Elvis'in malvarlığını yönetenler Priscilla filmini sert eleştirdi

Elvis'in malvarlığıyla ilgilenen yetkili, "Üniversite filmi gibi duruyor. Set tasarımları öylesi berbat, Graceland böyle görünmüyor" dedi.

Reuters
Reuters
TT

Elvis'in malvarlığını yönetenler Priscilla filmini sert eleştirdi

Reuters
Reuters

Priscilla Presley, yakında gösterime girecek biyografi filmi için eski eşi Elvis'in malvarlığı yönetiminden daha heyecanlı.

Euphoria'nın yıldızı Jacob Elordi ve Mare of Easttown'dan Cailee Spaeny, Sofia Coppola'nın yakında vizyona girecek A24 filmi Priscilla'da Kral'ı ve eşini canlandırıyor.

İlk fragmanı 21 Haziran Çarşamba günü yayımlanan film, Priscilla'nın 1985'te yayımlanan Elvis and Me (Elvis ve Ben) kitabına dayanıyor.

Filmin posterini perşembe günü Instagram'da paylaşan Priscilla, kitabını "usta Sofia Coppola'nın yorumlamasından heyecan duyduğunu" söyledi.

78 yaşındaki Priscilla, "Coppola olağanüstü bir bakış açısına sahip, çalışmalarının her zaman büyük hayranı olmuşumdur" dedi.

Bu filmin herkesi duygusal bir yolculuğa çıkaracağından eminim.

Ancak Elvis'in malvarlığını yönetenler farklı düşünüyor. Malvarlığı yetkilileri TMZ'ye, Priscilla'nın malvarlığının bilgisi ya da rızası olmadan çekildiğini söyledi.

Yetkililerden birinin, medya kuruluşuna "Üniversite filmi gibi duruyor. Set tasarımları öylesi berbat, Graceland böyle görünmüyor" dediği belirtiliyor.

The Independent yorum için A24'le temasa geçti ancak henüz yanıt alamadı.

Baba'nın (The Godfather) yönetmeni Francis Ford Coppola'nın kızı yönetmen Sofia Coppola, belki de en çok, Bill Murray ve Scarlett Johansson'ın Tokyo'da yolları kesişen beklenmedik aşıkları canlandırdığı, 2003 yapımı Oscar adayı komedi-draması Bir Konuşabilse'yle (Lost in Translation) tanınıyor.

A24'ün Priscilla için hazırladığı sinopsiste şöyle deniyor:

Genç Priscilla Beaulieu bir partide Elvis Presley'le tanıştığında, zaten görkemli bir Rock'n Roll süperstarı olan bu adam özel anlarda hiç beklenmedik birine dönüşüverir: Heyecan verici bir aşık, yalnızlığın ortağı, hassas bir en iyi arkadaş. Sofia Coppola, Elvis ve Priscilla'nın Alman ordu üssünden Graceland'deki rüya gibi malikanesine uzanan uzun flört ve çalkantılı evliliklerinde, aşkın, fantezinin ve şöhretin bu derinden hissedilen ve büyüleyici detaylara sahip portresinde, Priscilla'nın gözünden büyük bir Amerikan efsanesinin görünmeyen yönünü anlatıyor.

Priscilla ve Elvis'in tek kızı Lisa Marie, ocakta kalp durması yaşamış ve 54 yaşında ölmüştü.

Kızının ölümünden haftalar sonra Priscilla, Lisa Marie'nin birkaç yıl önce elinden alınan vasiyetnamesinin "gerçekliği ve geçerliliğine", alışılmadık bir imza ve tutarsız olduğu öne sürülen diğer ayrıntıları gerekçe göstererek itiraz etmişti.

Elvis'in tüm mirası Lisa Marie'nin kızı, Daisy Jones and The Six'in yıldızı 34 yaşındaki Riley Keough'a kalacaktı.

Mayısta Riley ve Priscilla'nın mahkemede anlaşmaya vardığı belirtilmişti.

1967'de evlenen Elvis ve Priscilla, 6 yıl sonra 1973'te boşanmıştı.

Independent Türkçe



Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
TT

Bilim insanları mesajlara "görüldü atılmasını" yaygın bir alışkanlığa bağladı

Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)
Çoğu kişi kısaltma kullansa da görünüşe göre bu şekilde yazılmış mesajlar almak istemiyor (Unsplash)

Araştırmacılar, mesajlaşırken ifadeleri kısaltan kişilerin "samimiyetsiz" göründüğünü tespit etti. Yeni çalışmaya göre bu kişilerin mesajlarına cevap almama ihtimali de artıyor.  

Pek çok kişi mesajlaşırken kelimeleri veya uzun ifadeleri birkaç harfle yazarak kısaltıyor. İnternetin ilk yıllarından miras kalan bu alışkanlık yazışmayı kolaylaştırırken kendine has bir çevrimiçi dil de ortaya çıkarıyor. 

Fakat ABD'deki Stanford Üniversitesi'nin yeni çalışmasına göre mesajlarda kısaltma kullanmak özellikle yeni bir ilişkinin başlangıcında olumsuz bir etki yaratabilir. 

Araştırmacılar, 37 ülkeden 5 bin 300'den fazla katılımcının mesajlarını inceledi ve onlarla anketler yaptı. Flört uygulamaları ve sohbet odalarını kullanan kişilerin kısaltma içeren ve içermeyen konuşmalardaki davranışları da incelendi.

Katılımcılar kendilerine gösterilen mesajları, samimiyet, çaba ve cevap verme isteği üzerinden değerlendirdi. 

Bilim insanları daha güvenilir bir sonuç almak adına farklı bağlamlardaki sohbetleri çalışmaya dahil etti.

Bulgularını Journal of Experimental Psychology: General adlı hakemli dergide yayımlayan araştırmacılar, kısaltma kullanmanın genellikle karşı tarafa samimiyetsiz geldiğini kaydetti. Ekip, kişilerin yakınlığı veya mesaj uzunluğu değiştiğinde bile kısaltmaların olumsuz etkisinin sürdüğünü gözlemledi.

Ayrıca bu davranışı sergileyen kişilerin yanıt alma olasılığının daha düşük olduğu saptandı. 

Diğer yandan çalışmanın başında yapılan anketlerde katılımcıların yüzde 99'u kısaltma kullandığını ve yüzde 84'ü bu davranışın rahatsızlık vermeyeceğini düşündüğünü bildirdi.

Yüzde 4'lük bir kısım da kısaltmaların karşı tarafın hoşuna gitmesini bekliyodu. 

Makalenin başyazarı David Fang "Mesajlaşan kişilerin kısaltmalardan hoşlanabileceğini düşündük çünkü gayriresmi bir yakınlık hissi uyandırıyordu" diyerek ekliyor: 

Bu nedenle kısaltmaların bunları kullanan kişiler hakkında olumsuz algılara yol açması bizi şaşırttı.

Araştırmacılar, kısaltmaların çaba göstermemek gibi algılandığı için böyle bir etki yarattığını düşünüyor. 

Fang, "Bulgularımız, örneğin bir ilişkinin başlangıcı ya da iyi bir izlenim bırakmamız gerektiği durumlar gibi, özellikle daha samimi görünmek ve sosyal bağları güçlendirmek istediğimizde önem kazanıyor" diye açıklıyor. 

Diğer yandan kısaltmalar her durumda kötü olmak zorunda değil. Fang, "Örneğin kuryeyle hızlıca mesajlaşırken, daha samimiyetsiz görünmeyi kabul etmek mantıklı olabilir" diyor.

Daha önceki bir araştırmada emoji kullanımının yanlış anlaşılmaya yol açabileceği bulunmuştu. Farklı ülkelerden katılımcılarla yürütülen çalışmada, emojilerin anlamının cinsiyet, kültür ve yaşa göre değiştiği görülmüştü.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Study Finds, Journal of Experimental Psychology: General