Çin, batarya teknolojisinde çığır açabilecek eşine rastlanmamış bir cevher keşfetti

Bilim insanları, yeni cevherde bulunan nadir toprak metali niyobyumun "ezber bozan" pillerin yapımında kullanılabileceğini söylüyor

(Pexels)
(Pexels)
TT

Çin, batarya teknolojisinde çığır açabilecek eşine rastlanmamış bir cevher keşfetti

(Pexels)
(Pexels)

Çin'de yarı iletkenlerde yaygın kullanılan bir elementi muazzam miktarlarda içeren, daha önce görülmemiş bir cevher bulundu ve bu keşif batarya teknolojisinde yeni gelişmelere önayak olabilir.

Jeologlar, Çin'in kuzeyindeki İç Moğolistan'da niyobobaotit adlı yeni cevherin içinde nadir toprak metali niyobyumu buldu.

Bu nadir toprak metali, jet motorları ve roketlerdeki alaşımlarda yaygın kullanılıyor ve ayrıca düşük sıcaklıklarda olağanüstü akım iletme özelliği sergiliyor. Bazı araştırmacılar, niyobyumdan yapılan bataryaların geleneksel lityum iyon pillere göre çeşitli avantajları olduğunu belirtiyor.

Günümüze kadar niyobyumun ana kaynağı, Kanada, Brezilya, Avustralya ve Nijerya'da yaygın olarak çıkarılan cevher minareli kolumbitti ve Çin, çelik endüstrisi için elementin yaklaşık yüzde 95'ini ithalat yoluyla elde ediyor.

South China Morning Post gazetesinin haberine göre uzmanlar, jeologlar niyobobaotitten yeterli hacim ve kalitede niyobyum çıkarılabileceğini kanıtlayabilirse, bunun Çin'in "kendi kendine yetmesini" sağlayabileceğini söyledi.

Çin'in sivil ve askeri nükleer programlarını denetlemekten sorumlu devlet kuruluşu Çin Ulusal Nükleer Şirketi'ne göre, niyobobaotit cevheri Uluslararası Mineraloji Birliği'nin sınıflandırma komitesinden resmi onay aldı.

Brezilya Metalurji ve Madencilik Şirketi (BMMŞ), gelişmiş lityum iyon piller yapımında niyobyum kullanılmasına yönelik yeni projeler üzerinde çalışıyor.

Çin devlet haber ajansı Şinhua, bu yıl BMMŞ'nin lityum pillerde bu nadir toprak elementinin kullanımını iyileştirmek için üniversiteler, araştırma merkezleri ve batarya üreticileriyle işbirliğine gittiğini bildirmişti.

Singapur Ulusal Üniversitesi Gelişmiş 2D Malzemeler Merkezi Direktörü Antonio Castro Neto önceki aylarda niyobyum pillerin, güvenlik riskleri, kısa kullanım ömürleri ve uzun şarj süreleri gibi zorluklara yol açma eğilimindeki geleneksel lityum iyon pillere göre çeşitli avantajlar sunmasının beklendiğini söyledi.

Dr. Neto, "Güvenlik, verimlilik ve sürdürülebilirlikte ezber bozduğunu kanıtlayan niyobyum grafen pilleri geliştirme çalışmalarımızda önemli ilerleme kaydettik" dedi.

Araştırmacılar, niyobyum grafen pillerin performans süresinin geleneksel lityum iyon pillerden 10 kat daha uzun olabileceğini, böylece pillerin yaklaşık 30 yıl dayanabileceğini, aynı zamanda daha dayanıklı ve güvenilir hale getirilebileceğini belirttiler.

Halihazırda geliştirme aşamasında olan bu pillerin 10 dakikadan kısa sürede tam şarja ulaşabileceğini de ifade ettiler.

BMMŞ'nin küresel bataryalar başkanı Rogerio Ribas yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Daha uzun ömre sahip oldukları için yeni grafen niyobyum piller, mevcut lityum iyon pillere kıyasla toplam sahiplik maliyetini önemli ölçüde azaltıyor ve ultra hızlı şarj özelliklerine sahip. Ayrıca yüksek sıcaklıklarda bile patlama riski taşımadıkları için daha yüksek güvenlik sunuyorlar.

Independent Türkçe



Renkli televizyonlar rüyaları nasıl değiştirdi?

Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)
Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)
TT

Renkli televizyonlar rüyaları nasıl değiştirdi?

Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)
Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)

İnsanların rüyalarını renkli veya siyah beyaz görmesi, doğdukları yılla yakından bağlantılı. 

1950'lerde çoğu kişinin siyah beyaz rüya gördüğü düşünülürken, toplumun büyük bir kesimi nadiren renkli rüya gördüğünü aktarıyordu. 

Ancak yapılan araştırmalar, renkli televizyonların yaygınlaşmasıyla siyah beyaz rüya görenlerin oranında ciddi bir azalma yaşandığını gösteriyor. 

2017'de Almanya'da yapılan bir çalışmada 2 bin civarındaki katılımcının yarısı rüyalarını renkli gördüğünü söylemişti. Yüzde 10'u siyah beyaz rüya gördüğünü belirtirken, yüzde 40'ı da renkleri hatırlamadığını ifade etmişti. 

Bilim insanları şirketlerin rüyalara reklam yerleştirme girişimlerini değerlendirdi: "Farkında bile olmayabiliriz"

Uzmanlar, gelişim çağında renkli veya siyah beyaz televizyon yayınları izlemenin bu veriler üzerinde etkisi olduğunu düşünüyor. 

2008'de yayımlanan bir araştırmada, 55 yaşından büyük kişilerin sadece yüzde 34 oranında renkli rüya gördüğü kaydedilmişti. 

Renkli sinema filmleri ve televizyon yayınlarının 1950 ve 1960'larda yaygınlaştığı düşünülürse, bu kişiler çocukluk dönemlerinde daha çok siyah beyaz içerikler tüketmiş olmalı. 

Aynı çalışmada 25 yaşından genç kişilerinse yüzde 68 oranında renkli rüya gördüğü tespit edilmişti. 

İki grubun rüyalarındaki renkleri hatırlamama oranlarıysa birbirine yakın çıkmıştı. 

Dundee Üniversitesi'nde yaptığı doktora çalışması kapsamında bu araştırmayı yürüten Eva Murzyn, çocukken izlenen filmlerin rüyaları şekillendirebileceğini düşünüyor. Özellikle 11 yaşından önce renkli içeriklere maruz kalan kişilerin renkli rüya görme ihtimalinin arttığını ekliyor:

Filmler duygusal yoğunluğa sahiptir ve kişiyi içine çeker; bu da renk şemalarının rüya üretimine dahil edilmesine yol açabilir.

Diğer yandan insanlar rüyayı renkli görse de daha sonradan siyah beyaz gördüğünü hatırlıyor olabilir. 

Harvard Tıp Fakültesi'nde rüyalar üzerine çalışan psikolog Deirdre Barrett, renkleri hatırlamanın dikkat ve hafızayla ilişkili olduğunu ifade ediyor. 

Örneğin bir restoranda yemek yiyen bir kişinin daha sonra garsonun ne renk gömlek giydiğini hatırlamayabileceğini söyleyen psikolog, rüyalar için de benzer bir durumun geçerli olduğunu ekliyor.

Barrett ayrıca rüyanın detaylarını anımsama becerisinin genellikle yaşla birlikte gerilediğini söylüyor. 

Uzmanlar rüyadaki renklerin öneminin kişiden kişiye değişebildiği görüşünde. Berkeley'deki Kaliforniya Üniversitesi İnsan Uyku Bilimi Merkezi'nden Eti Ben Simon "Rüyalar son derece özneldir ve genellikle rüya gören kişinin hayatını ve günlük etkileşimlerini yansıtır" diyerek ekliyor: 

Örneğin bir ressamın rüyalarındaki renkler, genel olarak renklere karşı daha kayıtsız birine göre daha büyük anlamlar taşıyabilir.

Independent Türkçe, Washington Post, Huffington Post, International Journal of Dream Research, Consciousness and Cognition