John Wick'in meşhur kuralı ihlal etmesi 6 yıl sonra çok daha anlamlı hale geldi

Serinin ikinci filminde Santino D'Antonio'yu acımasızca öldürerek The Continental'ın ana kuralını çiğnemişti

Üç bölümlük dizide başroldeki Colin Woodell'e Mel Gibson, Mishel Prada, Hubert Point-Du Jour, Adam Shapiro ve Nhung Kate eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)
Üç bölümlük dizide başroldeki Colin Woodell'e Mel Gibson, Mishel Prada, Hubert Point-Du Jour, Adam Shapiro ve Nhung Kate eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)
TT

John Wick'in meşhur kuralı ihlal etmesi 6 yıl sonra çok daha anlamlı hale geldi

Üç bölümlük dizide başroldeki Colin Woodell'e Mel Gibson, Mishel Prada, Hubert Point-Du Jour, Adam Shapiro ve Nhung Kate eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)
Üç bölümlük dizide başroldeki Colin Woodell'e Mel Gibson, Mishel Prada, Hubert Point-Du Jour, Adam Shapiro ve Nhung Kate eşlik ediyor (Peacock/Lionsgate)

Yeni dizi The Continental, John Wick filmlerinin öncesini merkeze alıyor ve Keanu Reeves'in 4 filmi boyunca anlatılan yeraltı suç dünyasına odaklanıyor. 

Dizi, John Wick serisinde Ian McShane'ın canlandırdığı Winston Scott'ın daha genç halini ve New York Continental'ın nasıl sahibi olduğunu merkeze alıyor.

The Continental 70'lerde, John Wick filmlerinden 40 yıl önce geçiyor. The Continental'da suç imparatorluğuyla ilgili farklılıklar olsa da diziye adını veren oteldeki kural ve düzenlemeler gibi benzerlikler de var.

The Continental'da öne çıkan karakterlerden biri, Mel Gibson'ın canlandırdığı Cormac. 67 yaşındaki oyuncunun performansı, "Mad Max'ten bu yana en iyisi" diye değerlendiriliyor. Eleştirmenler, Amerikalı oyuncunun "çılgın" performansının John Wick hayranlarını etkileyeceğini düşünüyor.

*Buradan sonrası spoiler içerir, bizden söylemesi*

Cormac, dizinin ilk bölümünün hemen başında The Continental'ın en büyük kuralını açıklarken gösteriliyor: Otel sınırları içerisinde şiddet yasak.

Bu, John Wick filmlerinde belirlenen ana kuraldı ve The Continental, serinin dünyasında bu kuralın önemini ve ciddiyetini vurguluyor.

Cormac ilk sahnede bu kuralı Continental'ın yöneticilerinin bile çiğneyemeyeceğini açıklıyor. Bu da peşine düştüğü Frankie karakterini bulamadıkları için öfkeli olduğu adamlarını öldüremeyeceği anlamına geliyor. 

Sonuç olarak, Cormac balkonunun penceresini açık bırakıyor ve adamları kendini boşluğa bırakarak intihar ediyor. 

Bu sadece Cormac'ın acımasızlığını ve gücünü vurgulamakla kalmıyor, aynı zamanda The Continental'ın tek ana kuralının sağlamlığını gösteriyor. 

Eleştirmenlere göre dizinin henüz ilk bölümde otelin bu kuralına dikkat çekilmesi, John Wick filmlerine fayda sağlıyor. The Continental, özellikle Cormac ve adamlarının yer aldığı sahne aracılığıyla, bu kuralın ne kadar hayati olduğunu anlatıyor. 

Böylece John Wick serisinin ikinci ve üçüncü filmleri daha da anlamlı hale geliyor.

John Wick 2'nin (John Wick: Chapter 2) sonunda John, New York Continental'ın sınırları içinde Yüksek Şura'nın bir üyesini, Santino D'Antonio'yu acımasızca öldürüyor.

The Continental'da bu kuraldan taviz verilmeyeceği net bir şekilde vurgulanıyor. Bu da John Wick'in canına ne kadar tak ettiğini ve kuralı çiğneyecek kadar gözünü kararttığını gösterdiği için serinin ikinci filmindeki sahneyi daha da anlamlı hale getiriyor. 

John Wick, pek çok insanın çiğnemekten korktuğu kuralı ihlal etmekten başka çıkış yolu göremiyordu. Eleştirmenlere göre bu, The Continental'ın devam filmlerindeki olaylara anlam yüklemeyi başardığı ve seriyi geliştirmeyi başardığı anlamına geliyor. 

Independent Türkçe



Mozart'ın bilinmeyen bir bestesi ortaya çıktı

Bulunan eser, koyu kahverengi mürekkeple el yapımı kâğıt üzerine yazılmış (AFP)
Bulunan eser, koyu kahverengi mürekkeple el yapımı kâğıt üzerine yazılmış (AFP)
TT

Mozart'ın bilinmeyen bir bestesi ortaya çıktı

Bulunan eser, koyu kahverengi mürekkeple el yapımı kâğıt üzerine yazılmış (AFP)
Bulunan eser, koyu kahverengi mürekkeple el yapımı kâğıt üzerine yazılmış (AFP)

Wolfgang Amadeus Mozart'ın muhtemelen çocukluğunda bestelediği bir eser Almanya'daki bir kütüphanede bulundu. 

Leipzig Şehir Kütüphaneleri'nin perşembe yaptığı açıklamaya göre 1760'ların ikinci yarısında bestelendiği tahmin edilen eser, yaylı çalgılar üçlüsü için 7 küçük hareketten oluşuyor. Eserin tamamı yaklaşık 12 dakika sürüyor. 

1756'da Avusturya'nın Salzburg kentinde doğan Mozart, babasının gözetimi altında çok erken yaşlarda müzik bestelemeye başlamıştı. 

Mozart'ın müzik eserlerinin tamamını kronolojik şekilde sıralayan Köchel Dizini'nin son versiyonu üzerinde çalışan araştırmacılar, Leipzig'deki müzik kütüphanesinde bu eseri buldu. 

Yeni bulunan el yazmasının Mozart tarafından kağıda geçirilmediği, 1780 civarında çıkarılmış bir kopya olduğunun düşünüldüğü de bildirildi. 

Eserin Mozart'ın ilk İtalya seyahatinden önce bestelendiği tahmin ediliyor. 

Yeni bulunan ve "Ganz kleine Nachtmusik" diye adlandırılan eser, perşembe Salzburg'da bir yaylı çalgılar üçlüsü tarafından icra edildi. Köchel Dizini'nin son versiyonu da etkinlikte tanıtıldı. 

Cumartesi de Leipzig Operası'nda Almanya prömiyeri yapılacak.

Salzburg merkezli Uluslararası Mozart Vakfı'ndan Ulrich Leisinger konuyla ilgili yaptığı açıklamada Mozart'ın şimdiye kadar piyano müziği, arya ve senfonilerin bestecisi olarak bilindiğini ancak sanatçının babasının oda müziklerine de işaret ettiğini vurguladı. 

Leisinger, en son bulunan eserin pek çok yeni keşfe kapı aralayabileceğini de söyledi:

Bunun ilhamı, Mozart'ın ablasından gelmiş gibi duruyor. Bu yüzden kardeşine dair bir hatıra olarak sakladığını düşünmek istiyoruz.

Yalnızca 35 yıl yaşasa da klasik müziği şekillendiren Mozart hakkında pek çok araştırma sürdürülüyor. 

Geçen yıl sunulan bir araştırma, özellikle doktor muayenelerinde canı yanan yeni doğmuş bebeklerin Mozart dinletilerek sakinleştirilebileceğini ortaya koymuştu.

Independent Türkçe, Guardian, AFP