Lüks mimari tasarımlarda kıvrım trendi

Tarihte kemerler, geometri ile mimari esnekliğin evliliğini sembolize ediyor.

Ürdün'ün Akabe kentindeki Yala Club
Ürdün'ün Akabe kentindeki Yala Club
TT

Lüks mimari tasarımlarda kıvrım trendi

Ürdün'ün Akabe kentindeki Yala Club
Ürdün'ün Akabe kentindeki Yala Club

Mimaride kavisli şekiller oluşturmak, düz çizgi şekillerinde var olmayan bir zorluk içerir; çünkü ahşap, çelik ve paneller gibi birincil yapı malzemeleri kavisli olarak gelmez, daha ziyade işlenerek bu şekle dönüştürülür.

Son yıllarda lüks binaların tasarımlarına kemerler, eğriler ve zikzak şekiller hakim oldu. Londra'daki şirketi renkli kemerler, kavisler ve kıvrımlara sahip binalar tasarlama konusunda uzmanlaşan Ben Allan, "uygulanması zor şekillere duyulan ilgiden" bahsediyor. Tek yapmanız gereken Instagram veya Pinterest'e kavisli iç tasarım veya kavisli mimari yazmak ve bu tarzın popülerliğini fark edeceksiniz.

Dijital sıradanlık, küresel monotonluk ve endüstriyel öngörülebilirlik çağında, eğriler genellikle özel tasarım ve yerel işçilik gerektiren bir lüks haline geldi. Ben Allan'ın çalışmalarında eğriler ve kemerler tasarımın kalbine hükmediyor, dikkat çekiyor ve daha fazla merak uyandırıyor. Mühendis, "eğrilerin çok fazla zaman ve çaba gerektirdiğine" dikkat çekiyor.

Londra'nın kuzeyindeki "House Recast" projesine başlarken, "Alan Studio" kontrplak kullanarak ışığın içeri girmesini sağlayan uzun kemerler tasarladı. York'ta Ouse Nehri'ne bakan "Vault House" projesinde, yerel tuğladan yapılmış kemerler açık bir avluyu çevreliyor. Bu göz kamaştırıcı etkiyi elde etmek için inşaatçılar tuğlaları kontrplaktan yapılmış bir yapının üzerindeki bir kemerin üzerine yerleştirdiler. Alan operasyonla ilgili olarak şunları söyledi: "Hayretler içinde kaldık."

Mühendislik ve mimari esnekliğin evliliği

Garip formlara doğru bu kayış yeni değil, aksine mimarinin sadeleşme ve çokluk, seri üretim ve kişiselleştirme, geleceği düşünme ve tarihe dönüş, işlevsellik ve eğlence arasındaki salınımında yeni bir aşama. Kemerler binlerce yıl önce, antik Mezopotamya'da doğdu; o dönemde insanların ahşap ve taş eksikliği nedeniyle kil tuğlalar kullanarak ilk kemerleri inşa ettiklerine inanılıyor.

(Fotoğraf) MAD Architects'ten Çin'deki Haikao Kütüphanesi için "Bulut Tasarımı
MAD Architects'ten Çin'deki Haikao Kütüphanesi için "Bulut Tasarımı

Çeşitli tarihsel aşamalardaki eğriler ve kemerler, geometri ve cesaretin (merhum mimar Zaha Hadid'in "Kolezyum" ve "Haydar Aliyev Kulübü" gibi) mimari esnekliğini sembolize eder. Tarihsel olarak bu şekiller işlevsel mimari detaylar olarak kullanılmıştır ancak günümüzde zevki ve lüksü sembolize ediyor.

Ürdün'ün Akabe kentinde bulunan ve mimar Chad Oppenheim tarafından tasarlanan Ayla Golf Kulübü, kemerli ve düzensiz şekliyle çöl manzarasına karışan ve mimariden çok jeolojiye yaslanan bir kumulun manzarasını taklit ediyor.

Doğal karakteri, kum ve yerel taşların karışımından elde edilen betonun pürüzlülüğü ve egzotizmi ile güçlendirilmiş.

Buna karşılık, Oppenheim tarafından Escondido, Kaliforniya'da tasarlanan diğer tasarımlar, deniz kabuklarını çağrıştıran heykelsi dolambaçlı spiral merdivenlerle basit alanları canlandırıyor. Kenya'da bir safari sırasında bu projeleri tartışan Oppenheim, "formda gerçeği bulmak için her zaman doğaya baktığını" söyledi. Mühendis, hayvanları görmek için safariye çıkmış ama gelecekteki tasarımlarında ilham almak için kayaların şekillerini keşfetmekten kendini alamamış.

Kalın eğriler için bilgisayar yazılımı

Kavisler genellikle el emeği gerektirir, ancak dijital araçlar daha önce mümkün olmayan kavisli şekiller yaratmayı da mümkün kılarak onları tamamen yeni boyutlara taşıyor. Mimar Li Qiang tarafından Şanghay'da kurulan X-Living, mühendisin "duyguların tasarımı" olarak adlandırdığı cesur, sürükleyici, genellikle gerçeküstü eğriler oluşturmak için bilgisayar yazılımı kullanıyor.

Projelerinde duvarların şaşırtıcı şekillerde yukarı doğru kıvrıldığı dikkat çekiyor. Yaylar, Çin sembollerinin soyutlamalarını ve hayal gücünü ileriye iten yinelenen desenleri yansıtıyor. Lee, genel trendlere kavislerin hakim olduğuna inanıyor ve “Çünkü mevcut ticari ve sosyal ortamlar daha kapsayıcı hale geldi ve genel estetik tercihler daha çeşitli hale geldi." açıklamasını yapıyor.

"MAD" mimarlık şirketinin kurucusu Ma Yansong'a gelince, gelişmiş yazılım, 3D baskı ve fiber takviyeli plastikler gibi aynı anda hem hafif hem de güçlü malzemeler gibi teknolojiler aracılığıyla günümüzde inovasyon eğrisinin bir istisna değil, normale dönüş olduğuna inanıyor.

Yansong, 2025 yılında Los Angeles'ta açılacak olan Lucas Anlatı Sanatı Müzesi'ni, kendine özgü kavisli kaburgalar oluşturma tarzını benimseyerek tasarladı. Tasarım, binanın fütüristik bir görünüm kazandıran çeşitli akıcı şekillerde bin 500'den fazla kavisli fiber takviyeli plastik panel ile kaplandığını gösteriyor. (Yıldız Savaşları’nın yaratıcısı George Lucas tarafından görsel hikaye anlatma sanatına adanarak finanse edilen bir müze için mükemmel bir tasarım).

Büyük kare binaları, tekdüzeliğe ve seri üretime dayanan "sanayi çağının kalıntıları" olarak tanımlıyor ve “Artık farklı olasılıklar arasında seçim yapma özgürlüğünün tadını çıkarabiliriz." diyor.



Bilim insanları düzenli tüketimle ömrü uzatan besinleri açıkladı

TT

Bilim insanları düzenli tüketimle ömrü uzatan besinleri açıkladı

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Her gün çay, kırmızı orman meyveleri, elma, portakal veya üzümlere yer veren bir beslenme biçimi, erken ölüm riskini azaltabilir ve uzun yaşamı destekleyebilir.

Hakemli dergi Nature Food'da yayımlanan yeni bir araştırmada, flavonoid moleküller açısından zengin olan çeşitli gıdalar tüketen kişilerde kronik sağlık sorunları görülme riskinin daha düşük, uzun yaşama potansiyelininse daha yüksek olabileceği sonucuna varıldı.

Queen's Belfast Üniversitesi'nden isimlerin de aralarında olduğu bilim insanları çay, kırmızı orman meyveleri, bitter çikolata ve elma gibi flavonoid içeren gıdaları tüketmenin tip 2 diyabet, kanser, kalp ve nörolojik hastalıklar gibi rahatsızlıkların ortaya çıkmasını önleyebileceğini söylüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Aedín Cassidy, "Birçok yiyecek ve içecekte doğal şekilde yer alan güçlü biyoaktif maddeler olan flavonoidlerin beslenme yoluyla alınmasının kalp hastalığı, tip 2 diyabet ve Parkinson gibi nörolojik hastalıkların görülme riskini azaltabileceğini uzun zamandır biliyoruz" diye açıklıyor.

Ayrıca laboratuvar verileri ve klinik çalışmalardan farklı flavonoidlerin farklı şekillerde etki ettiğini, bazılarının tansiyonu iyileştirdiğini, diğerlerinin kolesterol seviyelerini düşürdüğünü ve iltihaplanmayı azalttığını da biliyoruz.

Flavonoid molekülleri yaban mersini, çilek, portakal, elma, üzümün yanı sıra çay, kırmızı şarap ve bitter çikolatada dahi bol miktarda bulunuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Benjamin Parmenter, "Günde yaklaşık 500 mg flavonoid alımı, herhangi bir nedenden ölüm riskinde yüzde 16, kardiyovasküler hastalık, tip 2 diyabet ve solunum yolu hastalıkları riskinde yüzde 10 azalmayla ilişkilendirildi" diyor.

Bu, aşağı yukarı iki fincan çay içerek tüketilen flavonoid miktarına eşit.

40 ila 70 yaşındaki en az 120 bin kişiyi 10 yıldan uzun süre boyunca izleyen bu çalışma, sadece yüksek miktarda flavonoid tüketmenin ötesinde, flavonoidlerin çeşitli kaynaklardan alınmasının faydalarını vurgulayan ilk çalışma.

Bulgular, daha fazla flavonoid içeren gıdaları bunları daha da çeşitlendirerek tüketmenin, tek bir kaynaktan tüketmeye kıyasla sağlık sorunlarını azaltmakta daha iyi olabileceğini gösteriyor.

Araştırma, renk çeşitliliğine sahip gıdalar tüketmenin sağlığı korumada paha biçilmez olduğu yönündeki yaygın inanışla da örtüşüyor.

Çalışmanın yazarı Tilman Kuhn, "Flavonoid açısından zengin olanlar da dahil çeşitli renklerde meyve ve sebze tüketmek, sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek için ihtiyaç duyulan vitamin ve besinleri alma ihtimalini artırıyor" diyor.

Dr. Cassidy, "Sonuçlar, net bir halk sağlığı mesajı veriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Örneğin daha fazla çay içmek ve daha fazla çilek ve elma yemek gibi basit ve uygulanabilir beslenme değişikliklerinin, flavonoid açısından zengin gıdaların çeşitliliğini ve tüketimini artırmaya katkı sağlayarak uzun vadede sağlığı iyileştirme potansiyeli taşıdığını gösteriyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news