Apple'den ince ve katlanabilir telefon atılımı

Apple iPhone 16 (AP)
Apple iPhone 16 (AP)
TT

Apple'den ince ve katlanabilir telefon atılımı

Apple iPhone 16 (AP)
Apple iPhone 16 (AP)

Apple, yıllarca küçük yükseltmeler sunduktan sonra büyümeyi canlandırmak amacıyla iPhone'un yanı sıra diğer ürünlerinde de bir dizi tasarım değişikliği yapmaya hazırlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Wall Street Journal'dan aktardığı habere göre Apple'ın planları hakkında bilgi sahibi olan kaynaklar, Apple'ın önümüzdeki yıldan itibaren mevcut modellerden yaklaşık 8 milimetre daha ince olacak bir iPhone tanıtmayı planladığını söyledi. Bu modelin Pro modellerinden daha ucuz olması ve maliyetleri düşürmek için basitleştirilmiş bir kamera sistemine sahip olması bekleniyor.

Kaynaklar, şirketin ayrıca biri büyük ve dizüstü bilgisayar olarak çalışmak üzere tasarlanmış, neredeyse 19 inç boyutuna ulaşan açılır kapanır bir ekrana sahip iki katlanabilir cihaz üretmeyi planladığını, daha küçük modelin ise iPhone 16 Pro Max'ten daha büyük olacağını ve katlanabilir bir telefon olarak çalışacağını bildirdi.

Hong Kong'daki Haitong International Securities'de analist olan Jeff Pu, şu anda piyasada bulunan katlanabilir telefonların ince ya da hafif olmadığını ve Apple'ın standartlarını karşılayacak kadar pil gücü barındırmadığını, bunun da şirketin sektöre yavaş girişini açıkladığını söyledi.

VDFGRT
Samsung Galaxy Z Fold 6 Katlanabilir telefon

Apple, katlandığında cihazın dışında bir ekran olması gibi farklı tasarımları deniyordu, ancak cihazların geliştirilmesine aşina olan kişilere göre şimdi dahili bir katlama tasarımını tercih ediyor.

Apple, pazarın tepkisini ölçmek için önce daha büyük cihazı piyasaya sürmeyi hedefliyordu, ancak şimdi katlanabilir iPhone ondan önce hazır olacak gibi görünüyor ve Apple yetkilileri 2026'da piyasaya sürülmesi için bastırıyor. Ancak kaynaklara göre şirketin teknik zorlukları aşmak için bir yıla daha ihtiyacı olabilir.

FD
Motorola'nın katlanabilir telefonu Razr

İnce telefon, şık görünümlü cihazlardan hoşlanan ve Pro modellerinde bulunan bazı özelliklerden vazgeçmeyi düşünmeyen tüketicileri hedefliyor. Apple, büyüme sağlamak için iPhone dışında yeni ürünler de çıkarmaya çalışıyor.

Şirket büyümeyi hızlandırmak için yeni yollar bulmaya çalışıyor. iPhone satışları halen toplam gelirin yaklaşık yarısını oluşturuyor ve satışlarda bir düşüş yaşanıyor; 2024 mali yılında geliri yüzde 1'den daha az arttı. Satışlardaki son büyük artış dalgası, telekomünikasyon şirketlerinin büyüyen 5G ağ mimarisini desteklemek için iPhone alımlarını sübvanse ettiği 2021 yılında yaşandı.

CFBG
Apple'ın yüksek çözünürlüklü ve lüks tasarımlı Vision Pro karma gerçeklik deneyimi… Sanal geleceğe bir bakış (AFP)

TF International Securities'de analist olan Ming-Chi Kuo, yeni cihazların piyasaya sürülmesini bekleyen ilk analist grubu arasında yer aldı ve Apple yetkililerinin yeni tasarımları daha erken tanıtmaya çalıştıklarını söyledi.

Apple'ın rakiplerinin çoğu zaten katlanabilir cihazlar üretiyor. Ancak Apple’ın son değişiklikleri, şirketin uzun yıllardır yaptığından daha önemli bir biçim ve işlev değişikliğini temsil ediyor.

Akıllı telefon pazarını inceleyen Bay Street Research'ün baş analisti Cliff Maldonado, “iPhone'un son tasarım evrimi 2017'de piyasaya sürülen iPhone X ile gerçekleşti” dedi.

DHYJ
Yeni Huawei Mate XT katlanabilir telefon, şirketin Çin'in Shenzhen kentindeki mağazasında düzenlenen lansman etkinliğinde sergileniyor. (AFP)

Pazar araştırma firması TrendForce'a göre, katlanabilir cihazların satışının bu yıl toplam akıllı telefon pazarının yaklaşık yüzde 1,5'ini oluşturması bekleniyor.

Tarihsel olarak, yeni cihaz tasarımları Apple'ın satış büyümesinde önemli bir itici güç olmuştur. Apple 10 yıl önce iPhone 6 Plus ile yeni bir telefon boyutu sunmuş ve o dönemde şirket için bir büyüme dalgasını tetiklemişti.

Apple büyüme sağlamak için iPhone dışında da yeni ürünler üzerinde çalışıyor. Bu yılın başlarında Apple, fiyatı 3 bin 499 dolar olan Vision Pro sanal gerçeklik başlığını piyasaya sürdü, ancak yüksek fiyat etiketi nedeniyle satışlar şu ana kadar yavaş seyretti.



Cilalı Taş Devri toplulukları sanıldığı kadar cinsiyetçi değilmiş

Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)
Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)
TT

Cilalı Taş Devri toplulukları sanıldığı kadar cinsiyetçi değilmiş

Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)
Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)

Cilalı Taş Devri topluluklarının düşünüldüğü kadar cinsiyetçi olmadığı ortaya çıktı. Genetik analizler, bu toplumdaki bireylerin geniş alanlara yayıldığını da gösterdi.

MÖ 10 bin civarında başlayıp MÖ 2 bin 200'lerde biten Cilalı Taş Devri'nden kalma erkek mezarlarının, ok gibi aletler içermesi ve erkeklerin avlandığını gösteren mağara çizimleri, cinsiyetler arasında bir eşitsizlik olduğu düşüncesine yol açıyordu. 

Bilim insanları, ilk tarım toplumlarının ortaya çıkmasıyla kadın ve erkekler arasında hiyerarşik bir düzen oluşmaya başladığını tahmin ediyordu. 

Ancak Viyana, York ve Harvard üniversitelerinden araştırmacıların yeni çalışması, bu kanıyla çelişen güçlü kanıtlar buldu. 

Bilim insanları, Avrupa'daki Lineer Çömlek Kültürü'nün görüldüğü bölgelerden en az 250 kişinin DNA'sını analiz etti. Spiral şeklinde düzenlenmiş paralel çizgilerle süslenen çömlekleriyle bilinen Lineer Çömlek Kültürü, MÖ 5500-5000 civarında Avrupa'da geniş bir alana yayılmıştı. 

Araştırmacılar bu topluluklara ait farklı kişilerin mezarlarını ve beslenme biçimlerini inceledi.

Bulgularını hakemli dergi Nature Human Behaviour'da dün (29 Kasım) yayımlayan ekip, kadın ve erkek mezarları arasında kayda değer bir fark saptayamadı.

Ayrıca genetik veriler, toplulukların sadece birkaç nesil içinde kilometrelerce uzağa gittiğini gösterdi. Çalışmada, doğduğu yerden uzak yere gömülen kadın sayısının da erkeklerden fazla olduğu kaydedildi. 

Makalenin yazarlarından Dr. Ron Pinhasi "Slovakya'daki Nitra ve Macaristan'daki Polgár-Ferenci-hát kazı alanlarındaki ailelerin tükettikleri gıdalar, birlikte gömüldükleri mezar eşyaları veya kökenleri açısından farklılık göstermediğini ilk kez bildiriyoruz" diyor:

Bu da sözkonusu Cilalı Taş Devri bölgelerinde yaşayanların aile ya da biyolojik cinsiyet temelinde tabakalaşmadığını ve kaynaklara veya alanlara farklı seviyede erişim diye bilinen eşitsizlik belirtilerine rastlamadığımızı gösteriyor. 

Ekip bazı kişilerin aile üyelerinden çok uzakta yaşamasının Cilalı Taş Devri'nde "özgür" bir toplumun varlığına işaret ettiğini düşünüyor. 

Diğer yandan genetik bulgular, geniş ailenin de önemini ortaya koyuyor. Üç kişiyi içeren bir mezarda daha önce anne ve iki çocuğunun yattığı sanılırken, yeni çalışma kadının çocukların halası olduğunu saptadı. 

Makalenin bir diğer yazarı Dr. Penny Bickle "Üçü birbirine yakın gömülmüş ve kadının çocukları kucaklaması, bariz bir şefkat eylemini gösteriyor" diye açıklıyor. 

Arkeolog "Ayrıca mezarlara bırakılan taş aletler ve çanak çömlek gibi eşyalardan, kadınların tarım işlerinde daha önce düşünülenden çok daha aktif bir rol oynadığını ve bazı kadınların erkeklerden daha fazla seyahat ederken, diğer bölgelerdeki kadınların evden pek uzaklaşmadığını biliyoruz" ifadelerini kullanıyor: 

Bu da belki de düşündüğümüzden çok daha dinamik bir topluluk olduğunu gösteriyor.

"Gizem devam ediyor"

Yeni çalışma, nasıl sona erdiği bilinmeyen Lineer Çömlek Kültürü'ne dair soru işaretlerine yenilerini ekliyor.  

Daha önce Avusturya'da bu kültürden en az 100 kişiyi içeren bir mezar bulunması topluluğun katliamla silindiği düşüncesine yol açmıştı.

Fakat son çalışmada mezardaki çoğu kişi arasında genetik bağ olmadığının tespiti, şiddetin tek bir gruba yöneldiği fikrine meydan okuyor. 

Mezarda çocuklar da bulunurken, genç kadın sayısı azdı. Dr. Bickle "Daha büyük bir topluluktan seçilip taşınmış olabilirler mi? Genç kadınlar vardı ama öldürülmediler mi ya da başka bir yerde esir mi tutuldular? Neden yetişkinlerin yanı sıra çocuklar da vardı?" diye sorarak ekliyor:

Gizem devam ediyor.

Arkeolog daha fazla çalışmayla bu soruların yanıtlanacağını umuyor.

Independent Türkçe, Telegraph, New York Post, York Üniversitesi, Nature Human Behaviour