Yeni batarya elektrikli arabaları birkaç dakikada şarj edebilir

Elektrikli araçlardakilerle aynı enerji yoğunluğuna sahip lityum-iyon batarya, 10 dakikadan kısa sürede yüzde 80 oranında şarj oluyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yeni batarya elektrikli arabaları birkaç dakikada şarj edebilir

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, elektrikli arabalardan akıllı telefonlara kadar her şeyde bulunan lityum-iyon pillerin ultra hızlı şarjında yeni rekor kırdı.

Çin Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (USTC) ve Kaliforniya Üniversitesi'nden çok uluslu bir ekip, elektrikli araçlarda bulunanlara benzer enerji yoğunluğuna sahip bir pilin yeniden şarj süresini hızlandıran yeni bir yöntem geliştirdi.

302 Wh kg'lık batarya, enerjisinin yüzde 80'ini sadece 9 dakikada şarj ederek daha önce bildirilen ticari lityum-iyon bataryaları geride bıraktı.

Şarj yöntemi bataryanın stabilitesini de etkilemedi. Batarya, 300'den fazla şarj-deşarj döngüsünden sonra kararlı kaldı.

Araştırmacılar yeni yaklaşımı bir "paradigma değiştirme stratejisi" diye tanımladı. Bu yaklaşım şarj hızlarını radikal biçimde iyileştirmek için elektrokataliz diye bilinen bir süreçten yararlanıyor.

Bu araştırma, temiz enerji taşımacılığına geçişi hızlandırabilecek yüksek enerjili, hızlı şarj olan bataryaların geliştirilmesine yönelik önemli bir adıma işaret ediyor.

Görsel kaldırıldı.

Uluslararası Enerji Ajansı'nın hazırladığı raporda batarya şarj sürelerinin uzunluğu, elektrikli araçların benimsenmesinin önündeki en önemli 5 engelden biri olarak gösterilmişti.

Bu son araştırma, Journal of the American Chemical Society'de yayımlanan "Solid-State Electrocatalysis in Heteroatom-Doped Alloy Anode Enables Ultrafast Charge Lithium-Ion Batteries" (Heteroatom Katkılı Alaşım Anotta Katı Hal Elektrokatalizi Ultra Hızlı Şarjlı Lityum-İyon Pillere Olanak Sağlıyor) başlıklı çalışmada detaylandırıldı.

ABD'deki Georgia Tech'ten araştırmacıların lityum-iyon piller için katot araştırmaları sırasında bir atılım bildirdikleri hafta geldi.

Ekip, "devrim niteliğinde bir malzeme" kullanarak, geleneksel lityum-iyon pillerin maliyetinin çok altında bir maliyetle elektrikli araçlarda kullanıma uygun bir pil üretmeyi başardı.

Georgia Tech Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Okulu'nda doçent olan Hailong Chen, yeni katodu "ezber bozan" diye niteleyerek, geniş ölçekte uygulanması halinde "elektrikli araç ve tüm lityum-iyon pil pazarını büyük ölçüde geliştirebileceğini" sözlerine ekledi.

Independent Türkçe



Bilim insanlarından korkutan uyarı: "Yapay zeka Fukuşiması kaçınılmaz"

Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
TT

Bilim insanlarından korkutan uyarı: "Yapay zeka Fukuşiması kaçınılmaz"

Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)
Bir yandan yapay zekanın sağlayacağı atılımlar heyecan uyandırırken, diğer yandan uzmanlar kötüye kullanımına karşı uyarıyor (Reuters)

Uzmanlar yakın gelecekte "yapay zeka Fukuşiması" yaşanacağından endişeleniyor. 

Yapay zekanın son yıllardaki hızlı gelişimi bilimsel çalışmalarda pek çok sıçramayı mümkün kılarken, bu yılın Nobel Ödülleri de bunun adeta bir kanıtı oldu.

Fizik ödülü, yapay sinir ağlarının geliştirilmesini sağlayan çalışmaları takdir ederken, kimya ödülünün sahibi, 200 milyondan fazla proteinin yapısını tahmin eden yapay zeka aracı AlphaFold'u geliştiren Google DeepMind araştırmacılarına gitti. 

Böyle bir ortamda DeepMind ve Birleşik Krallık merkezli bilimsel topluluk Royal Society, bu hafta Londra'da Bilimde Yapay Zeka Forumu düzenledi.

2024 Nobel Kimya Ödülü'nün kazananlarından, DeepMind'ın kurucusu ve CEO'su Demis Hassabis, 18 Kasım'daki toplantıda yapay zekayla ilgili "Eğer bunu doğru yaparsak, inanılmaz yeni bir keşif çağı ve yeni bir altın çağ, hatta belki de bir tür yeni rönesans yaşanacak" ifadelerini kullandı.

Ancak bazı uzmanlar kendisiyle aynı fikirde değil. Yapay zekanın eşitsizliği ve işsizliği artıracağı endişelerinin yanı sıra çok fazla enerji harcaması nedeniyle çevreye geri dönülemez zararlar vereceğinden de korkuluyor.

Ayrıca bu araçların yanlış kişilerin elinde güçlü biyolojik silahlar geliştirilmesini sağlayacağını düşünenler de var. 

ABD'deki Columbia Üniversitesi'nde kanser araştırmacısı ve Pulitzer ödüllü Siddhartha Mukherjee, 2011'de Japonya'daki deprem ve tsunaminin yol açtığı nükleer felakete gönderme yaparak şöyle diyor:

En azından benim yaşam sürem içinde, bir tür yapay zeka Fukuşiması yaşanmasının neredeyse kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum.

Tarihin en büyük nükleer faciaları arasında sayılan Fukuşima nükleer kazasında tsunami sonucu devasa dalgalar reaktörleri sular altında bırakmıştı. Santralden sızan radyasyon 150 binden fazla kişinin tahliyesine yol açarken, bölgeyi temizleme çalışmalarının 40 yıl daha süreceği tahmin ediliyor.

Özellikle iklim krizinin yapay zeka tarafından şiddetlenmesi gerçek bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. 

Örneğin Google, yapay zeka sayesinde sel, orman yangını ve sıcak hava dalgası tahminlerinde önemli gelişmelere imza atarken, bir yandan da bazı ülkelerden daha fazla enerji harcıyor. 

Hassabis toplantıda "Bence bu sistemlerin faydaları, enerji kullanımından çok daha ağır basacak" iddiasında bulundu. 

Diğer yandan ABD Enerji Bakanlığı Bilim Ofisi'nin eski direktörlerinden Asmeret Asefaw Berhe, hiçbir şeyin enerji kullanımı kadar endişe yaratmadığını söylüyor. 

Daha güçlü sürdürülebilirlik hedefleri çağrısı yapan Berhe "Bu alana giren yapay zeka şirketleri yenilenebilir enerjiye çok yatırım yapıyor ve umarım bu fosil yakıtların daha hızlı bir şekilde bırakılmasını teşvik eder. Ama bu yeterli mi?" diye sorarak ekliyor: 

Aslında dönüştürücü bir değişime yol açması gerekiyor.

Yapay zekanın tıp ve bilim çalışmalarına katkısına gelince çoğu uzman daha iyimser bir yaklaşıma sahip. Yeni ilaçların geliştirilmesinden nükleer füzyon çalışmalarına kadar yeni teknoloji epey hızlı atılımlar vaat ediyor. 

Gen düzenleme aracı CRISPR çalışmalarına katkısı nedeniyle 2020 Nobel Kimya Ödülü'nü kazanan Jennifer Doudna, yapay zekanın daha uygun fiyatlı tedavilerin ortaya çıkmasında "büyük bir rol" oynayacağını söylüyor.

Hassabis pazartesi günü düzenlenen forumda bilimsel araştırmaları hızlandırması beklenen yapay genel zekanın gelişimine dair de konuştu.

Elon Musk ve OpenAI'ın CEO'su Sam Altman, insan seviyesinde bilişsel becerilere sahip araçları ifade eden yapay genel zekanın her an kullanıma girebileceğini düşünürken Hassabis aynı fikirde değil. 

DeepMind'in CEO'su "Bence yapay genel zeka dediğimiz şeye ulaşmadan önce birkaç büyük atılıma daha ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. 

Independent Türkçe, Guardian, El País, BBC