Scorsese stüdyonun talebini reddederek filmine nasıl Oscar kazandırdı?

80 yaşındaki yönetmenin ödüllü filmi stüdyonun isteği yüzünden mahvolabilirdi

4 Oscarlı Köstebek'in başrollerinde Leonardo DiCaprio, Matt Damon, Jack Nicholson, Mark Wahlberg, Martin Sheen ve Vera Farmiga yer alıyordu (Warner Bros)
4 Oscarlı Köstebek'in başrollerinde Leonardo DiCaprio, Matt Damon, Jack Nicholson, Mark Wahlberg, Martin Sheen ve Vera Farmiga yer alıyordu (Warner Bros)
TT

Scorsese stüdyonun talebini reddederek filmine nasıl Oscar kazandırdı?

4 Oscarlı Köstebek'in başrollerinde Leonardo DiCaprio, Matt Damon, Jack Nicholson, Mark Wahlberg, Martin Sheen ve Vera Farmiga yer alıyordu (Warner Bros)
4 Oscarlı Köstebek'in başrollerinde Leonardo DiCaprio, Matt Damon, Jack Nicholson, Mark Wahlberg, Martin Sheen ve Vera Farmiga yer alıyordu (Warner Bros)

Köstebek (The Departed), şoke edici finali sayesinde Martin Scorsese'nin en iyi işlerinden biri olarak kabul ediliyor ancak yönetmen stüdyonun talebini dinleseydi, film tamamen mahvolabilirdi.

Kedi-fare oyunu

2006 yapımı Köstebek, gizli bir polis ve FBI için çalışan bir gangsterin birbirlerinin kimliğini ortaya çıkarmaya çalışmasını merkeze alan bir kedi-fare oyunu.

Suç filmi, neredeyse tüm önemli karakterlerin öldürülmesiyle meşhur. 80 yaşındaki Scorsese, bu filmle En İyi Yönetmen dalında ilk ve tek Oscar'ını kazanırken, Köstebek En İyi Film dalında da Akademi Ödülü sahibi olmuştu.

Stüdyo filmin sonunu beğenmemiş

Ancak Scorsese'ye göre Warner Bros, filmin test gösterimi sırasında hayal kırıklığına uğramış ve Köstebek'in sonunun değiştirilmesini istemişti.

Scorsese, GQ'ya verdiği röportajda stüdyonun filmi seriye dönüştürmek istediğini şöyle anlattı:

Sonra stüdyodakiler çıkıp gitti ve çok üzgündüler çünkü bu filmi istemiyorlardı. Onlar seriyi istiyordu. Bu da şu anlama geliyor: Artık burada çalışamam.

Warner Bros. istediği seriyi elde edememiş olsa da Scorsese'nin finali olmadan En İyi Film Oscar'ını alamayabilirdi. Üstelik Scorsese'nin acımasız sonundan farklı bir final, eleştirmenlerin "başyapıt" dediği filmi bambaşka bir hale getirebilirdi.

İkisinin de hayatta kalmasını istediler

Stüdyo sadece gizli polis Leonardo DiCaprio'nun canlandırdığı Billy Costigan'ın hayatta kalmasını değil, güvenlik güçlerinin arasına sızan gangster Colin Sullivan'ın da yaşamasını istiyordu. Amaç bir devam filmi için kapıyı açık bırakmaktı ama iki ana karakter de öldürülseydi bu mümkün olamayacaktı.

Eğer her iki karakter de hayatta kalsaydı hikaye doğal bir şekilde gelişmeyecekti ve Scorsese'nin de belirttiği gibi, stüdyonun gözünde bu, "bir insanın yaşaması ya da ölmesi gibi ahlaki bir mesele değildi."

Scorsese'nin pek çok filmi gibi Köstebek de aslında suçluların eninde sonunda yakalandığını anlatıyor ama aynı zamanda iyilerin her zaman kazanamayacağına dair bir hikaye sunuyor.

Köstebek, bir dizi devam filmi olan Kirli İşler'in (Infernal Affairs) yeniden çevrimi olsa da Scorsese çok farklı bir hikaye anlatmıştı. 

Independent Türkçe



Netflix izleyicileri, dönem dizisi için "Game of Thrones'tan bile iyi" diyor

The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
TT

Netflix izleyicileri, dönem dizisi için "Game of Thrones'tan bile iyi" diyor

The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)
The Last Kingdom'da, Büyük Alfred krallığını İskandinavyalı istilacılara karşı savunurken, Sakson olarak doğup Vikingler tarafından yetiştirilen Uhtred'in, doğuştan gelen hakkını araması konu ediliyor (Netflix)

Netflix aboneleri, "Game of Thrones'tan bile daha iyi" dedikleri Britanya yapımı dönem dizisine adeta hayran kaldı. Game of Thrones'tan farklı olarak The Last Kingdom, fantastik değil tarihsel olaylara dayanıyor. 

2015'te BBC Two'da başlayan dizi, 2018'de Netflix tarafından satın alındı. 5 sezon ve 46 bölüm süren yapım, 2022'de final yaptı. Ancak yoğun talep üzerine hikayeyi tamamlayan uzun metraj devam filmi Seven Kings Must Die (Seven Kings Must Die), 2023'te Netflix'te izleyiciyle buluştu.

Bernard Cornwell'in Sakson Hikayeleri (The Saxon Stories) adlı kitap serisinden uyarlanan The Last Kingdom, Kral Büyük Alfred'in dağınık krallıkları birleştirme mücadelesini anlatıyor. Dizi ve film, 866'dan 937'ye kadar uzanan dönemi kapsıyor.

Hayranlar, diziye Google'da övgü dolu yorumlar yağdırdı. Bir izleyici, "Geçen hafta 4 sezonu peş peşe izledim. Tek kelimeyle başyapıt; hikaye anlatımı, aksiyon sahneleri, karakter gelişimi ve elbette entrikalar açısından kusursuz" diye yazdı.

"4 sezonu üç uykusuz gecede bitirdim"

Başka bir izleyici ise şöyle dedi:

Gösterişli değil, abartıya kaçmıyor ama sert ve gerçekçi atmosferiyle The Last Kingdom sizi en az Game of Thrones kadar içine çekiyor. Daha az karakter, daha sağlam bir karakter gelişimi ve daha fazla gerçekçilik var. Uzun süredir izlemeyi düşünüyordum, sonunda hastayken açtım ve tüm gün aralıksız izledim. Sonraki iki günde üç sezonu bitirdim. Mutlaka izleyin, hayal kırıklığına uğramazsınız.

Üçüncü bir yorumda ise şu ifadeler yer aldı:

İzlediğim en kusursuz dizilerden biri. Game of Thrones gibi hayal kırıklığı yaratan bir finali yok. O kadar mükemmel ki, 4 sezonu üç uykusuz gecede bitirdim. Daha çok tanıtılmayı ve epik yapımları seven herkesin izlemesini hak ediyor.

"Tam bir sanat eseri"

"Açık ara en sevdiğim dizi" yorumunu yapan bir başka hayran, sözlerini şöyle sürdürdü:

Vikings'le birlikte listemin zirvesinde. Game of Thrones iyiydi ama The Last Kingdom ve Vikings'teki oyuncu-karakter uyumu çok daha güçlü. Oyuncular arasındaki kimya, hikaye akışı ve görüntü yönetimi kusursuz. 4 sezonu iki kez izledim, biraz ara verip üçüncü kez izleyeceğim. Bu tür diziler Netflix üyeliğimi aktif tutmamın en büyük sebebi.

Bir diğer izleyici, "Bu dizi tam bir sanat eseri. İlk bölümden itibaren temposu hiç düşmedi. Her karaktere hayat veren oyuncular büyük bir tutkuyla oynuyor. Hepsi son derece yetenekli ve bu başyapıt yeterince takdir edilmiyor. Bravo" sözleriyle övgüsünü dile getirdi.

Bir başka yorumda ise şu ifadeler yer aldı:

Hayatım boyunca izlediğim en iyi dizi! Karakterlerle güldüm, ağladım. Bana göre bu dizi Game of Thrones'tan daha iyi ve House of the Dragon'da hayal kırıklığı yaşayan herkesi tatmin eder. Şans verin; hikaye ilerledikçe daha da güzelleşiyor.

Independent Türkçe, Express, Daily Record