Nörologlar "Beyin kendini yeniden yapılandırıyor" kabulüne karşı çıktı

"Biz bilim insanıyız, sihre inanmıyoruz"

Bilim insanları, beynin kendini yeniden yapılandırdığına dair yaygın kabullerin doğruluğunu kanıtlayan hiçbir sonuç bulamadıklarını ifade etti (Unsplash)
Bilim insanları, beynin kendini yeniden yapılandırdığına dair yaygın kabullerin doğruluğunu kanıtlayan hiçbir sonuç bulamadıklarını ifade etti (Unsplash)
TT

Nörologlar "Beyin kendini yeniden yapılandırıyor" kabulüne karşı çıktı

Bilim insanları, beynin kendini yeniden yapılandırdığına dair yaygın kabullerin doğruluğunu kanıtlayan hiçbir sonuç bulamadıklarını ifade etti (Unsplash)
Bilim insanları, beynin kendini yeniden yapılandırdığına dair yaygın kabullerin doğruluğunu kanıtlayan hiçbir sonuç bulamadıklarını ifade etti (Unsplash)

ABD'li ve Britanyalı bilim insanlarından oluşan uluslararası bir ekip, yaygın kanının aksine görme kaybı, ampütasyon ya da felç sonrasında beynin kendini yeniden yapılandırma yeteneğine sahip olmadığını öne sürdü.

Birleşik Krallık'taki Cambridge Üniversitesi'nden nörolog Prof. Tamar Makin ve ABD'de Johns Hopkins Üniversitesi'nden John Krakuer'in konuyla ilgili araştırmaları, 21 Kasım'da hakemli bilimsel dergi eLife'da yayımlandı.

Çalışmaya göre bilim insanları, beynin herhangi bir yaralanma ya da tıbbi duruma reaksiyon olarak kendini yeniden yapılandıracağına dair genel kabulün temelden kusurlu olduğunu savunuyor.

Bilim insanları, bunun yerine beynin halihazırda var olan ancak gizli olan yetenekleri ortaya çıkardığını öne sürüyor. 

Bilimsel yayınlarda sık sık dile getiriliyor

Bilimsel ders kitaplarında beynin bazı bölgelerinin yeni işlevler için kendini yeniden yapılandırdığı sık sık dile getirilir. 

Örneğin birçok kişi, bir kişi görme yeteneğini kaybettiğinde beynin, sesleri işleyecek şekilde görsel korteksi yeniden yapılandırabildiği ve bu sayede yön bulmayı kolaylaştırdığına inanıyor. 

Buna insanların cisimlerden gelen yankıları hissedip o cisimleri tespit etmesini sağlayan ekolokasyon kabiliyeti deniyor. 

Araştırmada bu duruma bir başka örnek olarak, felç geçiren bir kişinin başlangıçta uzuvlarını hareket ettiremediği zaman beynin bazı kısımlarının kendini düzenleyerek kontrolü yeniden kazandığı fikri gösteriliyor. 

Yeni yetenekler mucize değil, her zaman oradaydı

Krauker, insan beyninin kendini yeniden yapılandırma ve düzenleme konusunda müthiş bir yeteneğe sahip olduğu fikrinin çok çekici olduğunu dile getirdi ve ekledi: 

Özellikle de körlerin neredeyse insanüstü ekolokasyon yeteneği geliştirdiğine ya da felç geçirenlerin kaybettikleri motor becerilerini mucizevi bir şekilde geri kazandıklarına dair hikayeler umut veriyor.

Bu düşüncenin basit bir uyum sağlama ya da plastisitenin (beynin yapısal veya fizyolojik değişikliklere uğrama yeteneği) ötesine geçtiğini aktaran Krauker, "Bu, beyindeki bölgelerin komple yeniden tasarlanması anlamına geliyor. Bu hikayeler doğru olsa bile, aslında orada olan biten yanlış açıklanıyor" dedi. 

Daha önce yapılan çalışmalar, beynin uyum sağlama yeteneğine sahip olduğunu gösteriyor. 

Fakat Makin ve Krauker, beynin daha önce öne sürüldüğü gibi aktif olarak yeni işlevler yaratmadığını, kullanılan alanların aslında doğumdan beri var olduğunu söyledi. 

Daha önceki araştırmalar da incelendi

1980'lerde yapılan bir çalışmada, parmak ampütasyonun vücuda etkisi incelendi. 

Araştırmaya göre beynin daha önce parmağa verdiği uyarının parmak kesildikten sonra yeniden görüldüğünü belirtti. 

Ekip, bunun beynin değişime tepki olarak kendini nasıl yeniden yapılandırdığını gösterdiğini savundu.

Fakat Prof. Makin 2022'de yaptığı bir çalışmada bu durumun böyle olmayacağına dair kanıtlar ortaya koymuştu. 

İşaret parmağının kesilmesinin etkisini geçici olarak taklit etmek için sinir engelleyicileri kullandı.

Makin, ampütasyondan önce, diğer parmaklardan gelen sinyallerin beynin işaret parmağından sorumlu olduğu söylenen bölgesiyle eşleştiğini gördü. 

Buna göre beynin bu bölgesinin ilk olarak işaret parmağından gelen sinyalleri işlediği ancak bunu tek başına yapmadığı ortaya kondu. 

Çalışmada, simülasyonun ardından, diğer parmaklardan gelen mevcut sinyallerin de arttığı görüldü. 

Bu bölgelerde yeni bilgilerin baştan ortaya çıkmadığını belirten Makin, "Beynin incelenen bu bölgesinde diğer parmaklara ilişkin yetenekler ampütasyondan önce de vardı" dedi.

Bilim insanları makalelerinde, kendi araştırmalarının yanı sıra başka çalışmaları da inceleyerek yaygın kabullerin doğru olduğunu kanıtlayan hiçbir sonucun olmadığını belirtti. 

"Bizler bilim insanıyız, sihre inanmıyoruz" diyen Makin, beynin belli işlevleri yerine getirmek için temelden bu yeteneklere sahip olduğunu belirtiyor. 

Independent Türkçe



Google, yapay zekanın enerji ihtiyacını golf topu büyüklüğünde nükleer reaktörle karşılayacak

Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)
Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)
TT

Google, yapay zekanın enerji ihtiyacını golf topu büyüklüğünde nükleer reaktörle karşılayacak

Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)
Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)

Google, dünyada ilk kez minyatür nükleer reaktörler kullanarak yapay zekasına güç sağlamak için anlaşma imzaladı.

Teknoloji devi, temiz enerji teknolojisini 2030'a kadar hayata geçirme umuduyla Kaliforniya merkezli girişim Kairos Power'la anlaşma yaptı.

Google anlaşmayı duyuran blog yazısında, "Yeni nesil gelişmiş nükleer reaktörler, basitleştirilmiş tasarımları ve sağlam, doğal güvenlikleri sayesinde nükleer yayılımı hızlandırmaya yeni bir yol sunuyor" dedi.

Daha küçük boyut ve modüler tasarım, inşaat zaman çizelgelerini kısaltabilir, daha fazla yerde konuşlandırmaya imkan sunabilir ve nihai proje teslimatını daha öngörülebilir hale getirebilir.

Kairos Power'ın teknolojisi, bir buhar türbininden güç üretmek için erimiş tuz soğutma sistemiyle birlikte seramik, golf topu büyüklüğünde bir yakıt kullanarak çalışıyor.

Firma, çakıl taşlarının her birinin 4 ton kömürle aynı miktarda enerji üretebildiğini ve bunu karbon salmadan yaptığını iddia ediyor.

4 ton kömürü elinizde nasıl tutarsınız? Yerine tek bir TRISO yakıt taşı koyarak. Kairos Power'ın florür tuz soğutmalı yüksek ısılı reaktöründeki (KP-FHR) golf topu büyüklüğündeki her taş, 4 ton kömür yakmaktan daha fazla enerji üretecek, hem de karbondioksit salımı olmadan.

Elektrik tüketiminin büyük kısmı dünyanın dört bir yanındaki dev veri merkezlerinden kaynaklanan Google, tüm elektriğini temiz enerji kaynaklarından elde etme taahhüdünde bulunuyor.

Firmaların yoğun enerji tüketen yapay zeka sistemlerine giderek daha fazla bel bağlaması nedeniyle ABD veri merkezlerinin elektrik kullanımının bugünle 2030 arasında üç katına çıkması bekleniyor.

Kairos Power, Tennessee'de örnek bir reaktör inşa etmeyi planlıyor ancak Google'la yapılan 500 megavatlık anlaşma, 2020'lerin sonuna kadar ihtiyaç duyulacağı tahmin edilen 47 gigavatlık yeni üretim kapasitesinin yalnızca küçük bir kısmını oluşturuyor.

Hem Google hem de Kairos Power, teknolojinin ticari olarak kullanılabilir hale gelmesinden önce bir anlaşma yapılmasının, gelişimini hızlandırmaya ve temiz enerji teknolojisini ölçeklendirmeye yardımcı olacağını iddia ediyor.

Kairos Power'ın iş geliştirme ve finans başkan yardımcısı Jeff Olson, "Birden fazla dağıtım için anlaşma yapmak, çok ihtiyaç duyulan enerji üretimi ve kapasitesini sağlarken elektrik şebekelerini karbonsuzlaştırmada kritik olan bir çözümün teknik ve pazar uygulanabilirliğini göstererek gelişmiş nükleer enerjinin ticarileştirilmesini hızlandırmak adına önemli" dedi.

Google'dan gelen bu erken taahhüt, Kairos Power'ın yinelemeli geliştirme yaklaşımımıza ve ticari üretim ölçeğini büyütmeye yönelik devam eden yatırımını güçlendiren güçlü bir müşteri talebi sinyali sağlıyor.

Independent Türkçe