90 milyon yıl önce yaşamış mosazor türü keşfedildi

Diğerlerine göre daha kısa ama güçlü bir tür

Keşfedilen mosazorun illüstrasyonu (Luis Rey / Museo del Desierto)
Keşfedilen mosazorun illüstrasyonu (Luis Rey / Museo del Desierto)
TT

90 milyon yıl önce yaşamış mosazor türü keşfedildi

Keşfedilen mosazorun illüstrasyonu (Luis Rey / Museo del Desierto)
Keşfedilen mosazorun illüstrasyonu (Luis Rey / Museo del Desierto)

Meksika'da yaklaşık 90 milyon önce yaşamış, 5,2 metre uzunluğunda yeni bir mosazor türü keşfedildi.

Hakemli bilimsel dergi South American Earth Sciences'da 16 Kasım'da yayımlanan araştırmaya göre bu yeni tür, dinozorlarla aynı dönem denizde yaşayan mozasorların alt türü Yaguarasaurus regiomontanus.

Yaguarasaurus regiomontanus'un büyük ölçüde eksiksiz ve iyi korunmuş kafatası fosili, 2023'te Meksika'nın kuzeydoğusundaki Nuevo Leon eyaletinde bulundu.

Mosazorlar denizde yaşayabilmelerini sağlayan yüzgeçlere sahip dev kertenkelelerdi.

66 ila 100 milyon önceki Geç Kretase Devri'nde yaşayan bu canlılar, denizlerin en büyük yırtıcılarıydı. 

Diğerlerine göre daha kısa

Paleontologlara göre keşfedilen yeni tür, yaklaşık 90-94 milyon önceye tekabül eden Geç Kretase'nin Turoniyen döneminde yaşadı.

Mosazorların Halisaurinae, Mosasaurinae, Tylosaurinae ve Plioplatecarpinae adlı en az 4 alt aileden oluştuğunu belirten bilim insanları, keşfedilen türün Plioplatecarpine'ye ait olduğunu söyledi.

Diğer mozasorlara göre daha kısa bir gövdeye sahip Plioplatecarpinae aynı zamanda kuvvetli bir yüzücüydü.

Çalışmaya göre, uzunluğu ortalama 5,2 metre olduğu belirtilen ailenin üyesi Yaguarasaurus, ince, uzun bir gagaya ve minik dişlere sahipti (South American Earth Sciences)
Çalışmaya göre, uzunluğu ortalama 5,2 metre olduğu belirtilen ailenin üyesi Yaguarasaurus, ince, uzun bir gagaya ve minik dişlere sahipti (South American Earth Sciences)

Museo del Desierto'dan paleontolog Hector Rivera-Sylva liderliğindeki ekip, Geç Kretase döneminde 40'tan fazla mozasor türü olduğunu ve en büyüğünün ve en büyüğünün uzunluğunun 12 metreye vardığını belirtti. 

12 metre uzunluğundaki Mosasaurus hoffmani, bu boyutlarıyla günümüzdeki en büyük köpekbalıklarının yaklaşık iki katı büyüklükteydi.

Uzun ve ince gövdeleriyle hızlı bir şekilde ilerleyebilen mozasorlar, yüzlerce dişe sahip çeneleriyle avlarını rahat bir şekilde yakalayabiliyordu.

Independent Türkçe



Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
TT

Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)

Deepfake videoların gelişmiş saptama yöntemlerini yanıltabildiği ve her geçen gün daha gerçekçi hale geldiği tespit edildi. 

Bir kişinin yüzünün ya da vücudunun dijital olarak değiştirilmesiyle oluşturulan deepfake videolar endişe yaratmaya devam ediyor. 

Bu videolar gerçek bir kişinin görüntüsünün yapay zeka kullanılarak değiştirilmesiyle yapılıyor. Aslında bu teknoloji, kullanıcıların yüzünü kediye dönüştüren veya yaşlandıran uygulamalar gibi zararsız amaçlarla da kullanılabiliyor.

Ancak insanların cinsel içerikli videolarını üretmek veya masum insanlara iftira atmak için de kullanılabilmesi ciddi bir sorun teşkil ediyor.

Bu videoların sahte olup olmadığını anlamak için kullanılan gelişmiş yöntemlerden biri kalp atışlarını izlemek. 

Uzaktan fotopletismografi (rPPP) adlı araç, deriden geçen ışıktaki küçük değişiklikleri tespit ederek nabzı ölçüyor. Nabız ölçen pulse oksimetreyle aynı prensiple çalışan bu araç, çevrimiçi doktor randevularının yanı sıra deepfake videoları tespit etmek için de kullanılıyor.

Ancak bulguları hakemli dergi Frontiers in Imaging'de bugün (30 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre deepfake görüntülerde artık gerçekçi kalp atışları var.

Bilim insanları çalışmalarına videolardaki nabız hızını otomatik olarak saptayıp analiz eden bir deepfake dedektörü geliştirerek başladı. 

Ardından rPPP tabanlı bu aracın verilerini, EKG kayıtlarıyla karşılaştırarak hassasiyetini ölçtüler. Son derece iyi performans gösteren aracın EKG'yle arasında dakikada sadece iki-üç atımlık fark vardı. 

Ekip aracı deepfake videolar üzerinde test ettiğindeyse rPPP, videoya kalp atışı eklenmese bile son derece gerçekçi bir kalp atışı algıladı. 

Bilim insanları kalp atışlarının videoya kasten eklenebileceği gibi, kullanılan kaynak videodan kendiliğinden geçebileceğini de söylüyor.

Almanya'daki Humboldt Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Peter Eisert "Kaynak video gerçek bir kişiye aitse, bu artık deepfake videoya aktarılabiliyor" diyerek ekliyor: 

Sanırım tüm deepfake dedektörlerinin kaderi bu; deepfake'ler gittikçe daha iyi hale geliyor ve iki yıl önce iyi çalışan bir dedektör bugün tamamen başarısız olmaya başlıyor.

Araştırmacılar yine de sahte videoları saptamanın başka yolları olduğunu düşünüyor. Örneğin sadece nabız hızını ölçmek yerine, yüzdeki kan akışını ayrıntılı olarak takip eden dedektörler geliştirilebilir.

Eisert, "Kalp atarken kan, damarlardan geçerek yüze akıyor ve daha sonra tüm yüz bölgesine dağılıyor. Bu harekette gerçek görüntülerde tespit edebileceğimiz küçük bir gecikme var" diyor.

Ancak bilim insanına göre nihai çözüm deepfake dedektörlerinden ziyade, bir görüntünün üzerinde oynanıp oynanmadığını anlamaya yarayan dijital işaretlere odaklanmaktan geçiyor:

Bir şeyin sahte olup olmadığını tespit etmek yerine bir şeyin değiştirilmediğini kanıtlayan teknolojiye daha fazla odaklanmadığımız sürece, deepfake'lerin saptanmalarını zorlaştıracak kadar iyi olacağını düşünüyorum.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, TechXplore, Frontiers in Imaging