin Uranüs'ün yörüngesinde görülen düzensizlikler sayesinde mümkün olduğuna değinerek bu tür durumların fizikte yeni ufukların açılmasına katkı sağlayabileceğini söylüyor. 

Bilim insanları ayrıca bu kuvvetin, ultra hafif varsayımsal parçacıklarla taşınıyor olabileceğini düşünüyor. 

Araştırmacılar, NASA'nın 2018-2021'de Bennu'yu ziyaret eden OSIRIS-Rex aracının elde ettiği verileri inceleyerek yer tabanlı ölçümler yaptı.

Ekip mevcut verilerde Bennu'nun yörüngesinde 5. temel kuvvetin varlığına dair bir belirtiye rastlamadı. 

Fakat veriler, bu kuvveti taşıyor olabilecek parçacıkların ağırlığına dair ihtimalleri sınırlamayı sağladı. 

Yeni araştırma sözkonusu kuvvetin var olma ihtimalini tamamen ortadan kaldırmıyor. Kuvvetin çok zayıf olmasının tespitini zorlaştırıyor olabileceğini düşünen araştırmacılar, çalışmalarına devam etmeyi planlıyor. 

ABD Enerji Bakanlığı'na bağlı Los Alamos Ulusal Laboratuvarı'ndan astrofizikçi ve çalışmanın başyazarı Yu-Dai Tsai şu ifadeleri kullanıyor:

Bennu'nun takibinden elde ettiğimiz verilerin yorumlanması, evrenin teorik temellerine ilişkin anlayışımıza katkı sunarak standart fizik modeli, kütleçekim ve karanlık madde anlayışımızı yenileme potansiyeline sahip.

Gökcisimlerinin açıklanamayan yörünge hareketlerine dayanarak var olduğu öne sürülen karanlık madde, evrenin en büyük gizemlerinden biri.

Işıkla etkileşime girmediği için gözlemlenemediği söylenen bu maddenin, evrenin yüzde 27'sini oluşturduğu iddia ediliyor.

Bilim insanları 5. temel kuvveti taşıdığı düşünülen ultra hafif parçacıkların karanlık madde olabileceği ihtimali üzerinde duruyor. 

Araştırma ekibi Dünya'ya yakın diğer asteroitleri takip ederek çalışmalarını sürdürmeyi planlıyor. Sıradaki hedefleri, 2029'da gezegenin yakınından geçecek Apophis.

Tsai, "Cisimlerin yörüngeleri, genellikle fizikte yeni keşiflere fayda sağlayabilen anomaliler içeriyor" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, IFL Science, Futurism, Communications Physics