IMF: Yapay zeka küresel istihdamın yüzde 40’ını etkileyecek

Uluslararası Para Fonu (IMF), yapay zekanın küresel istihdamın yüzde 40’ını etkileyeceği ve bu eğilimin ülkeler arası gelir eşitsizliğini daha da kötüleştirebileceği uyarısında bulundu

(AA)
(AA)
TT

IMF: Yapay zeka küresel istihdamın yüzde 40’ını etkileyecek

(AA)
(AA)

IMF, yapay zekanın küresel istihdama olası etkilerine yönelik “Yapay Zeka ve İşin Geleceği” başlıklı bir rapor yayımladı.

Raporda, yapay zekanın küresel ekonomiyi derinden değiştirmeye hazırlandığı ve bazı yorumcuların bunu yeni bir sanayi devrimine benzettiği belirtildi.

Yapay zekanın, ekonomiler ve toplumlara etkisini öngörmenin kolay olmadığına işaret edilen raporda, özellikle istihdam piyasasında üretkenliği artırmayı vaat eden yapay zekanın bazı işlerde ise insanların yerini alabileceği kaydedildi.

Raporda, yapay zekanın küresel istihdamın yüzde 40’ını etkileyeceği vurgulanırken, çok sayıda gelişen ekonominin daha az sorunlar yaşayabileceği, aynı zamanda yapay zekanın avantajlarından ise daha az faydalanabileceği belirtildi.

Söz konusu durumun, ülkeler arası gelir eşitsizliğini daha da kötüleştirebileceği uyarısına yer verilen raporda, orta seviye çalışanları etkileyen önceki otomasyon dalgalarının aksine, yapay zekanın yarattığı işten çıkarılma risklerinin yüksek ücretli çalışanları da kapsadığı vurgulandı.

Konuya ilişkin ayrıca bir makale kaleme alan IMF Başkanı Kristalina Georgieva da yapay zekanın istihdam piyasasında yaratabileceği tehlikeye işaret ederek, “Çoğu senaryoda yapay zeka genel eşitsizliği daha da kötüleştirecek. Bu, teknolojinin toplumsal gerilimleri daha da artırmasını önlemek için politika yapıcıların erken davranarak ele alması gereken rahatsız edici bir eğilimdir.” değerlendirmesini yaptı.

Ülkelerin kapsamlı sosyal tedbirler almasının hayati önem taşıdığını vurgulayan Georgieva, “Böylelikle, geçim kaynaklarını koruyarak ve eşitsizliği azaltarak yapay zeka geçişini daha kapsayıcı hale getirebiliriz.” ifadesini kullandı.



Nadir balina dişi fosili, İberlerin sırlarını açığa çıkarıyor

Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)
Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)
TT

Nadir balina dişi fosili, İberlerin sırlarını açığa çıkarıyor

Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)
Bakır Çağı İberyası'nda bulunan ispermeçet balinası dişi, türünün ilk örneği (PLOS One)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

İspanya'da Bakır Çağı'na ait bir "mega köy"de ortaya çıkarılan nadir bir balina dişi, 4 bin yıl önce Akdeniz bölgesinde yaşayan İber halkının sanatsal yeteneklerine ışık tuttu.

2018'de İspanya'nın güneybatısındaki Valencina arkeolojik kazı alanında bulunan diş, kendi türü içinde geçmişi o döneme dayanıp İberya'da rastlanan ilk fosil oldu.

PLOS One'da yayımlanan araştırmaya göre diş muhtemelen antik bir kıyı şeridinden toplanarak Bakır Çağı zanaatkarları tarafından özenle işlendi.

4 bin 150 ila 5 bin 300 yıl önce bir sahil köyünde yaşayan zanaatkarlar, dişi muhtemelen kişisel süs eşyaları veya sembolik anlam taşıyan eserler yaparken kullanmıştı.

Çalışmanın belirttiğine göre fosil işlendikten sonra, üzerindeki aşınma ve yıpranma izleri ve yüzeyini kaplayan sert kabuktan anlaşıldığı üzere kasten gömüldü.

Bulgular, yaklaşık 40 bin yıl önce başlayan Eski Taş Çağı'ndan beri fildişinin süs eşyaları, müzik aletleri ve heykellerin yapımında kullanımı hakkındaki anlayışımızı derinleştiriyor.

Fildişi çarpıcı görünümü, dayanıklılığı ve sağlamlığıyla antik toplumların ticaret ve sosyokültürel faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçası haline gelmişti.

Ancak tarih öncesi çağlarda fildişinin kullanımı hakkında bildiklerimizin çoğu, fil, suaygırı, geyik ve ayılar gibi kara hayvanlarından elde edilen fildişinin incelenmesiyle elde edildi.

Daha önceki araştırmalar, İspanya'nın güneyindeki Eski Taş Çağı ve Bakır Çağı toplumlarında fillerden gelen fildişinin kullanıldığını vurgulasa da deniz memelilerinden elde edilen bu malzemenin önemi hakkında pek bir şey bilinmiyor.

Valencina'da bulunan 17 santimetre uzunluğuna, 7 santimetre genişliğine ve 0,5 kilogram ağırlığa sahip balina dişi, geçmişe eşsiz bir bakış sunuyor.

Fosilin analizi, yetişkin bir ispermeçet balinasından geldiğini ortaya çıkarırken, solucanlar ve sülükayaklılardan kaynaklanan aşınma belirtilerinin yanı sıra köpekbalığı ısırığı şüphesi doğuran izler bulundu. Bu izler, fosilin deniz tabanında bir süre kaldığını gösteriyor.

Araştırmacılar ayrıca dişte doğal yollarla oluşamayacak delikler ve belirgin kesik izleri gibi insan faaliyetine dair belirtiler tespit etti.

Araştırmacılar bu gözlemlere dayanarak balinanın muhtemelen doğal nedenlerle öldüğü, ardından cesedinin deniz tabanına battığı ve dişlerinden birinin kıyıya vurmasıyla antik İberler tarafından bulunup kullanıldığı sonucuna vardı.

Makalede şu ifadelere yer veriliyor:

Henüz bir ispermeçet balinası dişinden geldiği tespit edilen fildişi eser bulunmamasına rağmen son zamanlarda Avrupa'daki arkeolojik bağlamlarda deniz kaynaklı fildişi bulgularının ortaya çıkması, tarih öncesi toplumların deniz kaynaklarını kullanımına yönelik araştırmalara yeni bir odak noktası kazandırıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/news